49
toplumunun zorlu tarihî serüvenlerinde gelenek- göreneklerin etkisi ve önemi, far-
kındalıkları ifadelere içtenlikle yansımıştır. Kazak kültürü ve Kazakların kimlik
algısı arasında doğrudan bir ilişki bulunduğunu şöyle ifade etmişlerdir:
Tabii ki Kazaklar, gelenek- göreneklerini korudu. Yoksa, Kazaklar,
Kazak olur muydu? Niçin korumasın? Bugünlere koruduğumuz için gel-
dik. ‘Ulttığını saklamayan Kazak; Kazak emez.’ (Geleneklerini korumayan
Kazak; Kazak değildir), diye söz vardır (Kaldıkız Hanım, Türkistan- Bek-
zat Avdanı/Bölgesi, 28.09.2010 tarihli görüşme).
Kazaklar, geçmişte de şimdi de geleneklerini saklıyorlar, şükürler
olsun. Geçmişte korumasa, Kazaklar bugüne gelmezlerdi (Türkistan- Ko-
münizm Bölgesi, 28.09.2010 tarihli görüşme).
Sovyet döneminde Kazak toplumu, aile içerisinde yapılan gelenek ve göre-
nekleri uygulama konusunda hassas davranmışlardır. Kazaklar için aile kurumu, ge-
leneklerini koruma ve kendilerini ifade etme yerleri olmuştur. Kazak gelenek ve
göreneklerini koruma noktasında önemli bir kurum olan ve aile içi ilişkilerin bütün
samimiyeti ve değerleriyle sürdürülmesi etkilidir. Buna rağmen, Sovyet döneminde
aile içi gelenek ve görenekleri yapma ve sahip çıkma anlamında olumsuz etkisi de
olmuştur. Günümüzde de bazı gelenek ve göreneklerin az uygulanmaya başladığını
da ifade etmişlerdir:
Geleneklerimizi sakladık. ‘Beşik Toy’, altı aylıkken ‘Bağrından
Tabak Alma’, ‘Sünnet toy’,‘Şildehana’ yaparız. Hepsini koruduk. ‘Kır-
kını Çıkarma’, ‘Dilaçar Toyu’nu vakti gelince yapıyoruz. Geçenlerde kö-
yümüze gidip, torunumun ‘Dilaçar Toyunu’ verdik. Kazaklar, gelenek-
lerini geçmişte çok sakladı. Sovyet zamanından itibaren gösterişsiz yap-
tık, yapamadık. Kendimiz gizli gizli yaptık. Şimdi daha iyi yapıyoruz.
Gelinler, torunlar, kızlarımızla yapıyoruz. Büyüklerin sözünden çıkmaz-
dık, kızlar kız gibi, gelinler gelin gibi davranırdı. Ev ahalisine selam du-
rup, eve gireriz. Kazak ailesinde boşanmalar olmazdı, Sovyet zamanında
çoğalmaya başladı. Geçmişte daha iyi ailelerdik, gelinin takılarını yapar-
dık. Oramal (başörtüsü) takardık. Kazakların geleneksel kıyafetlerini
(Kiymeşek) giyinirdik. Bizim Nevruz Bayramımız çok önemlidir, o dö-
nemde de kutladık. Şimdi de oramal (başörtüsü) takıyoruz; ama giderek
azalmaktadır (Yercemal Akimsdıkbayeva, Almatı- Merkez, 14.11.2010
tarihli görüşme).
Kazak örf âdetlerini uyguladığımız bir aileye sahiptik. Gelenek-
lerimize koruduk (Gümüş Hanım, Türkistan- Merkez, 13.09.2010 tarihli
görüşme).
Yapılan görüşmelerde şöyle bir paradoks da göze çarpmaktadır: Gelenekleri
koruma noktası Sovyet dönemi ve günümüz karşılaştırıldığında, Sovyet döneminde
koruduklarını ifade etmişlerdir. Diğer görüşmeciler ise, baskılara maruz bırakıldık-
larını ve yapamadıklarını hatta günümüzde azalmaya başladığını; bağımsızlık son-
rasında ise, Kazakların geleneklerini daha iyi yaptıklarını, dillerine, gelenek- göre-
neklerine sahip çıktıklarını ifadeleri yer almaktadır:
Bazıları geleneklerimizi yaptı, bazıları yapmadı. Benim kızıma
50
sırga (küpe) takıldı, dünürlerim oldu. ‘Sünnet Toy’, ‘Tusau kesüw’ yapı-
yoruz. Gelenek göreneklerimiz koruduk, Stalin döneminde oramal (baş-
örtüsü) taktık, okuduk (Timekül Hanım, Türkistan- Krupskaya Auılu/
Köyü, 29.09.2010 tarihli görüşme).
Sovyet zamanında oğullarımı sünnet yaptırmadım; yasaktı. Eşim
komünisttir ve Sovyet hayranıdır (Sandugaş Hanım, Türkistan- Otuzjıl
Auılu/Köyü, 14.09.2010 tarihli görüşme).
Model 2: Uyum ve Bütünleşme Modeli
Model Okuma: Uyum ve bütünleşme modeli, toplumun kültür yapısını oluşturan
gelenek- göreneklere bağlılık, kimlik yapısında uyum ve bütünleşme sağlayarak olumlu
etkide bulunurken; Sovyet döneminde var olan toplumsal yapıyı değiştirmeyi sağlamak
için çatışmalar oluşturulmuştur. Kazak kimliğinde korunmacı tavır göstermelerine sebep
olmuştur. Uyum ve bütünleşme modelinin sonucunda ortaya çıkan Kazakistan Cumhuri-
yeti’dir. Kazakların kimlik oluşumunda, Sovyet Birliği döneminin olumsuz etkisine
rağmen, Kazak gelenek ve göreneklerine bağlılık ve boy teşkilatları, yedi ata geleneğinin
yaşatılması, bozkır toplum teşkilat yapısı ve anlayışının günümüze kadar belli bir
hiyerarşi içerisinde işlemesi olumlu yönde etkilemiştir. Boy teşkilatlarının kuralcılığı ve
soya bağlılığı sağlaması sebebiyle oluşan etnik aidiyet duygusu Kazak kimliğini
oluşturmuştur. Bu özellikler günümüz Kazak Türklerinin varlığını ve Kazakistan
Cumhuriyetinin bağımsızlığını sağlamıştır. Bu modelde XV. yüzyıldan itibaren Kazak
toplumunun oluşum sürecinde kültürlerine bağlılık göstermeleri milliyetçiliklerinin
temelini oluşturmaktadırlar.
51
Sonuç ve Değerlendirme
Sonuç olarak, Kazak milliyetçiliğinin, Kazakların millî kimliklerini ortaya
koymayı başardıkları söylenebilir. Kazakistan’ın ve Kazak millî kimliğinin tarif edil-
mesinde; ülkeye özgü niteliklerin, kültürel özelliklerin ve gelenek-göreneklerin
önemli yer tuttuğu anlaşılmıştır. Kazaklar, ulusal kimlikleri yeniden inşası için
kültürel miraslarına odaklanıldığı, Kazakların bağımsızlık sonrası süreçte kimlik ile
aidiyetin ve kültürel mirasın geri alınışına dair normatif (davranış) korunmacı bir
boyutun etkili olduğu görülmüştür. Bu normatif korunmacı boyut, Sovyet Birliği ve
modernizm’e karşı gerçekleşmiştir. Aslında Sovyetler Birliği’nin yapmak istediği
“Sovyet İnsanı” oluşturma yani toplum mühendisliğini başaramadığını, sadece Orta
Asya halklarını ayrıştırma politikasını uyguladığı söylenebilir. Bu ayrıştırma
politikası ise, diğer Türk halklarında olduğu gibi Kazakların millî kimliklerini
desteklemiştir.
KAYNAKÇA
Hosking, Geoffrey . Rusya ve Ruslar (Erken Dönemden 21.Yüzyıla Kadar). Çev. Kezban
Acar. İstanbul: İletişim, 2011.
Nazarbayev, Nursultan. Tarihin Akışında. Redaksiyon: Zafer Kibar. Ankara: Kazakistan
Cumhuriyeti Büyükelçiliği, 2012.
Smith, Anthony D. Millî Kimlik. Çev. Bahadır Sina Şener. İstanbul: İletişim: 2009.
Usta, Ali Deniz. The Reconstruction Of The Past ın The Process of Natıon Buıldıng In
Kazakhstan. Middle East Technıcal Unıversty (ODTÜ). Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Avrasya Araştırmaları Dalı. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Ankara: 2007
Yıldız, Süleyman. “Kimliklerin ve Millî Kimlik Kavramlarının Toplumsal Niteliği”. Milli
Folklor Dergisi, 19 (74), 9-16. Ankara: 2007.
Yorulmaz, Osman. Başlangıçtan Hanlığın Feshine Kadar Kazak Türkleri İle Çarlık Rusya
Arasındaki Siyasi İlişkiler. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2013.
Kaynak Kişiler:
Aykin Hanım, 19.09.2010, Türkistan- Kuşata Auılu/Köyü, Ulu Cüz, Okur- Yazar değil, 96
yaşında.
Bayan Ergöbek, 23.09.2010, Türkistan- Merkez, Orta Cüz, Üniversite Mezunu, 54 yaşında.
Cemile Zekimkızı, 14.11.2010, Almatı- Merkez, Kişi Cüz, Üniversite Mezunu, 64. yaşında.
Güljan Sauıle Hanım, 14.10.2010, Çimkent- Merkez, Koja, Üniversite Mezunu, 52 yaşında.
Gümüş Hanım, 13.09.2010, Türkistan- Merkez, Orta Cüz, Üniversite Mezunu, 59 yaşında.
Kaldıkız Hanım, 28.09.2010, Türkistan- Bekzat Avdanı/Bölgesi, Orta Cüz, Üniversite
Mezunu, 78 yaşında.
Karlığaş Hanım, 24.09.2010, Türkistan- Bekzat Avdanı/Bölgesi, Töre, İlkokul Mezunu,
72 yaşında).
Kantkül Hanım, 16.11. 2010 Almatı- Merkez, Orta Cüz, İlkokul Mezunu, 83 yaşında.
Neriman Hanım, 21.09.2010 Türkistan- Merkez, Ulu Cüz, Üniversite Mezunu, 52 yaşında.
Ötebay Sauıle Elçibekkızı, 19.10.2010, Çimkent- Merkez, Ulu Cüz, Üniversite Mezunu, 52
yaşında.
Rosa İmanaliyevi Osmanalikızı, 14.11.2010, Almatı- Merkez, Ulu Cüz, Üniversite Mezunu,
60 yaşında.
Urumgül Hanım, 11.10.2010, Çimkent- Turan Auılu/Köyü, Kişi Cüz, İlkokul Mezunu, 77
yaşında.
Dostları ilə paylaş: |