66
Fenoterapi
Oktay Sinanoğlu, (d. 25 Şubat 1935, Bari - İtalya) Türk kuram-
sal kimyacı ve moleküler biyolog.
Babasının(Nüzhet Haşim Sinanoğlu) bir başkonsolos ola-
rak görev yapmış olduğu Bari’de doğdu. 1939 yılında İtalya’da
II. Dünya Savaşı’nın başlamasının ardından ailesiyle Türkiye’ye
döndü. Oktay Sinanoğlu, sonradan TED Koleji olan Ankara
Yenişehir Lisesi’ne 1953 yılında burslu öğrenci olarak girdi ve
okulu birincilikle bitirdi. Okulun bursuyla kimya okumak üze-
re ABD’ye gitti. 1956’da ABD Kaliforniya Üniversitesi Berkeley
Kimya Mühendisliği’ni birincilikle bitirdi.
1957’de Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nü sekiz ayda
bitirerek yüksek kimya mühendisi oldu. “Alfred Sloan” ödülü-
nü aldı. 1959’da Kaliforniya Üniversitesi Berkeley’de kuramsal
kimya doktorasını tamamladı. 1960’ta Yale Üniversitesi’nde
öğretim üyesi (asistan profesör) oldu.
1960-61 yıllarında atom ve moleküllerin çok-elektronlu
kuramı ile “Doçent” oldu. 1963’te 50 yıldır çözülemeyen bir
matematik kuramını bilim dünyasına kazandırarak 26 yaşında
“tam profesör” unvanını aldı. 20. yüzyılda Yale Üniversitesi’nde
bu sanı kazanan en genç öğretim üyesidir
[1]
.
1962 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi mütevelli he-
yeti yalnız Oktay Sinanoğlu’na mahsus olmak üzere kendisine
Danışman Profesör ünvanını verdi. Yale Üniversitesi’nde ikinci
bir kürsüye daha profesör olarak atandı. 1973’de Almanya’nın
en yüksek “Aleksander von Humboldt Bilim Ödülü”nü ilk ka-
zanan kişi oldu. 1975’de Japonya’nın “Uluslararası Seçkin Bi-
limci Ödülü”nü kazandı; yine 1975 yılında özel kanunla Oktay
Sinanoğlu’na ilk ve tek Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanı
verildi. 1976’da Japonya’ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi
olarak gönderildi. Kendisi Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim
ilişkilerinin temellerini atmıştır. Amerika Bilim ve Sanat Aka-
demisinin ilk ve tek Türk üyesidir. Meksika hükümeti tarafın-
dan yüksek Bilim Ödülü “Elena Moshinsky” ile ödüllendirildi.
Dünyada yeni kurulmaya başlayan moleküler biyoloji da-
lının ilk profesörlerinden biri oldu. DNA sarmalının çözelti
içinde o biçimde nasıl durduğuna açıklama getirdi. Dünyanın
pek çok yerinde buluşları ve kuramları ile ilgili konferanslar
verdi.
1980’li yıllarda çalışmalarını kimya biliminin basit bir şe-
kilde öğretilmesine yönelik bir kuramsal çerçeve üzerinde yo-
[1] http://www.yale.edu/opa/arc-ybc/ybc/v26.n2.news.07.html
YALE Üniversitesi bülteni
ğunlaştırdı. Ancak 1988’de yayımlanan çalışmaları akademik
dünyada ilgi görmedi. 1993’te Yale Üniversitesi’ndeki profe-
sörlük görevlerinden erken sayılabilecek bir yaşta emekliye
ayrıldı. Aynı yıl Türkiye’ye dönerek Yıldız Teknik Üniversitesi
Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü’nde profesörlüğe atan-
dı. 2002 yılında bu görevden de emekliye ayrıldı.
Türkiye’de bulunduğu dönemde çalışmalarını daha çok Türk
ulusal kimliği ve Türk diliyle ilgili milliyetçi görüşlerini yayma-
ya adadı. Eğitim dilinin resmi dil olması gerektiğini ve yabancı
dilin takviyeli olarak öğretilmesinin gerektiğini savunmakta-
dır. Matematiksel yapısından dolayı Türkçenin en iyi bilim dili
olduğunu söylemektedir
[2]
.
Yaşamı boyunca Kuantum Mekaniği’ne birçok katkıda bulun-
muş bir bilim adamıdır. P.A.M.Dirac’in de üzerinde uğraştığı
ancak çözümleyemediği bir problemi, “Kuantum mekaniğinde
Hilbert uzayının topolojisi ve içerdiği yüksek simetrileri çöz-
dü.
[3]
Böylece Kimya bilimini bu topolojik inceleme ile sağlam
bir temele oturttu.
Tüm akademik çalışmaları içinde en önemli 5 kuramı şöyledir:
* Many Electron Th
eory of Atoms and Molecules (1961) –
Atom ve moleküllerin çok elektronlu kuramı
[4]
.
* Solvophobic Th
eory (1964) – Çözgen-iter kuramı
[5]
.
* Network Th
eory (1974) – Kimyasal tepkime mekanizmaları
kuramı
[6]
.
* Microthermodynamics (1981) – Mikrotermodinamik
* Valency Interaction Formula Th
eory (1983) – Değerlik kabu-
ğu etkileşim kuramı
[7]
.
[2] http://amacad.org/publications/BookofMembers/ChapterS.pdf
American Academy of Arts & Sciences Academy Members, 1780-2010
[3] Atatürk ve Türk Bilim Dili - Prof.Dr.Oktay SİNANOĞLU -1971
[4] Computational Chemistry Yazar: Jerzy Leszczynski
[5] Proc Natl Acad Sci U S A. 1961 August
[6] interscience.wiley.com
[7] quantum-chemistry-history.com
Asrın Dehası
Oktay Sinanoğlu
67
Fenoterapi
3./9. yüzyılın ilk yarısında yaşamış Benü Müsâ («Musa’nın
Oğulları») olarak bilinen Müsâ b. Şâkir’in üç oğlu (Muham-
med, Ahmed ve el-Hasan), Kitâb el-Hiyel
[1]
1 isimli kitapların-
da yüzüncü düzenek olarak, nesneleri sulardan kaldırmaya
yarayan bir alet tarif etmektedirler. Şöyle diyorlar: «Sarkıtıl-
dığında denizden maddeyi (cevher) ve kuyulara düşmüş veya
[1] Ed. Ahmad Y. al-Hasan, Halep 1981, s. 376-379; İngilizce tere. Donald R. Hill:
Th
e Book of Ingenious Devices, Dordrecht v.d. 1979, s. 242-243.
ırmaklarda veya denizlerde batmış olan nes-
neleri çıkaran bir aletin nasıl imal edileceğini
göstermek istedik. Bunun için [içi boş] bir si-
lindirin birbirinin aynı olan her iki yarısını, abjz
ve whde, imal ederiz; bir yan diğer yarıyı ağırlık
bakımından birazcık geçerse, söz konusu amaç
için daha iyidir, yani bir yarının diğer yarıyı içi-
ne alması (yeyip yutması) ve [ikincisinin] onun
içine birazcık girmesi için.
İki silindirden herbiri, bir arşın veya daha uzun
olmalıdır ... Aralarında küçük bir aralık bulun-
maması için, silindir yarılarından bilisi diğerine
göre düzenlenir (yarılır,. Daha soma, bunlara iki
menteşe (nermözecetöri) takılır, ...»
[2]
.
Düzenek dışarıdan takılmış zincirlerle suya sar-
kıtıldığında, kavrayan silindir açılır. Zemine geldiğinde silindir
ortaya takılmış bir zincirle tekrar yukarı doğru çekilir. Böylece,
silindir kapanır ve kavladığı nesneleri kıskaca alır.
[2] Tercüme E. Wiedemann (cüzi değişikliklerle) in: Apparate aus dem Werk fi ’1-
Hijal der Benû Mûsâ (Zur Technik bei den Arabern, 7), in: Sitzungsberichte der
Physikalisch- medizinisehen Sozietât (Erlangen) 38/1906/341-348, öze- İlikle s.
343-345 (Tekrarbasmı: Aufsatze zur arabischen Wissemchaft sgeschichte, cilt 1, s.
306-313, özellikle s. 308-310).
Muhtelif Aparatlar
Düzenek
Nesneleri Sudan
Kaldırmak İçin
(Çeneli Ekskavatör)
Modelimiz: Pirinç silindir,
Uzunluk: 50 cm.
iki menteşeyle açılıp
kapanabilir. Pirinç zincirler.
(Envanter No: E 1.05)
3./9. yüzyılın ortalarında Benü Müsâ (MuhammedAh-
med ve el-Hasan b. Müsâ b. Şâkir), Kitâb el-Hiyel isimli
kitaplarında
[1]
şiddetli rüzgarda bile sönmeyen bir lam-
ba
[2]
tarif etmişlerdir.
Modelimiz, Benû Musa’nın tarifl erine, verdikleri resme
ve E. Wiedemann ve D. Hill’in yorumlarına dayanarak
oluşturulmuştur. İçinde lambanın bulunduğu yanın
silindir, bir ayaklık içerisine kolaylıkla döndürülebilir
olarak yerleştirilmiştir. Buna sabitlenen pirinç bayrak,
hava hareketleri esnasında kapalı tarafl a birlikte rüzga-
ra doğru dönmesini sağlar, böylelikle ışık hava cereyanı
tarafından söndürülemez. Bayrağın hafif hava cereyam-
nda da dönebilmesi için, yatakların kolay hareketliliği
çok önemli bir rol oynamaktadır.
[1] Ed. Alınıad Y. al-Hasan, Halep 1981. özellikle s. 372-373.
[2] Wiedemann, Eilhard: Über Lampen und Uhren (Beitıâge zur
Geschichte der Naturwissenschaft
en. XII), in: Sitzungsberichte
der Physikalisch-medizinischen Sozietat (Erİangen) 39/1907/200-
225, özellikle s. 204-205 (Tekrarbasım: Aufsatze zur arabisehen
Wissenschaft sgesehichte, cilt 1, s. 351-376, özellikle s. 355-356); Th
e
Book of Ingenious Devices (Kitâb al-Hiyal) by the Banû (sons of) Müsâ
bin Shökir. Translated and annotated by Don- aid R. Hill, Dordrecht,
Boston, Londra 1979, s. 238-239.
Şiddetli Rüzgarda da Sönmeyen
Bir Lamba
Modelimiz: Pirinç,
yükseklik: 63 cm.
(Envanter No: E 1.16)
Çizim Benu Musa’dan,
Kitâb el-Hiyel
(yazma Berlin, or. quart. 739).