sistemi öngörülmüş ve Cumhurbaşkanı’na geniş yetkiler tanınmıştır. Fransız
Anayasası’nda 1962 yılında yapılan değişiklikle de Cumhurbaşkan’ının halk
tarafından ve genel oyla seçilmesi sağlanmıştır.
52
Cumhurbaşkanı bu değişik-
likle sembolik yetkileri olan bir devlet başkanı olmaktan çıkarılmıştır. Siyasi
açıdan sorumsuzdur fakat tarafsız değildir. Sahip olduğu geniş yetkilerle aktif
politikaya katılabilmektedir.
53
Ayrıca tek başına kullandığı yetkiler de vardır:
Cumhuriyet kurumları, ulusun bağımsızlığı, ülkenin bütünlüğü veya uluslara-
rası yükümlülüklerin yerine getirilmesi vahim ve yakın bir tehditle karşılaşır
ve anayasal kurumların düzenli işleyişi kesintiye uğrarsa, Cumhurbaşkanı
Başbakanla, Meclisle ve Anayasa Konseyi’nin başkanlarıyla resmi görüşme-
lerden sonra, durumun gerektirdiği önlemler alabilme yetkisine sahiptir ve
bunları bir mesajla ulusa duyurur. (Fransız Anayasası m. 16)
54
Hükümet toplantıları Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında ve onun belirlediği
gündeme göre yapılır. Bakanlar Kurulu’nun istisnai olarak Başbakan’ın baş-
kanlığında toplanması ancak Cumhurbaşkanı’nın belli bir gündem için verdiği
yetkiyle mümkündür. (Fransız Anayasası m. 21)
Cumhurbaşkanı’nın sahip olduğu bir diğer yetki, Başbakan’ı ve Bakanlar
Kurulu’nu atamak ve azletmek yetkisidir. Başbakan Devlet Başkanı tarafın-
dan Parlamento’da yeterli çoğunluğun desteğini alacak kişiler arasından seçi-
lir ve atanır. Başbakan’ın bakan olarak seçtiği kişiler Cumhurbaşkanı tarafın-
dan atandıktan sonra hükümet program veya genel politikası belirlenerek,
Anayasanın 49. maddesinin 1. fıkrasına göre Millet Meclisinden güvenoyu is-
tenir. (Fransız Anayasası m. 8) Cumhurbaşkanı’nın Başbakan’ı atama yetkisi,
karşı imza kuralına tabi olmadan tek başına kullanabileceği bir yetkidir. (Fran-
sız Anayasası m. 19)
Cumhurbaşkanının partisi ile Meclis’teki çoğunluğa sahip partinin farklı
olması durumunda Cumhurbaşkanı krizi aşabilmek için muhalefet partisi ge-
nel başkanını atayabilir, fakat bunu tercih etmezse Meclis’i fesih yetkisini kul-
lanabilir. Bu yetki parlamenter rejimdeki seçimlerin yenilenmesi yetkisinden
farklıdır. Parlamenter rejimde seçimleri yenilenen Meclisin görev süresi, yeni-
si seçilinceye kadar devam eder. Fesih halinde ise parlamento üyelerinin sıfat-
ları fesih kararıyla sona ermektedir.
55
Seçimlerden sonra oluşan meclis aritme-
tiği, koalisyon hükümetini zorunlu kıldığı zaman partiler arasında yapılacak
koalisyon protokolü, Cumhurbaşkanı’na fazla bir tercih şansı bırakmamakta-
dır. Nitekim 1986, 1993 ve 1997’de Cumhurbaşkanı, koalisyon anlaşmaları
TÜRK‹YE’N‹N GELECEK S‹YAS‹ S‹STEM TERC‹H‹
53
52
Robert Elgie, Duverger, Semi-Presidentalism and the Supposed French Archetype, West Eu-
ropean Politics, Vol. 32, 2009, s. 256.
53
David Marrani, Semi-Presidentialism a la Française: the Recent Constitutional Evolution of
the Two-Headed
Executive, Constitutional Forum Constitutionnel, Vol. 18, 2009, s. 69-71.
54
Celine Lageot, The Lack of Political Responsibility of the French President under the Cons-
titution of 1958 and the Old Article 68,University of Bogota, Vol. 118, 2009, s. 222, 223.
55
Teziç, Anayasa Hukuku (Genel Esaslar), s. 490-496.
doğrultusunda Başbakan’ı seçmek zorunda kalmıştır.
56
Fransa’da yarı başkanlık rejimiyle devlet başkanının seçimi için uygulanan
sistem, iki turlu tek isimli seçim sistemidir. Milletvekili seçimi için ise,
iki tur-
lu dar bölgeli seçim sistemi uygulanmaktadır. Bu durum Fransa’da sağ ve sol
olarak iki parti bloku oluşmasına ve hükümetlerin de merkez sağ veya sol blok
koalisyonu biçiminde kurulmasına neden olmuştur. Zira iki turlu seçim siste-
mi Fransa’da siyasi parti sayısını azaltmamış; partiler arası uzlaşma veya an-
laşma ile Fransız hükümetlerinin kurulması ve istikrarlı çoğunlukların oluşma-
sını sağlamıştır.
57
Bunun dışında yürütmenin iki başlı olması da dikkate alına-
rak, bu sistemde yasaların daha verimli ve hızlı bir süreçte çıkabilmesi için im-
kanlar düşünülmüştür: Kanunlar görüşülürken, hükümetin talebi üzerine
Meclis sadece hükümetin önerdiği veya benimsediği değişiklikleri oylayabil-
mektedir. Ayrıca Başbakan Bakanlar Kurulunda görüştükten sonra, bir kanun
metni üzerinde siyasi sorumluluğu yüklenebilmektedir.
2. Yarı Başkanlık Sisteminin Sakıncaları
Yarı başkanlık sisteminin en önemli sakıncası, yasama ve yürütmenin bir-
likte varlığı, bir başka deyişle kohabitasyon (cohabitation) olarak ortaya çık-
maktadır. Kohabitasyon, devlet başkanı ve başbakanın farklı partilere üye ol-
duğu ve devlet başkanının partisinin kabinede hiç temsil edilmediği durumlar-
da görülür. Yürütme organının tek başlı olduğu başkanlık sisteminde ise böy-
le bir sıkıntı yaşanmaz.
58
Cumhurbaşkanı ve hükümetin farklı siyasi çoğunluklardan gelmesi kısaca-
sı, Başkan’ın ve Başbakan’ın başka partilerden olması, yarı başkanlık rejimin-
de özellikle tek partinin iktidarda olmadığı durumlarda sistemin yavaşlaması-
na neden olabilir. Örneğin, yarı başkanlık rejiminin en iyi uygulayıcılarından
olan Fransa’da Başkan Miterrand’ın, Chirac’ın Başbakan olduğu dönemde,
hükümet işlerini yavaşlatırcasına hareket edebildiği görülmüştür. Bu durumda
birçok yasanın geri dönebilmesi, anlaşmaların imzalanmaması karşılaşılabile-
cek sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Gerçi sağlanması zor olsa da, Baş-
kanın veya Başbakanın tam tarafsızlığı ve partisizliğinin benimsendiği sistem-
lerde bu sorunlar yaşanmayacaktır. Kaldı ki, benzer problemlerin tek parti ik-
tidarının olmadığı parlamenter rejim uygulamalarında da yaşanabileceği açık-
tır.
Fransa’da seçim sisteminin ve anayasal düzenlemelerin sistemin istikrar
sağlanmasında payı büyüktür. Fransa’da 1986-1988, 1993-1995 yıllarında aşı-
rı sağcı hükümetlerle sosyalist Cumhurbaşkanı’nın birlikte görev yapmaları
YASAMA DERG‹S‹
•
25
54
56
Haluk Alkan, Karşılaştırmalı Siyaset: Başkanlık ve Parlamenter Sistemler Işığında Yarı Baş-
kanlık Modelleri, İstanbul, Açılım Kitap, 2013, s. 183-187.
57
Alkan, Karşılaştırmalı Siyaset: Başkanlık ve Parlamenter Sistemler Işığında Yarı Başkanlık
Modelleri, s. 183.
58
Robert Elgie, Iain McMenamin, Explaining the Onset of Cohabitation under Semi-Presiden-
tialism, Political Studies, Vol. 59, 2011, s. 622-624.