Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Alanında Kapasitesinin Güçlendirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi



Yüklə 477,95 Kb.
səhifə7/14
tarix25.05.2018
ölçüsü477,95 Kb.
#45715
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   14

IX.3.İşletme Aşaması

İşletme (üretim), yer kabuğunda bulunan ve ekonomik değeri olan cevherlerin üretilerek (çıkartılarak) zenginleştirme tesisine veya doğrudan pazara sunulması işlemidir. Üretim işlemleri de hazırlık aşamasında olduğu gibi benzer faktörlerden etkilenir. Bunlar; yatağın konumsal durumu, jeolojik ve hidrojeolojik faktörler, jeoteknik faktörler, ekonomik faktörler, teknolojik faktörler, çevresel faktörler (fiziksel-sosyal-politik-ekonomik) dir.


Madenlerin işletme aşamasındaki etkileri hazırlık aşaması ile büyük benzerlik göstermekle birlikte işletme dönemine has bazı özel etkiler söz konusudur. Bunların yer altı işletmesinde uygulanan göçertmeli yöntemlere bağlı tasmanlar (yeryüzü çöküntüleri), açık ocaklarda duraylılık(şev kayması) sorunları ve en önemlisi de cevher hazırlama/zenginleştirme işlemleri sırasında kullanılan kimyasallar ve tesis atıkları ile hazırlık aşamasında da olduğu gibi, AKD oluşumu söylenebilir.
Göçertmeli yer altı maden metodunun uygulandığı durumlarda (çoğunlukla kömür madenciliğinde) oluşan tasman; yeraltından cevherin üretilmesi sonucu kazılan cevher kalınlığı, panonun boyu, ayak ilerleme miktarı ve cevher yatağının derinliği gibi faktörlere bağlı olarak kazılan kısmın üzerinde ve civarında oluşan yüzey hareketleridir. Düşey oturma, pano kenarlarında eğimler ve birim deformasyon şeklinde izlenir. Yeraltı metal madenciliğinde genellikle dolgulu sistemler uygulanır ve tasman etkisi en aza indirilebilir. Şartların uygun olması durumunda göçertmeli sistemler uygulanırsa tasman oluşur.


IX.3.1.Jeoloji ve Topografya



Olası Etkiler

Bitkisel üst toprak tabakasının depolanmadığı veya tekrar kullanılmadığı durumlarda kalıcı toprak kaybı ve erozyon,

Bakım amaçlı depolanan kimyasalların kaza sonucu dökülmesi, sızıntıların toprak bünyesine geçmesi,

Yüzey toprağının sıkışması,

Yeraltı ocaklarında, özellikle kömür ocaklarında, tasman riski oluşması,

Açık ocak madenlerinde büyük çukurların oluşması,

Açık ocak şevlerinde duraylılığın sağlanamaması.
Etki Azaltıcı Olası Önlemler

Hazırlık aşamasında uygulamaya alınan erozyon ve sediman kontrolü amaçlı yönetim planının işletme aşamasında sürdürülmesi (işletme aşamasına yönelik erozyon kontrol tedbirleri içerecek şekilde),

Kimyasal depolama alanı ve atık depolama alanı koşullarının mevzuat çerçevesinde dökülme ve sızıntıları engelleyecek şekilde düzenlenmesi ve yönetimi,

Yüzeysel akış suyunun kirletici içeren yüzeylerle temas etmesinin önlenmesi, temas etmiş ise kirlenmiş yüzeysel suyun ayrı bir drenaj sistemiyle bir havuzda toplanması,

Toprağın sıkışmasını önlemek üzere araç ve yaya trafiğinin belirlenen yollar dışına çıkmasının engellenmesi,

Açık ocak kömür madenciliğinde olduğu gibi, açık ocak metal madenciliğinde de dekapaj malzemesinin, olanaklı ise, cevheri alınmış ocak çukuruna doldurulması,

Yeraltı metal madenlerinde pasa malzemesi veya cevher zenginleştirme tesis atıklarının, çimento ve su ilave edilip, üretimi tamamlanmış yeraltı panoları ve galerilerine dolgu yapımında kullanılması.

Şev duraylılığı analizi ve tasarımı yapılması


Erozyon ve yüzey suyu kontrolü için; yüzey suyu toplama ve drenaj kanallarının yapılması ve suyun drene edilmesi, kazı alanına su girişini engellemek için kuşaklama bariyer veya hendeklerinin yapılması, şev açılarının heyelana yer vermeyecek şekilde tasarlanması, şev duraylılığını artırmak için gerektiğinde ocak susuzlaştırması yapılması ve tasman ve şevlerin sürekli izlenmesi yapılmalıdır.


IX.3.2.Gürültü ve Titreşim

Madenin işletme aşamasında araç trafiği ve delme-patlatmalar etki alanındaki yerleşimlerde yaşayan halk üzerinde gürültü ve titreşim kaynaklı olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Patlamalardan önce çevre sakinlerinin planlanan patlatma zamanları ve planlamadaki olası değişiklikler konusunda bilgilendirmesi önemlidir.


Maden üretim faaliyetlerinde delme-patlatma çalışmaları çevre ve güvenlik açılarından özel önem taşımaktadır. Patlatmanın etkisiyle titreşim, hava şoku oluşumunun etkisi ve taş savrulması ile ilgili hesaplamalar yapılmalı, yerleşim yerleri üzerindeki etkisi hesaplanmalıdır.

Olası Etkiler


  • Patlatma kaynaklı titreşim, hava şoku ve gürültü,

  • Delici, ekskavatör, dozer, greyder, silindir, kamyon, kompresör, jeneratör vb. araç ve ekipmanın çalışmasından kaynaklanan yüksek gürültü seviyeleri,

  • Yeraltı madenlerinde havalandırma bacalarından kaynaklanan gürültü,

  • Doğal taş ocaklarında kırma-eleme tesisi ve mermer ocaklarında tel kesme makinesinin ürettiği gürültü,

  • Cevher hazırlama/zenginleştirme tesislerinde kırma-eleme ve çalışan birimlerin ürettiği gürültü,

  • Cevher/konsantre yükleme, boşaltma ve nakliyesinden kaynaklanan gürültü.


Etki Azaltıcı Olası Önlemler
Uygun bir patlatma tasarımı hazırlanması, patlatmaların tasarıma uygun bir plan dâhilinde yapılması ve patlatma planı ile ilgili olarak etki alanındaki yöre halkının düzenli olarak bilgilendirilmesi,

Tasarımda öngörülenden fazla anlık patlayıcı kullanılmaması ve gerektiğinde özel patlatma uygulanması,



  • Patlayıcı maddelerin yeterince gömülmesi, bu amaçla yeterli yük (delik-ayna) mesafesi uygulanması, kırma taş kullanarak yeterli (yük mesafesine eşit) uzunlukta delik ağzı sıkılama yapılması, böylece hava şoku/gürültünün azaltılması,

  • Gecikmeli kapsüller kullanılarak anlık patlayan miktarın ve böylece titreşimin azaltılması,

  • Ekipman seçiminde ses ve güç seviyesi daha düşük olanların tercih edilmesi,

  • Fanlarda, motor egzoz sistemlerinde ve kompresörlerde susturucu kullanılması,

  • Ses yayan ekipmanın akustik kaplama ile ses izolasyonu sağlanması,

  • Mekanik ekipmanlarda titreşim yalıtımı yapılması,

  • Makine ve araçların faaliyet dışında rölantide çalışmasının sınırlanması,

  • İş makinelerinin düzenli bakımının sağlanması,

  • Kırıcılara madenin yüksekten beslenmesinin önlenmesi, mümkünse kırıcıların kapalı alan içine yerleştirilmesi,

  • Değirmen ve eleklerde lastik/kauçuk malzeme kullanılması,

  • Cevher hazırlama/zenginleştirme tesislerinde ses izolasyonu yapılması,

  • Nakliyeden kaynaklanan gürültüden etkilenen yerlerde ses bariyerleri konulması,

  • Kişisel koruyucu malzeme kullanılması.


IX.3.3.Hava Kirliliği

Açık işletmelerde hava kirliliği, cevherin üst örtü toprağı ve kayalarının parçalanarak kazılması,. yüklenmesi, taşınması, boşaltılması ve depolanması; cevherin de benzer şekilde üretilmesi, taşınması; cevher hazırlama/zenginleştirme tesislerinde kırılması, taşınması, boşaltılması/aktarılması, yığılması/depolanması, zenginleştirme işleminin kuru yöntemlerle yapılması sırasında oluşur. Patlatma sonrasında zararlı gaz oluşumu ve özellikle yer altı madenlerinde etkili olması da beklenir. Kullanılan makine ve ekipmanının çalışması sırasında çıkan toz ve egzos gazları da hava kirliliğini etkileyen faktörler arasındadır.


Toz oluşumu, ürün depolama-nakliye işlemleri, pasa yükleme-nakliye-boşaltma ve kırma-eleme tesisinde de söz konusudur. 21 Eylül 2017 tarihli Maden Yönetmeliği Madde 26’da belirtildiği üzere, “Kırma-eleme tesislerinde toz indirgeme sistemi olacak şekilde bunkerler, kırıcılar, elekler, bantlar ve malzeme dökülme noktalarının en az ünite bazında kapatılması yönünde işletme projesi hazırlanması ve işletilmesi esastır. Maden Kanunu kapsamında daha sonra geçici tesis yapılması durumunda toz indirgeme sistemi olacak şekilde ve bunkerler, kırıcılar, elekler, bantlar ve malzeme dökülme noktalarının kapatılması zorunludur. Aksi halde tesisin faaliyetleri durdurulur”.
İşletme aşamasında NO2 ve SO2 emisyonlarından kaynaklanacak etkileri azaltmak amacıyla hazırlık aşamasında alınan tedbirler genellikle yeterli olmaktadır: düşük kükürt içerikli dizel yakıt kullanılması; araç ve makinelerin üretici kılavuzlarına uygun olarak kullanılması ve bakımlarının yapılması; eskiyen araç ve makinelerin değiştirilmesi vb. 
İşletme aşamasında yakındaki yerleşim alanlarında (aylık ölçümler de dahil) NO2 ve SO2 izleme programı uygulanmalıdır.

Olası Etkiler

Hava kalitesinin düzenli olarak izlenmesi (PM10, oT, CO, CO2, O2, NOx, SO2, NO2, Hg, Cd, Tl, As, Sb, Pb, Cr, Co, Cu, Mn, Ni, V, ),

Delme işleminde uzun süre, patlatma sırasında kısa süre ile toz oluşumu,

Cevher ve katı atıkların kamyonlara yüklenmesi, boşaltılması ve taşınması sırasında toz emisyonu,

Kırma-eleme(kuru), öğütme-sınıflandırma ve zenginleştirme tesislerinde toz oluşumu,

Yığınlarda (liç yığını, dekapaj yığını, stok sahası vb.) oluşan tozumalar,

Makine ve ekipmanda kullanılan yakıtın yanmasından kaynaklanan gaz emisyonları ve patlatma sırasında çıkan zararlı gazlar,

Yeraltı havalandırması sonucu atmosfere salınan sülfürlü, hidrokarbonlu gazlar,

Cevher zenginleştirme tesislerinden çıkabilecek (sızabilecek) metan, HCN, CO2, H2S gibi gazlar,

Isısal işlem gerektiren süreçlerden çıkacak gaz ve tozlar.



Etki Azaltıcı Olası Önlemler
Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’ne uygun emisyonların sağlanması,

Yükleme-boşaltma işlemlerinin tozumaya sebep olmayacak şekilde yapılması,

Nakliye araçlarının üzerlerinin (branda ile) örtülmesi,

Tozumayı önleyecek şekilde sulama veya kimyasal kullanarak toz bastırma,

Bant nakliyesinde bantın üzerinin kapatılması,

Yükleme ve transfer noktalarının olabildiğince düşük yükseklikte yapılması ve kapatılması,

Gerekli yerlerde (kırıcı ve delicilerde) uygun toz tutma teknolojilerinin kullanılması,

Nakliye araçların tozumaya sebep vermeyecek şekilde hızlarının kontrol edilmesi,

Kırma-eleme tesislerindeki işlemlerin kapalı ortamda yapılması ve toz emisyonunun önlenmesi amacıyla basınçlı pulverize su püskürtme ve/veya toz tutma sistemlerinin uygulanması,

Erozyon olabilecek yerlerde bitkilendirme yapılması.




IX.3.4.Sosyal Çevre Üzerine Etkiler

Maden projeleri ile yöredeki ekonomik aktivitenin canlanması söz konusu olacak ve yöre halkı için proje süresince iş imkânları ortaya çıkacaktır. Ancak, işgücünün madenciliğe kayması sonucu geleneksel üretim alanları olumsuz etkilenebilecektir.


Olası Etkiler

Yerleşim birimlerinin yerinin değiştirilmesi,

Arazi edinimi nedeniyle tarım alanları, mera, yaylak gibi ekosistem hizmeti sağlayan alanların azalması ve/veya işgücünün madenciliğe kayması nedeniyle yerel üretimde azalma,

Tasman, tozlaşma vb nedenlerin etkisiyle yerleşimler ve tarım alanları üzerinde olası etkiler,

İnsanların göç etmesi.
Etki Azaltıcı Olası Önlemler

Arazi edinim sürecinin bir planlama çerçevesinde ve halkın en az etkileneceği şekilde yapılması,

Proje başlamadan önce yöre halkının geçim kaynaklarının belirlenmesi ve projeden etkilenebilecek unsurlara istinaden bir “geçim kaynakları yönetim planı” hazırlanması, gerekli durumlarda yöre halkının geçim kaynaklarının düzenlenmesi,

Coğrafi öncelik sırasına göre (proje alanının bulunduğu yöre öncelikli olmak üzere) istihdam politikaları uygulanması,

Bölgede yeni ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesinin teşvik edilmesi (sosyal sorumluluk projeleri vb.).
Yeniden yerleşim içeren projelerde:

Etkilenen halkın düzenli olarak bilgilendirilmesi;

Etkilenen halka adil ve yeterli imkânlar sağlanması, halkın sosyal ilişkilerini, ekonomik faaliyetlerini ve yaşam standartlarını devam ettirebilmesi için yeni yerleşim alanlarının uygun şekilde seçilmesi, geçim kaynaklarının yaratılması;

Oluşturulan yeni yerleşimlerin peyzaj, su, elektrik, kanalizasyon gibi fiziki altyapı ihtiyaçları ile okul, ibadethane, spor ve sosyal tesisler gibi ihtiyaçlarının karşılanması. Etkilenen halkın madencilik sırasında ve sonrasında sürdürülebilir bir yaşama sahip olması için meslek eğitimleri verilmesi.




IX.3.5.Yüzey ve Yeraltı Suyuna Etkiler

İşletme aşamasında yüzey ve yeraltı suyunu kirleten potansiyel kaynaklar, geniş alanlara sahip açık ocak yüzeyleri, alanda toplanan suların yeraltı suyuna karışarak onu kirletmesi, pasa/dekapaj yığınları ve cevher zenginleştirme katı atık alanları, atık barajlarından taşacak, çatlaklarından kaçacak veya tabanından sızacak atık sular, ulaşım ve nakliye yolları, doğal taş ocaklarında uygulanan sulu kesme işleminde kesilen kırıntıların oluşturduğu çamurlaşma sonucu kirlenme, her türlü katı ve sıvı atıktan su ile tepkime sonucu gelebilecek çamur, AKD, ağır metal vb. kirleticilerin yüzey ve/veya yeraltı suyunu kirletmesi ve su kullanımının yüzey ve yeraltı suyunun debi ve kalitesini etkilemesi mümkündür.


Olası Etkiler

Yağışlardan kaynaklı suların toprak kirletici yüzeylerle pasa depolama alanı, yığın liçi tesisi ve açık ocaklarda ocak duvarlarıyla temas ederek (temas suyu) yeraltı suyu ve yüzey sularına karışması ve kirlilik yayması,

İşletilen maden yatağı çevresinde ve üst katmanlarında bulunabilecek yeraltı su akiferlerinin maden üretim faaliyetinden dolayı zarar görmesi,

Yeraltı suyu temini durumunda miktarın azalması,

Yer altı suyu tablasının aşağılara çekilmesiyle su üretiminin zorlaşması,

Pasa depolama alanında sızıntı suyu oluşumu,

Tozumayı önleme amaçlı ıslatma işleminden kaynaklı sızıntı suyu,

İşletme aşamasında çalışan işgücü kaynaklı evsel atıksuların yüzey sularına deşarjı,

Atıkların hatalı depolanması sonucu toprak ve yeraltı suyunda kirlilik riski oluşması,

Atık barajlarının tabanından sızma, çatlaklarından kaçak ve savaklardan veya üzerinden taşmanın oluşması,

AKD oluşumu ve ağır metallerin çözünmesi,

Cevher hazırlama, zenginleştirme ve işlemede kullanılan reaktifler (siyanür, asit, baz, tuz vb.).


Etki Azaltıcı Olası Önlemler
Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’ne göre deşarj yapılması,

İşletme süresince su bütçesi yapılarak çalışmaların yürütülmesi,

Temas suyunun toplama havuzlarına ve çamur havuzlarına yönlendirilerek dinlendirilmesinden sonra yeniden kullanım için cevher hazırlama/zenginleştirme tesisine geri gönderilmesi,

Liç uygulanan yığınların tabanlarının geçirimsiz malzeme (kil ve/veya jeomembran) ile kaplanması,

İşletme öncesinde sızıntı suyu drenaj ve yeniden kullanım sistemi oluşturulması,

Açık ocaklarda ocak şevlerinden gelen yağışı toplamak üzere çamur havuzu yapılması ve tekrar kullanılmak üzere geri çevrimi,

Hidrojeolojik etüdlerle işletme öncesinde tespit edilmiş yeraltı su seviyesi ile varsa akiferlerin üretim süresince zarar görüp görmediği izlenmelidir,

Yeraltı suyu seviyesinin düzenli olarak izlenmesi, eğer su çekilmesi tahmin edilenden daha yüksek ise farklı yerlerde yeni kuyular açılması,

Endüstriyel atıksu arıtma tesisinde üretim kaynaklı tüm atıksuların arıtılması,

Evsel nitelikli atıksuların arıtılması ve alıcı ortama deşarjının düzenli olarak izlemeye tabi tutulması,

Saha içi Katı Atık Yönetimi ve AtıksuYönetimi planlarının hazırlanması ve uygulanması,

Üretilecek atıklardan kaynaklanabilecek AKD’ni belirlemek için, asit-baz denge hesapları yapılmalı, AKD’nin etkisini giderecek uygun depolama yeri ve yöntemleri seçilmelidir,

Mevzuatın emrettiği biçimde işletme içinde ve çevresinde, su çıkış veya deşarj noktalarında uygun yöntemlerle izleme yapılması; su kalitesinin Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’ne uygun hale getirilmesi,

Altın madenciliğinde siyanür yönetim planı hazırlanması.


IX.3.6.Bitkiler ve hayvanlar, ekosistemler, korunan alanlar ve peyzaj

Kara ve su yaşam alanları madencilik faaliyetlerinden önemli ölçüde etkilenmektedir.


Olası Etkiler
Yeni ulaşım ve nakliye yolları, üretim alanları, yerleşim birimleri ve altyapı nedeniyle yaşam alanı kaybı veya bütünlüğünün bozulması,

Gaz emisyonu, gürültü ve titreşim, toprak ve yüzey suyu kirliliği,

Topografya değişimi, hidrolojik yapı değişimi,

Taşıt trafiği artışı.



Etki Azaltıcı Önlemler
Çitle çevrili özel alanlar ayrılarak toprak ve bitki örtüsünün korunacağı ve erişime izin verilmeyeceği zarar görebilir flora türlerinin ve tehdit altındaki habitatların yerinde korunması,

Çalışanların eğitilerek maden alanında ve çevresindeki vahşi hayvanların avlanması ve toplanmasının yasaklanması,

Zarar görebilir fauna türleri için uygun geçiş yollarının (menfez vb.) yapılması,

Vahşi hayvanların temiz suya sürekli erişiminin sağlanması,

Vahşi hayvanların kirli/toksik sulardan uzak tutulması,

Kritik türler ve habitatlar saptanarak tür ve habitat bazında özel tedbirler uygulanacaktır (yerinde koruma, tohum toplama, benzer habitata taşıma, vb.).


IX.3.7.Maden Atıkları

Maden işletmelerinde en önemli atık kaynakları; pasa/dekapaj (atık kayalar/ekonomik olmayan cevherler) ile cevher zenginleştirme atıklarıdır. Pasa/dekapaj depolama alanları (dökü harmanı) ve maden atığı bertaraf tesisleri, bir taraftan Asit Kaya Drenajı (AKD) potansiyeli taşımaları diğer taraftan ise yığınlarda duraysızlık (kayma) oluşması olasılığı nedeniyle özel öneme sahiptir.


Her tür maden katı atık yığınları, yığınlarda duraysızlık (yığının kayması) olasılığı ve kayması durumunda kaplayacağı alanları tahrip etme tehlikesini de içerebilir. Bu nedenle katı atık yığınlarının duraylılık analizleri yapılmalı ve duraylılığın sağlanması için gerekli önlemler alınmalıdır ve katı atık yığınlarının ne kadar alan kaplayacağı gerçekçi olarak saptanmalıdır. Asit üretme potansiyeli olmayan çamur (pülp/sulu atık) şeklindeki atıklar içerdikleri partikül madde nedeniyle kirletici etki yaratabilir. Bu nedenle sulu atık miktarına bağlı olarak ya atık barajı yapılmalı veya çöktürme havuzlarında partikül maddeler çökertilmelidir. Sulu atık barajlarının/havuzlarının duraylılığı da dikkate alınmalıdır.
AKD oluşumu; sülfürlü minerallerin hava ve su ile (genellikle bir bakterinin katalizörlüğünde) birlikte reaksiyona girerek oksitlenmesi sonucu oluşur. İşletme projesi hazırlanırken, işletme sahasında bulunan kayaçların asit oluşturma, nötürleştirme ve metal özütleme potansiyelleri statik ve kinetik kimyasal testler yapılarak belirlenmelidir. Bu testlerden çıkan sonuçlar ile asit-baz denge hesabı yapılmalı; AKD’yi önleyecek veya en aza indirecek bir üretim/atık depolama planı yapılmalıdır.
Cevher zenginleştirme atıkları, cevherde bulunan fakat ekonomik değeri olmadığı için alınmayan minerallerden ve az miktarda da kazanılamayan değerli minerallerden oluşur. İşlenen cevherin türüne göre, atıktaki değersiz ve değerli mineral oranları değişebilir. Uygulanan zenginleştirme tekniğine göre, boyutları birkaç 10 cm ile birkaç mikron arasındadır; kuru veya sulu olarak çıkabilir; özellikle flotasyon ve liç tekniği ile yapılan işlemlerde atık, çamur (pülp/sulu atık) şeklinde olur ve içinde çeşitli kimyasallar (asit, baz, tuz, siyanür, flotasyon kimyasalları vb.) bulunabilir. Çamur şeklinde çıkan atıklar, doğrudan veya koyulaştırılarak atık barajlarına atılabileceği gibi, filtrelenerek de depolanabilirler. Son yıllarda, katı atıklardan macun dolgu yapılarak yeraltı boşluklarının doldurulması yaygınlaşan bir uygulamadır.
Maden projelendirme aşamasında, her tür maden atıkları için bir atık yönetim planı hazırlanması yanısıra AKD tehlikesi varsa bir AKD Yönetim Planı hazırlanması da gerekli ve önemlidir. Yönetim Planı; hazırlık aşamasında başlayarak işletme aşamasında sürecek asit üretimi ve nötralizasyon potansiyellerinin ve sızıntı suyu üretiminin modellenmesi üzerine kurulmalıdır. Alınacak kaya örnekleri üzerinde statik ve dinamik testler yapılmalı, asit üretme ve nötralizasyon potansiyelleri belirlenmelidir.
AKD potansiyeli bulunan pasaların hava ve su ile teması kesilerek AKD üretmeleri önlenebilir veya nötrleştirme kapasitesi bulunan pasalarla tamponlanarak üretilen AKD’nin yerinde nötürleştirilmesi sağlanabilir ya da AKD toplanarak arıtıldıktan sonra kalan arıtma çamurları uygun bir biçimde depolanabilir. AKD’nin yüzey ve yer altı suyuna etkileri gözlem noktaları ve gözlem kuyularından alınacak su numuneleri ile izlenir. AKD oluşumu maden kapandığında da devam edeceği için AKD yönetiminde, pH nötralizasyonu ve sülfatın çöktürülmesini esas alan pasif arıtma yöntemleri (lagünler, doğal ve suni bataklıklar, anoksik kireçtaşı drenleri, ardışık alkali üreten sistemler, kireçtaşı havuzları ve açık kireçtaşı kanalları vb.) öncelikle değerlendirilmelidir. Gerektiğinde, arıtma sistemlerinin kurulması da düşünülmelidir. En doğru yöntem, pasanın asit/baz denge hesabına göre oluşturulacak bir yönetim planı çerçevesinde tanımlanmalıdır.
Maden atıklarının depolandığı tesislerin tabanı ve yan yüzeylerinde sızıntı suyunun yer altı suyuna karışmasını önleyecek şekilde bir geçirimsizlik tabakası olması önemlidir.
Tehlikeli maden atıklarının depolanacağı tesislerin ve yığın liçi tesislerinin tabanında oluşturulacak geçirimsizlik tabakası, en az iki tabaka olarak sıkıştırılmış̧ ve uygun koşullarda nemlendirilmiş minimum 50 cm kalınlığında ve geçirimliliği en fazla 10-9 m/sn olan kil grubu mineral serilerek ve bu tabaka HDPE (yüksek yoğunluklu polietilen) jeomembran ile güçlendirilerek oluşturulur (Bkz. Maden Atıkları Yönetmeliği).
Olası Etkiler ve Önlemler


  • Etki azaltmada; atıkların kaynakta azaltılması ve önlenmesi esastır. Atıklar üretildikleri noktada ayrılmalı, mümkünse geri dönüşüme tabi tutulmalı, mevzuata uygun olarak bertarafı sağlanmalıdır,

  • Tüm atıklar sınıflandırılarak atık kodlarını ve üretim miktarlarını içeren bir atık envanteri oluşturulmalıdır,

  • İşletme aşamasında bakım faaliyetleri sırasında açığa çıkabilecek elektrikli ve elektronik ekipman atıkları, atık pil ve akümülatörler ve atık yağlar için ilgili yönetmeliklere göre gerekli tedbirler alınmalıdır,

  • Yeraltı/açık ocak işletmelerinden, pasa sahalarından olan deşarjlar izlenerek AKD'nin erken tespit edilmesi ve yönetimi sağlanmalıdır,

  • Dekapaj yığınının duraylılığı deplasman ölçümleri ile sürekli kontrol edilmelidir,

  • Bölgenin depremselliğinin duraylılık (stabilite) üzerindeki etkisi dikkate alınmalıdır.



Yüklə 477,95 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   ...   14




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə