S e t a 1 y ı l l ı ğ ı



Yüklə 5,84 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə242/256
tarix18.06.2018
ölçüsü5,84 Mb.
#49335
1   ...   238   239   240   241   242   243   244   245   ...   256

577

“ a n a p ’ l a ş m a ”   t a r t ı ş m a s ı

tır. AK Parti, yarım asırlık çok partili siyasal ya-

şamda siyasal merkezin ayrıştırmakta başarılı 

olduğu kitle partileri ile kimlik partileri olgu-

sunu bünyesinde birleştirmiştir. Bu çerçevede, 

yıllarca, farklı kadrolarca birbirlerine alternatif-

mişçesine dillendirilen kalkınma ve demokrasi 

talepleri aynı adreste buluşturulmuştur. 

AK  Parti’nin  1970’lerde  siyasal  yaşama  adım

atan siyasal kadroların iddialarını 2000’lerin 

diline tercüme eden bir siyaset üretmesi, siyasal 

doku itibariyle kendisini merkez sağ partiler-

den farklılaştırmaktadır. Merkez sağ partilerin

siyasal merkeze karşı kültürel bir muhalefet dili 

kullanmalarının altında siyasal bir kimliğe sa-

hip olmamaları yatıyordu. Merkez sağ kültürel

bir hareketti. Kültürel bir hareket olduğu için 

de merkezi dönüştürmek yerine çevreyi mer-

keze taşımayı hedeflemişti. AK Parti ise, siyasal

bir kimliğe, iddiaya sahip olduğu için siyasal bir 

muhalefet dili kullanabilmektedir. Bu siyasal 

kimlik ve siyasal dil dolayısıyla AK Parti, çevre-

yi merkeze taşımayı değil, merkezi değiştirme-

yi-  dönüştürmeyi  hedeflemektedir.  AK  Parti,

çevreyi merkeze taşımamakta, çevreyi merkeze 

yerleştirmekte, merkezin sahibi kılmaktadır. 

Merkez- sağ, Kemalist modernleşme parantezi-

nin içinde siyaset üreten bir gelenekti. AK Parti

ise, soğuk savaş dönemini karakterize eden ve 

vesayetle özdeşleşen Kemalist modernleşme 

parantezini kapatmayı temsil etmektedir. Si-

yasal merkez değişmiş, merkezsağın üreme 

imkânları ortadan kaldırılmıştır. Kurulan yeni 

merkezi tarif etmek için yeni kavramlara ihti-

yaç vardır, ancak merkez sağ bu kavramlardan 

biri değildir. 

AK Parti’nin iktidarı boyunca, siyasal merkezle

yaşadığı mücadeleyi ve bu mücadeledeki karar-

lığını  bu  çerçevede  okumak  gerekir.  27  Nisan

muhtırasına verilen cevap, 22 Temmuz seçim-

leri, 12 Eylül referandumu, 12 Haziran seçim-

leri ve YAŞ’ın 2010 ve 2011 durakları, bu mü-

cadelenin önemli eşikleri olarak okunmalıdır. 

Bu eşikler neticesinde, Kemalist modernleşme 

dönemi kapanma sürecine girmiştir. Eski Tür-

kiye- yeni Türkiye tartışmalarını, yeni Anayasa 

yazım sürecini, AK Parti’nin inşa retoriğini bu

çerçevede anlamlandırmak gerekir. 

Sonuç olarak AK Parti, bütün bu süreç boyun-

caki politikaları dolayısıyla elbette eleştirilmeli-

dir. Ancak her fırsatta AK Parti’nin demokrat-

lığını sınamak yerine, Kemalist modernleşme 

sonrası dönem üzerine kafa yormak gerekir. 

Kürt meselesinden faili meçhul cinayetlere, 

devlet- toplum ilişkilerindeki sorunlardan top-

lumsal kesimler arasındaki sürtüşmelere, 

normalleşmeyi ve toplumsal barışı geciktiren 

bütün sıkıntılar, Kemalist modernleşme para-

digmasının ürünüdür. AK Parti, bu paradigma

ile arasına koyduğu mesafe ölçüsünce ülkeyi, 

toplumu ve siyaseti özgürleştirebilir ve bütün 

sorunları korkusuzca çözme yoluna girebilir. 

Bugüne kadar sürdürdüğü bu mesafeli tutum 

dolayısıyla, hem siyasal merkezle mücadelesin-

de hem de toplumsal destek arayışında başarılı 

oldu.

Kemalist modernleşme döneminin röntgenini 



çekmeyen çevre kalmadı. Ancak, önümüzdeki 

dönemin parametrelerinin ne olacağı konu-

sunda muazzam bir kafa karışıklığı mevcut. AK 

Parti’nin  de,  AK  Parti’nin  demokratlığını  sor-

gulayanların da önümüzdeki döneme yoğun-

laşmalarında yarar var. 



Sabah, 17.12.2011  


578

a r a l ı k   1 1

SETA YORUM

Egypt Between Post-Mubarak 

and the Old Order

Egypt has to confront military tutelage, economic crisis, regional order and internati-

onal dynamics all while learning the particulars of democratic political competition.

TAHA ÖZHAN

ortadoğu’da yeni düzen arayışları

ARALIK 2011 - 

Yılın  son  ayında  ‘yeni’  Ortadoğu  düzenine  doğru  somut  adımlar  atıldı. 

Mısır’da 28 Kasım–11 Ocak arasında üç turda düzenlenecek olan Halk Meclisi seçimlerinin ilk 

turu 27 vilayetin 9’unda gerçekleştirildi. Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih, 23 Kasım’da 

33 yıllık iktidarına son veren yetki devri anlaşmasını imzaladı. Tunus 22 Aralık’ta kabineyi açık-

ladı ve Libya’da Ulusal Geçiş Konseyi 2012 Baharında yapılacak seçimlere kadar ülkeyi yönete-

cek geçici hükümeti kurdu. Bölge yeniden şekillenmeye devam ederken, halk ayaklanmaları 

ve  sonrasında  yaşanan  dönüşümle  ilgili  komplo  teorileri  de  üretilmeye  başlandı.  Oluşmaya 

başlayan yeni düzenle birlikte değişimin iç ve dış dinamikleri üzerine tartışmalar da devam etti.

It  has  been  almost  a  year  since  the  Egyptian

revolution  began.  Now  Egypt  indicates  that

democratization pains will not end in a short 

period of time. 

Egypt and Turkey have always been compared 

in terms of both their political history and 

geopolitical positions. The two countries were 

compared particularly over the last year when 

people discussed how the post-Mubarak era in

Egypt will develop. Today, at first look, Egypt 

resembles the Turkey of 2001 in some respects.

Nevertheless,  the  two  countries  also  differ

significantly from each other. Where Egypt’s 

development is in terms of Turkey’s historical 

timeline is hard to determine. Is Egypt in 1950s

Turkey, when it adopted a multi-party system? 

Or is Egypt in 1960s Turkey, when the May 27

tutelage system was built? Or is Egypt in 2001, 

when Turkey verged on bankruptcy following 

the lost years of the 1990s? When we try to un-

derstand Egypt with the help of Turkey’s politi-

cal history, difficult questions come to mind. 

Egypt has to confront military tutelage, eco-

nomic crisis, regional order and international 

dynamics all while learning the particulars of 

democratic political competition. Turkey has 

confronted similar problems throughout its 

political history and still suffers from some of 

these problems.

When compared to Egypt, Turkey’s greatest ad-

vantage is that it has confronted these problems 

gradually. However, Egypt has to confront these 

issues simultaneously, whereas Turkey had 60 

years. Despite coups, Turkey compensated for 



Yüklə 5,84 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   238   239   240   241   242   243   244   245   ...   256




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə