Trakeobronşiyal Yabancı Cisimler: 166 olgunun
analizi*
Ahmet BAŞOĞLU, Münacettin CEVİZ, Nurettin KARAOĞLANOĞLU, Azman ATEŞ, Mustafa
CERRAHOĞLU, Aylin ÇAPAN, İbrahim YEKELER
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı, Erzurum
1990-1995 yılları arasında Atatürk Üniversitesi Tıp
Fakültesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim
Dalı’na trakeobronşiyal yabancı cisim aspirasyonu ön
tanısı ile müracaat eden 166 hasta retrospektif olarak
incelendi. Hastaların 92’si erkek 74’ü bayandı.
Olguların en küçüğü 4 aylık, en büyüğü ise 56
yaşındaydı. Aspire edilen cisimlerin çıkarılmasında
genel anestezi altında rijid bronkoskopi tercih edildi.
Altı hastaya torakotomi uygulandı. Çıkarılan yabancı
cisimlerin %43’ünü iğne, %21’ini kuruyemiş,
%36’sını ise diğerleri oluşturmaktadır. Komplikasyon
ve mortalite görülmedi.
GKD Cer Derg 1997;5:52-55
Tracheobronchial foreign bodies: Analysis of 166
cases
Between 1990 and 1995, 166 patients who had applied
for tracheobronchial aspiration by the foreign bodies,
have retrospectively been examined at Department of
Thoracic and Cardiovascular surgery of Atatürk
University Medical Faculty. 92 of the patients were
male, 74 were female. The youngest patient was 4
months old, the oldest was 56 years old. At the
process of taking out the materials which had been
aspirated, rigid bronchoscopy under general
anaesthesia has been preferred. Thoractomy was
performed for six patients. The foreign bodies which
have been taken out onsisted of needles (43 %), nuts
(21 %) and the rest (36 neither operative
complications nor mortality have seen).
Yabancı cisim aspirasyonu hayati tehlikeye sebep
olan ve acil müdahale gerektiren önemli bir
klinik tablodur. Özellikle çocuklarda önemli bir
problem olan yabancı cisim aspirasyonunda
anamnez ile birlikte ani başlayan öksürük,
wheezing, akut solunum sıkıntısı ve siyanoz
önemli ipuçlarıdır
(1)
. Trakeobronşiyal yabancı
cisimlerin tedavisinde erken teşhis ve yabancı
cismin çıkarılması gelişebilecek respiratuar
distress, tekrarlayan pnömoni ve akciğer absesi
oluşumunu önler
(2-6)
.
Materyal ve Metod
1990-1995 tarihleri arasında Atatürk Üniversitesi
Tıp Fakültesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi
Anabilim Dalı’nda yabancı cisim aspirasyon
şüphesiyle hospitalize edilen 166 hasta ret-
rospektif olarak incelendi. Hastaların en küçüğü 4
aylık, en
büyüğü ise 56 yaşında (ort. 11.2). idi.
Hastaların yaş gruplarına göre dağılımları Tablo
1’de gösterilmiştir. 166 hastanın 92’si (%55.4)
erkek 74’ü (%44.6) bayandı. Aspire edilen
materyallerin çıkarılmasında genel anestezi
altında rijid bronkoskopi uygulandı. Yabancı
cisim rastlanan 137 (%82.5) hastanın 131’inde
yabancı cisim bronkoskopi ile çıkarılırken,
bronkoskopik yöntemlerle başarısız kaldığımız
altı (%3.6) hastaya torakotomi uygulandı. Ak-
ciğer absesi ile müracaat eden bir hastaya ise
akciğer rezeksiyonu yapıldı.
Sonuçlar
Trakeobranşiyal aspirasyon ön tanısıyla
hospitalize edilen 166 hastanın 137’sinde yabancı
cisme rastlandı. En sık rastladığımız lokalizasyon
sağ ana bronş olup yabancı cisimlerin yerleşim
yerleri Tablo 2’de gösterilmiştir. Olgularımızın
122’sinin (73.5) akciğer grafilerinde yabancı
cisim veya sekonder etkilerine bağlı görünümler
mevcutu. 44 hastanın (%26.5) direkt grafileri
(*) Toraks Derneği 1. Yıllık Kongresinde sunulmuştur.
normal olarak değerlendirildi. 131 hastada
yabancı cisim bronkoskopi ile çıkarıldı. Yabancı
cisim çıkarılamayan 6 hastaya torakotomi ya-
pıldı. Bronkoskopi veya torakotomi ile çıkarılan
yabancı cisimlerin türleri Tablo 3’de göste-
rilmiştir. Beş yaşındaki olgumuzda bronkoskopi
sırasında vokal kordlarda gelişen ödem nedeniyle
cisim çıkarılamamış ve trakeostomi uygulamak
zorunda kalınmıştır.
Nadiren rastlandığını düşündüğümüz üç olgumuz
mevcuttu. Birinci olgu: 5 yaşında erkek, kurşun
çekirdeği aspirasyonu nedeniyle yatırıldı. Göğüs
radyografisinde sol akciğerde total atelektazi ve
kurşun çekirdeğine ait opasite mevcuttu. Rijid
bronkoskopi yapılarak yabancı cisim çıkarıldı.
İkinci olgu: 6 yaşında erkek, 6 ay önce çengelli
iğne aspire etmişti. Göğüs grafisinde iğrenin
ikiye ayrılıp çengelli kısmının sağ ana bronşta,
sivri kısmının trakeada olduğu görülerek
bronkoskopi ile çıkarıldı (Resim 1).
Üçüncü olgu: 56 yaşında erkek, 6 ay önce aspire
ettiği parsiyel diş protezi nedeniyle başvurdu.
Radyografide yabancı cismin sağ ana bronşta
olduğu tespit edildi ve bronkoskopi ile çıkarıldı
(Resim 2). Aspirasyonla kliniğimize müracaat
arasında geçen en uzun süre 2 yıldı ve akciğer
absesi nedeniyle lobektomi ile tedavi edildi.
A. Başoğlu ve ark. Trakeobronşiyal Yabancı Cisimler: 166 olgunun analizi
Tartışma
Trakeobronşiyal yabancı cisim tanısında şüphe en
önemli basamaktır
(4.7)
. Hastalar derhal hospita-
lize edilip tanı ve tedavi için gerekli işlemler
yapılmalıdır
(4)
. Ülkemizde bu nedenle ne kadar
ölüm ile karşılaşıldığı bilinmemekle birlikte;
ABD’de yılda yaklaşık üç bin kişinin öldüğü
bildirilmektedir
(2)
. Erken dönemde başvuran ve
süratle bronkoskopi uygulanan olgularda
genellikle herhangi bir komplikasyon geliş-
memektedir
(4)
.
Yabancı cisim aspirasyonları her yaşta
görülebilmesine karşılık 6-24 aylık çocuklarda
sık rastlanmaktadır
(6)
. McGuirt ve ark.
(2)
çalış-
masında görülme sıklığı 1-3 yaşlarında %49,50-
75 yaşlarında %14 olarak tespit edilmiştir.
Serimizde ise en sık rastladığımız 12-18 yaş
grubu olup 1-3 yaş grubunda ikinci sıklıktaydı.
12-18 yaş grubundaki hastalarımızın fazlalığını
türban iğnesi diye de adlandırılan boncuklu
iğnenin bölgemizde yaygın olarak kullanılmasına
bağlamaktayız. 50 yaş üzerinde ise sadece 1 hasta
gözlendi.
Üst hava yollarını tam bloke etmeyen yabancı
cisimler bronş ağacının sağ veya sol tarafına
yönelirler. Sağ ana bronş ve dallarında daha sık
lokalize olduğunu bildiren yazarlar bronş
ağacının anatomik yapısını buna sebep olarak
göstermektedir
(2,4,5)
. Ancak Cohen ve ark.
(8)
serisinde sol tarafta daha çok
rastlanmıştır.Serimizde ise sağda daha sık
gözlenmiştir.
Radyoopak yabancı cisimler göğüs grafisi ile
kolaylıkla görülebilirken radyolüsen cisimler
akciğerde oluşan sekonder belirtilerle şüphe
edilebilirler
(1,4,7)
. En sık gözlenen radyolojik
bulgular mediastinal shift, obstrüktif amfizem,
atelektazi ve pnömonidir
(3,4,7,9)
. Olgularımızın
incelenmesinde %50 oranında opasite tespit
edilirken, %39 oranında sekonder belirtilere rast-
lanmış, %11 olguda ise radyografik bulgu tespit
edilememiştir.
Erken dönemde asfiksi, larinks ödemi, kardiyak
arrest ve pnömotoraks gibi komplikasyonlar
oluşabilir
(7,10,11)
. Geç dönemlerde ise hemoptizi,
bronş striktürü, bronşektazi, pönomoni, akciğer
absesi gibi komplikasyonlarla karşılaşılabilir.
Kronik olgularda bronş stenozları ve inflamatuar
polipler gelişebilir
(3,13)
. Literatürde bronkoplöro-
kutanöz fistüle neden olmuş bir vaka da yayın-
lanmıştır
(14)
. Pnömoni nedeniyle iki yıl boyunca
medikal tedavi gören ve iyileşmeyen 11 yaşın-
daki hastamız akciğer absesi nedeniyle ameliyat
edilerek lobektomi yapılmıştır. Rezeke edilen
akciğer dokusu içinde zeytin çekirdeği tesbit
edilmiştir.
Değişik ülkelerde bölgesel alışkanlıklara bağlı
olarak farklı yabancı cisimlere daha sık rastlan-
maktadır
(4)
. Ülkemizde en sık aspire edilen ci-
simlerin kuruyemiş olduğu bildirilmektedir
(12,15)
.
Ancak boncuklu iğnenin daha sık gözlendiği
seriler de mevcuttur
(16)
. Serimizde en sık iğne
aspirasyonuna rastlanmıştır. Torakotomi gerek-
tiren hastalarımız genellikle iğne aspirasyonuna
bağlı gecikmiş olgulardır.
Trakeobronşiyal yabancı cisim aspirasyonu
özellikle 1-3 yaş grubundaki çocuklarda hayatı
tehdit eden, erken ve geç dönem komplikas-
yonları ile önemli sağlık sorunudur. Ailelerin ve
toplumun eğitimi ile karşılaşma sıklığı
azaltılabilir.
GKD Cer Derg 1997;5:52-55
A. Başoğlu ve ark. Trakeobronşiyal Yabancı Cisimler: 166 olgunun analizi
Dostları ilə paylaş: |