Hazirlayanlar



Yüklə 3,37 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə138/189
tarix10.12.2017
ölçüsü3,37 Mb.
#15029
1   ...   134   135   136   137   138   139   140   141   ...   189

Özet

XI. yüzyıldan itibaren Türkleşme sürecine giren Anadolu 

coğrafyası, Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu ve Anadolu 

Türk Beylikleri dönemlerinde tamamen Türkleşmiş ve Os-

manlılar döneminde ise son şeklini almıştır. Anadolu’ya ge-

lip yerleşen Müslüman Türkler, çeşitli ırk ve Hıristiyanlığ’a 

mensup topluluklarla karşılaşmışlardır. Bu topluluklar ve 

hatta devletler ile bir hayli mücadeleden sonra Anadolu’yu 

Türkleştirip vatanlaştırmışlardır. Türkler, bu coğrafyada ya-

şayan topluluklarla gayet uyumlu bir şekilde beraber yaşa-

mışlardır. Türk örf ve âdetleri ile İslâm dininin müsamahalı 

idare sistemi sayesinde yönetimleri altındaki topluluklara 

gayet hoş görülü davranmışlardır.

Anadolu coğrafyasında Türklerin birlikte yaşadıkları Hıris-

tiyan Rum ve Ermeniler ile münasebetleri hakkında bili-

nen şeyleri tekrarlamadan ziyade, biz çok kısa Ermeni-Türk 

münasebetlerine, Anadolu’ya gelen Ermenilerin nereden 

geldiklerine ve Balıkesir’e gelen Ermeniler hakkında kısa 

malûmat vererek, ardından, şer’iye sicillerinde bulunan 

bilgiler ışığında, Balıkesir’deki Ermenilerin sosyal yaşantı-

sına kısaca değinceğiz ve yine bu belgelerde belirtildiği 

üzere ihtida eden Ermeniler hakkında kısaca bilgiler sun-

maya çalışacağız.

Bilindiği üzere Ermeniler esasen bugünkü Ermenistan 

Devleti ile Azerbaycan ve Kafkaslar, Anadolu coğrafyası-

nın en son noktası olan Kars ve Ani hatta Van ve Hakkâri 

dolaylarında yaşamakta iken Bizanslılarca, Anadolu’nun 

güneyinden gelen Müslüman Arap ordularına ve onların 

Türk asıllı Avasım ve Suğur askerlerine karşı set vazifesi 

oluşturmaları maksadıyla bir kısmı Anadolu’nun güneyine, 

Çukurova bölgesine, bir kısmı da Orta Anadolu’ya yerleş-

tirilmişlerdir.

Zaman zaman dayatmalarla ve belki de menfaatler doğ-

rultusunda insanların din değiştirdikleri bilinmektedir. 

Bu konuyu en güzel ifade eden şâirlerden birisi Everekli 

Seyrânî’dir. O bir dizesinde Ermeninin yağlı ketesi kaypak 

Müslümanı dinden çıkarır demektedir. Ancak İslâm inan-

cındaki ihtida mefhumu farklı bir manada ele alınır ve 

Balıkesir’deki ihtidalara da böyle bakmak gerekir.



411

Yrd. Doç. Dr. İsmail Hakkı MERCAN



Giriş

Türklerle Ermenilerin ilk münasebetleri, İslâm tarihi çerçevesinde 

meydana gelmiştir. Arap ordularında Âvâsım ve Suğûr askerleri olarak 

görev yapmakta olan Türk askerleri Ermeniye bölgesinin fethi sırasında 

Ermenilerle karşılaşmışlar ve İslâm’ın pazu kuvvetini teşkil etmeleri se-

bebiyle de bahse konu bölgenin fethi sırasında Ermenileri yenmişlerdir. 

Ancak; Türk-Ermeni münasebetlerinin esas dönüm noktasını ise Bizans-

Selçuklu mücadelesi teşkil etmektedir

1

.

Bizansın kudretli imparatorlarından olan II. Basil (976–1025) doğuda-



ki sınırlarını güvenceye alarak İslâm ülkelerine doğru genişleme politikası 

doğrultusunda adı geçen bölgedeki küçük Ermeni krallık ve prensliklerini 

kaldırarak önemli bir Ermeni nüfusunu Orta Anadolu’ya ve Sivas’a nak-

letmiş; Bizans sınırlarını Azerbaycan ve Kafkaslar’a kadar uzatmış idi. Bu 

hadise Bizans ile Selçukluları komşu yapmış ve karşı karşıya getirmişti. 

