XIX. YÜZYILDA KAYSERİ SANCAĞINDA TÜRK-ERMENİ
İLİŞKİLERİNİN EKONOMİK BOYUTU
Öğr. Gör. İsmigül ÇETİN
Erciyes Üniversitesi, Yozgat Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü
E-mail: icankaya@erciyes.edu.tr; Tel : 0 354 242 10 21-152
Özet
Kuruluşu M.Ö 2800’lü yıllara dayanan Kayseri, tarih boyun-
ca önemli bir yerleşim yeri olmuştur. 1467 tarihinde Os-
manlı hakimiyetine giren şehir önemli bir ticaret merkezi
olma vasfını korumuştur. Osmanlı hakimiyetine girdikten
sonraki ilk dönemlerinde Karaman eyaletinin bir livası iken
Tanzimat dönemindeki düzenlemeler ile Bozok eyaletine
bağlanmış, 1867 Vilâyet Nizamnamesi ile Ankara’ya bağlı
bir sancak haline getirilmiştir.
Kayseri, Ermeni nüfusunun yoğun olarak yaşadığı bir yer-
leşim yeridir. Resmî Osmanlı istatistiklerine göre Kayseri
sancağında 1914 yılında 184 292 Müslüman, 20 590 Rum
ve 50 174 Ermeni yaşamaktadır. Toplam nüfusun 255 056
olduğu düşünüldüğünde Ermeni nüfusun toplam nüfu-
sa oranı yaklaşık % 20’dir. Dolayısıyla bu sancak iki toplum
arasındaki ilişkilerin irdelenmesi için iyi bir örnek teşkil
edecektir.
Kadıların mahkemelerde tarih sırasıyla tuttukları ve mey-
dana gelmiş her türlü olayı, şikâyeti ve bunların sonucu-
nu ihtiva eden kayıt defterleri olan şer’iye sicillerinden
Kayseri’ye ait olanlardan 1809-1904 yıllarını kapsayan 11
adeti incelenerek, bu defterlerde bulunan Türk ve Ermeni
toplumları arasındaki ekonomik ilişkilere ait olan kayıtlar
tespit edilecek ve değerlendirilecektir. Bu değerlendirme
sırasında iki toplum arasındaki ekonomik ilişkilerin borç-
alacak boyutu ön plana çıkarılacaktır.
Bu plan üzerine ortaya çıkarılan çalışma ile Kayseri şeh-
rinde yaşayan iki farklı kültürel unsurun ekonomik ilişkiler
çerçevesinde birbirleriyle olan etkileşimleri ortaya çıkarıl-
maya çalışılacaktır.
443
Öğr. Gör. İsmigül ÇETİN
Giriş
Osmanlı Devleti yaklaşık altı yüz yıllık geçmişi boyunca bünyesinde
farklı dinden, etnik gruplardan insanları barındırmıştır. Avrupa’da dinin
insanları kesin çizgiler ile böldüğü bir dönemde Osmanlı Devleti, dinsel
veya siyasal nedenlerle ülkelerini terk etmeye mecbur olanlar için bir sı-
ğınma yeri olmuştur. Katolik İspanya’nın, kendi Musevî yurttaşlarını ülke
dışına attığı, Müslümanlara ise din değiştirme veya ölüm seçeneklerinden
birini sunduğu zaman, gerek Yahudilere gerekse Müslümanlara kapılarını
açan Osmanlı olmuştur
1
. Osmanlı tarihi boyunca bu tür sığınmalara birçok
örnek verilebilir.
Osmanlı Devleti, sadece dışarıdan gelen sığınmacılar için değil kendi
sınırları içerisinde yaşayan farklı dinlerdeki insanlar için de İslâmî kurallar
çerçevesinde hoşgörülü bir yönetim sergilemiştir. Yüzyıllar boyu Hıristi-
yan olan Rumlar, Ermeniler ile Müslümanlar aynı şehirlerde, aynı köyler-
de yan yana yaşamışlar ve iyi ilişkiler kurmuşlardır. Bu şehirlerden biri de
Kayseri’dir.
Çok köklü bir geçmişe sahip olan Kayseri, Yıldırım Bayezid dönemin-
de Osmanlı Devleti’nin hâkimiyetine girmiş, Ankara Savaşı’ndan sonra el
değiştirerek Karamanoğulları’nın hakimiyetine geçmiştir. Şehir 1467 tari-
hine kadar bu beyliğin elinde kalmış, bu tarihte yeniden ve kalıcı olarak
1 Ömer
İzgi, “Türkler ve Ermeniler: Osmanlı Deneyimi”, Osmanlının Son Döneminde Er-
meniler, Editör Türkkaya Ataöv, Ankara 2002, s.1.
444
HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER
Osmanlıların hâkimiyetine girmiştir. Osmanlı hâkimiyeti içerisinde Kay-
seri ilk dönemlerde merkezi Konya olan Karaman eyaletinin bir livasıdır
2
.
Tanzimat’tan sonra vilâyetler ve idarî yapı yeniden düzenlenirken Kayseri,
sancak olarak merkezi Yozgat olan Bozok vilâyetine bağlanmıştır
3
. 1867–
1868 yıllarında yeni bir düzenleme yapılarak Kayseri, Bozok sancağı ile
birlikte Ankara vilâyetine dâhil edilmiştir
4
.
Kayseri’deki Ermeni nüfusunun kökü Bizans dönemine dayanmak-
tadır. XI. yüzyılın başlarından itibaren Bizans, Ermeni topraklarını iş-
gal ederken, işgal ettiği toprakların beylerine de Sivas, Kayseri ve Orta
Anadolu’nun bazı kesimlerinde arazi vermiştir. Bu beyleri ise büyük bir
göçmen topluluğu takip etmiş ve bu bölgelere yerleşmişlerdir
5
. 1905’ler-
de başlayıp 1914 tarihinde tamamlanan nüfus sayımına göre Kayseri’de
184 292 Müslüman, 20 590 Rum ve 50 174 Ermeni yaşamaktadır
6
. Justin
McCarthy aynı tarihlerde Kayseri’de yaşayan Ermeni nüfusu için, yayın-
lanmış nüfus olarak 52 192 sayısını, düzeltilmiş nüfus olarak da 61 538
sayısını vermektedir
7
. Bu rakam toplam nüfusun yaklaşık % 20’sini teşkil
etmektedir. Ermeni ve Rumlar Kayseri’de mahallî idarelerde de önemli
görevlerde bulunmuşlardır. Örneğin 6 Temmuz 1897 tarihinde Kayseri
sancağı mutasarrıfl ık yardımcılığına Ermeni Hamanuyan Agop Efendi ve
5 Haziran 1899 tarihinde de Kara Karye kaymakamlığı yardımcılığından
ayrılan Aleksiyan Servet Efendi tayin edilmişlerdir
8
. Aynı zamanda Kayse-
ri her dönem önemli bir ticaret merkezi de olmuştur. Osmanlı Ermenileri-
nin şehirde yaşayanlarının hemen hemen tamamı sarrafl ık ile çeşitli dallar-
da esnafl ık ve ustalık yapmakta idiler
9
. Kayseri’deki ticarî faaliyetlerde de
birçok yerde olduğu gibi Ermeniler ön plana çıkmışlardır. Kayseri’nin bu
özelikleri, Türk-Ermeni ilişkilerinin ekonomik boyutunu incelemek için
iyi bir örnek teşkil edebileceğini göstermektedir.
Çalışmamızda XIX. yüzyılda Kayseri’de Türk-Ermeni ilişkileri-
nin ekonomik boyutu değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme için bu dö-
2 Ramazan Tosun, Ermeni Meselesi Çerçevesinde Kayseri’de Ermeni Olayları, Kayseri
1997, s.32.
3 Orhan Sakin, Bozok Sancağı ve Yozgat, Ankara 2004, s.72.
4 Sakin, a.g.e., s.74-75
5 Kamuran Gürün, Ermeni Dosyası, İstanbul (?) 2001, s.39.
6 Tosun, a.g.e., s.34.
7 Justin McCarthy, Müslümanlar ve Azınlıklar, İstanbul 1998, s.88.
8 Tosun, a.g.e., s.35
9 Ersal Yavi, Emperyalizm Kıskacında Türkler, Ermeniler, Kürtler (1856-1823), İzmir 2001,
s.15.