Yazi takip ahmet Dede Secretary yayin tüRÜ Üç Aylık, Uluslararası, Süreli Yayın Type of Publication



Yüklə 4,8 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə101/106
tarix17.11.2018
ölçüsü4,8 Mb.
#80181
növüYazi
1   ...   98   99   100   101   102   103   104   105   106

KİNDÎ’DE HULFÎ KIYAS/İMKÂNSIZA İNDİRGEME’NİN KULLANIMI
233
olamaz. Cisimden ayrı olmayan süreci daima cisimden ayrılmayan hareket
belirlediği  için  cisim,  hareket  ve  zamandan  hiçbiri  diğerinden  önce  gel-
mez.
33
 Böylece  ortaya  çıkmıştır  ki  nicelik  ve  niteliğe  ilişkin  hiç  bir  şey
bilfiil sonsuz olamaz. Cisim zamandan önce olamayacağına göre mahiyeti
itibariyle âlemin sonsuz olması imkânsızdır. Mahiyetçe sonlu olması zo-
runlu olduğuna göre onun ezelî olması mümkün değildir.
34
Kindî’nin  zaman,  hareket  ve  genel  olarak  cesamet  ile  alakalı  olduğu
noktalarda sonsuzluk kavramına fazlasıyla yer vermiş olması dikkat çeki-
cidir. Fakat onun ilgisi boş, nazarî mülahazalardan kaynaklanmış değildir.
Allah’ın varlığını ispat, yoktan yaratma (ibdâ’), imkân, Allah’ın iradesiyle
âlemin yok olması gibi önemli meselelerde kelâmî ilgisinden kaynaklan-
maktadır. Bunların hepsi onun nazarında bilfiil sonsuz bir silsilenin imkân-
sızlığı  görüşüne  dayanmaktadır.  Bu  görüşü Aristo’dan
35
 alan  Kindi,  onu
farklı metafizik maksatlar için kullanmıştır.
36
Kindî’nin bu şekilde cismin
sonsuz olamayacağını diyalektik bir süreç içerisinde hipotezlerle izah edip,
asıl gerçekliğin başlangıçta ezelî olan bir Tanrı’nın varlığı olduğunu vurgu-
laması onun dillendirdiği şeylerin tamamının son gayesidir.
37
A. . Hilbert  aradoksundaki 
zümsüzlüğün Kindî nin  amanın 
Sonluluğuna  air  elillendirmesindeki 
zümü
Aristo ile başlayan ve İslâm düşüncesinde önemli temsilcilerle devam
eden klasik mantığın gelişim safhasında Kindî’nin de bir katkısı vardır.
38
O,
33 
Şu ilginç anekdot zamanın başlangıcı ile ilgili tartışmada aksiyomları sorgular nite-
liktedir: “Yaşamını yitik zamanı aramaya adamış Nobel Ödüllü kimyacı Ilya Prigogi-
ne ile astrofizikçi  ean Audouze arasında şu konuşma geçer: Büyük patlama belki de
evrenin başlangıcı değil, bizim evrenden söz edebilme olanağımızın başlangıcıdır.
Belki de tek olmayan bu başlangıcın öncesi üzerinde şu anda söyleyebileceğimiz bir
şey yok. Büyük patlamayla birlikte yaşlı çift zaman ve uzam doğar. Progogine, za-
manın başlangıcından öncesine ilişkin bir şeyler tasarlamaya çalışıyordu. Audouze,
bunun olanaksız olduğunu, zamanın bir dayanağı, üzerine izini yansıtabileceği bir
gereç olmadıkça hakkında konuşmanın olanaksız olduğunu söylüyordu. Zamana bo-
yun eğen bir şey olmadıkça zamanın var olamayacağını öne sürüyordu.”  ean-Claude
Carriere, “Sfenks’in Soruları”,  amanların Sonu  stüne S yleşiler içinde, haz. Cat-
herine David v.dğr. (İstanbul: Yapıkredi Yayınları, 2001), 135.
34 
Kindî, “İlk Felsefe Üzerine”, 152-153.
35 
Bu konuda bkz. Aristoteles,  aman Kavramı, çev. Saffet Babür (Ankara: İmge Kita-
bevi, 1996), 14-17, 23-25.
36 
Fahri, İslâm Felsefesi Tarihi, 111.
37 
Cevher Şulul, Kindî Metafizi i (İstanbul: İnsan Yayınları, 2003), 54.
38 
Aksi görüşlere rağmen Ali Sedâd Kindî’nin mantığa katkısına vurgu yapmıştır. Ona
göre İlk Muallim Aristo Organon’unu bir araya getirerek mantık ilmini cem ettikten
sonra bu ilim Kindî tarafından ilk hizmetini almıştır. Ardından ikinci katkıyı Mualli-
mu’s-Sânî Fârâbî yapmış ve nihayetinde Şeyh-i Reis İbn Sînâ Aristo’nun mantığını
pek mükemmel bir yolla tahrîr eylemiş Necât kitabına derç etmiştir. Sedâd, Mîzâ-


DİYANET İLMÎ DERGİ  
· 
 CİLT: 54  
· 
 SAYI: 2  
· 
 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN 2018
234
Öklit ve Batlamyus (ö. 168)’un aksiyomlarının izahından yola çıkarak âle-
min sonlu olduğunu ispat etmede mantık ve matematiği kullanmıştır. Özel-
likle  klasik  mantık  üzerinden  hareketle  çalışılan  bu  konular,  XIX.  asrın
sonlarına doğru artık anlaşılamaz hale gelmiş ve bu tarz meseleler ‘para-
doks’ kavramı kullanılmak suretiyle çözümsüz ilan edilmiştir. Bu dönem-
de, cümleler teorisindeki paradokslar meselesi matematikçilerin dikkatini
mantık üzerine çekmiştir. Bernard Rusell (ö. 1970) bu paradoksların kökü-
nün derin olduğunu göstermiştir. Ona göre paradokslardan kaçınmak için
mantık çalışmalarına yönelmek gerekir.
39
Bununla beraber Rusell, mesele-
nin çözümü için klasik mantığın yetmeyeceğini iddia etmiştir. Rusell ve
arkadaşı Whitehead (ö. 1947) bu konunun çözümü için Principia Mathe-
matica  (ilk  yayın  tarihi:  1910)  adlı  eserini  yayınlamış,  ardından  yine  bu
meselede  David  Hilbert  (ö.  1943)  ve  Paul  Isaac  Bernays  (ö.  1977)  ise
Grundla en der Mathematik (ilk yayın tarihi: 1928) adlı eserini lojik man-
tığın kuruluşunun ilanı için yayınlamışlardır.
40
Böylece paradokslarla ilgili
meselenin mantık ve matematik temelli olduğu anlaşılmış ve bu yöndeki
çalışmalar mantığın olduğu kadar matematiğin de bir konusuna dönüşmüş-
tür.
Kindî ile 20. yüzyılın önemli Alman matematikçisi David Hilbert ara-
sındaki  ilişkiyi  temellendiren  bu  girişten  sonra;  modern  matematiğin  bir
paradoks olarak algıladığı âlemin ve âlemle bağlantılı olarak zamanın, ha-
reketin ve mekânın sonsuzluğu tartışmasının, Kindî’de mantık ve matema-
tikten hareketle nasıl metafizik bir probleme dönüştürüldüğünü ve bunun
da ne şekilde çözüme kavuşturulduğunu Hilbert’in “Sonsuz Otel Odaları”
paradoksu ile karşılaştırarak izah etmek zorunlu gözükmektedir. Konunun
izahı için öncelikle William  ane Craig (d. 1949) tarafından “Kelâm Koz-
molojik Kanıtı” olarak adlandırılan delillendirme yönteminin kullanıldığı
aksiyomlardan yola çıkarak Kindî’deki benzerliğe dikkat çekmek yerinde
olacaktır. Her iki delillendirme yönteminde kullanılan ve Öklit’ten (veya
Batlamyus) geldiği aşikâr olan aksiyomlar benzer netice vermektedir. Bu-
rada özellikle “bir sonsuzun imkânsızlığına dayalı kanıt” önermesine dik-
kat çekerek bu aksiyom üzerinden meseleyi aşağıda tartışmak istiyoruz.
nu’l-uk l, 117.
39 
Paradokslar doğruluk değeri açısından nihai olarak doğruluğu ispatlandığında yanlış-
lığı, yanlışlığı ispatlandığında doğruluğu açığa çıkan argümanlardır. Yani karşıt öner-
melerin birbirini zorunlu kıldığı durumlardır. Paradokslar, Hulfî kıyasın da konusu
olan karşıt önermelerin incelenmesi açısından önemlidir. Yalnız paradokslarda Hulfî
kıyasın ulaşmaya çalıştığı iki değerli bir doğruluk değerine ulaşmak mümkün olma-
maktadır. Benzer şekilde hulfî kıyas dilemmalardan ve antinomilerden de farklıdır.
Hacıbenlioğlu v.dğr., “İslâm Mantıkçılarına Göre Hulfî Kıyasın Bilgi Değeri ve De-
netlenmesi”, 55-56.
40 
Öner, Klasik Mantık, 12-13.


Yüklə 4,8 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   98   99   100   101   102   103   104   105   106




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə