Tiryakilerden daha canlı ve hareketli oldukları kesindi.
Sigarayı bırakmış kişilerle konuşmaya başladım. O zamanlar onları sağlık yada para nedeniyle
sigarayı bırakmak zorunda kalmış fakat hâlâ gizli gizli sigara özlemi duyan insanlar olarak görürdüm.
Birkaçı “Bazen sigara özlemi duyuyorum, ama o kadar
nadir ve o kadar hafif ki, önemsemeye
değmez” derken, çoğu “Sigarayı özlüyor muyum? Şaka yapıyor olmalısın. Kendimi hiç bu kadar iyi
hissetmemiştim.” Diyordu.
Sigarayı bırakmış kişilerle yaptığım görüşmeler aklımın bir köşesine yer etmiş başka bir gizemi
aydınlattı. Ben doğuştan zayıf bir insan olduğumu sanırdım fakat bir anda bütün tiryakilerin aynı
kabusu yaşadıklarını anladım. Kendi kendime “Şu anda milyonlarca insan sigarayı bırakıyor ve gayet
mutlu bir şekilde yaşamlarını sürdürüyor. Sigaraya başlamadan önce sigara içmenin hiçbir gereğini
duymuyorum, o iğrenç nesnelere alışana kadar ne denli uğraştığımı da hâlâ anımsıyorum. Peki neden
şimdi sigara içmek zorundayım?” diye düşündüm. Sigara benim için bir keyif değildi. O pis şeyden
nefret ediyor, yaşamamın gerisini bu iğrenç nesnenin esiri olarak geçirmek istemiyordum.
Sonunda kendime şunu dedim:
“Allen, İSTESEN DE İSTEMESEN DE ŞU ANDA SON SİGARANI İÇMİŞ OLDUN.” Daha o an bir
daha sigara içmeyeceğimi anladım. Bu kadar kolay olacağını hiç sanmıyordum,
tam tersine çok
güçlük çekeceğimi düşünüyordum. Aylar boyu depresyonlarda olacağımdan ve yaşamımın gerisini
sürekli özlem içinde geçireceğimden emindim. Oysa başından beri tam anlamıyla bir zevk oldu.
Neden bu kadar basit olduğunu ve bu kez o iğrenç sigarasızlık özlemini neden duymadığımı anlamam
çok uzun sürdü. Nedeni şuydu: Sigara özlemi diye bir şey yoktur.
O yalnızca kuşku ve güvensizlikten doğar. Gerçekten çok basit ve açıktır. SİGARAYI BIRAKMAK
KOLAYDIR. İşi güçleştiren kararsızlık ve yakınmadır. Tiryakiler bağımlıyken bile bazen uzun süre
sigarasız kalmaya dayanırlar. Yalnızca sigara içmek istedikleri ama içemedikleri zaman özlem
duyarlar.
Sigarayı bırakmayı kolaylaştırmanın yolu kesin ve geri dönüşü olmayan bir karar vermektir. Bu
kararın doğruluğundan kuşkulanmak, kararı sorgulamak yerine mutlu
olmak ve sigara konusunun
kapandığını ummak değil bilmektir.
Başından beri kararlı olursanız işi kolaylaştırırsınız. Kolay olacağına inanmazsanız nasıl başından
beri kararlı olursunuz? İşte kitabın geri kalan bölümü bu bakımdan gereklidir. Sigarayı bırakmadan
önce üzerinde durmanız gereken önemli birkaç nokta var:
1. Başaracağınıza inanın. Sizin başkalarından hiçbir farkınız yok ve sigara içmek yada içmemek
tamamen sizin elinizde.
2. Vazgeçtiğiniz hiçbir şey yok. Tam tersine kazanacağınız o kadar çok şey var ki! Yalnızca daha
sağlıklı ve daha varlıklı olmakla kalmayacak iyi günlerde daha çok eğlenip kötü günlerde daha
az sıkıntı duyacaksınız.
3. “Tek bir sigara” diye bir şey olmadığını anlayın artık. Sigara bir uyuşturucu bağımlılığıdır ve
zincirleme olarak devam eder. Sigara içememek yüzünden bunalıma düşerseniz kendinizi
gereksiz yere cezalandırmış olursunuz.
4. Sigarayı zarar verme olasılığı olan bir alışkanlık olarak değil uyuşturucu bağımlılığı olarak
görmelisiniz. Hoşunuza gitse de gitmese de BAĞIMLI OLDUĞUNUZU KABUL ETMELİSİNİZ.
Görmezlikten gelerek bağımlılığı yok edemezsiniz. Bu bağımlılığın süründüren bütün hastalıklar
gibi yalnızca yaşam boyu sürmekle kalmayıp aynı zamanda giderek kötüleştiğini unutmayın.
İyileşmek için en iyi zaman şimdidir.
5. Hastalıkla (yani kimyasal bağımlılıkla) sigara içen veya içmeyen insanların içinde bulundukları
ruhsal durumu birbirinden ayırın. Tiryakiler bağımlılık kazanmadan
önceki zamana dönme
şansına sahip olsalar bu şansı hemen kul anırlardı! Siz bugün bu şansa sahipsiniz! Bunu sakın
‘sigarayı bırakmak’ olarak görmeyin. Son sigaranızı içtiğinize dair kesin kararınızı verdikten
sonra sigara içmeyen bir insan olursunuz. Artık tiryakileri yaşamlarını sigarayla kendilerine
zarar vererek geçiren zavallılar olarak görürsünüz.
Sigara içmeyen bir insanın böyle bir sorunu yoktur. Kesin kakarı verir vermez amacınıza ulaşmış
olursunuz. Bu yüzden mutlu olmanız gerekir. Bütün gün oturup yakınarak kimyasal bağımlılığın
geçmesini bekleyeceğinize dışarı çıkıp yaşamın tadını çıkarmaya çalışın. Yaşam sigara içtiğiniz
zaman da güzeldir, içmediğiniz zaman her geçen gün daha da güzel eşir.
Sigarayı bırakmayı gerçekten kolaylaştırmak için sigarasızlığa alışma döneminde (en fazla üç hafta)
hiç sigara içmemeye kararlı olmalısınız. Bu mantıkla yola çıktığınızda bırakmak çok kolay gelecektir.
Başlangıçta sizden rica ettiğim gibi açık kalplilikle okuyorsanız artık sigara bırakma aşamasına
gelmiş olmanız gerekir. Şu anda tasmasını sabırsızlıkla çekiştiren bir köpeğin heyecanıyla
vücudunuzdan zehri atmak için bekliyor olmalısınız.
Hâlâ bir sıkıntı içindeyseniz, bunun nedeni aşağıdaki unsurlardan biridir.
1. Sizde daha jeton düşmemiş. Yukarıda sıraladığım beş noktayı bir daha okuyun ve doğruluklarına
inanıp inanmadığınızı saptayın. Herhangi bir noktada kuşkunuz varsa
onunla ilgili bölümü bir
kez daha okuyun.
2. Başarısızlığa uğramaktan korkuyorsunuz. Endişeye kapılmanıza gerek yok, okumaya devam edin,
başaracaksınız. Sigara inanılmaz bir tuzaktır. En zeki kişiler de düşer ama bir tek aptallar olayı
çözdükten sonra kendilerini aldatmaya devam ederler.
3. Söylediklerimin doğruluğunu kabul ediyor fakat yine de kendinizi perişan ediyorsunuz.
Yapmayın! Gözlerinizi açın şu anda çok güzel bir şey olmak üzere, esirlikten kurtuluyorsunuz.
İşe doğru mantıkla başlamak çok önemlidir: Sigara içmemem ne güzel değil mi? Bu mantığı
sigarasızlığa alışma süreci boyunca sürdürmeniz gerekir. Bundan sonraki birkaç bölümde özel ikle bu
konu üzerinde duracağım. Sigarasızlığa alışma süresinden sonra bilinçli olarak bunu düşünmenize
gerek kalmayacaktır. Otomatik olarak öyle düşünecek ve bunu daha önce neden göremediğinizi merak
edeceksiniz. Yalnız dikkat etmeniz gereken iki nokta var.
1. Son sigaranızı söndürme planınızı kitabın sonuna erteleyin.
2. Yaklaşık üç hafta süren sigarasızlığa alışma döneminden sık sık söz etmiştim. Yanlış
anlaşılmasın. Üç hafta boyunca eziyet çekeceğinizi sanabilirsiniz. Bu doğru değildir. “Üç hafta
dayanabilirsem tamamdır” yanılgısına düşmeyin. Üç hafta sonra hiçbir şey olmayacak. Kendinizi