41
destek alıyordu. Bunların arasında en ünlüsü daha öncesinde kendi başına
Öğrencilerin Devrimci Konseyi adlı bir örgütü kuran Mian Sarwar’dı. Al-Fatah’ın
ortaya çıkışından önce Kaşmirliler Yeni Delhi yönetimine karşı gizli faaliyetler veya
gerilla savaşı ile karşı karşıya kalmamıştı. Al-Fatah söz konusu dönemde Kaşmir’in
siyasli liderliğinden gençliğin duyduğu hayal kırıklığının bir ifadesiydi. Esin kaynağı
Macaristan ve Küba’daki devrimci hareketlerdi. Küba devriminin kamuya mal olmuş
o çok meşhur maceracısı olan Che-Guevara (Kendisi Arjantin’de, Rosari’da
doğmuştu. Mesleği doktorluktu ancak Küba devrimine katılmaya karar vermişti.
1965’de Bolivya’da gerilla lideri oldu) Al-Fatah’ın, özellikle lideri Zerger’in
üzerinde büyük bir etki yapmış gibi durmaktadır.
Al-Fatah üç aşamalı bir strateji formüle etmişti: ilk başta örgüte adam katma
ve eğitme; ikinci aşamada düzeni ve kanunu zayıflatmak için şiddetli bir kriz
çıkartma ve son olarak askeri yerleşimler, birliklerin hareketi ve cephaneler, stratejik
askeri yollar ve gizli askeri belgeler hakkında bilgi toplamak için casusluk (Malhotra,
1991, ss. 159-160). Al-Fatah’ın önemli üyeleri dikkatli bir şekilde eğitildi ve
Pakistan’dan düzenli talimatlar, fonlar, silahlar ve patlayıcılarla donatıldı. Herhangi
bir eyleme girişmeden önce, ilk başta tutuklanma korkusu olmadan buluşabilecekleri
ve eylemden sonra gizlenebilecekleri güvenli bir sığınak kuracaklardı. Üyelere kod
isimler verildi ve bir çoğu diğerlerinin gerçek kimliklerinden haberdar değillerdi
(Sharma, 1971, s. 229).
1970’lerde, Kaşmir Öğrenci Federasyonu, Gençlik Birliği ve bazı diğer
öğrenci örgütlerinin Al-Fatah ile bağlantısı vardı (Bhat, 1981, s. 153). Bu anlamda
plebisit hareketine kendi kaderini tayin hakkı için savaşmak üzere Al-Fatah, Jammu
ve Kaşmir Öğrencileri ve Gençlik Birliği’nde örgütlenen Kaşmir gençliği liderlik
42
ediyordu. Bu örgütlerine manifestoları Kaşmir üzerine olan BM kararlarını, Lord
Mountbatten’in verdiği güvenceyi ve Jawaharlal Nehru’nun Kaşmir’de plebisit
düzenleme sözlerini içeriyordu (Mattu, 2002, s. 76). Al-Fatah söylentilere bakılırsa
Kaşmir’de üç önemli militan eylemden sorumluydu, bunlar Şubat’ta Nawakadal
Köprüsü’nde Sınır Güvenliği Güçleri’nin Charan Dass’ına saldırılması ve
öldürülmesi, Pulwama’daki Tehsil Eğitim Ofisi’nde Nisan 1970 yılında gerçekleşen
hırsızlık ve buradan 72.000 Hindistan Rupee’sinin çalınması ve Ocak 1971’de
Hazratbal bankasından çalınan paraydı ki söylentilere bakılırsa bunun miktarı 97.000
Hindistan Rupee’siydi (Malhotra, 1991, s. 160). Al-Fatah düzenlediği eylemlerle
Kaşmir’deki Yeni Delhi yönetimine karşı herhangi bir büyük çaplı isyan için popüler
destek almaya çalışıyordu. Bununla birlikte, örgüt çökertildi ve üyeleri ele geçirildi.
Pulwama, Barsu’da bulunan güvenli bir yere kurulmuş olan örgüt karargahı da ayrıca
polis baskınına uğradı. Sonrasında polis örgütle bağı olduğu söylene bir çok kişiyi
tutukladı. Bunların arasında iki hakim, üç doktor ve altı profesör vardı (Bhat, 1981, s.
153).
Halkın Birliği
‘Beg-Parthasarthi Diyaloğu’na (Jammu ve Kaşmir’i temsilen Mirza Afzal
Beig ve Hindistan Hükümeti’ni temsilen G. Parthasarthi arasındaki diyalog
Kaşmir’deki bir çok ayrılıkçı parti tarafından protesto edildi. Bu durum aynı
zamanda Indira-Abdullah Uzlaşması olara bilinen 1975 tarihli Kaşmir Uzlaşması ile
sonuçlandı. Bu uzlaşmaya göre Bakshi Ghulam Mohammad liderliği altındaki
Jammu ve Kaşmir Meclisi tarafından onaylanan Katılım Belgesi bundan böyle
43
tartışma konusu olmayacaktı. Uzlaşmanın 1975’de imzalanmasından bir yıl önce
kamuya açıklandığına inanılmaktadır, dolayısıyla Hindistan’ın tek bir kişiyle bir
antlaşma imzlayarak meseleyi kapatmaya hakkı olmadığı iddiasıyla çeşitli ayrılıkçı
partiler uzlaşmaya karşı çıkmıştır) karşı büyük protestolar düzenlenmişti. Bunlar
esnasında polis Shabir Shah (sonradan Genç Erkekler Birliği Genel Sekreteri
olacaktı) ve S. Hamid’in de (sonradan Genç Erkekler Birliği Başkanı olacaktı)
aralarında olduğu çok sayıda siyasi eylemciyi 3 Ekim 1974’de tutukladı ve 25 Ekim
1974’e kadar Srinagar Merkez Cezaevi’nde tutttu (Faizul Haq Querishi, Hürriyet
Partisi (M) yöneticisi, ile kişisel görüşme, Hürriyet Partisi binası, Rajbagh 22
Temmuz 2015). Cezaevinde Shabir Shah Nazir Ahmad Wani (AL-Fatah) ve Fazl-ul-
Haq Qureshi (Al-Fatah), Abdul Majid Pathan (Gençlik Birliği), Altaf Khan Alias
Azam Inqilabi (İslami Öğrenciler Birliği), G.Q.Hagroo ve diğerleri ile tanıştı, bütün
bu isimler tek bir platfrom altında birleşmeye karar verdiler. Bütün bu gruplar
Kaşmir’in Hindistan’a katılımına karşıydılar. Bunun sonucu olarak Genç Erkekler
Birliği (Plebisit Cephesi’nin Öğrenci Kolu), Öğrenci Gençlik Birliği (Molvi Farooq
yanlısı bir grup) ve İslami Öğrenci Örgütü gibi Pakistan taraftarı gençlik grupları ile
işbirliği halinde Jammu ve Kaşmir Halkın Birliği grubunu kurdular (Sreedhar, 2000,
s. 191). 3 Ekim 1974’de, Fazl-ul-Haq Qureshi başkan (Halkın Birliği’nin ilk başkanı)
ve Abdul Majeed Bhat Genel Sekreter olarak seçildiler (Devdas, 2007, s. 276).
Jammu ve Kaşmir Halkın Birliği Uzlaşma’yı masum Kaşmirlileri küçük bencil
çıkarlar için satan kötü niyetli bir tasarı olarak damgaladı. Üyeleri kendi kaderini
tayin hakkı için mücadeye devam kararı aldı. Bağımsızlık yanlısı ve Pakistan yanlısı
liderlerden oluşan Halkın Birliği imzalanmadan önce kamuyou tarafından da bilinen
‘1975 Uzlaşması’ndan sadece bir yıl önce kurulmuştu. 1975 Uzlaşması’nın özgürlük
Dostları ilə paylaş: |