271
Derya DATLI
Pes ferişteler Ādem’in cānın kabz itdiler, yudılar, kefenlediler, hanūtladı-
lar
12
. (TİKT-34a/4)
Eger oġlancuġum önümde boġazlasalar, gendü elüm-ile kefenlesem, defn
eylesem yegrekdi. (TİKT-111b/15)
… melik ol gişi ola, her gişi gendüyi ol ‘asāya kıyāslar-ıdı… (TİKT-
128a/12)
Dāvud ġāyet ġayretlü idi, kaçan evinden çıksa kapusını kilidlerdi. (TİKT-
130b/3)
İbrāhim anı nikāhladı, şunun üzerine kim anı incitmeye. (TİKT-62a/11)
... gāh Allah Ta‘ālā bunları ‘ibadet çokluġı-y-ıla sıfatlar, gāh kuvvat-
luġı-y-ıla sıfatlar, gāh sūratları hūblıġı-y-ıla sıfatlar... (TİKT-22a/16)
... ve dahı içini ve taşını ziftleye ve dahı buna kuş gögsi gibi gögüs eyleye
kim suyı yara. (TİKT-45a/19)
Böyle digeç kız Beyregi ‘āşıklamış-idi. (DKK
13
-98/6)
... er adam ivde olmasa, ol anı yidürür içürür ağırlar ‘azizler gönderür.
(DKK-7/9)
Kāfirün cāsūsı cāsūsladı, vardı kāfirler azġunı Şökli Melike haber virdi.
(DKK-38/1)
Baba içinde big yigitler öldürseler kan sorarlar mı da‘vilerler mi? (DKK-
128/12)
... menüm kanum komayasın alasın dimiş, varalum düşmeni haklayalum
di didi. (DKK-301/2)
Aruz cümle bigleri hil‘atladı
14
. (DKK-295/6)
Konur atın mahmuzladı Kazan Big yola gitdi. (DKK-44/2)
Depegöz aydur: Menüm hazinem var, ol kocalar almasunlar, var möhürle
didi. (DKK-229/4)
Siz kılıç üşürün paralan, aradan Beyregi götürelüm. (DKK-295/10)
Taş Oğuz bigleri bile yağmalar-idi, bigler gelür Kazanı selāmlar gider-idi.
(DKK-294/13)
12 Ölüyü ilaçlamak.
13 Dede Korkut Kitabı çalışmamızda bu kısaltmayla yer almaktadır.
14 Kaftan giydirmek.
272 -La- / -Le- İsimden Fiil Yapma Ekinin Türkçeleştirme Fonksiyonu
Oğuzun ak sakallu kocaları görende ol yigidi tahsinleyen, al mahmuzu
şalvarlu, atı bahri hotazlu Kara Göne oğlı Kara Budak çapar yetdi. (DKK-
60/8)
Ol sözi katı ‘acebledi ‘Ali
Bes resūle geldi ol dem ol veli (MN
15
-470)
2. –la / -le Ekinin Fiil İşletme Ekleriyle Genişletilmiş Şekillerinin Kul-
lanımı
Eski Anadolu Türkçesi devresine ait eserler incelendiğinde ekin yalnızca
-la- / -le- şeklinin değil, fiilden fiil yapma ekleri -n- ve -ş- ile genişletilmiş
-lan- / -len-, -laş- / -leş- şekillerinin de Türkçeleştirme fonksiyonlu olarak
kullanıldığı tespit edilmiştir.
2. 1. -laş- / -leş-
Adı geçen metinler üzerinde yapılan taramada -la- / -le- isimden fiil yapma
ekinin -ş- işteşlik ekiyle genişletilmiş şeklinin Eski Anadolu Türkçesi metin-
lerinde çokça yer aldığı görülmektedir.
Arada bir dilenci dahı yok hey dirig, diyüp birbirleriyle helāllaşup turdı-
lar. (HN-II.c.-51a/5)
Şehzādeler de şāhla vedā‘laşup, çādırlarına gelüp, birkaç gün yol tedārigin
görüp, Safvān dahı Hümā’yı alup bir gün bunlar bir kezden revāne oldılar.
(HN-II.c.-54a/1)
Çün işitdiler bular uşbu düşi
‘Acebleşür tanlaşurlar bu işi (DY-2b/32)
Agu virsün Melik Reyyāna sāki
Hem ittifāklaşsun hon-salār dahı (DY-22a/620)
Hakk-ı ‘abd ise helālleşüp hakku’l-lāh ise kazāsı ve keffāreti olanın kazā-
sın ve keffāretin itmekdür. (VN-25a/9)
… anun-ıla dahı bi-‘aynihi bu resme söyleşdi ve cevāblaşdı. (TİKT-
175a/18)
Ādem-ile Mūsā Allah katında huccatlaşdılar. (TİKT-35b/14)
Bunları gördüginde haberleşdi, görelüm hanum ne haberleşdi. (DKK-
95/5)
15 Arif’in Mirāc-ı Nebi adlı eseri çalışmamızda bu kısaltmayla yer almaktadır.
273
Derya DATLI
Babasınun anasınun elini öpdi, halāllaşdı, hoş kalun didi. (DKK-225/7)
2. 2. -lan- / -len-
-la- / -le- ekinin -n- dönüşlülük ekiyle genişletilmiş şeklinin söz konusu
Eski Anadolu Türkçesi metinlerinde sıklıkla yer aldığı görülmektedir.
Ey nā-bekar öğlen ne ‘aceb gururlanursun.(HN-III.c.-26b/9)
Kızını hamama koyup bana karşu göndermiş safālansun diyü. (HN-III.c.-
91b/4)
Her nesneyi ki bilmezdüm anı sormakdan ‘arlanmadum, sordum. (GT-
75a/14)
Anun va‘zından devletlenüp müstefid olasın. (GT-29a/11)
Anda olasın ve hem dahı senün berekātun-ıla fāyideleneler. (GT-27a/14)
Eger yar beni depelemege kasd idesi olursa sen dimegil ki ben can-içün
gussalanam. (GT-6b/7)
Nice tekebbürlenüp geçmiş devletüni tasavvur idersin. (GT-53a-3)
Seyyid öninde turalar zārlanup
Bu nişāndan zinhār deyü ‘ārlanup (DY-28a/807)
Gönli ferāhlandurur, ta‘āmı hazm itdürür, zihni kavi eyler. (KML
16
-
21b/12)
Yimişleri çok yimek, ense üzerine çok yatmak, ġussalanmak, melūl olmak.
(KML-5a/4)
Ġussalanmak bir yıllık kuvvat giderür. (KML-5b/1)
…nefesi kuvvatlandurur, gönli ferah eyler ve safradan olan kusmagı ve
hem safradan olan ishāli zāyıl eyler. (KML-20a/11)
… pervāz ura ve celvelene hemān-dem ‘acz ve fenā ayagınun karalıgına
nazar kıla…(KKMU-51a/10)
… gönli tasfiye terbiyetiyle saykallu dutmakdur ve rūhı cilālandurmak-
dur. (KKMU-100a/3)
… gazab vaktında ki hak görici gözler ve hak işidici kulaklar hicāblanur
nesene dimeye. (KKMU-78a/7)
16 Şirvanlı Mahmud’un Kemāliyye adlı eseri çalışmamızda bu kısaltmayla yer almaktadır.
Dostları ilə paylaş: |