| Journal of Clinical
and Analytical Medicine
30’unda ağrının tamamen kaybolduğunu 11’inde ise kısmen
kaybolduğunu saptamışlardır [2].
Bridwell ve ark ları postravmatik deformiteli hastaların cerrahi
düzeltmeyle ağrılarının azaldığını bulmuştur [81, 82].
Ahn ve ark ları spinal osteotomi sonrası iyi fonksiyonel sonuç
ve radyolojik düzelme olduğunu göstermiştir [87]. Kostuik
ve Matsusaki enstrümentasyon, anterior stabilizasyon ve
dekompresyonla geç post-travmatik kifozda hastaların çoğunda
ağrıda azalma bildirmiştir [16].
Anterior enstrümentasyon ağrı şikayetinde belirgin azalmaya
yol açmaktadır [4,31, 88].
PTK’da geç dönemde ortaya çıkan lokalize ağrı veya nörolojik
defisitin en sık nedeni anteriordan kronik kord kompresyonudur.
Bradford
ve
McBride
posterior
dekompresyon
ile
karşılaştırdıklarında anterior dekompresyon yapılan vakalarında
nörolojik bulguların daha iyi iyileştiğini bildirmişlerdir
(Anterior:%88 & Posterior: %64). Normal bağırsak ve mesane
kontrolü anterior dekompresyon yapılan grupta daha sık
olarak geri dönmüştür (Anterior:%69 & Posterior: %33) [69].
Transfeldt ve ark.ları yaralanmadan sonra 2 yıldan daha
az süre içinde ameliyat yaptıklarında, hastaların % 68’inde
nörolojik belirtilerin iyileştiğini ve Frankel derecesinin %32
hastada düzeldiğini, %43’ünde mesane fonksiyonların
iyileştiğini bildirmişlerdir [38]. Bohlman ve arkları anterior
cerrahi sonrasında 25 hastadan 21’inde (%84) iyileşme elde
etmiş, 14 vakasında ise Eismont sınıflandırmasına göre bir ya
da daha fazla derecesinin ilerlediğini bildirmişlerdir [2]. PTK
cerrahisinde en korkulan komplikasyon nörolojik yaralanmadır
ve oran %0 ile %20 arasında değişmektedir [45, 66]. PTK
cerrahisi sonrası görülen diğer komplikasyonlar postoperatif
cerrahi saha enfeksiyonu(%0-7), korreksiyon kaybı, psödoartroz,
revizyon cerrahisi gereksinimi ve medikal komplikasyonlardır [5,
9,13,16,24, 42, 45, 48, 66, 73].
Anterior cerrahinin komplikasyonları cerrahi yaklaşıma, nöral
yapıların dekompresyonlarına ve omurganın stabilizasyonuna
bağlı gelişebilmektedir [19-21,23]. Pnömotoraks veya
hemopnömotoraks cerrahi alana sıvı doldurarak ve bu sırada
akciğerlerin soluması sırasında varsa hava kaçağını saptayarak
(2d)
(2e)
(2f)
Resim
2. 32 yaşındaki bayan hasta çocukluğunda ağaçtan düşmüş ve herhangi bir tedavi görmemiştir ve PTK gelişmiştir. Preoperatif AP (2a) ve lateral (2b) radyogram-
larda apeksi L3 olan 45º’lik kifotik deformite görülmektedir. Midsagittal T1 (2c) ve T2 (2d) MRI kesitlerinde lomber spinal kanalın L3 seviyesinde ileri derecede daraldığı,
L3 ve L4 intervertebral diskinin tamamen kaybolduğu görülmektedir. Hastaya posterior yaklaşımla, laminektomi, posterior osteotomi, dekompresyon, redüksiyon, pos-
terior enstramentasyon ve füzyon (2e,f) uygulandı.
(2a)
(2b)
(2c)
(2c)
| Journal of Clinical and Analytical Medicine
30’unda ağrının tamamen kaybolduğunu 11’inde ise kısmen
kaybolduğunu saptamışlardır [2].
Bridwell ve ark ları postravmatik deformiteli hastaların cerrahi
düzeltmeyle ağrılarının azaldığını bulmuştur [81, 82].
Ahn ve ark ları spinal osteotomi sonrası iyi fonksiyonel sonuç
ve radyolojik düzelme olduğunu göstermiştir [87]. Kostuik
ve Matsusaki enstrümentasyon, anterior stabilizasyon ve
dekompresyonla geç post-travmatik kifozda hastaların çoğunda
ağrıda azalma bildirmiştir [16].
Anterior enstrümentasyon ağrı şikayetinde belirgin azalmaya
yol açmaktadır [4,31, 88].
PTK’da geç dönemde ortaya çıkan lokalize ağrı veya nörolojik
defisitin en sık nedeni anteriordan kronik kord kompresyonudur.
Bradford
ve
McBride
posterior
dekompresyon
ile
karşılaştırdıklarında anterior dekompresyon yapılan vakalarında
nörolojik bulguların daha iyi iyileştiğini bildirmişlerdir
(Anterior:%88 & Posterior: %64). Normal bağırsak ve mesane
kontrolü anterior dekompresyon yapılan grupta daha sık
olarak geri dönmüştür (Anterior:%69 & Posterior: %33) [69].
Transfeldt ve ark.ları yaralanmadan sonra 2 yıldan daha
az süre içinde ameliyat yaptıklarında, hastaların % 68’inde
nörolojik belirtilerin iyileştiğini ve Frankel derecesinin %32
hastada düzeldiğini, %43’ünde mesane fonksiyonların
iyileştiğini bildirmişlerdir [38]. Bohlman ve arkları anterior
cerrahi sonrasında 25 hastadan 21’inde (%84) iyileşme elde
etmiş, 14 vakasında ise Eismont sınıflandırmasına göre bir ya
da daha fazla derecesinin ilerlediğini bildirmişlerdir [2]. PTK
cerrahisinde en korkulan komplikasyon nörolojik yaralanmadır
ve oran %0 ile %20 arasında değişmektedir [45, 66]. PTK
cerrahisi sonrası görülen diğer komplikasyonlar postoperatif
cerrahi saha enfeksiyonu(%0-7), korreksiyon kaybı, psödoartroz,
revizyon cerrahisi gereksinimi ve medikal komplikasyonlardır [5,
9,13,16,24, 42, 45, 48, 66, 73].
Anterior cerrahinin komplikasyonları cerrahi yaklaşıma, nöral
yapıların dekompresyonlarına ve omurganın stabilizasyonuna
bağlı gelişebilmektedir [19-21,23]. Pnömotoraks veya
hemopnömotoraks cerrahi alana sıvı doldurarak ve bu sırada
akciğerlerin soluması sırasında varsa hava kaçağını saptayarak
(2d)
(2e)
(2f)
Resim
2. 32 yaşındaki bayan hasta çocukluğunda ağaçtan düşmüş ve herhangi bir tedavi görmemiştir ve PTK gelişmiştir. Preoperatif AP (2a) ve lateral (2b) radyogram-
larda apeksi L3 olan 45º’lik kifotik deformite görülmektedir. Midsagittal T1 (2c) ve T2 (2d) MRI kesitlerinde lomber spinal kanalın L3 seviyesinde ileri derecede daraldığı,
L3 ve L4 intervertebral diskinin tamamen kaybolduğu görülmektedir. Hastaya posterior yaklaşımla, laminektomi, posterior osteotomi, dekompresyon, redüksiyon, pos-
terior enstramentasyon ve füzyon (2e,f) uygulandı.
(2a)
(2b)
(2c)
(2c)
Posttravmatik Kifoz / Posttraumatic Kyphosis
140 | Journal of Clinical and Analytical Medicine