196
almıştır. 15 öğrenciyle görüşme yapılmıştır.
Öğrenciler bu çalışma ile yaşadıkları yeri daha iyi
tanıdıklarını, tarihi ve kültürel yönden farkındalık
kazandıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca daha önce sanat
eğitimi ile ilgili böyle bir çalışmada bulunmadıklarını,
projenin başında böyle bir çalışmayı yapıp, yapamaya-
caklarına yönelik kaygı yaşadıklarını söylemişlerdir.
Çalışma ilerlediğinde bu kaygılarından kurtuldukları-
nı, çalışmayı keyifle sürdürürken aynı zamanda grupla
birlikte başarma ve gurur duyusunu da yaşadıklarını,
çalışmanın yaratıcılıklarını geliştirdiğini söyleyerek bu
çalışmayı farklı malzemelerle çocuklara da uygulaya-
bileceklerini söylemişlerdir.
The basic purpose of this paper is to display the studies
performed within a project conducted with European
University of Lefke Dr. Fazıl Küçük Faculty of Education
Pre-school Teaching Department sophomore students
consisting of installation, voice and shadow games with
photographs and models and student views on this
study.
Within the scope of “improving creativity” course, a stu-
dent group of 110 pupils was divided into sub-groups of
6. After determining their study locations these groups
started photo-shoots. 56 of these photographs were ex-
hibited in the exhibition of the project. In the second part
of the project these groups made 30 models related to
the places in the photographs. These models were pre-
pared so that it would allow shadow games with flash
lights in a dark environment. In the third part of the
study, the voices of people who live/lived in the buildings
that could be seen in the photos and models were used
as “oral history study”. Each group conducted an oral
history study related with the location in their project
and recorded these voices so that they could be em-
ployed in the project. The fourth part of the study was
reserved for the panel titled “Lefke: The Place I Live”. In
this panel, four panellists who lived in Lefke and have
social, cultural etc. narrations about Lefke were invited.
In the last part, an interview form was prepared so that
the opinions of students related to the project could
be collected. After validation and reliability checks,
this form consisted of 10 questions. 15 students were
interviewed.
Students stated that they better knew the place they
lived and gained cultural and historical awareness with
this study. In addition, they reported that they did not
take part in any study related to art education before
and that they had concerns about whether they would be
successful or fail at the beginning of this project. They
assert that as the study progressed, they recovered
from this anxiety and as they continued with the study
with pleasure they also enjoyed the feeling of success
and pride with the group and that the study improved
their creativity; they also remarked that they could apply
this study on children with different materials.
Giriş
Erinç (2008, s.9). sanatı sosyolojik açıdan yorumlarken;
tüm insanların sanatla doğrudan ya da dolaylı olarak
ilişki kurduklarını, kimi sanatı salt hoşça vakit geçirme
aracı olarak kabul ederken, bazılarının da kendilerini
geliştirme, beğenilerini daha rafine etme aracı olarak
gördüklerini söylemektedir. Sanatla kurulan bu ilişkinin,
kişiyi sanatsal uyaranlarla karşılaştırdığımızda sanata
daha yakınlaştıracağı da söylenebilir.
Artut (2001, s. 88 ) sanat yoluyla öğrenmenin eğitim
kuramları bağlamında, öğretici ile öğrenen arasında
önceden programlanmış estetik duyarlık çerçevesinde
oluşan anlamlı, amaçlı ilişkilerle gerçekleştiğini, sanat-
sal etkinliklerde öğrencinin gelişim ve hazırbulunuşluk
düzeylerine uygun programlar hazırlanması gerektiğini
belirtmektedir.Yaratıcı etkinlikler sürecinde sanatsal
öğrenmeden söz edebilmek için görüp farkedebilme,
anlayıp sezebilme, uygulayarak ve üreterek yaratabilme
eyleminin gerçekleşmesi gerektiği üzerinde durmak-
tadır. Sanat yoluyla farkındalık kazanma sürecinde
yaratıcılık kavramı önemli bir yer almaktadır.
Storr (1992, s. 246 ) yaratıcılığın tanımlamasını yapar-
ken, yetenekli kişilerin herkeste değişken derecede var
olan iç gerilimler ve kişilik çözümlemeleriyle uzlaşma
ya da bunlara simgesel çözümler bulmak için benimse-
dikleri bir yol olduğunu söylemektedir. Yaratıcılık kav-
ramı bir yöntem olarak ele alındığında ise; farklı görüş,
orijinal bir fikir veya fikirler arasındaki yeni bir ilişkiyi
görmenin yeni bir yolu olarak da anlamlandırılabilir.
Yaratıcılık bir üretim olarak ele alındığında, bunu en
iyi şekilde sanat çalışmaları, bilimsel bulgular ve yeni
düzenlemeler açıklayabilmektedir (Adıgüzel 2010, s. 25).
Yaratıcılık sürecinin, tüm duyuşsal ve düşünsel etkinlik-
lerde ve her tür çalışma ve uğraşın içinde var olduğunu
söyleyen San (1985, s. 9) yaratıcılığın yalnız sanatsal
süreçlerde karşımıza çıkmadığını, insan yaşamının ve
insanlığın evriminin tüm yönlerinde yer alan temel bir
yeti olduğunu ve insan tarafından tamamlanmış her işte
yaratıcılık kavramının temel bir öğe olarak bulunduğunu
söylemektedir.
Çocuklar sanatsal etkinlikler yoluyla deneyim kazan-
maktadırlar. Sanatsal çalışmalarda yaratıcılık, göz
önünde bulundurulması gereken en önemli faktörlerden
biridir. Yaratıcı etkinlikler çocuğun, esneklik, duyar-
lık, denge, mutluluk, tatmin ve rahatlama sağlayarak
çocuğun duygusal gelişimine katkı sağlarken, iletişim,
paylaşma, takdir edilme ve beğeni gibi özelliklerini
geliştirerek sosyal alanda; somut ve soyut düşünme,
planlama yapma, uzamsal ilişkiler kurma, seçim yap-
ma ve kişisel anlam kazandırma becerisini geliştirerek
bilişsel alanda gelişimini sağlamaktadır. Çocuğun es-
tetik gelişimini destekleyerek; renk, doku, şekil-biçim,
çizgi-mekan ilişkisini kurmasını sağlamaktadır (Sevinç,
2004, s.112) . Güncellenen okul öncesi eğitim programı
da bütüncül bir yaklaşımla, çocuğun sosyal ve duygusal,