PARANORMAL FENOMEN
evren ile
ilişki içine girebildiklerini, iki evren arasında bir nevi
köprü vazifesi gördüklerini düşünüyordu.
Gerçekten de, bugün klasik fizikteki bilgilere dayanarak
psikokineziyi açıklamaya çalışmak çok zordur, hatta imkan
sızdır diyebiliriz. Bugün için imdadımıza koşacak tek şey,
kuantum mekaniği ya da fiziğidir. Kuantum tanımlamaları,
alışageldiğimiz klasik kuramlardan kökten farklı olmalarına
karşın çok kesindirler. Kuantum mekaniği, nesnel, makine
benzeri bir çalışmadan ziyade, öznellik ve bilinci göz önüne
alır. İlk olarak 1974'te düzenlenen bir parapsikoloji konferan
sında psikokinezi ve diğer parapsikolojik fenomenlerin kuan
tum mekaniği ile ilgili olabileceği iddia edildi. Burada, Evan
H. Walker (1935-2006) ve Helmut Schmidt PK açıklamaya
çalışan bir kuramsal model öne sürdüler. Kuantum mekaniği
ni parapsikolojiye ilk uygulayan Evan H. Walker'dir. Walker,
bilinci bir gizli parametre olarak hesaba katar. Bilinç ve diğer
parametreler (değişkenler), yer-zaman ve uzaklıktan bağımsız
olduklarından, gözlemci beynindeki (nörofizyolojik) süreçler,
dışsal kuantum mekanik süreçlerle ilişkilendirilebilir.
Walker'in kuramı çok kabul görmemesine karşın, ilk olması
açısından çok değerlidir. Ancak, daha sonraları birçok başka
yaklaşımlar önerilmişse de, bugüne kadar kabul edilir univer
sal bir teori henüz öne sürülmemiştir. Bu konuda gelebilecek
açıklamanın, kuantum fiziği ile ilgili olacağı kesin olmasına
rağmen elimizde henüz sağlam bir teori yoktur.
Kuantum mekaniğinin gelişmesiyle bilim dünyası teorik
olarak var olması gereken "paralel evrenler" olgusunun son
suz sayıda akıl almaz olasılık ve imkanlarıyla karşı karşıya
kaldı. Sınırlı olan aklımıza paralel evren olgusunu nasıl
sığdırabiliriz, ne şekilde izah edersek kavrayabiliriz? J.
Charon, kuantum modeli ve paralel evren teorisini, görücüye
çıkan bir kız hikayesiyle örneklendirerek çok güzel dile getir
miştir. Dr. Günhan Yayla'nın kitabında yer verdiği
J. Charon'a
ait bu pasajı aynen aktarıyoruz:
214