117
Elinde kalan şu (son) tohumu bari ek (feda et) de bu iki anlık müddetten uzun bir ömür
bitsin.
Mademki bu ışık veren çırağ henüz sönmemiştir; kendine gel de hemen fitilini düzelt,
yağını tazele. Sakın yarın deme. Nice yarınlar geçti. Ekin zamanı tamamıyla geçmesin,
âgâh ol!
174
174
Küçük, Mevlana’ya Göre Manevi Gelişim –Benliğin Dönüşümü ve Miracı, ss. 497, 498.
118
SONUÇ
İnsan zahirde maddi, özünde manevi bir varlıktır ve fiziksel gelişiminin
paralelinde manevi gelişimi de şarttır. Maneviyat insanın varlığını tamamlar. Bu
asıldan uzak kalan insan beşeriyetini aşamaz.
Maddi haz ve heveslerin esareti altında yaşayan bir insan eşref-i mahlukat
(yaratılmışların en şereflisi) değil, ancak, esfel-i sâfilîn yani, alçakların en alçağı
mertebesinde yaşayan bir varlık olabilir. Oysaki insanın yeryüzündeki amacı; hem
aklın hem de bedenin buluğa ermeye başladığı ergenlik çağından itibaren, varlık
âlemi içinde ait olduğu makama ulaşmak olmalıdır.
Kur’an’da, “Muhakkak ki biz insanı en güzel biçimde yarattık”
buyrulmaktadır ve bu en güzel biçim, şüphesiz ki vücut özelliklerinin yanı sıra,
yeryüzünde başka hiçbir varlığa verilmeyen kemâlât yani, değer, iyilik ve
mükemmelliklerdir.
İnsana doğuştan böyle bir üstünlüğü ve potansiyeli bahşeden Yüce
Yaratıcımız, elbette ki onun ergenlik döneminden itibaren ölünceye kadar, bu
mükemmelliği hedefleyerek yaşamasını istemektedir.
Fakat insanlar, arzu ve isteklerine esir olurlar ve insanlık sıfatından
uzaklaşırlar. Cismen insan olarak kalsalar bile insan olma hedef ve gayesini
unuttuklarından kendilerine yabancılaşırlar ve sonuçta da Allah’ı tanımaktan
mahrum kalırlar.
İnsanın hakikatini araması; ne olduğunu, nereden geldiğini, nereye
gideceğini, ne için yaratıldığını, bu dünyaya ne yapmak için geldiğini düşünmesi
119
önemlidir. Çünkü insan iç âleminin isteğinden habersiz olduğunda, nefsi Allah ile
arasına adeta psikolojik bir perde haline gelir.
Allah yeryüzünde kendi halifesi olarak yarattığı insanın mükemmelliğini
istediğinden, doğruyu yanlışı ayetleri ve peygamberleri vasıtasıyla apaçık
bildirmekten başka insanlar mutlak hakikati hatırlasın ve sırat-ı müstakime yönelsin
diye, insanın kendisi de dahil bütün kainatı, bütün varlık alemini ilahi mesajlarla
donatmıştır.
Kendisini huzurlu ve güvende hissetmek isteyen insanın tek yapması gereken
bunları farketmektir. Her nefesimizde ismini söyleten Rabbimiz yaşadığımız sürece
kendisini hatırlamamızı istemekte ve şöyle buyurmaktadır:
“Allah kendisine yönelen kulunu hidayete (rızasına giden yola) erdirir. Onlar
iman edenler ve kalplerini Allah’ın zikriyle huzura erdirenlerdir. Dikkat edin, kalpler
ancak Allah’ın zikriyle huzur bulur.” (Ra’d 13/27-28)
Allah’ı unutan insan, neden ve nasıl nefes alıp verdiğini de bilmeyen insandır.
Bu hem büyük bir nankörlük hem de niçin yaşadığının idrakinde olmamaktır. Ayrıca
insan Allah’ın rahmetinden ne kadar uzaklaşırsa o kadar dengesiz, öfkeli, sabırsız,
maddi hazlara doyumsuz ve sınır tanımaz hale gelmektedir.
İnsanı insan olma hedef ve gayesine göre yaşatabilme çabalarının tamamına
eğitim diyoruz. Eğitim, toplumdaki genel anlayışın aksine, bilgi verme faaliyeti olan
öğretimden çok farklı bir kavramdır. Eğitim bilgilendirmeyi de içine alır fakat aslen
manevi değerleri tatbik etme alışkanlığının kazandırılmasıdır.
“Ben kimim?”, “Hayatımın gayesi nedir?” gibi temel sorular, insanın
karşısına her yerde çıkmaktadır. Bu sorulara tatmin edici cevaplar veremediğimizde
120
hayatımızın anlamı ortadan kalkar. İstikameti, manevi hazzı (huzuru), mutluluğu ve
heyecanı olmayan bir hayat yaşamaya mahkum kalırız. Gelişemeyiz…
Günümüz Türkiye’sinde gençliğin maneviyat eğitimine büyük ihtiyacı vardır.
Nefsin harekete geçtiği devrenin gençlik yılları olması, bu dönemde
yanlışlara düşme ihtimalini artırmaktadır. Bu nedenle, sürekli eleştirip suçlayarak
gençlerimizi kendimizden koparmak yerine, en uygun üslubu ve araçları kullanarak,
onları en doğru ve en güzel olanla buluşturabiliriz. Onları eğitirken en mükemmel
insan Hz. Muhammed’i (s.a.v) ve Anadolu bilgelerini örnek alabiliriz.
Toplumda genellikle yapıldığı üzere, gençleri hep potansiyel suçlu gibi
görerek, acımasız eleştirilerle hırpalayarak, onlara güvenmeyerek eğitemeyiz.
Her devirde olduğu gibi günümüzde de gençlik yaradılışı gereği iyiyi ve
güzeli arayış içindedir. Küçük yaştan itibaren aile içinde doğru metodlarla verilmiş
maneviyat eğitimi, sadece dinini tanıyan bir gençlik yetiştirmekle kalmaz, aynı
zamanda sağlam bir karakter oluşumunda da önemli katkılar sağlar. Bunun aksi,
yani, toplumun dinamik gücü olan gençliğin manevi değerlerinden koparılması,
yeterli din eğitimi verilmemesi veya yanlış temeller üzerine kurulması ise, yeni
nesilleri yabancı kültürlerin hükmüyle baş başa bırakır.
Bu gerekçelerle maneviyat eğitimine her türlü destek verilebilir.
Örneğin; illerimizde Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bayram-ı Veli, Niyazi
Mısrî, Somuncu Baba adını taşıyan enstitüler kurularak, buralarda hem bölge
halkının folklorik değerlerini yansıtan tematik unsurlar hem de büyük maneviyat
önderlerimizin şahıslarında sunmuş oldukları yüksek değerler ve eğitim metodları,
araştırılmalı, incelenmeli ve bugünün kuşakları ile buluşturulmalıdır. Gençler
bilgilendirilmeli, özendirilmeli ve isteklendirilmelidir.
121
Söz konusu enstitülerden elde edilecek bilgiler din psikolojisi uzmanlarının
da katılımıyla toplumun psikolojik takviyesinde kullanılmalıdır. Manevi bakım
hizmetlerinde, eğitim-öğretim kurumlarının rehberlik hizmetlerinde, mesleki eğitim
kurumlarında, gençlik merkezlerinde, etüt merkezlerinde, aile yaşam merkezlerinde,
kadın sığınma evlerinde, hastanelerde, hapishanelerde, halkla ilişkiler sektöründe,
hayır amaçlı oluşumlarda ve daha birçok alanda bu çalışmaların büyük katkı
sağlayacağı düşünülmektedir.
122
KAYNAKÇA
Akgün, Halil, “Tasavvuf İnsanlığa Ne Vaat Ediyor”, Semerkand Aylık Tasavvufi
Dergi, Sayı 157, Ocak 2012.
Alemdar, Ahmet, “Evrenden İnsana”, Semerkand Aylık Tasavvufi Dergi, Sayı 97,
Ocak 2007.
Altınköprü, Tuncel, Genç Erkek Psikolojisi ve Cinselliği, İstanbul, Hayat
Yayıncılık, 2007.
Arabî, İbn, Bir Sûfî’nin Portresi-Şeyh-i Ekber’in Kaleminden Zunnûn-i Mısrî, 3.
Baskı , Çev: Dr. Ali Vasfi Kurt, İstanbul, Gelenek Yayıncılık, 2005.
Arslan, Ahmet, Felsefeye Giriş,13. Baskı, Ankara, Adres Yayınları, 2010.
Bahadır, Abdülkerim, “Psikoterapide Yeni Bir Yaklaşım: Logoterapi ve Viktor
Frankl, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı 9, Cilt 9, 2000.
Burger, Jerry M., Kişilik, Çev: İnan Deniz Erguvan Sarıoğlu, İstanbul, Kaknüs
Yayınları, 2006.
Cebecioğlu, Ethem, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Sözlüğü, 3. Basım, Ankara,
Anka Yayınları, 2005.
123
Cora, Mustafa, “ Kur’an’a Göre Heva”, (Yayımlanmamış Doktora Tezi, Danışman:
Prof. Dr. Mevlüt Güngör, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007.
Cüceloğlu, Doğan, Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı, İstanbul, Sistem
Yayıncılık, 1999.
----------,
Yetişkin Çocuklar, 8. Baskı, İstanbul, Sistem Yayıncılık, 1996.
Çağrıcı, Mustafa, Anahatlarıyla İslam Ahlakı, 4. Basım, İstanbul, Ensar Neşriyat,
2006.
Deniz, Gürbüz, İnsan Hürriyetinin Metafizik Temelleri, İstanbul, Litera
Yayıncılık, 2010.
Dökmen, Üstün, Yarına Kim Kalacak? Evrenle Uyumlaşma Sürecinde
Varolmak Gelişmek Uzlaşmak, İstanbul, Sistem Yayıncılık, 2002.
El-Hasenî, İbn Acibe, Kısa Surelerin Tefsiri - Duha’dan Nas’a Kadar Surelerin
Zahiri ve Tasavvufi Tefsiri, 3. Baskı, Çev: Dr. Dilaver Selvi, İstanbul, Semerkand
Yayınları, 2007.
El-Muhasibî, Hârîs, Nefs Muhasebesinin Temelleri (Er-Riâye), 3. Baskı, Çev:
Şahin Filiz; Hülya Küçük, İstanbul, İnsan Yayınları, (yayım tarihi yok).
124
El-Mekkî, Ebû Talib, Kalplerin Azığı (Kûtu’l-Kulûb), 3. Baskı, Çev: Prof. Dr.
Yakup Çiçek; Dr. Dilaver Selvi, İstanbul, Semerkand Yayınları, 2004.
Erol, S. Muhammed Saki, Hayat Dengemiz, 6. Baskı, İstanbul: Semerkand
Yayınları, 2008.
Frankl, Viktor E., İnsanın Anlam Arayışı, 6. Baskı, Çev: Selçuk Budak, İstanbul,
Okuyan Us Yayınları, 2012.
Gazâlî, İhyâu Ulûmi’d-Dîn, Çev: Ahmet Serdaroğlu, İstanbul, Bedir Yayınevi,
2002.
----------, Ey Oğul!.. –Eyyühe’l-Veled-, 3. Baskı, Tercüme edip baskıya hazırlayan:
Hasan Küçük, İstanbul, Marifet Yayınları, 2002.
----------, Ahlak Kitabı, 2. Baskı, Çev: Seray Yıldız, İstanbul, İlke Yayıncılık, 2010.
----------, Kimya-i Saadet (Mutluluk Hazinesi), Çev.: A. Faruk Meyan, İstanbul,
Bedir Yayınevi, 2011.
Geylanî, Abdulkadir, El-Fethu’r-Rabbânî (İlâhî Armağan), Çev: Abdulkadir
Akçiçek, İstanbul, Bedir Yayınevi, 2010.
125
Grof, Stanislav, Geleceğin Psikolojisi, Çev: Sezer Soner, İzmir, Ege Meta Yayınları,
Dönüşüm Basım Yayın Tanıtım, 2002.
Haşimi, S. Muhammed Saki, Arifler Yolunun Edepleri, 22. Baskı, İstanbul,
Semerkand Yayınları, 2009
Hökelekli, Hayati, Gençlik, Din ve Değerler Psikolojisi, Ankara, Ankara Okulu
Yayınları, 2002
Kuşeyri, Abdülkerim, Kuşeyri Risalesi (Sufilerin İnanç ve Ahlakları), 3. Baskı,
Çev: Dr. Dilaver Selvi, İstanbul, Semerkad Yayınları, 2007.
Küçük, Osman Nuri, Mevlana’ya Göre Manevi Gelişim –Benliğin Dönüşümü ve
Miracı-, 2. Baskı, İstanbul, İnsan Yayınları, 2009.
----------, Fusûsu’l-Hikem ve Mesnevi’de İnsan-ı Kâmil, Birinci Baskı, İstanbul,
İnsan Yayınları, 2011.
Maslow, Abraham, İnsan Olmanın Psikolojisi, Çev: Okhan Gündüz, İstanbul,
Kuraldışı Yayıncılık, 2011.
Merter,
Mustafa,
Dokuz Yüz Katlı İnsan Tasavvuf ve Benötesi
Psikoloji/Transpersonal Psikoloji, Gözden Geçirilmiş 8. Baskı, İstanbul, Kaknüs
Yayınları, (yayım tarihi yok).
126
Nicoll, Maurice, Gurdjieff ve Ouspensky’nin Öğretisi Üstüne Psikolojik
Yorumlar, 1. Cilt, Çev: Neslihan Parlak Kosova, İstanbul, Ruh ve Madde Yayınları,
2008.
Özdoğan, Öznur, Aşkın Yanımız Maneviyat, Ankara, Özdenöze Yayınları, 2009.
Özkan, A. Rafet, Kıyamet Tarikatları (Yeni Dini Hareketler), 2. Baskı, İstanbul,
IQ Kültür Sanat Yayıncılık, 2006.
Palmer, Helen, Ruhun Aynası Ennegram’a Yansıyan İnsan Manzaraları, 2.
Baskı, Çev: Okhan Gündüz, İstanbul, Kaknüs Yayınları, 2010.
Safa, Ahmet , “Kulluktan Hürriyete”, Semerkand Aylık Tasavvufi Dergi, Sayı 73,
Ocak 2005.
Saruhan, Müfit Selim, “İslam Düşüncesinde Ahlak ve Saadet”, Köprü Üç Aylık
Fikir Dergisi, Sayı 75, Yaz 2011.
Sayın, Esma, Namaz ve Karakter Gelişimi, 7. Baskı , İstanbul, İnsan Yayınları,
2011.
Schultz Duane P. & Sydney Ellen, Modern Psikoloji Tarihi, I. Basım, Çev:
Yasemin Aslay, İstanbul, Kaknüs Yayınları, 2007.
127
Soccio, Douglas J., Felsefeye Giriş: Hikmetin Yapıtaşları, Çev: Kevser Kıvanç
Karataş, İstanbul, Kaknüs Yayınları, 2010.
Sühreverdî, Şihâbuddîn, Avârifü’l-Meârif ( Gerçek Tasavvuf), 6. Baskı, Tercüme
ve Tahric: Dr. Dilaver Selvi, İstanbul, Semerkand Yayınları, 2008.
Taylan, Necip, Anahatlarıyla İslam Felsefesi (Kaynaklar-Temsilcileri-Tesirleri),
6. Baskı, İstanbul, Ensar Neşriyat, 2010
Twenge, M.Jean, “Ben” Nesli, Çev: Esra Öztürk, İstanbul, Kaknüs Yayınları, 2009.
Yurtgezen, Ali, “Adam Olmak”, Semerkand Aylık Tasavvufi Dergi, Sayı 81, Eylül
2005.
İNTERNET KAYNAKLARI:
http://www.osmanlicaturkce.com
http://www.diyanet.gov.tr/kuran/kurandakisira.asp
http://tr.wikipedia.org
128
“Logo-Terapi”,
http://www.ozelegitimsitesi.com/index.php?option=com_content&task=view&id=30
6, (25.05.2011).
Yazıcı, Kubilay, “Değerler Eğitimine Genel Bir Bakış”,
http://www.sosyalbilgiler.gazi.edu.tr/articles/article20.pdf
, (03.10.2011).
Efe, Adem, “Küreselleşme Yeni Dini Hareketler ve İnternet”,
http://idc.sdu.edu.tr/tammetinler/dinkultur/dinkultur28.pdf
, (17.10.2011).
Polater, Kadir, “Kur’an-ı Kerim’e Göre Heva Kavramı ve Dalaletteki Rolü”,
http://e-dergi.atauni.edu.tr/index.php/ilahiyat/article/viewFile/3026/2920
,
(02.11.2011).
Duralı, Şaban Teoman, “Ahlaklı Nesil İçin Din Eğitimi Şart”,
http://yenisafak.com.tr/Roportaj/?i=365898
, (28.02.2012).
“Sosyal Hizmetlerde Manevi Bakım”
http://www.manevibakim.com/bilim_alanlari/manevi_bakim/kitap_01.asp
,
(12.08.2012).
Buket Akkoyunlu, “ Bilgi Okuryazarlığı ve Yaşam Boyu Öğrenme”,
ietc2008.home.anadolu.edu.tr/ietc2008/1b.doc, (24.08.2012).
129
ÖZET
Hedonizm dünyada hızla yayılmakta ve insanlık için risk oluşturmaktadır.
Her eyleminde haz almayı ön planda tutan, kişisel ve toplumsal sorumluluk
bilincinden yoksun bir genç nesil profili ile karşı karşıyayız. Hazza düşkünlük ve
benmerkezcilik tehlikeli boyutlara doğru hızla ilerliyor.
