DİKKAT!!!
BU DERS NOTLARININ TÜM HAKKI PROF.DR. ALİ ÖZÇAĞLAR’A AİT OLUP, BAŞKA AMAÇLARLA
KULLANILAMAZ VE YAYINLANAMAZ.
87
GÜCE
Güce
3500 nüfuslu Güce, Giresun-Gümüşhane karayolunun 32. Km'sinde Sahilden 15 km. içerde Har-
şit Çayı vadisinde yer almaktadır. Osmanlı'ların kuruluş yıllarında Doğu Anadolu'dan
gelen Güceftaroğul-
ları denilen bir sülalenin ilçeye yerleştiği ve Güce isminin burdan geldiği bilinmektedir. Güce, Önceleri
Tirebolu ilçesine bağlı bir bucak merkezi iken iken 1990 yılında ilçe merkezi olmuştur. Güce’de ekilip
dikilebilir alanların çoğunda fındık, bir kısmında çay yetiştirilmektedir. Diğer kısımların çoğunluğu or-
man ve çayır ve mera alanı bulunur. Ormanlık alanların bitimiyle birlikte yaylalara çıkılmaktadır. Eko-
nomik yapı çoğunlukla fındık tarımına, hayvancılığa, arıcılık ve ormancılığa dayanır. Fındığın yanı
sıra, halk kendi ihdiyacını karşılamak amacıyla mısır,sebze, meyve ve çay tarımı da yapmaktadır. Güce
ve civarında son yıllarda alabalık yetiştiriliciği de büyük gelişme göstermiştir. Ayrıca arıcılık da son
yıllarda önemli bir gelişme göstermiş ve toplam kovan sayısı 1870'e ulaşmıştır. Özel şirkete ait bir adet
çay fabrikası bulunmakta olup, bunun yanı sıra küçük ölçekli ağaç doğrama atölyeleri bulunmaktadır.
YAĞLIDERE
4336 nüfuslu Yağlıdere kasabası,
sahilden 14 km. içerde kurulan küçük bir yerleşim alanıdır.
Yağlıdare'nin bugün bulunduğu yerin ilk defa yerleşim yeri olarak seçilmesi, yöre halkının Cuma namaz-
larını kılmak, ihtiyaçlarını gidermek ve alışveriş yapmak amacıyla Ağdarı bükünde 1811 yılında büyük
bir cami yapmaları ile başlar. Cami yapılmasından sonra, etrafta tuzcu, kalaycı, demirci ve gazcı gibi
zaruri ihtiyaç maddeleri satan işyerleri kurulmuştur. İşyerlerinin çoğalıp gelişmesi, meskun inşaatların
yapılmasıyla ilçe yapısal oluşumunu tamamlamış ve "CAMİYANI" ismini almıştır. Yağlıdere Çayı kena-
rında yerini alan ilçe merkezi, sonraları bu çayın ismini almıştır.19.yüzyılda Tirebolu ilçesine bağlı iken
1957 yılında Espiye'nin ilçe olmasıyla buraya bağlı bir bucak merkezi olmuştur. 1987 yılında ise ilçe
yapılmıştır.
Kasabanın
dışarı
ile
bağlantıları
kara yolu ile
olup, Gire-
sun il mer-
kezine
47
km. uzaklık-
ta
bulunan
Yağlıdere,
sahile
14
km. uzaklık-
ta
olup,
asfalttır.
88
Ekonomik yapı çoğunlukla fındık tarımına, hayvancılığa, arıcılık ve ormancılığa dayanır. Fındı-
ğın yanı sıra, halk kendi ihdiyacını karşılamak amacıyla mısır,sebze, meyve ve çay tarımı da yapmaktadır.
İlçede, son yıllarda alabalık yetiştiriliciği büyük gelişme göstermiştir. Ayrıca arıcılık da son yıllarda
önemli bir gelişme göstermiş ve toplam kovan sayısı 2700'e ulaşmıştır. Sanayi kuruluşu sayılabilecek
nitelikte olup özel şirkete ait iki adet fındık kırma tesisi ile küçük ölçekli ağaç doğrama atölyeleri bulun-
maktadır.
DERELİ
Çayı vadisi içinde yer alan 8124 nüfuslu Dereli kasabası, aynı zamanda Giresun-Şebinkarahisar
karayolununda güzergâhında bulunmaktadır. İlçeyi sahile bağlayan Şebinkarahisar karayolu asfalt olup
tüm köy yolları sıtabilizedir. Son zamanlarda bazı köy yollarında betonlama çalışmaları yapılmaktadır.
Dereli ve civarında fındık en önemli tarım ürünüdür. Büyük ve küçük baş hayvan yetiştiriliciğinin yanın-
da, tatlı su balıkcılığıda yapılmaktadır. Fazla ticari olmasa da kümes hayvanları yetiştirilmekte ve arıcılık
yapılmaktadır.
7. YUKARI KELKİT OLUĞU YÖRESİ
DİKKAT!!!
BU DERS NOTLARININ TÜM HAKKI PROF.DR. ALİ ÖZÇAĞLAR’A AİT OLUP, BAŞKA AMAÇLARLA
KULLANILAMAZ VE YAYINLANAMAZ.
89
Kuzeyden Gümüşhane Dağları ile Giresun Dağları; güneyden Pulur Dağı, Çimen Dağı, Refahiye
Dağları ve Kızıldağ tarafından sınırlanan Yukarı Kelkit Oluğu, Kelkit-Şiran kasabalarından itibaren Ku-
zey Anadolu Fay Zonu (KAF Zonu) içinde yer alan tektonik bir çukurluk olup, kaynaklarını doğudaki
Gümüşhane Dağlarından ve Pulur Dağından alan Kelkit Çayı, bu oluk içinde doğudan batıya doğru ak-
maktadır. Oluğun güneye bakan yamaçları yağmur gölgesinde kaldığı için meşelerle; kuzeye bakan ya-
maçları ise çok yerde ardıç ve kızılçamlarla bezenmiştir. Jeolojik yapının killi kolay ayrışabilen flişlerden
oluşması nedeniyle Yukarı Kelkit Oluğu sık sık heyelanların meydana geldiği bir ortamdır. Bu yüzden
oluk içinde karayolu ulaşımı sık sık kesintiye uğramaktadır. Yukarı Kelkit oluğu içindeki
Kelkit ve Şiran
ovaları
yörenin belli başlı ovaları durumundadırlar. Kelkit Çayı vadi tabanını oluşturan ve Kelkit-Şiran
ovaları olarak tanınan ovalardan Kelkit Ovası,yaklaşık 1450-1750m.ler arasında yer almaktadır. Doğuda
Mormuş Düzlüğü üzerinde bir eşik ile Bayburt Ovasından ayrılan Kelkit Ovası,Doğu-Batı yönünde
eğimli olup,toplam yüzölçümü 280 km2 kadardır. Pleistosene ait eski alüvyonların hakim olduğu Kelkit
Ovası ,batıda engebeli bir saha ile Şiran Ovası’ndan ayrılmıştır. Şiran Çayının drenaj alanının oluşturan
Şiran Ovası yaklaşık 1250-1500 m’ ler arasında yer alır.
Yukarı Kelkit Oluğu içinde yer alan yerleşmeler doğudan-batıya doğru şu şekilde sıralanmakta-
dırlar: Köse, Kelkit, Şiran, Alucra, Şebinkarahisar, Çamoluk, Gölova, Akıncılar. Bu yerleşmelerden
Köse,
Kelkit ve Şiran Gümüşhane iline
;
Alucra, Şebinkarahisar ve Çamoluk Giresun iline; Gölova ve
Akıncılar Sivas iline bağlı
ilçe merkezleridir.
KÖSE
Kelkit Çayının kaynak kısmında Çadır Dağının güney eteğinde (
1650 m.)
yer alan 8153 nüfuslu
Köse kasabası Gümüşhane iline bağlı bir ilçe merkezidir.
Köse ve civarının ekonomisi genellikle tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Tarım ürünlerinden
buğday, yem bitkileri, patates ve fasulye yetiştirilmektedir. Bu civardaki tarım alanlarının sulanması için
2 adet gölet (Köse göleti ve Salyazı göleti) inşa edilmiştir. Besi hayvancılığı hızla gelişme göstermektedir.
Bu kesimin önemli bir gelir kaynağını ise nakliyecilik ve yolcu taşımacılığı oluşturmaktadır. İlçemizde
sanayi gelişmemiştir. Köse’ de belediyeye ait 10 ton/saat kapasiteli bir yem fabrikası bulunmaktadır.
Salyazı Kasabasında ise süt fabrikası mevcuttur.
KELKİT