28
tekabül eder.
Kadim zamanlarda, Moğollar için "ön" konum doğuydu, ama, bilinmeyen
bir nedenle, bu yön, günümüzde halen olduğu gibi, güneye dönüştü.
Moğol dünya görüşü kuzeyden güneye bakar. Bundan dolayı, güneye "ön" taraf denilir.
Buna karşılık, kuzeye Moğollar "arka" derler. Dünyanın sağ yönü (batı) özde eril ve
ulvi gök ruhların mekanı olarak kabul edilir. Dünyanın sol yönünün (doğu)
dişil ve gök
ruhlarının hastalık ve uyumsuzluk getirdiğine inanılır.
2.4 Ger (Kutsal Daire)
Ger moğolların çadırlarına verdikleri isimdir. Ancak yurt kelimesiyle eş anlamlı
kullanılmaz. Daha kavramsal bir bağlamdır ve yurt'un içindeki yuvarlaklığı vurgular.
sadece evrenin merkezi değil, ama aynı zamanda evrenin içinde bir küçük kopyası
olarak bir mikrokozmostur. Hatta evrenin bir haritasıdır ve içindeki kubbe gök
kubbesine tekabül etmektedir.
Ger’in önü olmasından dolayı, giriş her zaman güneye
bakar. Ateşin arkasında bulunan
hoimar denilen kuzey tarafı
ger’de en onurlu yerdir.
Burada
bir masa üstüne kutsal eşyalar,
ongon ruh mekanları ve diğer dini imajlar
konulur. Hoimar’ın yanındaki oturma yeri en onurlu yerdir ve yaşlılar, reisler, şamanlar
ve diğer saygın kişilere ayrılır. Sağ batı tarafı eril taraftır ve erkeklerin oturduğu ve ok,
tüfek, semer gibi eril eşyalarını sakladığı yerdir. Sol taraf kadınların oturduğu ve mutfak
eşyaların, beşiklerin ve diğer dişil eşyaların saklandığı yerdir. Güney taraf en az onurlu
yer olduğu için orada genelde sağında solunda gençler otururlar.
29
Resim 4: Bir manevi lider (şaman) enstrümanındaki kutsal
daireyi ve kozmik döngüyü
temsil eden geleneksel bir çizim
.
Resim 5: Rüzgar Tayı’nın geleneksel resmedilişlerinden biri. Bu amblem Moğolistan
devletinin resmi amblemidir.
Cengiz Han Moğolların koruyucu bir atasal ruhu olarak görülür ve hem devletin hamisi
olarak tapılır, hem de evliliğin koruyucusu olarak görülür. Moğol mekanlarının kutsal
30
köşeleri genelde Cengiz Han ve ölmüş akrabaların resimleri ve aile kullanımı için
Şamanların yaratmış olduğu
herhangi bir ongon içerebilir.
2.5 Kişide Birden Fazla Ruh Olması
Bütün insan ve hayvanlar birden fazla ruha sahiptir; bir fiziksel bedende mekan
edebilmek için birkaç farklı ruhun bir arada bulunması gerekiyor. Bütün Sibirya ve
Moğolistan boyunca insanın en az üç ruha sahip olması gerektiği inanılır. Samoyed gibi
bazı topluluklar bu sayının
daha fazla olduğunu, kadınlarda dört ve erkeklerde beş
olduğu inanılır. Hayvanlar da her biri reinkarne eden iki ruha sahiptir: beden ruhu
ami
ve
suns ruhu. Bundan dolayı av hayvanları bölgelerine tekrar tekrar dönen ruhlara
sahiptir ve bundan dolayı gücendirilmemelidir. İnsanlar şu üç ruha sahiptir (ruhların
adları sadece Moğolca olarak belirtilmiştir):
•
Suld ruhu, ölümden sonra doğada kalır
•
Ami ruhu,
reenkarne eder
•
Suns ruhu, reenkarne eder
Üç ruh bedeni saran enerji alanında bulunur. Üç ruh arasında, yaşama en kritik olan
suld ruhudur. Eğer bedenden ayrılırsa ölüm hemen hemen kaçınılmazdır. Diğer iki ruh
herhangi bir zarara neden olmadan fiziksel bedenden geçici olarak ayrılabilir. Canlı bir
varlık küresel bir enerji alanını işgal eder. Kürenin yedi çakraya tekabül eden yedi
deliğin kesiştiği dikey bir ekseni vardır. Suld ruhu bu bölgede bulunan küçük bir tenger
vasıtasıyla Gök Baba ile direkt bir irtibat bulunan başın tepesindeki taç bölgesinde
bulunur. Diğer iki ruh beden eksenindeki deliklerden girip çıkar. Tam dengeli
olabilmeleri için suns ve ami ruhları hep eksenin zıt taraflarında bulunmaları gerekir.
Biri heyecanlandığı zaman ruhların yedi delikten dolaşımları hızlanır, bu da kalbin
atışlarının hızlanmasına ve yükse enerji ve gerilim hissine neden olur. Ami veya suns
ruhlarının dengesi ruhsal bir saldırı veya fiziksel travmayla bozulabilir. En ciddi
durumlarda ami veya suns bedenden dışarıya atılabilir ve bu uzun süre devam ederse
hastalığa veya zihinsel dağınıklığa sebep olabilir. Ruh kayıplığı veya dengesizliği