CAMİ VE KÜTÜPHANE
165
alıp okudum. Hepsi de beni gönendirdi, mutlu etti ve ruhuma
zenginlik kattı. Ben de o yazarları ve eserlerini sınıfımızdaki
arkadaşlarıma tavsiye ettim. Bazen kütüphaneye topluca git-
tik. Önce ödevimizi yaptık, sonra birer kitap alıp okuduk. O
okuma şölenleri bizi bambaşka dünyalara alıp götürdü. Uf-
kumuz genişledi, bilgimiz arttı, büyüklerin yanında bile artık
bize itibar edilir oldu. İştahlıydık. Kütüphanedeki okumalar
yetmeyince ‘ödünç kitap’lar alıp evimize getirdik, okuyup iade
ettik. Bu gidiş gelişler, dünyamızda ışıltılı pencereler açtı.
Fakülte yıllarımızda da iyi kütüphaneler vardı. Bugün de
çok değerli kütüphanelere gidiyor, istifade ediyoruz. Beyazıt
Devlet Kütüphanesi, Atatürk Kitaplığı, İstanbul Üniversitesi
Kütüphanesi, Süleymaniye Kütüphanesi, İSAM ve diğerleri.
Ama benim iç âlemimde unutamadığım ilk kütüphane okuldan
çıkıp koşa koşa merdivenlerini çıktığım, sabırlı memurların
bize yardımcı oldukları, istediğimiz kitapları hemen getirip eli-
mize tutuşturdukları o halk kütüphanesiydi. Bugün pek çok
kitabı yazmak nasip olmuşsa bütün bunlar iyi öğretmen rah-
metli Tevfik öğretmenimin tavsiyesiyle her zaman gittiğim, bizi
yetiştiren ve kanaatimce ikinci bir okul olan o kütüphane oldu.
Dolayısıyla unutmam mümkün değil.
Camiler ve kütüphaneler! Bu iki bina, büyüklerin de ha-
yatında yer alıyor, almalıdır. Ama galiba çocukken uğranılan
camiler, küçükken gidilen kütüphaneler hayatımıza yerleşip
kalıyor. Ben camileri ve kütüphaneleri çok seviyorum. Çünkü
bize hem insanlığımızı hem de Müslümanlığımızı hatırlatıyor.
Keşke bugün de aile büyükleri, anne ve babalar, sonra öğret-
men, ağabey ve ablalar küçüklerin ellerinden tutup camilere ve
kütüphanelere götürse. Onların saf ve temiz yüreklerine bu iki
büyük kurumun sevgisini aşılasa ne güzel olur.
Camiler ve kütüphaneler! Biri maneviyat dünyamızın ih-
tiyacı, diğeri de ilim, kültür, sanat ve edebiyat dünyamız için
lüzumlu, hatta zaruri. Galiba toplum olarak hem camilere hem
de kütüphanelere daha sık uğramamız gerekiyor.
CAMİ VE KİTAP.indd 165
29.09.2016 15:34:20
Baş döndürücü bir hızla değişiyor zaman.
Bu değişim hızlanarak artacak da. Biz de
insanoğlu olarak değişime ayak uyduruyoruz.
Her mahallenin yalnızca bir radyosu olduğu
günlerden hepimizin cebinde bulunan
mobil bilgisayarların çağına geldik göz açıp
kapayıncaya dek. Bu değişim rüzgârından
nasibini alarak elektronikleşen pek çok şey gibi
kitap da elektronik ortamlarda karşımıza çıkıyor
modern zamanlarda.
CAMİ VE KİTAP.indd 166
29.09.2016 15:34:20
167
Muhammed Kâmil YAYKAN
Diyanet İşleri Başkanlığı
Kök Boyadan Elektronik
Mürekkebe
“Yaratan Rabbinin adıyla ‘Oku’!”
(Alak, 96/1)
İ
nsan hilkati gereği sosyal bir varlıktır. Bu da, onun
başkalarıyla bilgi alışverişinde bulunmasının doğal se-
bebidir. Hâliyle insanlık günümüze değin bilgi paylaşımını
sürdürerek gelmiştir. Bu paylaşımların en önemli noktasında
ise şüphe yok ki yazılı metinler bulunmaktadır.
“Söz uçar yazı kalır.” cümlesi, yazının ne denli kadim bir
varlık olduğunu bize tek başına anlatmaktadır. Yazı, belge-
lemektir aslında. Belgelemek ise herhangi bir şeyin varlığını
resmileştirmektir. Belgeli olan, bir kâğıda bir kalemle yazılan
şeyde ihtilafa düşülmez. Kimlik Belgesi, Sürücü Belgesi, Görev
Yeri Belgesi vs. hepsi aslında insanın bir yetisini resmileştirmesi
için vardır. Biliriz ki bu belgeye sahip olan bir kişi belgenin ge-
reksinimlerini yerine getirebilmektedir. Koşulsuz bir ön kabul-
dür bu durum. Belgeli olan şey vardır ve geçerlidir. Herhangi
bir şey alırken bile garanti belgesi aramamız bütün bunların
sonucu değil midir?
Kitaplar da bir bakıma bu gerekçe ile kaleme alınmıştır.
Nisyan ile malul olan insanın, unutma ihtimaline karşı bir
belgedir kitap. Kültür kitaplarla aktarılır. Binlerce yılda adım
adım, yavaş yavaş, nakış nakış inşa edilen medeniyetler kitaplar
sayesinde ayakta kalır. Hatalardan çıkarılan dersler, yeni bir işe
CAMİ VE KİTAP.indd 167
29.09.2016 15:34:20
CAMİ VE KİTAP
168
başlanırken kullanılan teknikler kitaplarda anlatılır. Bu; sonra-
dan gelenlerin öncekilerin tekrarına düşmesinin önüne geçer,
medeniyetin devamlılığını sağlar. Aslında kitaplar medeniyetin
yapı taşlarıdır.
Kitabın Kısa Tarihi
Mağara duvarlarına farklı figürler çizen insanoğlu zaman
içinde yazılı metinler oluşturmaya başladı. Eski zamanlarda
yazılar taş, maden gibi dış etkenlere dayanıklı tablet olarak
adlandırdığımız malzemelerin üzerine yazılırdı. Ama bu mal-
zemeler oldukça ağırdı. Bu ilk versiyon tabletlerden umduğunu
bulamayan insanoğlu günümüzde kullandığımız modern tab-
lete kadar kâğıdı pek çok evreden geçirdi.
Başta tahta, kil gibi daha hafif malzemeler denendi ama ba-
şarı yine elde edilemedi. Çin’de ipek kullanılırken Nil kıyıların-
da yaprak hâline getirilmiş papirüs liflerinde çözüm arandı. Ve
kısmen bulundu da. Mısır’dan Yunanistan’a oradan da Roma’ya
geçen papirüs yazılı metinlerin oluşturulmasına çare oldu.
Yazılı metinlerini bir çatı altında toplamak amacıyla kütüp-
haneler inşa etmeye başlayan insanoğlu, koyun derisinin parlak
bir cila ile beyazlatılması sonucunda elde edilen parşömen ile
yepyeni bir çağa girdi yazım hayatında. Bu katlanabilen, bir
araya getirilip dikilebilen ve ciltlenerek bir defter şekli alan
malzeme ile kitap klasik anlamda bildiğimiz formuna kavuştu.
Papirüs, sayfaların numaralanabilmesine imkân tanıyarak kita-
bın işlevselliğini artırıyor ve insanoğlunun aradığını bulmasını
kolaylaştırıyordu. Kabukları soyulduktan sonra çeşitli kimya-
sallar ile su içinde seyreltilen ağaç parçacıklarının oluşturduğu
selüloz hamurundan elde edilen modern hâle kadar kâğıt pek
çok aşamadan ve teknikten geçti.
Kâğıdın bu serencamına ek olarak kitap yazımı ve basımı
ile ilgili teknoloji de benzer bir gelişim gösterdi. Elle kopya
CAMİ VE KİTAP.indd 168
29.09.2016 15:34:20
KÖK BOYADAN ELEKTRONİK MÜREKKEBE
169
edilen eserler matbaa ile daha kolay çoğaltıldı. Bu hız zamanla
dergi ve günlük gazete gibi fikirlerin de ortaya çıkmasına zemin
hazırlayacaktı.
Modern Çağ ve E-Kitap Teknolojisi
Dünya sahnesine gönderildiği ilk günden beri farklı ihti-
yaçları için sistemli bir şekilde alet üretmeyi başaran insanoğlu
20. yüzyılın ikinci yarısında belki de o güne değin ürettiği en
önemli makineyi icat etti. Tarihi çok eski devirlere kadar uzan-
sa da modern anlamda “Bilgisayar” dediğimiz bu makineler
zamanla evlerimize hatta ceplerimize dahi girecek ve kendini
bizlerin ayrılmaz bir parçası kılacaktı.
Bilgisayar kullanımıyla doğru orantılı olarak icat edilen
“kelime işlemciler” ise yazı/yazın tarihine bambaşka bir boyut
ve nitelik kazandırdı. Artık eskisi gibi -kalem ortak ismiyle ad-
landırılan- bir nesneyi farklı yüzeyler üzerinde gezdirerek yazı
yazılmıyordu. Onun yerine üzerinde tuşlar bulunan bir aygıt
kullanılıyor, üzerine basılan tuşun simgelediği karakter moni-
tör denilen bir ekran üzerinde zahir oluyordu. İnsanoğlunun
doğrudan yazıya dokunarak bir metin üretme devri kapanmıştı
artık. Klavyeden monitöre uzanan kablolu yolda sanal harfler
karşımıza çıkmaya başlamıştı. Üstelik bu programlar çeşitli font
ve büyüklükte yazı yazmayı da mümkün kılmış, yazınımızı
hareketlendirmenin de önünü açmıştı.
Kısaltmasını hepimizin bildiği
“www” (world wide web)
yani
“Dünya Çapında Ağ” ile dilediği bilgiye kolayca ulaşma
imkânına sahip olan insanoğlu bu sanal ortam içinde oturduğu
yerden dünyanın öbür ucundaki kütüphanelere erişim kolaylığı
yaşamanın keyfini sürmeye başladı.
Kasa, klavye, fare ve monitör dörtlüsünden meydana gelen
klasik formdaki bilgisayarların mobil cihaz boyutlarına indir-
genmesi sonucunda dünya cebimize sığacak kadar küçüldü.
CAMİ VE KİTAP.indd 169
29.09.2016 15:34:20
CAMİ VE KİTAP
170
Elimizde tuttuğumuz dokunmatik ekranlı
“smart” nesneler
binlerce yıl önce taş ve kilden meydana getirerek çivi yazısı
ile işlemeye çalıştığımız “tablet”in belki de ulaşmak istediği
noktaya geldi…
Tam da bu noktada aklına bir fikir geldi insanoğlunun…
Acaba kitaplar bu sanal ortama aktarılabilir miydi? Acaba ki-
taplar bu sanal ortamda görüntülenebilir, okunabilir miydi?
Acaba kütüphaneler dolusu kitap bu cihazlar yardımıyla her an
her yerde yanımızda olabilir miydi? Bunun gibi yüzlerce soru
takip etti fikri. Çalışmalar başladı. Bilim insanlarının epeyce
mesai harcamaları sonucunda kitap okunmasına imkân sağla-
yan, okuyabilen ve okunabilen akıllı elektronik mobil cihazlar
üretildi sonra.
E-Kitap okuyucu dendi bu cihaza. Başındaki “e” hariç ki-
taptan hiçbir farkı da yoktu aslında. Pek çoğu karşı çıktı bun-
lara. Çıkıyor da.
“Kitap dokunmadan okunur mu hiç?” “Kitabın
kokusunu duymak lazım azizim.” gibi pek çok cümle ile…
1993’te
“BiblioBytes” isimli e-kitap satışına imkân sağlayan
ilk web sitesi kitapla ilgili serüvenimizin önemli bir noktası ola-
rak karşımıza çıkmaktadır. Ancak, 19 Kasım 2007, bu yolculu-
ğumuzda âdeta yeni bir çağın açılış gününü temsil etmektedir.
Elektronik Kitap Okuyucular ve Elektronik
Mürekkep
Dünyanın en büyük online kitap satış sitesi olan
“amazon.
com” 19 Kasım 2007’de Kindle isimli e-kitap okuma aracını
piyasaya sürdü. Bu tarihe kadar başta “pdf” olmak üzere pek
çok formatta oluşturulmuş sanal kitaplar internet üzerinden
ücretsiz bir şekilde paylaşılmakta ve indirilmekteydi. Ancak
Kindle ile e-kitap internet sitesi üzerinden para karşılığında sa-
tılmaya başladı. Bu tarihle birlikte e-kitap ticari bir meta oldu.
Bilgisayar ekranlarının ışığı ile rahatsız olan, monitör üze-
rindeki milyonlarca piksele bakmaktan yorgun düşen göz-
CAMİ VE KİTAP.indd 170
29.09.2016 15:34:20
KÖK BOYADAN ELEKTRONİK MÜREKKEBE
171
ler, bu yeni e-kitap okuyucu ile bu sorunu da bertaraf edi-
yordu. 1997’de geliştirilmeye başlanan yeni bir teknolojik
ürün ile gözlerin ekran tarafından yorgun düşmesinin önüne
geçiliyordu.
“Çapı yaklaşık bir insan saçı kadar olan milyonlarca mikro-
kapsülün içindeki akışkan siyah parçacıkların belli bir elektrik yükü
ile görünür kılınması” prensibiyle çalışan bu ürün zaman içinde
“
e-ink” (elektronik mürekkep) olarak anılmaya başladı. Elektro-
nik mürekkep bilinen bu teknoloji mobil cihazların aksine ışık
kaynaklı bir teknolojiyle çalışmadığı için gözü de yormuyordu.
Kısaca söylemek gerekirse, bir kitabın herhangi bir sayfasının
teknolojik formuydu, elektronik mürekkeple yazılmış bir me-
tin. Bu da ne kadar okursak, ne kadar bakarsak bakalım gözle-
rimizin yorulmayacağı, dolayısıyla korkulanın aksine kalıcı bir
göz rahatsızlığına yakalanmayacağımıza işaret ediyordu.
E-Mürekkep ile insanoğlu binlerce yıllık yazı serüveninde
de yeni bir merhaleye gelmiş oluyordu. Isınmak ve beslenmek
için yakılan ateşin külünden kök boya ile ürettiği ilk kalemlere,
modern anlamda kullandığımız ıstampa mürekkebinden yazıcı
kartuşuna hatta tonerine kadar pek çok aşamadan geçen yazı
aletleri nihayetinde elektronik mürekkep ile güncel formuna
ulaşmış oluyordu. Kalem, gelecekte bu form dışında daha nice
güncellemeler görecek, nice farklı şekle bürünecek bilinmez
ama Amerikan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nün (MIT)
çalışmaları ile büyüyen son teknolojik gelişmeler elektronik
mürekkebin çeşitli renklerde piyasaya sürüleceğini gösteriyor
bizlere.
Geçmişten günümüze hemen her teknolojik gelişme için
yapılan, artık klasikleşmiş
“Bu icat pek tutmaz, fazla uzun ömür-
lü bir gelişme değil.” şeklindeki eleştiriler -tabi ki- e-kitaba da
yöneltildi. Ama bu yeni teknoloji, eleştirilere en güzel cevabı
2011 yılına geldiğimizde verdi: Amazon, her 100 basılı kitaba
karşı 105 e-kitap satışı yaptığını duyurdu.
CAMİ VE KİTAP.indd 171
29.09.2016 15:34:20
CAMİ VE KİTAP
172
Avantajları ve Dezavantajlarıyla E-Kitap
Yüzyıllarca iki kapak arasında birbirine tutturulan sayfala-
rın oluşturduğu kitabın teknoloji çemberinden geçerek güncel
bir form kazandığı e-kitap, biz kullanıcılara sağladığı pek çok
yararın yanı sıra bazı dezavantajlara da sahip. Her şeyden önce
e-kitap, çevreci bir teknoloji olarak karşımıza çıkıyor. Yapılan
araştırmalar bir ton kâğıt için iki ton ağaca ihtiyaç duyduğu-
muzu gösteriyor. İki ton ağaçtan ise sadece 200.000 sayfa A4
kâğıt üretilebiliyor. E-kitap teknolojisinin çevrecilik özelliği ise
tam bu noktada devreye giriyor. Dijital kopyalarla çoğaltılabilen
herhangi bir e-kitap için sonsuz sayıda sayfa üretmek amacıy-
la herhangi bir ağaç kesilmesine gerek kalmıyor. Bu da hem
kısa hem de uzun vadede ekoloji ve insanlığa büyük bir fayda
sağlıyor. Ayrıca uzmanlar bu durumun maliyeti düşüreceğini
ve gelecekte kitapların çok daha ucuz bir şekilde okuyucuyla
buluşacağını belirtiyor.
Kendi kişisel kütüphanemizi her an yanımızda taşıyabilme-
mize olanak sağlaması ise elektronik kitap teknolojisinin gün-
lük hayatımızı kolaylaştırma yolundaki faydalardan biri. Sahip
olduğumuz bir e-kitap okuyucu veya e-kitap okumaya imkân
tanıyan herhangi bir akıllı mobil cihaz ile aynı anda pek çok
kitabı yanımızda taşıyabiliyor, okuyabiliyor, araştırma yapabi-
liyoruz. Ayrıca bu kitapları istediğimiz font ve/veya karakterde
görüntüleyerek okuma sürecimizi kolay hâle getirebiliyoruz.
E-kitap kütüphanelerde kitap bekleme sırasını ortadan
kaldırıyor bir de. Kitabın elektronik nüshasına sahip olan bir
kütüphane bu kitabı aynı anda istediği kadar kullanıcının hiz-
metine sunabiliyor. Bu da araştırmacılar için oldukça büyük
bir kolaylık sağlıyor.
Bu kazanımlarının yanı sıra kaybettirdikleri de yok değil
elektronik kitabın. Karşımıza çıkan/çıkabilecek en önemli prob-
lem kitabın sanal formatı. Farklı formatlarda kaydedilen e-ki-
CAMİ VE KİTAP.indd 172
29.09.2016 15:34:20
KÖK BOYADAN ELEKTRONİK MÜREKKEBE
173
taplar ticari rekabet dolayısıyla farklı marka ve modellerdeki
okuyucularda açılmıyor/görüntülenemiyor. Az da olsa okuyu-
cuların karşı karşıya kaldığı bu problem kitabın erişilebilirliğini
kısıtlıyor.
Ayrıca bu teknoloji henüz bebeklik çağında olduğu için bel-
li teknik aksaklıkları da beraberinde getiriyor. Ama geliştiriciler
bu tür problemlere karşı çözümler bulmaya gayret gösteriyor.
Ama en önemlisi belki de basılı kitap müdavimleri için ki-
taba dokunamamanın getirdiği fiziksel bir problemin var olma-
sı bu teknolojide. Kâğıda, kâğıdın dokusuna, baskı kalitesine
ve de kokusuna kadar kitap dendiğinde aklımıza ilk gelen özel-
likler bu yeni form elektronik kitaplarla standart ve kimilerine
göre ruhsuz bir hâle bürünüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığımızın Web ve Mobil
Faaliyetleri
“İslam dininin itikat ve ibadet alanıyla ilgili işleri yürütmek ve
dini kurumları idare etmek” sorumluluğuyla kurulan Diyanet İş-
leri Başkanlığı’nın temel misyonu İslamiyet’in doğru ve objektif
bir şekilde halka aktarılmasıdır. Başkanlığımız kuruluşundan
günümüze kadar gerek ülkemizde gerek Müslüman coğrafyada
ve hatta tüm dünyada dinimizin barış, huzur, sevgi ve kardeş-
lik üzerine bina edilmiş temel doktrinlerini insanlığa anlatma
çabasıyla hareket etmektedir.
Günümüz dünyasında herhangi bir bilgiye kolaylıkla ula-
şılabileceği artık herkesin malumudur. Bu uçsuz bucaksız bil-
gi okyanusunda insanlar doğal olarak dinî bilgileri de merak
etmekte ve modern bilgiye ulaşma yöntemleriyle dinî bilgilere
evinden, bilgisayarından veya mobil cihazlarından kolayca ula-
şabilmektedir. Hemen her disiplinin karşı karşıya kaldığı “
bilgi
kirliliği” problemi -ne yazık ki- dini/itikadî bilgilerin internet
üzerinden insanlara aktarılmasında da karşımıza çıkmaktadır.
CAMİ VE KİTAP.indd 173
29.09.2016 15:34:20
CAMİ VE KİTAP
174
İnsanlar kasıtlı veya sehven tahrif edilmiş dinî bilgileri gerçek
olarak algılamakta, bu bilgilere inanmakta ve hayatlarını bu
bilgiler ışığında inşa etmektedir.
“
Doğru Bilgi, Doğru Kaynak” prensibini ilke edinerek hare-
ket eden Diyanet İşleri Başkanlığı sanal dünyadaki bu prob-
lemlerin önüne geçmek, doğru dinî bilgileri doğru bir şekilde
insanlara doğrudan anlatmak gayesiyle kurduğu resmi internet
sitesini
(www.diyanet.gov.tr) halkımızın hizmetine sunmuştur.
Bilindiği üzere sanal ağlarla örülü web dünyası ilk günün-
den bu yana hızlı bir değişim içerisinde. Hatta bu değişim
günümüzde de hızla devam etmekte. Resmi web sitesini bu
parametrelerle sürekli güncelleyip geliştirmekte olan Başkanlı-
ğımızın sanal âlemdeki faaliyetleri sadece web sitesi ile sınırlı
kalmadı. Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i web sitesinden ilk kez
2010 yılında bir uygulama ile halkımıza aktaran Başkanlığımız,
günden güne geliştirdiği bu uygulamayı 2013 yılında farklı dinî
materyallerin de kullanıcıyla buluştuğu zengin içerikli büyük
bir portal hâline getirdi. E-kitap formundaki Kur’an-ı Kerim’i
okuma, dinleme ve hatta indirme hizmetinin yanı sıra Kur’an-ı
Kerim ve Kur’an-ı Kerim’e dair pek çok elektronik materyalin
yer aldığı “
kuran.diyanet.gov.tr” adresi üzerinden erişim sağla-
nan portal Mayıs-Temmuz 2016 tarih aralığında günlük orta-
lama 15.000 ziyaretçiye hizmet verdi.
Masaüstünden dizüstüne, ondan da avuç içi boyutuna ge-
çerek herkesin her an yanında taşıdığı mobil cihazlar için, farklı
ihtiyaçlar için hizmet sağlayan pek çok mobil uygulama var.
Başkanlığımız da başta Kur’an-ı Kerim olmak üzere Elif-Ba,
Namaz Rehberi, Diyanet Takvimi, Diyanet Kitaplık gibi pek çok
dinî konuya dair mobil uygulama ile halkımızı doğru bilgilere
bu platformda da ulaştırma çabası içinde. 2011 yılında Diya-
net Mobil adıyla kullanıma sunulan uygulamayı 2012 yılında
Kur’an ve Namaz uygulamaları takip etti. Mobil âlemdeki üç
CAMİ VE KİTAP.indd 174
29.09.2016 15:34:20
KÖK BOYADAN ELEKTRONİK MÜREKKEBE
175
platformda da yer alan Kur’an-ı Kerim uygulaması neredeyse
iki buçuk milyon mobil cihaza indirilerek kullanıcılarla bulu-
şuyor. Kitabımızın mealinin yanı sıra Hatm-i Şerif’in tamamının
sesli olarak dinlenilmesine imkân sağlayan uygulama istediği-
miz her an Mushaf’a ulaşabilmemize vesile oluyor.
Kur’an-ı Kerim uygulamasının dışında Başkanlığımızın pek
çok mobil uygulaması da mevcut. Kurban Rehberi, Ramazan
Rehberi, Diyanet Dergilik… gibi uygulamalar da halkımızın
farklı ihtiyaçlarına hizmet eden aplikasyonlar olarak karşımıza
çıkıyor.
Sonuç
Günümüz insanı geçmiş ile bir bağ kurmak istese veya
geleceğe bir mesaj iletme kaygısına düşse mutlaka kitaplı bir
yoldan geçmek zorunda. Yazı karakterlerinden yoksun olduğu-
muz bir hayat dünyamızı da “karaktersiz” bir hâle getirecektir
sonunda. Bunun farkında olan insanoğlu kitaplarla varlığını
sürdürüyor aslında.
Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. Dolayısıyla kitap
da günden güne, çağdan çağa değişim gösteriyor hızla. Mağara
duvarlarına kömürleşmiş kalıntılarla karalama yapan insanlar
bugünkü dokunmatik ekranlı nesneleri görse ne derdi acaba?
Zaten hayatı ve insanı ilgilendiren hemen her şey değişmiyor
mu oysa?
Eski üstadlar, bilgeler, âlimler kütüphanelerin tozlu rafları
arasında arttırmaya çalışıyorlardı bilgilerini; modernleri ise in-
ternet âleminde sanal bağlantılar arasında bulma çabasındalar
aradıklarını. Çaba değişmedi ama mahiyeti ve yöntemi
“gün-
cellendi” modern çağın aynasında. Kitaplar da nasiplendi bu
durumdan formları değişti yavaşça. Mürekkeple yazılan harfler
şimdi e-mürekkeple görünür oldu kâğıt niyetine kullandığımız
tablet ekranlarında.
CAMİ VE KİTAP.indd 175
29.09.2016 15:34:20
CAMİ VE KİTAP
176
Baş döndürücü bir hızla değişiyor zaman. Bu değişim hız-
lanarak artacak da. Biz de insanoğlu olarak değişime ayak uy-
duruyoruz. Her mahallenin yalnızca bir radyosu olduğu gün-
lerden hepimizin cebinde bulunan mobil bilgisayarların çağına
geldik göz açıp kapayıncaya dek. Bu değişim rüzgârından nasi-
bini alarak elektronikleşen pek çok şey gibi kitap da elektronik
ortamlarda karşımıza çıkıyor modern zamanlarda. Günümüzde
bu durumu şaşırarak karşılayan insanlık birkaç nesil sonra gü-
nümüz kitabını unutacak belki de? Kim bilir elektronik kitap
belki de kitabın nihaî formu olmayacak, o da değişecek ve ta-
hayyül bile edemeyeceğimiz bir forma bürünecek… Bunun için
zaman lazım, beklemek lazım… Bekleyip göreceğiz biz de…
CAMİ VE KİTAP.indd 176
29.09.2016 15:34:21
Dostları ilə paylaş: |