229
yurt dışına asker gönderme kısmının kabul edilmesini savunurken, tezkerenin
yabancı askerlerin Türkiye’de konuşlanmalarına izin verilmesini içeren ikinci
kısmının ise ret edilmesi yönünde bir politika izlemiştir. Liberal basın tezkerenin
kabul edilmesini, muhafazakâr basın tezkerenin tamamıyla reddedilmesini
savunurken sol basın tezkerenin birinci bölümünün kabulünü istemiş, ikinci
bölümünün ise reddedilmesini savunmuştur. Sol basın Kuzey Irak konusunda liberal
basınla aynı çizgiyi takip etmiş, Kuzey Irak Türkiye’nin güvenliğine bir tehdit
olduğu şeklinde ele alınmıştır. Bu amaçla Kuzey Irak ve Mesut Barzani negatif
ifadelerle en sık vurgulanan haber aktörleri olmuşlardır. Sol basın takip ettiği
politika gereği hükümete ve hükümeti oluşturan AKP’ye negatif bir yaklaşım
sergilemiş ve bu amaçla hükümet ve AKP en sık vurgulanan diğer bir haber aktörü
olmuşlardır. ABD liberal basında müttefik olarak olumlanırken, sol basın da
muhafazakâr basın gibi ABD’ye karşı bir tutum takınmıştır. ABD de bu süreçte
Türkiye’yi işgal etmek isteyen emperyalist amaçlar taşıyan bir ülke olarak
çerçevelendirilmiştir. Sol basın muhafazakâr basın gibi barış eylemlerine olumlu
yaklaşmış buna karşılık liberal basın barış eylemlerine negatif bir yaklaşım
sergilemiştir. Sol basın, politikasına uygun olarak savaşın yaşanmaması için yapılan
barış eylemlerine pozitif bir yaklaşım sergileyerek haber ve yorumlarında dünyada
ve Türkiye’de yapılan eylemlere sık sık yer vermiştir. Liberal basında tezkere
lehindeki resmi açıklamalar olumlanırken, sol basın da muhafazakâr basın gibi
tezkere lehindeki resmi açıklamalar olumsuzlanmakta, buna karşılık tezkere
aleyhindeki açıklamalar ise olumlanarak sunulmaktadır. Özellikle cumhurbaşkanı ve
meclis başkanının tezkere karşıtı açıklamaları olumlu bir tarzda ele alınarak ön
plana çıkarılmıştır.
230
b. Kanıtlarla spatlamak
Sol basın da liberal ve muhafazakâr basın gibi haber ve yorumlarında takip ettiği
politikayı desteklemek ve hedef kitlesi üzerinde etkide bulunmak amacıyla çeşitli
temaları kullanmak suretiyle öne sürdüğü savları kanıtlamaya çalışmıştır.
Harp Zaruri ve Hayati Olmalı
Sol basın tezkere karşıtı tutumunu çeşitli kesimlerden otorite olarak kabul ettiği kişi
veya kurumlara başvurarak desteklemeye çalışmış, tezkerenin kabul edilmemesi
üzerine ise Türkiye’nin işgalden kurtulduğu, ulusal çıkarların korunduğu yönünde
görüş bildiren kişilere yer vermiştir. Liberal basında uzman kişi ve kuruluşlar daha
çok ekonomik çevrelerden seçilirken, muhafazakâr basın akademisyen ve
siyasetçilere, sol basın ise daha çok siyasileri merkeze alan bir yaklaşım
sergilemiştir. Sol basın daha çok tezkerenin olası siyasi sonuçları üzerinde
durmuştur.
“Yalçınbayır ‘meşru değil’ Başta Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır olmak
üzere bazı hükümet üyeleri kendi imzaladıkları tezkerelerin meşru olmadığını
açıklayarak reddedilmesi için çağrıda bulundu.”
485
“Deniz Baykal 81 yıl sonra ilk
kez topraklarımıza yabancı asker yerleşecek” dedi.
486
“Mustafa Kemal ‘harp, zaruri
ve hayati olmalı. Hayat-ı millet tehlikeye maruz kalmadıkça, harp bir cinayettir’
485
Cumhuriyet, 25 Şubat, 2003.
486
Cumhuriyet, 28 Şubat, 2003.
231
diyor.”
487
“Ülkenin itibarı düzeldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı nal Batu
meclisin kararıyla Türkiye’nin bir muz cumhuriyeti olmadığının ortaya çıktığını
söyledi.”
488
“Ulusun bağımsızlığı yine ulusun çaba ve kararlılığıyla kurtulacaktır.”
Kemal Atatürk
489
Kanlı Parayı stemeyen Halkımız
Sol basın Türkiye halkının savaş karşıtı olduğunu ifade ederek bir kanı birliğinden
söz etmektedir. Liberal basın ülkenin birliği ve Kuzey Irak’tan kaynaklanan
güvenlik endişesi üzerinden bir kanı birliği oluşturmaya çalışırken, muhafazakâr
basın savaşa ve Irak’ın işgaline karşı bir kanı birliği oluşturmaya çalışmış, sol basın
ise savaş karşıtlığı ve ABD askerlerinin Türkiye’ye kabul edilmesi durumunda
Türkiye’nin işgal edilmiş olacağı üzerinde bir kanı birliği oluşturmaya çalışmıştır.
“Yıllardan bu yana ilk kez bu kadar sanatçı bir araya gelerek tek yürekte birleşti.
Hepsinin ortak duygusunu dile getiren cümleler ise, Azerbaycanlı tar ustası Akif
Sagidov’dan ‘dünya küçüktür, ama herkese yer vardır, yeter ki yaşam hevesi
olsun’”
490
“Bu ülkenin insanları bu ahlâksız savaşın bir parçası olmak, bu savaşa
katılmak istemiyor. Uluslararası ya da ulusal hiçbir meşruiyeti olmayan, tüm hukuk
yasalarını çiğneyen bu savaşta ABD’nin paralı askeri olmak istemiyor bu millet. Bu
kanlı parayı istemiyor bu ülke.”
491
“Hukuksal dayanağımız yok. CHP eski
milletvekili Cahit Kayra ‘Irak’ın içinde bulunduğu şartlarda Türkiye’nin Musul ve
487
Cumhuriyet, Türkiye Düş Peşinde, 28 Şubat, 2003.
488
Cumhuriyet, 3 Mart, 2003.
489
Tanju Erdem, Türkiye Çaresiz mi?, Cumhuriyet, 26 Şubat, 2003.
490
Cumhuriyet, 2 Mart, 2003.
491
Zeynep Oral, Hayır Diyebilmek, Cumhuriyet, 1 Mart, 2003.
Dostları ilə paylaş: |