“Svyatoslav Hazarların üzerine gitti. Svyatoslav’ın üzerine doğru geldiğini duyan
Hazarlar kendi Hakanları’nın başkanlığında onları karşılamak üzere çıktılar ve savaşmak
için karşı karşıya geldiler. Svyatoslav Hazarları yenerek onların şehirleri Beloveja
(Sarkel)’yı aldı. (Svyatoslav) Yasov (Yas)
∗
ve Kasogları (Çerkesler) da yenip Kiev’e
getirdi”
138
.
Sovyetler Birliği döneminin ünlü Tatar arkeolog ve tarihçilerinden olan A.
H. Halikov Svyatoslav’ın bu seferinde İtil Bulgarlarını da mağlup ederek onları tabi
kıldığını düşünmektedir. O Svyatoslav’ın 965 yılındaki bu meşhur seferini şöyle
anlatmaktadır:
“O (Svyatoslav) Kiev’den Desna boyunca doğuya hareket etmiştir. Desna’dan Oka
üstlerine geçerken bir yerde Vyatiçlerle karşılaşmış, Rogoj vakayinamecisinin yazdığı gibi
bunlara saldırmıştır. Sonra da 965 yılında Vyatiçlerden, artık ona tabi olan Bulgar-
Burtasların toprakları üzerinden, yani karadan hareketle Bulgarlara karşı başarılı bir hareket
düzenlemiş; onları dağıtarak muhtemelen Jiguli bölgesindeki Varyag-Ruslar’dan satın
aldıkları kayıklarla birlikte Hazarlara inmiş ve burada Hazarya’nın yerle bir edilişini
gerçekleştirmiştir… Ruslar ve Svyatoslav 965’te Hazarların, Bulgarların ve Burtasların
sahip oldukları her şeyi yok etmişlerdir ve onları kendilerine tabi kılmışlardır…”
139
.
Anlaşılan A. H. Halikov da Svayatoslav’ın bu seferini İbn-i Havkal’ın
Rusların Bulgar şehrini yağmaladığı şeklindeki haberiyle özdeşleştirmektedir
140
.
Daha sonra Hazar Kağanlığı hâkim bir devlet olarak varlığını kaybetmiştir.
Svyatoslav’ın Hazar Kağanlığı’na indirmiş olduğu bu darbede ona İtil Bulgarlarının
yardımcı olma ihtimalleri yüksektir. Muhtemelen dağılan Hazar idaresi yüzünden
bir kısım Hazar nüfusu da İtil Bulgar ülkesine iltica etmiştir.
Bazı tarihçilerce Kiev Knezi Svyatoslav İgoreviç 965 yılında Hazarlar
üzerine yürüdüğünde İtil Bulgarlarına ilk seferi yapmış olduğu kabul edilir. Hâlbuki
kroniklerin hiçbiri Svayatoslav’ın Hazar seferinden bahsederken ne Bulgarlardan ne
de Bulgar şehrinden bahsetmemektedirler
141
. Fakat şarkiyatçılar (H. M. Frehn, A. Y.
Garkavi v.d.) bu tarihi seferi, İbn-i Havkal’ın Rusların 969 yılında İtil Nehri
boyunca Hazar, Bulgar ve Burtaslar üzerine yaptığı sefer hakkındaki rivayetleriyle
∗
Alanlar
138
Mualla Uydu Yücel, İlk Rus Yıllıklarına Göre Türkler, Ankara, AKDTYK TTK Yayınları,
2007, s. 2007, s.92-93.
139
A. P. Motsya, A. H. Halikov, Bulgar – Kiev Puti-Svyazi-Sudbı, Kiev, 1997, s.67.
140
Müslüman Coğrafyacıların Gözüyle Ortaçağ’da Türkler, s.120.
141
Fahrutdinov, Oçerki, s.42.
117
özdeşleştirmeye başladılar
142
. İbn-i Havkal bu konuda iki kez rivayet etmiştir. İlk
olarak Bulgar şehri hakkında haber verirken:
“Bulgar küçük şehirdir. Toprakları küçüktür. O önceleri çok meşhurdu… Ama
Ruslar 358 (968-969) yılında onu ve aynı şekilde Hazeran, İtil ve Semender’i yağmaladılar
ve oradan doğrudan Rum ve Endülüs’e gittiler”
143
.
İbn-i Havkal’ın bu haberinin bazı yanlış bilgileri içerdiği kesindir. Bilindiği
üzere Svyatoslav ne 969 yılında ne de bunu takip eden yıllarda İspanya ve Bizans
üzerine yürümemiştir. A. YA. Garkavi nasıl oluyorsa İbn-i Havkal’ın Rum
hakkındaki haberini (Endülüs hakkında susarak) açıklamaya kalkıştı: “Svyatoslav
İtil seferinden sonra Tuna Bulgarlarına sefer yaptı ve (güya) orada Bizans’la
çarpıştı” şeklindeki ifadeyi ortaya atmıştır
144
. Fakat bu düşünce inandırıcı değildir.
Svyatoslav 969 yılında Tuna üzerine sefere niyetlenmiş ise de annesi Prenses Olga
tarafından durdurulmuştur. Ancak 2 yıl sonra annesinin ölümünden sonra 971
yılında Svyatoslav Tuna Bulgarları üzerine yürüyordu
145
. Ama onun Bizans ile olan
savaşı hakkında malumat yoktur. Rus kaynaklarının hiç biri Svyatoslav’ın 969
yılında İtil ayrıca da Rum ve Endülüs üzerine yapmış olduğu sefere şahitlik
etmemektedir
146
. V. V. Barthold’un da söylediği üzere Hazarların yıkılmasından
Ruslar’dan daha çok İtil Bulgarları faydalandılar ve İbn Havkal Ruslar’ın Hazarlarla
birlikte Bulgarları da yok ettiklerini söylüyorsa da Rus vekayinamelerinde buna ait
hiçbir bilgi görünmediği gibi, bundan sonra vuku bulan hadiseler de İbn Havkal’ın
sözü ile uyuşmamaktadır
147
. İbni Havkal 969 yılının olaylarını açıklarken Ruslar
hususunda rivayetler veriyorsa da Svyatoslav ismini hiçbir kez kullanmamıştır. M. İ.
Artamanov’un görüşüne göre İbni Havkal Rusları Normanlarla özdeşleştiriyordu
148
.
R. G. Fahrutdinov bu durumu şöyle özetlemektedir:
142
S. M. Şpilevskiy, Drevnie Goroda i Drugie Bulgarsko-Tatarskie Pamyatniki v Kazanskoy
Gubernii, Kazan, 1877, s.103.
143
Garkavi, Skazaniya Musulmanskih Pisateley, s.239-240, 298-299; Şeşen, İslam
Coğrafyacılarına Göre Türkler, s.165.
144
Fahrutdinov, Oçerki, s.44.
145
Akdes Nimet Kurat, Rusya Tarihi Başlangıçtan 1917’ye Kadar, 4. bs., Ankara, AKDTYK TTK
Yayınları, 1999, s.25.
146
Fahrutdinov, Oçerki, s.44.
147
Barthold, Orta-Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler, s.54.
148
Artamanov, Hazar Tarihi, s.548.
118
“Çok iyi bilinmese de; Bulgar, Burtas ve Hazarların 969 yılında yağma edilmesi
hakkındaki seferin Svyatoslav tarafından değil, Norveç Kralı Garald Errikson tarafından
yapıldığı yönünde bir düşünce vardır. Bu düşünce yüzyılımızın (XX. yüzyıl) Norveçli
tarihçisi E. Kvalen tarafından 30’lu yıllarda ortaya atılmıştır ve belli ölçüde İ. Y.
Kraçovskiy tarafından desteklenmiştir… Sonuç olarak tarihi literatürümüzde kaydedilmiş
olan Svyatoslav’ın 969 yılında İtil Bulgarları üzerine yaptığı sefer aslında tarihi kaynaklar
tarafından doğrulanmamaktadır ve onu yalan saymak mümkündür”
149
.
Sonuç olarak Svyatoslav’ın 965 yılında Hazar Kağanlığı’na indirmiş olduğu
darbe Ruslar açısından vassallıktan kurtulmak ve doğuya giden ticaret yolunu
temizlemek anlamına gelmiştir
150
. Ayrıca Hazar Kağanlığı’nın da çöküşüne işaret
ediyordu. İtil Bulgarları için ise olumlu sonuçlarının olduğu kesindir. Belki de onun
bu darbesiyle Hazar Kağanlığı’nın gücünü kaybetmesi İtil Bulgarlarının iç işlerine
müdahalesini engellemişti. Böylece İtil Bulgar Devleti de tıpkı Kiev Rusyası gibi
tamamen bağımsız hale geliyordu.
İtil Bulgarlarının Yahudi Hazar Kağanlığı’nın hâkimiyetinden çıkmasının
tam tarihiyle ilgili olarak şu ana kadar bilinen hiçbir kaynakta bilgi mevcut değildir.
Elbette İtil Bulgarlarının Yahudi Hazar boyunduruğundan kurtulmasının ilk adımı
İslamiyetin kabulüydü. Anlaşılan tamamen bağımsızlık Svyatoslav’ın Hazar
Kağanlığı’na 965 yılında indirmiş olduğu darbeden sonra gelmiştir. Burtaslar da bu
andan itibaren Bulgarların idaresine girmiştir. Çünkü onların siyasi
bağımsızlıklarına dair herhangi bir işaret bulunmamakta ve ayrıca da Kiev
Rusyasının kontrolüne girdiği hakkında malumat da bulunmamaktadır
151
. Bu
hadiseden sonra Hazar Kağanlığı çağdaşlarının görüş alanından düşmeye ve yok
olmaya yüz tutarken Orta İtil’de çoktan beri var olmaya başlayan ekonomik üretim
gücüyle yepyeni bir devlet ortaya çıkıyordu. İtil Bulgar Devleti’nin Hazar
vassallığından çıkmalarının asıl belirleyicilerinden birisi, idarecilerin daha uzak
toprakların hükümdarlarıyla olduğu kadar komşularıyla da diplomatik ilişkiler
kurabilme ve anlaşmalar yapabilme kabiliyetiydi
152
. Bu manada aşağıda detaylı
olarak vereceğimiz üzere İtil Bulgarları 985 yılında Kiev Rusyası ile antlaşma
149
Fahrutdinov, Oçerki, s.44.
150
Zaiçkin, Poçkaev, Russkaya İstoriya, s.39.
151
Grekov, İzbrannıe Trudı, s.531.
152
Rorlich, Volga Tatarları, s.45.
119
Dostları ilə paylaş: |