Ortadoğu'da Türkmenler (Irak-Ġran-Suriye) Sempozyumu
/ 193
Golanlıların (Colan) mal-mulkünü ellerinden alarak, kendilerini ölümle tehtit
ettiklerinden köylerini boĢaltarak Suriye'ye kaçmak zorunda kalırlar. Ġsrail
hükumeti ise onların bir çok köylerini dağıtarak izlerini bu topraktan silmeğe
çalıĢır. Sonra Golan (Colan) Tepeleri'nde 33 Yahudi yerleĢim merkezi kurar
ki, burada da 15 bin Yahudi ve 18 bin Durzi Arap yaĢar
(http://www.dunyabulteni.net/index.php?aType=haber& ArticleID=41890).
SavaĢta Golan (Colan) Türkmanları Golan‟ın (Colan) en verimli
arazileri üzerinde bulunan ve Sindyane, Kadirriyye, Dabya, Razzaniye, Ayn
El-Sümsüm, Ulleyktü, Ayn El Alak, Ahmadiye, Kefer Neffah, Muğeyyir,
Hafar ve Hüseyniyetü isimli toplam 12 Türkman köyünden kaçarak ġam‟ın
fakir mahallelerinde yerleĢirler. Onlar 17 Nisan‟daki Yenigün Bayramı‟nda
yılda bir kez BMD askerlerinin nezareti altında ata-babalarının mezarlarını
ziyaret
ederler
(http://www.diplomatikgozlem.com/TR/belge/1-
7336/suriyede-golan-turkmenleri-varlik-mucadelesinde.html).
Çetin Turhan “Suriye Türkmanları” makalesinde Golan‟ın (Colan)
“1918 yılına kadar Osmanlı hükmü altında kaldığını yazar. Osmanlı
hükumetinden sonra bölgede Fransız mandası iĢ baĢına gelir ve Türkmanları
assimile politikasını sürdürürler. Türkmanlar bu duruma tepki gösterir ve
karĢıkoyma hareketi baĢlatırlar. Nitekim Türkiye ile Fransa arasında
imzalanan 20 Ekim 1921 tarihli Ankara AntalaĢmasının 7. Maddesi
“Suriye‟deki Türkmanların resmi dillerinin Türkçe olması ve tüm kültürel
sosyal haklarının korunmasını” içermektedir (Çetin Turhan, 2014:35).
Maalesef ne Fransa mandası, ne de ondan sonra hükumete getirilenler
AntlaĢma Ģartlarının Türkmanlara ait olan Maddesine uymazlar.
Golan (Colan) Türkmanları‟nın sayısı hakkında kaynakların verdiği
bilgiler çeliĢkilidir. Onların sayısının 40 binden 100 bine kadar olduğu
gösterilir. Son kaynak olarak Çetin Turhan‟ın Türk yurdu dergisinin 2014 yılı
Ocak, 317. sayında yayınlattığı “Suriye Türkmanları” makalesini göstere
biliriz. Çetin Turhan yazar: “ 1999 tarihinde yapılan nüfuz sayımına göre
bölgenin nüfuzu 400 bin kiĢidir. Bu tarihte Türkmenler‟in sayı 100 bin
civarında. Yani Türkmanlar Golan (Colan) nüfuzunun %25‟ini oluĢturmakta.
Golan (Colan)‟dan toplam 20 Türkman köyü bulunmakta. 1967 yılı Altı Gün
SavaĢı sonrasında Ġsrail‟in iĢgalettiği bölgedeki tüm topluluklar göçe zorlanır”
(Çetin Turhan, 2014:35).
Milli varlığının korunmasında halk edebiyatının önemi
Bin yıllar boyunca halkların hafızasında yaĢatarak günümüze kadar
getirmeği baĢardığı, kültürün bir kiĢinin, bir etnosun olmaktan çıkarak
194
/ Ortadoğu'da Türkmenler (Irak-Ġran-Suriye) Sempozyumu
uluslararası bir toplumun kültürü olduğu bir zaman diliminde yaĢıyoruz. Bu
yüzden de her birimiz kendi kültürümüzü korumanın yanı sıra, yazarak ve
resmini veya vidyosunu çekmekle onu uluslararası topluma da mal etmiĢ
oluruz. Bunun yanı sıra, dünyanın her bölgesinde, ister Afrıka‟da olsun, ister
Güney Amerika‟da, ister Çin‟de, farketmez, nerede olursa olsun, o kültürü
korumak zorundayız. Bu her birimizin insanlık borcu.
Türk insanı da tarihen hafızasını daha güvenli saymıĢ. Bir roman
kadar olan halk hikayelerimizi de, bir misralık Ģiir ve ya inancı da hafızalarında
tuta bilmiĢler. Bunun için de hafızasındaki halk bilim yazıya, banta alınmadan
bir kiĢinin ölmesi bir kütüphanenin yok olması demektir. SavaĢlar, göçler
onlarla kütüphanenin mahvedilmesi demek. 1967 yılında Altı Gün SavaĢı
sonrasında Ġsrail iĢgalinden kaçarak ġam‟da ve baĢka bölgelerde yerleĢen
Golanlılardan (Colan) zamanında bilimsel Ģekilde folklor örnekleri
toplanmadı. Bu da kültürümüzün bir kısmının yok olmasına getirip çıkardı.
Bu yüzden de tüm imkanlardan yararlanarak folklor örneklerini toplamak,
yayınlamak, banta almak, onu uluslararası kültürün bir parçasına çevirmek
gerekir.
Zor durumlara rağmen Fadi Ġsa ve ġabanî HiĢam alan çalıĢmaları
zamanı topladıkları Ata sözlerinden ve deyimlerden bir kısmını veriyoruz:
Adamı ğılınç öldirmez, bir güççik söz öldirir.
Ağzı yédir, gözi utandır.
AlıĢmak ğudırmaktan béterdir.
Allah köpegin duasını kabul étseydi gögden sümük yağdırırdı.
Allah sağ gözi sol göze gerek étmesin.
Allahın emri olmasa yaprak ağaçtan düĢmez.
Alma biĢ, ağzıma düĢ
Altın toprağa düĢti, ğıymeti azalmadı.
Arpa eken buğda biçmez.
Asîlı dat, hasîrda yat.
At almadan axır yaptı.
At iĢler, eĢĢek yatar.
Ayakyalın gezerse tiken batar.
Bir enin sesi çıkmaz.
Dağ dağa ğavıĢmaz, ınsan ınsana ğavıĢır.
Datlı söz yılanı deliginnen çıkarır.
Ortadoğu'da Türkmenler (Irak-Ġran-Suriye) Sempozyumu
/ 195
Gül tikensiz olmaz.
Ğızına vurmayan, dizine vurur.
ĞonĢı aĢınnan dok olınmaz.
Ġki ğarpız bir ende tutulmaz.
Kimse öz ayranına turĢı démez.
Köre ıĢık ne yarar.
Laf ğarın doydırmaz.
Sağ baĢ, yastık istemez.
Sakla samanı, gelir zamanı.
Sen ağa ben ağa, sığırları kim sağa.
Yan yattı, çamıra battı.
YaĢ yétmiĢ, iĢi bitmiĢ.
Zaman sene uymazsa sen zamana uy (Fadi Ġsa, ġabanî HiĢam, 2007:
53-55).
Golan (Colan) Türkmanları‟nın ata sözleri ve deyimleri Azerbaycan,
Türkiye, Türkmenistan Türkçelerinden pek farklı deyildir.
Golan (Colan) Türkmanları‟nın mâni ve türkülerinden aĢağıda örnek
veriyoruz. Bunlar da Türk halklarının dörtlükleri ile ister konusu, isterse de
türü itibarile aynıdır.
Tabbılım çala-çala,
Çıktım bir hüce dala.
Ya yıkıllım, ya öllim,
Ya bu sevdigmi allım.
Aya baktım, Ay bayaz,
Ğıza baktım, ğız bayaz.
Cébe baktım, para az,
Dédim bu ğız yaramaz.
Ağaçlar kölgelendi,
Güzeller sürmelendi,
Her güzelden bir öpiĢ,
Yüregim tézzelendi.
DaĢ altında pastırma,
Ğız saçını kestirme,