Bu çalışmada haz düşkünlüğünün (özellikle bedensel hazlara düşkünlük,
ahlakî düşkünlük) kaygıdan kaçış için bilinçsizce geliştirilen psikolojik bir savunma
mekanizması olduğunu göstermeyi amaçladık.
Temel ihtiyaç ve sorumlulukları çerçevesinde insanı tanıtmaya çalıştık.
Kaygılarının sebebini açıkladık ve ardından “Kendini bil” meyi önerdik.
Gençler din, değerler, edep ve ahlakın unutulmaya yüz tuttuğu bir dünyayla
karşı karşıyalar. İstek ve arzuları sınır tanımıyor. Yüce Yaratıcı ile aralarına adeta
psikolojik bir duvar örülmüş. İlahi rabıtası olmayan insan, nefs-i emmarenin meyilli
olduğu maddi hazların esiri oluyor…
Oysaki çağımızda, sorumluluk sahibi, çalışkan, açık fikirli, manevi dokusu
sağlam, ruh asaletine sahip, verimli bir gençliğe ihtiyacımız var.
Bu çalışma vasıtasıyla, dünyayı ve insanı Kur’an’dan hareketle tanıma ve
anlama ihtiyacı duyan fakat içinin bu arzusundan bihaber kaygı içinde yaşayan
gençlere ve ailelerine ışık tutabilmeyi ümit ediyoruz. Yaşanılan kaygıların tamamının
aslında fani benliğin ruhun ezelde Rabbine vermiş olduğu sözü (kulluk sözü)
hatırlamamasından ve nefsin kemâle ermeyişinden kaynaklandığını izah etmek
istiyoruz.
130
ABSTRACT
Hedonism spreads rapidly in the world and poses a serious risk for humanity.
We are faced with a young generation profile that prioritizes taking pleasure in
everything and is devoid of the awareness of personal and social responsibility.
Sensuality and egocentricism progress rapidly to hazardous dimensions.
In this study we have aimed to point out that devotion to pleasure (especially
sensuality, depravity) is a defense mechanism, developed for escaping from anxiety.
We have tried to introduce the human being within the framework of his
basic needs and responsibilities. We have explained the reason of his anxieties, and
then advised him “to know himself”.
The youth grow up in an environment, where religion, values, decency, and
morality are about to be forgotten. Their desires know no bounds. It is as if a
psychological wall was put up between them and the Holy Creator.
Just at this point we have wanted to divert our people from the darkness of
worldly pleasures to the light of wisdom before it’s too late.
We have wanted to introduce the morality of Islam, and subsequently to tell
how we can experience Islam in the most accurate and the best way in practice.
We have talked about the human truth, the human soul and the ranks of the
human soul. We have introduced the concept of “heva” (indecent, harmful desires,
which are deemed a sin) to which “nefs-i emmare” (the lowest rank of the human
soul) is prone. We have explained the physiological and psychological grounds for
obeying “heva”. We have warned human beings against “heva” within the
framework of the Holy Koran and hadiths...
131
A human being, who is devoid of divine bond, is a captive of the desires. We
said to them: it is possible to break free from captivity through “knowing oneself”
and “being purified of bad character”.
Psychologists, psychiatrists, sociologists, pedagogues, and theologists have to
examine this syndrome both horizontally and within the framework of the vertical
development model, put forward by the psychology of the human soul. As the
society, we need to know the perfect human being and learn İslam Sufism, which is a
discipline of behaviours and affairs.
Despite the fact that psychologists put forward a good deal of new definitive
information related to human behavior, they cannot indicate the opportunities and the
methods about how a human being can attain high faculties and can put them into
practice. Because on account of the fact that psychology is based on “normal” and
“average” human behavior, which can be measured, as a criterion, it did not show
concern for how an ideal human character will be formed and was not able to
develop a relevant point of view. The objective of psychology is to define, estimate,
and control human behavior. The tradition of basing theories on a quantitative and
physical principle has drawn it away from being concerned about the transcendent
dimension of the human being.
However, what we need most in this age is a responsible, hard-working,
open-minded, efficient youth with a tough moral fabric and a noble soul.
Through this study, we hope to provide an insight for youngsters and their
families, who need to understand the world and the human being within the
framework of the Holy Koran; however who live in anxiety unaware of this inner
desire. We want to explain that the endogenous pain and grief (anxiety) felt is in fact
132
due to the fact that the human being has not remembered his spirit’s promise
(worship promise) made to his God at the past eternity, and the soul has not reached
perfection.
Dostları ilə paylaş: |