Yine Bizans imparatorlarından Konstantin (1042–1055) de aynı siyaseti 

uygulamaya devam etmiş ve bu sayede Ermeniler Anadolu coğrafyasında 

yerleşmişlerdir

2

. Ermenilerin Anadolu’ya gelişleri ile ilgili olarak; Osman 



Turan, çağdaş Ermeni müellifi  Mathieu’dan naklen Ermenilerin yurtların-

1 Hakkı Dursun Yıldız, “Avâsım”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C. IV, İstan-

bul 1991, s.111-112; Yıldız, Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, C. III, İstanbul ?, 

s.202, 344-346, 355. Ayrıca bkz. İslâm Tarihleri.

2  Osman Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk-İslâm Medeniyeti, 5. Baskı,  İstanbul 1996, 

s.121.



412

HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER



dan çıkartılıp Anadolu’ya sürüldüğünü ve Ermeniye bölgesinin Türklerin 

istilasına maruz kaldığını... yazmaktadır

3

.



Esasen, Anadolu’yu Türklerin fethetmeye başladıkları zaman dilimin-

de, Ortodoks Bizanslılar şarktan ve Orta Anadolu’dan Batı Anadolu’ya ve 

Balkanlara doğru çekilirlerken Ermeniye bölgesinden gelen Ermenilerin 

de Türklerin önünden kaçarak kendilerine sığınak edindikleri Toroslar’ın 

dağlık kesimleri ile Kilikya’ya göçmüşler ve daha önce Bizans tarafından 

bu tarafl ara  sürmüş olduğu nüfuslarını yoğunlaştırmaya başlamışlardır

4



Hıristiyan dünyası içerisinde bulunan mezhep mücadelelerinin aslını teşkil 



eden ve 431 Efes Konsili ve yine ardından 451 yılında toplanan Kadıköy 

Konsili ile Katolik, Ortodoks ve kendilerini hakiki Hıristiyan gören Mo-

nofi zist anlayışın temsilcileri olan Ermeniler Gregorian mezhebini temsil 

etmeye başlamışlardır. Gregorianları kendi mezhepleri altına almaya çalı-

şan Bizanslılar onlara birçok baskılar uygulamışlardır

5

. Grek-Ortodoks dü-



şüncesinin temsilcisi olan Bizans, Ermenilere her türlü baskıyı yapmanın 

dışında, İranlılara ve Türklere karşı da kendilerine Ortodoks olmadıkları 

için yardım etmemiş ve hatta Ermenileri rencide edecek şekilde muame-

lelerde bulunmuşlardır. Hatta Bizansın Kayseri metropoliti Markos köpe-

ğine Armen adını koyarak bunu daha da ileriye götürmüştür. Ermeni Kralı 

olan ve Türklerden müsamaha gören Gagik bu durumu yerinde incelemek 

maksadıyla Kayseri’ye gelip gerçeği öğrenmiş ve Markos’u köpeği ile be-

raber bir çuvala koymak suretiyle onu kendi köpeğine parçalatmıştır. Bu 

meyanda, Anadolu’daki Bizans hâkimiyeti sona erince, Fırat boylarında 

ve Kilikya tarafl arında bir takım Ermeni Prenslikleri teşekkül etmeye baş-

lamıştı

6

.



İkinci Haçlı Seferi sırasında Bizansın delâleti ile Anadolu’ya giren 

Haçlıların büyük bir bölümü batı bölgesinde Denizli’den Antalya’ya iner-

ken, gerek Anadolu Selçuklu askerleri ve gerekse bağımsız hareket eden 

Türkmenler onlara ağır darbeler vurmuşlardır. Yerli Rumlar da Haçlı or-

dularına sırt çevirmişler idi. Rum ve Türk kıskacı arasında kalan Haçlı-

lar Antalya’ya giderlerken, acınacak bir duruma gelmişler; aç, açık ve 

hasta olan bu insanlara Türkler yemek vermişler, hastalarını tedavi ede-

rek kendilerine para dağıtmışlardır. Dindaşları Rumların zulmünden ka-

3  Turan, Selçuklular Tarihi, s.152.

4  Turan, Selçuklular Tarihi, s.283.

5  Abdurrahman Küçük, Türklerin Anadolu’da Azınlıklara Dinî Hoşgörüsü (Ermeni ve Yahu-

di Örneği), 2. Baskı, Ankara 1999, s.25.

6  Turan, Selçuklular Tarihi, s.287.



Yüklə 3,37 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   134   135   136   137   138   139   140   141   ...   189




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə