BİLİNÇDIŞI ZİHNİN BAĞIMSIZLIĞI
285
gibi. Ama Teslis doğmasında, kadın olsun, kötülük eden olsun, dışta tutul
duğundan, kötülük unsuru da dinsel simgenin bir bölümünü teşkil ede
cektir, eğer bu sonuncu bir dörtlü teşkil ederse, böyle bir gelişmenin
önemli ruhsal sonuçlarını kestirmek için özel bir hayal gücü gerekmez,
III
Doğal B ir Sim genin T a rih i ve Psikolojisi
Felsefe merakını yıldırmak istemiyorsam da, dörtlü simgesinin
ortaya çıkardığı sorunun ahlâksal ve zihinsel cephelerini kanştırmamayı
tercih ediyorum. Psikolojik sonuçları elbette çok önemli ve yeterince
anlamlı. Pratik tedavide bunların büyük rolü oluyor. Burada psikotera-
piyle uğraşmıyor, psişik fenomenin, dinsel cephesini ele alıyorsak da
psikopatolojideki incelemelerim, beni mezarlarının tozunu deşerek bu ta
rihsel sembol ve figürleri ortaya çıkarmak zorunda bırakmıştır. Genç bir
akıl doktoruyken böyle bir şey yapacağım aklımın kenarından geçmezdi.
Bu yüzden dörtlü simgeyi, circulus quadratus ve Teslis dogmasını düzelt
mek için sapkınca teşebbüsler üstündeki bu uzun tartışma oldukça
konudan uzak ve fazla üstünde durulmuş olsa da bundan memnunum.
Aslında dörtlü üstündeki, bütün söylediklerim örnek vakamın en son
bölümüne, esef edilecek derecede kısa ve eksik bir giriştir.
Düş serimizin daha başında daire ortaya çıkmakta. Örneğin
düşgörenin çevresinde bir daire çizen yılan biçimini alıyor. Daha sonraki
düşlerde bir saat, bir merkez noktası olan bir çember, atış çalışması için
yuvarlak bir hedef, bir perpetuum mobile olan bir masa saati, bir kitap, bir
küre, yuvarlak bir masa, bir kâse vb. Kare de hemen hemen aynı zaman
da var, bir şehir meydanı, ortasında bir havuz olan bir bahçe halinde
beliriyor. Çok geçmeden kare dairevi bir hareketle ilgili gibi görünüyor:
bir kare meydan çevresinde yürüyenler, köşelerinde dört yılan olan ve
insanların dört köşenin çevresinde döndüğü dörtköşe bir odada yer alan
büyüsel bir tören (hayvanların insana değişmesi) düşgörenin bir taksi
içinde dörtköşe bir meydanda dönmesi, dörtköşe bir mahpus hücresi,
286
ANALİTİK PSİKOLOJİ
kendi ekseni çevresinde dönmekte olan boş, dörtköşe bir meydan. Başka
düşlerde daire, kendi ekseni çevresinde dönüş hareketiyle temsil ediliyor,
örneğin dört çocuk karanlık bir halka taşıyor ve bir daire içinde gezini
yor. Daire aynı zamanda dörtlüyle karışık olarak ortaya çıkıyor, dört
yönünde 4 ceviz olan gümüş bir kâse, ya da dört ayaklı bir masa olarak.
Orta özellikle belirtiliyor gibi. Bir halkanın ortasındaki bir yumurtayla, bir
asker birliğinden oluşan bir yıldızla, dört yön noktasının dört mavisinin
oluşturduğu bir daire içinde kendi ekseni çevresinde dönen bir yıldızla;
kutupla, kıymetli bir taşla vb. temsil olunuyor bu orta.
Bugün bu düşler hastaya ani bir göz izlenimi biçiminde gelen bir tek
resimde canlanıyor. Zaman zaman hastanın böyle şeyler gördüğü veya
hayal ettiği oluyordu, ama bu kez izlenimi çok güçlü bir yaşantı olmuştu.
Kendisinin de dediği gibi: «En ulu ahengin bir izlenimiydi» bu. Böyle bir
durumda bizim izlenimimizin ne olduğu, ya da üstünde bizim ne
düşündüğümüz önemli değildir. Önemli olan hastanın neler duyduğudur.
Onun yaşantısıdır, durumunu değiştirecek derecede güçlü bir etki gücü
varsa, buna sözle karşı koymanın anlamı yoktur. Psikolog ancak, işin
ehliyse durumu tesbit edebilir, aynı zamanda böyle bir vizyonun böyle bir
kişi üstünde niçin böyle bir etkide bulunduğunu anlamaya çalışabilir.
Vizyon hastanın psikolojik gelişmesinde bir dönüm noktasıydı. Bu dinsel
bir ifadeyle ihtida idi.
Vizyonun metni aynen şöyledir:
İkisinde de ortak bir merkezi olan bir yatay, bir dikey daire var. Bu dünya
saati. Kara kuş tarafından (aşmıyor. (Hasta burada kara bir kartalın altın halkayı
alıp götürdüğü daha önceki bir vizyona geri dönüyor.) Dikey daire 4 x 8 = 32
bölüme ayrılmış, beyaz kenarlı mavi yassı bir yuvarlak. Üstünde kendi ekseni
çevresinde dönen bir el var. Yatay daire dört renkten oluşuyor. Rakkası taşıyan
daire üstünde dört adam ayakta duruyor, eski vizyonun altın halkası da çevresinde.
Dünya saatinin üç ritmi, ya da vuruşu var:
1. Küçük vuruş; mavi dikey yassı yuvarlağın kolu bir kerede saniyenin 1/32
hızıyla hareket ediyor.
2. Orta Vuruş; elin kendi ekseni çevresinde tam bir kere dönüşü. Aynı
zamanda yatay daire saniyenin 1/32 hızıyla hareket ediyor.
3.
Büyük vuruş;
32
orta vuruş, altın halkanın kendi ekseni çevresinde bir tek
tam dönüşüne eşit.
BİLİNÇDIŞI ZİHNİN BAĞIMSIZLIĞI
287
Bu vizyon, daha önceki düşlerdeki bütün imaları özetliyor. Eskiden
daire, küre, kare meydan, dönen saat, yıldız, haç, dörtlü zaman gibi şeyler
le nitelenen parça parça simgelerden bir bütün yapmak girişimi gibi geli
yor bana bu.
Tabii «en ulu ahenk» duygusunun böyle soyut bir yapıyla verilme
sinin sebebini anlamak güç. Ama Platon'un Timaeus'undaki iki daireyi ve
anima mundı"sinin ahenkli tam yuvarlağını düşünecek olursak, anlamaya
giden bir yol bulmuş oluruz. Yine «Dünya saati» terimi, kürelerin müzik
li ahengi konusundaki Antikite kavramını belirtiyor. Kozmolojik bir sis
tem olurdu bu. Göğün ve yıldızların sessiz dönüşünün veya güneş siste
minin düzenli hareketinin vizyonu olsaydı, manzaranın mükemmel
ahengini anlar ve beğenirdik. Aynı zamanda kozmosun Platoncu vizyo
nunun yarı bilinçli bir zihin durumunun sisi arasında hafif hafif
parıldadığını hayal edebilirdik. Am a Platoncu manzaranın ahenkli
mükemmelliğiyle pek uyuşmayan birşey var vizyonda. İki daire ayrı ayrı
nitelikte. Ayrı olan sadece hareketleri değil, renkleri de. Dikey daire mavi,
dört rengi içinde bulunduran, yatay olmayan ise altın sarısı. Mavi daire
göğün mavi yarım küresini yatay daire de, dört küçük adamla kişileştiri-
len ve dört renkte nitelenen dört yön noktalı ufku temsil edebilirdi. (Önce
ki düşlerin birinde dört nokta bir keresinde dört çocukla, sonra da dört'
mevsimle gösterilmiştir.) Bu manzara insana dünyanın Orta Çağın daire
biçimindeki temsillerini hatırlatıyor hemencecik, ya da dört yazan rax
gloriae'yi, ya da ufkun zodyakla biçim bulduğu melothesiae'yi. Muzaffer
İsa'nın temsili Horus ile dört oğlunun aynı resimlerinden türetilmiş gibi.
Doğuda da buna benzer şeyler var: ekseri Tibet menşeli Budistik man-
dalalar ve daireler. Bunlar, genel olarak içinde dört yönü ve mevsimleri
gösteren, dört kapılı, dört köşe kutsal bir yapı olan dairevi bir padma, ya
da lotus'tan oluşuyor. Ortada bir Buda, ya da daha sık olarak Şiva ile
Şakti’nin birleşmesi, ya da eşdeğer bir dorje (yıldırım sembolü) vardır.
Bunlar yantras’âıt, temaşa, tefekkür ve Yogi'nin bilincinin en son tanrısal
tüm, bilincine tahvili amacıyla yapılan ayinlerin aletleridir.
Benzerlikler ne kadar göze çarpar cinsten olursa olsun, tatmin edici
derecede değildir. Çünkü hepsi de merkezi öyle belirtiyorlar ki, sanki bun
lar ortadaki figürün önemini belirtmek için yapılmış görünüyorlar.
Dostları ilə paylaş: |