Bilimsel Eksen-Sicientific Axis-Научный Меридиан/Yıl-Year-Год 2017/Sayı-Number-Число 20
114
çekmekteydi. B.Vahabzade'nin "Ey tabiat, de neyçin, neden, Gül'ün dalında diken
bitirdin? Çeşmenin gözünü kaşıntılı keçiye, Bulanık suyunu ceylana verdin? "("
Ana doğa "[13]) bendinin sosyal içeriği en yakın adresi hedefe almış olsa da, aslın-
da, felsefi ümumiləşdirməyə sahip bu mecazi mısralar temelde daha küresel nitelik-
tedir. Evet, bu poetik-felsefi kanaati yazara onun ortamının dikte etməsinə rağmen,
şiirin taşıdığı fikir yükü oldukça büyük ölçeklidir.
X.Rıza Ulutürk'ün "Devam edir 37, daha keskin, daha ciddi" ( "Devam Edir
37" [12]). Şiirsel tasarrufu hangi bağlamda söylenmesine bakılmaksızın mekan ve
zamana sığmıyor, ulusal olduğu kadar beşeri anlam kazanmaktadır. F. Koca'nın
"Biri kaçak olup mert olup, biri şık olup mert olup. Peki bu namerdler nereden?
İşte bu bana dert oldu! "(" Babalar "[8]) şiirsel ağrısı sosyal düşünceyi" sapı özü-
müzden olan baltalar "a iletir. Babəkin "Orada bensiz kalan qollarımla bir savaşın"
(E. Kerim, "Babəkin kolları" [7]) nidasına vatandaşlık motifleri açıkça görülür.
Ədəbiyyatşünas ve eleştirmenlerden Kulu Halilov, Yaşar Karayev, Firudin Hü-
seynov, Bekir Nebiyev, Tevfik Hacıyev, İsa Həbibbəyli, İmamverdi Ebilov,
Əmirxan Halilov, Vaqif Yusifli, Vurgun Eyüp, Ebülfez Hüseyni, Vaqif Arzumanlı,
Rıza Xələfli, Gülhani Penah, Cavanşir Yusifli, Afaq Şıhlı , Nigar İsfəndiyarqızı,
Yaşar Ümit ve başkaları tarafından yirminci yüzyılın ikinci yarısında Azerbaycan
şeri dahil olmak üzere, Mehmet Araz, Söhrab Tahir, Mehmet İsmail yaratıcılığı
vatandaşlık lirikası açısından aydınlatılırsa da, bu lirikanın poetik- felsefi yönleri,
felsefesindeki sosyal içerik kapsamlı incelenmemiştir. Halkımızın milli düşünce
tarzının oluşmasında büyük rolü olan bu şairlerin vatandaşlık lirikasında getirdikle-
ri yeni atmosfer, Azerbaycan gençliğinin sosyal bilincinin oluşmasında oynadıkları
rol ise yeterince analiz süzgecinden geçirilmek layiqir.
Bu yüzden de, şiirinde konu ve problematika genişliği, imge zenginliği, üslup
özgünlük yüksek olan her üç şairin yaratıcılığına daha bir açıdan yeni bakış sunul-
ması zorunlu doğur. Böylece, ister miktar, gerekse kalite olarak sosyal içerik bakı-
mından yaradıcılıqları gereğince incelenmemiş M.Araz, S. Tahir ve M.İsmayıl
şiirinin Azerbaycan'da toplumsal bilincin olgunlaşmasına gösterdikleri olumlu etki
problematika olarak geniş tedqiqini bekliyor.
Ədəbiyyatşünas ve eleştirmen Yaşar Karayev M.Arazın "Hayatın ve sözün
renkleri" kitabına yazdığı "Önsöz" de kutluyordu ki, güneşin ışığı ve sıcağı gibi
insanın sinirli ve ağrısı da manevi zerrelere dönüşmüştür gezegene, yayın yayılır.
En güvenilir manevi yaddaşda- uzayda tüm dönemlerin ağrı ve sinir impulsları-
dalgaları yaşıyor. Odur ki, sanatçı tüm zamanların acısını alabilir ve bize gösterebi-
liyor ... büyük sanat eseri de sanatçı dünyaya yayılan o acıyı ve sinirli hatasız ebedi
dalğada tutan zaman ve şiirsel nereye çevrilende oluşur ... Bu satırlar M.Araz hak-
kında yazılsa da, söz konusu qələmdaşlarının yaratıcılığına da ayna tutuyordu.
M.Arazın birkaç neslin milli-manevi terbiyesinde rol oynamış meşhur "Benden
ötdü, kardeşime çarptı" şiirinin B.Vahabzadəyə ithaf edilmesi tesadüfi değildi.
Çünkü bu tür şiirler vatandaşlık estafetini biraz önceki nesle mensup B.Vahabzadə
kalemine ait "Gülistan" leytmotivindən aldı. "Gülistan" lirik şiirinde Gülistan kö-
yünde Rusya ve İran arasında yapılan anlaşma ile ikiye bölünmüş Azerbaycanın
Bilimsel Eksen-Sicientific Axis-Научный Меридиан/Yıl-Year-Год 2017/Sayı-Number-Число 20
115
faciası konu tabidir. M.Araz ise "Benden ötdü, kardeşime çarptı" şiirinde ikiye
bölünen halkın tam "Benden otdu" diyenlerin qeyretinden "hanlık-hanlık parçalan-
dığını bildirir. Bölünme parçalanma yol açıyor. Bunun nedeni olarak yazar "Ben-
den ötdü, kardeşime çarptı" səfsətəsini gösterir ve ona karşı "Senden öten mene
deydi, Menden öten sene deydi, senden, benden önceki darbe Vatan, Vatan sana
çarptı!" (1) felsefesini koyuyor ve bu meselin zararlı sosyal içeriğini açıp gösteri-
yor. Şair devam ediyor: "Ben, ben dedi bir ülkede ne kadar Han, Onlar" ben, ben
"diyen yerde sen olmadın, Azerbaycan!" (1). Şairin bu tasarrufu ve buradan doğan
derin endişe bizi de sarsıyor ve okuyucunun "iliğine çalışıyor": Lap masallardaki
güvercin gibi oxucusuna "yatmısansa, ayıl, ayıqsansa, eşit!" Diyen şiirin toplumsal
içerik taşıyan tüm mısraları sadece gönlümüzün değil, aynı zamanda aklımızın
"kulağından altın bir tana gibi "(10) asılır. Şair sosyal belalarımızın kökünü ülkede
"biganeler iklimi" nin hüküm sürmesinde görüyor.
M.Araz yaratıcılığında manevi-milli birliğe çağrı motifleri daha güçlüdür, doğ-
rudan karakter taşımıyor ve şiirsel olarak daha geniş Spektre sahiptir. Özellikle de,
vatandaşlık lirikası açısından şairin poetik kılıcı derine işliyor. Onun şiirlerinde
vatandaşlık lirikasında bürünmüş duygular coşuyor, tüm keskinliği ile fikrin daha
derin katlarını şumlayiram ve okuyucu düşüncesinin altını üstüne çevirir: "Senin
dışında biz her şeyi böle billik" ( "Ayağa dur, Azerbaycan!" [1]), "Bir ocak başında
bir isinməsək, sen kime gereksin, Ben kime gerek?! "(" İlhamım "[1])," eleyip sa-
vur da bölünənləri .., dağlığe, düzlüğe bölünənləri "("Yarabbim, bu dünya sen ku-
ran değil "[1]) ve s.
M.Araz "Senin dışında biz her şeyi böle billik" derken artık iki komşu devletin
kıskacında kalmış Azerbaycan iki yüzyıl idi ki, ikiye bölünmüştü. Bu facianın acı-
sını şair S.Tahir mecazi şekilde şöyle ifade etmişti: "İki bölünməkdən öyle
qorxmuşam Çöpü de ikiye bölmərəm daha" ( "Daha" [2])
Güney konusunu edebi gündemde tutan "60-cılar" ın şiirsel düşünceleri
S.Tahirin bu mısralarında çok iyi umumîleştirilip:
Ortadan açılmış kitap gibidir,
Baxır Astaralar sınır tirine.
Benim kollarımı iğne-iplik edin,
Dikim Astaranı birbirine.
Çaylar, yolları, iğne-iplik edin,
Dikim Culfaları birbirine. (11)
Azerbaycan'ın ikili kaderi M.İsmayılın da yaratıcılığına farklı bir sosyal içerik
getirmekle şairin vatandaşlık lirikasında başlıca konuya dönüşmüştür.
Eleştirmen C.Yusifli "Bəxtimə düşen gün veya dalında kuş yuvası bir ağaç"
makalesinde M.İsmayılın "Savalanda yatan yiğit" şiirini onun yazılım eserlerinden
olduğunu söyleyerek aşağıdaki mısraları da örnek verir:
... Girip masallarda yatıyor oğullar,
Bir vatan ikiye parçalanıbdı. (14)
Dostları ilə paylaş: |