66
değerlendirilse de, Mirwaiz Umar Farooq Merkezi Hükümete koşulsuz görüşmeler
önerdikten kısa bir süre sonra, bu teklif reddedilmişti, ortada bir iç mücadele olduğu
açıktı. (Schofield, 2004, s. 202). Hurriyat, Halkın Konferansı’nın veteranlarından
olan Abdul Gani Lone İslamcılar arasında farklılıkları yeşertince kritik bir
dönemeçte bir ayrım yaşadı. Kendisi, çoğunlukla İslamcıların canını sıkacak şekilde
“Kaşmir’in Kızıl Kale veya Beyaz Saray’da İslami bir bayrak arayanlar tarafından
savaş alanına dönüştürülmesine izin verilemez” diyordu. Dahası Lone 9/11 saldırısı
sonrasındaki dünyanın Kaşmir’de silahlara dair bir yeri yoktur fikrini kabul etmeye
yatkındı: “Silahlar bir çözüm sağlayamaz ve bizler aşırı güçlerin tuzağına
düşmemeliyiz” (Abdul Gani Lone tarafından yapılan konuşma). Bununla birlikte
Geelani Lone’nin Kaşmir Sorunu’nu sadece siyasi bir düzeyle sınırlamak ricasını
geri çevirdi. Seküler öğeleri gözden düşürmek için Geelani, Parti’yi siyasi olduğu
kadar dini
bir hale getirmek istiyordu, ki bu ikisi arasında bir kavga kopmasına neden
oldu (Syed Ali Shah Geelani, Tehreek-i-Hurriyat Jammu ve Kaşmir ve Hurriyat
Partisi (G) Genel Sekreteri, Jamaat-i-İslami Eski Üyesi, ile kişisel görüşme,
Haiderpora, Srinagar). Eyaletin Hindistan egemenliği dışında geleceği meselesi de
Jammu ve Kaşmir’in açık bir şekilde Pakistan’a katılmasını isteyen diğerleri ve
eyelet için bağımsız bir statü talep eden JKLF ile Geelani arasında bir iç çatışma
yarattı.
Homojen olmayan parti içindeki uyuşmazlıklar, kamuoyu önünde ideolojik
nedenlerden ortaya çıkmış gibi görünse de, bireylerin ego çatışmaları da mücadele
içerisindeki liderlerin birbirleri hilafına yaptıkları açıklamalarda kaçınılmaz bir
şekilde ortaya çıkıyordu. 2000 yılındaki Genel Sekreterlik, seçimi günümüze kadar
devam eden bu ego çatışmalarına yol açtı. Bu mücadeledeki asıl taraflar Syed Ali