PARANORMAL FENOMEN
lanmış veya gizli dosyaların tozlu sayfalarına girmiştir.
Hükümetler insan beyniyle ilgili projeleri tekelinde tutmaya
çalışmaktadırlar. Çünkü insan beyninin sınırlarının, yetenek
lerinin bilinmesinin çok önemli ve çok tehlikeli bir konu
olduğu açıkça ortadadır. İleri gelen ülkelerde parapsikoloji
araştırmaları adı altında aslında zihin kontrolü üzerinde çalış
malar yürütülmektedir. İşin asıl tehlikeli yönü işte budur.
Günümüzde Nörobilimin halen sadece okyanustaki bir su
damlası kadar bilgiye ulaştığı söylenebilir. Şurası kesindir ki,
2 1
. yüzyıl, bir "bilinç ve beyin" çağı olacak ve en büyük keşi
fler insan beyni-bilinci konusunda yapılacaktır.
Bir canlı sistemde organizmada 2 temel zihin durumu
görülür. Bildiğimiz gibi canlı ya bilinçli ya da bilinçsizdir.
Ancak bilincin ve bilinçaltının kendi içerisinde farklı düzeyleri
vardır, öncelikle normal bilinci ve uyanıklığı oluşturan
koşulları ele almakta fayda var.
Normal bilinç EEG'nin alfa veya beta ritminde olduğu (ya
da EEG'nin 8-23 Hz arasında olduğu), tüm algıların dengelen
miş ve korteksin (beyin kabuğu) filtresinden geçirmiş olduğu
bir bilinç halidir.
Beyin belli bir anda temelde beş tip algıyı değerlendirir:
1) Dışarıdan gelen uyarı (ektemal stimulus, ses,
renk ve 5 duyu ile ilgili olabilir)
2) Proprioseptif stimulus (örneğin vücut postürü ile
ilgili veya eklemlerden, kaslardan gelen), motor stimu
lus ve buna verilen kas cevabı (kaslarda kuvvet veya
gerginlik artışı azalışı)
3) Somato-sensoriyal stimulus (yani vücudun kendi
içinden gelen bir uyan, örneğin bir diş ağrısı veya kaşıntı)
4) Bilinçli iç stimulus, yani beynin ayırdında olduğu
ve düşüncenin içinden gelen uyarı
5) Bilinçsiz iç stimulus, yani emosyonel (duygusal)
ve psikolojik stimulus (hem korteksten gelen, hem de
50
içgüdülerin merkezi olan limbik sistemlerden, bil-
inçaltından gelen tüm uyanlar bütünü)
Beyin tüm uyanlan bir filtre mekanizmasından geçirerek,
toplam bir algı düzeyi çıkarır; bu algı düzeyinin altındaki
uyarılar bilince intikal etmez: "eşik altı algı olarak" kalırlar.
Yukarıda saydığımız normal bilinç halini oluşturan soma-
lo-sensoryal, sensoryal-motor vb. alman bilgilerin değiştiği
tlurumlarda Farklı Bilinç Halleri (FBH) oluşabilir. FBH'ni
aslında hepimiz bilmekteyiz; örneğin sarhoşluk, rüya görme
hep farklı düzeylerdeki bilinç halleridirler.
Dr. Ümit Sayın, farklı bilinç düzeyleri ile ilgili şu açıkla
malarda bulunur:
"Farklı Bilinç Halleri (FBH-altered states of concious-
ness), gündelik yaşantının ve normal olarak adlandırıla
bilecek algı-bilinç akardengesinin (hemostasis) ve her
zaman yaşanan bilincin haricinde varılabilecek bilinç
hallerini anlatmak için kullanılan genel bir terimdir.
"Farklı bilinç halleri" (FBH) terimi, uyku, rüya görme hali
(REM), hipnotik bilinç hali, ekstazi (vecd), meditasyonla
ve yoga ile varılan bilinç halleri, uyarıcı maddelerle
varılan bilinç halleri (yüksek doz kafein, metamfetamin,
marijuana vb.), anestetik ve nöronol inhibitör maddeler
le varılan bilinç halleri (pentotal, fenobarbital, halotan
benzodiazepinler vb), duyusal yoksunlukla varılan bilinç
halleri, halüsinojenlerle varılan bilinç halleri (LSD 25,
psilosibin, meskalin, PCP, M D M A vb) ve henüz
keşfedilmemiş tüm bilinç hallerini kapsayan çok geniş bir
terimdir. Bu konuda yapılan araştırmalar 1950-1980
arasında yoğunlaşmış ve temel bazı prensipler bu
dönemlerde ortaya konmuştur..."
Dr. Sayın, farklı bilinç düzeylerini oluşturan durumları şu
şekilde sınıflandırır:
KOZMİK VARLIK OLARAK İNSAN
51
PARANORMAL FENOMEN
1) Dışarıdan gelen uyarıların azaldığı durumlarda:
Duyusal yoksunluk tek başına bir süre sonra zaten
halüsinojen etkiye sahiptir.
2) Dışarıdan gelen uyarının arttığı, motor veya duy
gusal aktivitenin arttığı durumlarda: Telkine açılmış bil
inç halinde, beyin yıkama durumlarında, dini veya
mistik amaçlarda gelişen vecd (ekstazi) hallerinde,
şamanik trans hallerinde, dinsel seremonilerde, ateşte
yürüyenlerin girdiği trans halinde, şeytana tapan
(satanist) kültlerin ayinlerinde ve ritüellerindeki trans
hallerinde, aşırı uzun süren cinsel ilişki veya uzatılmış
orgazm (status orgasmus) halinde FBH görülür. Ayrıca
iç dinamiklerden kaynaklanan amnezilerde (hafıza
kaybı), travmatik nevrozda, depersonalizasyonda,
panik ataklarda, histeri konversiyonunda, psikozda,
şizofrenik reaksiyonlarda FBH görülür.
3) Aşırı uyarılmışlık, aşırı zihinsel aktivite: örneğin
pek çok kişi üniversite sınavı gibi beynin aktif olduğu
bir sınavdan sonra, zihinlerinin değiştiğini algılamıştır;
bu aşırı zihinsel aktivitelerin yaklaşık 2-5 gün durmak
sızın sürmesi FBH'ne yol açabilir.
4) Dikkatin azalması, uzun süreli uyanık relaksasy-
on durumlarında.
5) Somato-psikolojik faktörlerin etkisi altında:
Bunlar vücudun kimyası veya psikolojisindeki değişim
ler,
patolojiler
sonucunda" yaşanan
FBH'dir.
Hipoglisemi (kan şekerinin azalması), uzun süren oruç,
hiperglisemi, dehidratasyon (vücudun su yitirmesi),
tiroid veya adrenal bezleri fonksiyon değişimleri,
narkolepsi (kendiliğinden kontrolsüz olarak uykuya
düşmek), temporal lob epilepsi nöbetleri (de ja vu),
epilepsi (sara) veya migren öncesi görülen auralar (kısa
süreli uyanıklığın yitirildiği veya yitirilmeden yaşanan
ön bilinç hali) FBH oluşturabilir.
52
Dostları ilə paylaş: |