4 |
S a y f a
ŞEYH SAİT İSYANI GELİŞİM SÜRECİ
Gelişme
Şeyh Said bildiriler dağıtarak propaganda faaliyetlerine bütün hızıyla devam etti.Böylece ayaklanma birkaç
hafta içinde geniş alanlara yayıldı.Erzurum , Diyarbakır , Elazığ , Varto '
yu içine alan geniş bölgede
ayaklananlar , devlet dairelerini yağmaladı, 'şeriat isteriz' sloganları ile olmadık vahşetler yaptı.Ancak Fethi
Okyar ilk anlarda ayaklanmayı fazla önemsemediği için yeterli önlemleri almamıştı.Ancak olayların büyümesi
üzerine Fethi Okyar istifa etti yerine İsmet Paşa yeniden başbakanlığa getirildi.Bölgede sıkı
yönetim ilan
edildi.4 mart 1925 tarihinde Takrir-i Sükun Yasası (Huzur ve Güvenliği Sağlama Kanunu ) çıkarıldı.Alınan
önlemler sonucunda ayaklanma 15 Nisan 1925 tarihinde tamamen bastırıldı.Mart başında Şeyh Said'in
emrindeki yaklaşık kişilik bir kuvvet Diyarbakır'a saldırdı ve kuşatma altına aldı. Kuşatanlar takviye alıyordu
ve kuşatma Şeyh Said tarafından bizzat yönetiliyordu.Mürsel Paşa komutasındaki garnizon günlerce süren
saldırıları geri püskürtmeyi başardı.Fakat bir gece şehrin bir grup Kürt sakinlerinin yardımıyla Diyarbakır'a
girebilmeyi başardı.7-8 Mart agır çarpışma sonrası şehre sızan grup bozguna ugratıldı ve sadece çok azı
kaçabildi.Kuşatmanın başarısız oldugunu gören Şeyh Said kuşatmanın başarısız oldugunu gördü ve adamlarını
Diyarbakır'dan çekti.
Lozan antlaşması sırasında İngiltere ile üzerinde anlaşma sağlanamayan Musul
sorununun etkisi olduğu
gösteren çokça belge ve beyan da vardır.Mustafa Kemal zaferden hemen sonra , Lozan konferansı sürerken
Eskişehir'de yaptığı konuşmada , Musul-Kerkük sorununa değinirken , bu Kürt devleti konusunu da ele almış
ve şunları söylemiştir: ''Musul-Kerkük kadar önemli olan ikinci konu Kürtlük sorunudur.İngilizler
orada bir
Kürt devleti kurmak istiyorlar.Bunu yaparlarsa bu düşünce bizim sınırlarımız içindeki Kürtlere de yayılır.Bunu
engellemek için sınırı güneyden geçirmek gerekir'' demiştir. İngiltere başbakanı Lloyd George ise , 19 Mayıs
1920 ' de San Remo'da yapılan Konferans'ta '' Kürtlerin arkalarında büyük bir devlet olmadıkça varlıklarını
sürdüremezler ,Türk yönetimine alışmış olan Kürtlerin tümüne yeni bir koruyucu kabul ettirilmesi güç
olacaktır.İngiliz çıkarlarını , dağlık kesimlerinde Kürtlerin yaşadığı Musul
ve içinde bulunduğu Güney
Kürdistan ilgilendirmektedir.Musul bölgesinin,öteki bölümlerinden ayrılarak yeni bağımsız
bir Kürdistan
Devleti'ne bağlanabileceği düşünülmektedir.Ancak bu konuyu anlaşma yoluyla çözmek çok güç olacaktır ''
demiştir. Konferans'ta '' Kürtlerin arkalarında büyük bir devlet olmadıkça varlıklarını sürdüremezler ,Türk
yönetimine alışmış olan Kürtlerin tümüne yeni bir koruyucu kabul ettirilmesi güç olacaktır.İngiliz çıkarlarını ,
dağlık kesimlerinde Kürtlerin yaşadığı Musul ve içinde bulunduğu Güney Kürdistan ilgilendirmektedir.Musul
bölgesinin, öteki bölümlerinden ayrılarak yeni bağımsız bir Kürdistan Devleti'ne bağlanabileceği
düşünülmektedir.Ancak bu konuyu anlaşma yoluyla çözmek çok güç olacaktır '' demiştir.
Dostları ilə paylaş: