Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634



Yüklə 178,26 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə3/5
tarix14.05.2018
ölçüsü178,26 Kb.
#43753
1   2   3   4   5

Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634

85

Yunanistan  ve  Macaristan’ın  %  20,  Arjantin  ve 



Romanya’nın  %  17  kamu  istihdam  oranları  ile 

Türkiye’nin bir hayli önünde oldukları görülmek-

tedir. Özellikle Norveç ve Danimarka gibi Nordik 

ülkelerinde bu oranlar % 30’lara ulaşırken, diğer 

gelişmiş ülkelerde kamu istihdamı % 20-25 sevi-

yelerine  yaklaşmaktadır  (IMD,  2014).  Kamu  is-

tihdamının  toplam  istihdam  içerisindeki  payının 

düşük  olduğu  ülkelerde,  istihdamda  yönlendirici 

role  sahip  olduğu  kabul  edilen  kamu  kesiminin 

etkinliği  kaybolmakta,  işsizlik  rakamları  büyü-

mekte,  devlete  olan  güven  de  azalmaktadır  (Co-

hen, 2015). Böylesi ortamlarda kayıt dışı istihdam 

oranları  hızla  artmaktadır.  Kamu  güvencesinden 

yoksun  istihdam  anlayışı  aynı  zamanda  hafta-

lık  çalışma  sürelerini  olabildiğince  uzatmaktadır. 

Mesai  saatleri  anlamını  yitirmekte,  çalışanların 

geleceğe  güvenle  bakabilmeleri  karakter  ya  da 

anlayışta ortaya çıkan aşınmanın sosyo-ekonomik 

yaşama egemen olması sonucu önemli bir mesele 

halini almaktadır (Sennett, 1998). 

Diğer yandan, Batı Avrupa ve Amerikan toplumla-

rı arasındaki karşıtlık bir başka ilginç ve bir bakı-

ma da genel bir sorunu ortaya koymaktadır. Ame-

rikan sosyal etiği tipik bir Batı Avrupa ülkesinde 

yani gelişmiş bir refah devletinde kabulü çok zor 

olan yoksula ve yoksullaştırılmışa hiç destek olun-

mamasını  mümkün  hatta  hoş  görmektedir.  Buna 

karşın  aynı  Amerikan  toplumsal  ahlakı  içinde 

Avrupa’da yaygın olan çift haneli işsizlik oranı si-

yaseten hoş görülmesi imkânsız bir durum olarak 

karşımıza çıkmaktadır. Buna karşın Avrupa işsiz-

liği ve işsizliğin artmasını dikkate değer bir hoş-

görüyle karşılamaktadır. Avrupa’da öncelikli olan 

siyasi karar türleri ile ABD de yürürlükte olanla-

rın  karşılaştırılması  ilginçtir.  Bir  yanda  ABD’de 

50 milyondan fazla insan her türlü sağlık sigorta-

sı ve sağlık yardımından yoksundur. Amerika’da 

yoksullara  ve  hastalara  yönelik  devlet  desteği 

üzerindeki  sınırlamalar  ise Avrupa’da  asla  kabul 

edilemeyecek  kadar  ağırdır.  Buna  karşılık  hiçbir 

Amerikan hükümeti mevcut işsizlik düzeyinin çift 

rakamlı hanelere ulaşmasından zarar görmeden çı-

kamayacaktır (Nar, 2013) anlayışı, aslında işsizlik 

olgusuna kıtalar arası bakışı ortaya koyması açı-

sından da son derece önemlidir.

3. İŞSİZLİK DEĞERLERİNİN TÜİK 

VERİLERİ KAPSAMINDA ANALİZİ

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı üye ül-

kelere ait istatistiki değerlendirmeleri söz konusu 

ülkelerin  kaynağından  sağladığı  bilgilere  dayan-

dırmaktadır. Bunu yaparken öncelikle ilgili ülke-

lerin istatistik kurumlarından elde ettiği verilerden 

hareket etmektedir. Ardından ülkelerdeki mevcut 

durumu  özetleyen,  kavramsallaştıran  modül  ey-

lem raporunu kamuoyu ile paylaşmaktadır. Bu an-

lamda OECD’ye, Türkiye adına kaynak sağlayıcı 

temel kurumların başında TÜİK gelmektedir. Söz 

konusu kurum ya da kurumların, uygulama nok-

tasındaki yetersizlikleri mevcut verilerin sorunlu, 

tartışılır ve çarpıtmaya müsait hale gelmesine ne-

den  olmaktadır.  Bakıldığında TÜİK’e  ait  işsizlik 

verilerinin, işgücü anketlerinden yani tahmine da-

yalı verilerden oluştuğu görülmektedir. TÜİK, söz 

konusu raporlama biçiminin aslında diğer ülkeler-

de  uygulanan  yöntemlerden  pek  farklı  olmadığı-

nı  ifade  etmektedir.  Oysaki TÜİK’in  anket  bazlı 

sorgulama tekniklerine dayalı veri toplama biçimi 

esasen sorunun temelini oluşturmakta, neticede bu 

değerlemelerden yola çıkılarak yapılacak uluslara-

rası  karşılaştırmalarda  yetersizlikler  içerebilmek-

tedir.

M. NAR



86

Tablo 1. İstihdam-işsizlik-işgücü verileri (yıllık)

Kaynak: OECD, Employment Outlook. 28 üyeli AB istihdam ortalaması % 66.6, işsizlik ortalaması % 8.5.

Sorunun temeline inebilmek için 



ilk olarak, istih-

dam ve işsizlik verilerine bakmak gerekmektedir 

(Tablo  1).  İstihdam  oranı:  istihdam  edilen  nüfu-

sun/çalışabilir  nüfusa  oranıdır.  Türkiye’de  istih-

damın nüfusa oranı % 50.6’dır. Yani çalışabilir du-

rumda olan nüfusun yarısı istihdam edilmekte olup 

bu oran OECD ortalamasının 16 puan gerisindedir. 

Bu haliyle Türkiye en düşük istihdam yüzdesine 

sahip ülke konumundadır (Grafik 1). 



Grafik 1. İstihdama göre sıralı grafik

                         Kaynak: OECD.Veriler tarafımızdan derlenmiştir.

Türkiye’de İşsizlik ve İstihdam Görünümü: İşsizlik Sadece İşsizlik midir?




Finans Politik & Ekonomik Yorumlar 2017 Cilt: 54 Sayı: 634

87

İşsizlik oranı: işsiz nüfusun/işgücü miktarına ora-



nıdır.  Türkiye’de  işsizlik  oranı  yüzde  10.8’dir. 

Diğer  bir  deyişle  her  on  kişiden  biri  işsizdir. 

Türkiye’yi diğer ülkelerle mukayese ettiğimizde; 

örneğin Yunanistan’ın % 23.5, İspanya’nın % 19.6, 

Portekiz’in % 11.1, İtalya’nın % 11.7, Fransa’nın 

% 10.0 işsizlik verilerine sahip olduğu görülmek-

tedir (Grafik 2). Dolayısıyla OECD işsizlik ortala-

masının bile % 7.3 düzeyinde seyrettiği bir ortam-

da  Türkiye’deki  mevcut  işsizlik  performansının 

olumlu olduğunu dahi söyleyebilmek mümkündür.

Oysaki istihdam oranı bakımından en son sırada 

yer  alan  Türkiye’nin,  işsizlik  sıralamasında  Yu-

nanistan,  İspanya  gibi  ülkelerden  sonra  geliyor 

olması, işsizlik rakamlarının kendi içerisinde dahi 

tutarsız  ve  çelişkili  olduğunun  bir  göstergesidir. 

Bu orana Suriye’den ülkemize gelen dört milyona 

yakın nüfusun çalışabilir oranı dahil değildir. Yine 

ülkemizde önemli bir düzeye ulaşan Gürcistan ve 

Çin uyruklu kaçak işçiliğin yanında diğer yabancı 

ülkelerden ülkemize gelen işgücü oranları da res-

mi işsizlik rakamlarına dahil değildir. Söz konusu 

işgücü resmi olarak kayıt dışı istihdam içerisinde 

yer almadığından TÜİK’in kayıt dışılık oranları da 

kendi içerisinde anlamını yitirmektedir.

İşsizlik hesaplamaları yapılırken kayıt dışı işsizlik 

oranlarının hesaplamalara dahil edilmediği gerçeği 

bir kenara bırakılmaktadır. Kayıt dışılığın hesaba 

katılmadığı  durumda  TÜİK’in  değerlendirmeleri 

ve  ayrıca  TÜİK  verileri  üzerinden  hareket  eden 

OECD’nin hesaplamaları yetersiz kalmakta, mev-

cut sorunun boyutu daha da büyümektedir. Her ne 

kadar OECD kayıt dışılığın gerek düşük maliyet 

gerekse  kaynakların  etkin  kullanımı  noktasında 

gelişmekte olan ülkelerde kısmen de olsa istikrar-

landırıcı  etkilerinin  olabileceğine  yönelik  pozitif 

düşüncelere yer veriyor ise de OECD 2016 istih-

dam  raporunda  da  değinildiği  üzere  Türkiye’de 

kayıt dışılık hala önemli bir sorun olmaya devam 

etmektedir (OECD, 2008; OECD, 2016a). Bilinen 

istatistiki yöntemlere göre tahmin edilemeyen ge-

lir oluşturucu ekonomik faaliyetlerin tümü olarak 

ifade edilen kayıt dışılığın (Öztürk; 2014) oranı ül-

kemizde kadın çalışanların neredeyse yarısını, er-

keklerde ise üçte birini kapsayacak şekilde önemli 

boyutlara ulaşmıştır (OECD, 2016b). TÜİK 2016 

verilerine göre Türkiye’de toplam istihdam içeri-

sinde kayıt dışı çalışanların oranı ya da diğer bir 

ifadeyle herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna 

bağlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın 

aynı dönemine göre artarak % 33,5 olarak gerçek-

leşmiştir (TÜİK, 2016). İşgücü miktarındaki deği-

şiklikler ise Grafik 3’de gösterilmektedir.



Grafik 2. İşsizliğe göre sıralı grafik

                         Kaynak: OECD. Veriler tarafımızdan derlenmiştir.

M. NAR



Yüklə 178,26 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə