45
Bir Kitap ve Müessese Medeniyeti
Olarak İslam
Yrd. Doç. Dr. Ergin ÖGCEM
D.P.Ü. İlahiyat Fakültesi,
Felsefe ve Din Bilimleri Öğretim Üyesi
V
ahiy geleneği çerçevesinde düşünüldüğünde ilim
veya hikmet sahibi olmak, bir bakıma insanın ilahi
merkez vasıtasıyla bilmediği hakkında malumatlandırılması
hadisesi olarak da anlaşılır. İlim, ilahi kaynaktan gelen hik-
met olması münasebetiyle, modern dönemin sığ ve sınırlı
pozitif bilgi anlayışını aşan bir karaktere sahiptir. Gelene-
ğimizde ilme ve hikmete tanınan yüksek mertebe; âlimle-
re gösterilen hürmet de aslında ilmin aşkın olan bu yönü
itibariyledir.
Teistik ulûhiyet anlayışını benimsemiş inanç sistemlerine
göre varlığı vücuda getiren, düzenini, devamını ve kaderini
belirleyen nihai mercii Allah’tır. Yarattığı ve akıl vermek sure-
tiyle kendisine muhatap kıldığı insanı; varlık (eşya) hakkında
bilgilendiren de yine O’dur. Allah (c.c.), vahiy dediğimiz ilahi
mekanizma vasıtasıyla, hemcinsleri arasından seçtiği müstesna
kişiler (peygamberler) aracılığıyla bilgi ve hikmeti insanlara
ulaştırmıştır. Dolayısıyla peygamberler Allah’tan gelen mesaj-
ları insanlara iletme, izah ve tatbikini ifa etme noktasında ilk
öğretmenlerdir.
Her peygamber aynı zamanda bir muallimdir. Tarihin hiç-
bir döneminde insanlık kâinatın ve yaşamın hikmetini anlama
noktasında bu elçilerden mahrum bırakılmamıştır. Allah (c.c.),
elçileri vasıtasıyla hayatın gerçek mahiyeti noktasında insanla-
CAMİ VE KİTAP.indd 45
29.09.2016 15:34:16