Dünya klasikleri DİZİSİ: 76



Yüklə 278,33 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə9/15
tarix08.09.2018
ölçüsü278,33 Kb.
#67799
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   15

çevirmekle birçok zenginlik, onurlu konum elde edebileceği halde bunu 

yapmayan da bir Atinalıydı. Çünkü bu ikisini bağlayan, sıradan bir 

arkadaşlık değil, eş bir eğitimden gelen bir dostluktu. Akıllı bir adam, 

ruh ve beden yakınlıklarına değil, yalnızca bu türden dostluğa 

güvenmelidir. Onun için, Dion'un öldürmenleri yüzünden (bunlar değerli 

kimselermiş gibi) kentimizi kötülemek hiç de doğru olmaz. 

Bütün bunları, Dion'un dost ve akrabalarına bir ders olsun diye 

söylüyorum. Bana üçüncü kez danıştığınız için, üçüncü kez aynı öğütleri 

veriyor, aynı şeyleri yineliyorum: Sicilya ya da herhangi bir devlet, 

dediği dedik hükümdarlara değil, yasalara boyun eğmelidir; ben böyle 

düşünüyorum. Böyle olmazsa, bu, ne isteklerine herkesin boyun eğmesini 

isteyenler, ne de boyun eğenler ya da çocukları ya da çocuklarının 

çocukları için iyi olur. Böyle bir işe girişmek zararlı sonuçlar doğurur; 

böyle kazançlar elde etmek isteyenler, sıradan, bayağı ruhlardır; 

Tanrılık ve insanlık şeyler arasında, bugün de, gelecekte de iyi ve doğru 

olan şeyleri ayırdedemeyen kimselerdir. 

İşte önce Dion'u, sonra Dionysios'u, üçüncü olarak da bugün sizi 

inandırmak istediğim şey... Zeus hakkı için, bu üçüncü kurtarıcımızın 

hakkı için beni dinleyin; sonra Dionysios'la Dion'a bakın: birincisi bana 

inanmadı; bugün onursuzluk içinde yaşıyor; ikincisi bana inandı, onuruyla 

öldü. Çünkü, kendisi ve ülkesi için en güzel olacak şeyi araştıran kimse, 

bu yüzden acılara bile uğrasa, doğru ve güzel bir sona erer. Hiçbirimiz 

ölümsüz değiliz; bir kimse ölümsüz olursa, bilgisizlerin sandığı gibi hiç 

de mutlu olmaz; çünkü ruhu olmayan bir şey için sözü edilmeye değer iyi 

ya da kötü yoktur; yalnız ruh, gerek bedenle birleştiği, gerekse ondan 

ayrı olduğu zaman, kötü ya da iyi olabilir. Ruhun ölümsüz olduğunu, 

bedenden kurtulunca sorguya çekileceğini; büyük cezalara çarpılacağını 

bildiren o eski kutsal geleneklere gerçekten inanmalıyız. Onun için, 

büyük öldürüler, büyük eğrilikler işlemektense, bunlara uğramak daha az 

kötü sayılmalıdır. Zenginlik peşinde koşan, ruhtan yana yoksul olan bir 

kimse böyle sözleri dinlemez; dinlese, aklı sıra alay etmek içindir; 

kendisine yiyecek, içecek bulmak ve insanı köle eden, adını, yanlış 

olarak Aphrodite'den alan o onursuz zevklerini doyurmak için, hiç 

utanmadan, tıpkı yırtıcı bir hayvan gibi oraya buraya saldırır. O, 

eylemlerinin dinsizliğini, öldürülerinin getireceği kötülüğü göremeyen 

bir kördür. Bu dinsizliğini, yeryüzünde de yer altında da, o binbir 

düşkünlükle dolu, yüz kızartıcı yolculuğunda hep yanında sürükler. 

Bu ve buna benzer başka sözlerle Dion'u inandırdım. Onu öldürenlere 

kızıyorsam, bu, en doğru nedenlerden ileri gelmektedir. Dionysios'a 

kızgınlığım da bir dereceye dek gene bundan dolayıdır; Dion'u öldürenler, 

doğruluğu gerçekleştirmek isteyen bir adamı öldürmekle, Dionysios da 

saltanatı boyunca doğruluktan uzak kalmakla, bana ve diyebilirim ki bütün 

insanlığa en büyük kötülüğü etmişlerdir. Oysa Dionysios'un erki vardı ve 

felsefeyle erki aynı kişide gerçekten birleştirerek, şu doğru kanıyı 

Helen olsun, barbar olsun herkese parlak bir biçimde gösterebilir; 

herkesin kafasına iyice yerleştirebilirdi. Devletler ve kişiler, 

yaşamlarını doğruluk yasalarına göre bilgelikle geçirmezlerse, ister bu 

erdemleri yaradılıştan elde etmiş olsunlar, ister dinli öğretmenlerin 

yöntemleriyle doğru olarak yetişmiş olsunlar, hiçbir zaman mutluluğa 

erişemezler. İşte Dionysios'un ettiği kötülük. Öteki ettikleri bununla 

karşılaştırılacak olursa, bence önemsizdir. Dion'u öldürene gelince, o da 

bilmeden aynı kötülüğü etti. Çünkü, bir insanın başka bir insandan 

olabileceği kadar eminim ki, Dion eline siyasal erki geçirseydi, devleti 

bundan başka türlü yönetmezdi: önce, Syrakusa'yı kölelikten kurtarır, 

temizler, özgür bir kadın gibi giydirir; kenti en iyi, en uygun yasalarla 

süslemek için elinden geleni yapardı. Sonra bunun ardından yapılması 

gereken şeye geçer, birçok kimseyi Hieron'dan daha kolayca kovarak, 

başkalarını egemenliği altına alarak Sicilya'yı yeniden kurmak ve 




barbarlardan kurtarmak yolunda hiçbir çabayı esirgemezdi. Bütün bunları 

doğru, gözüpek, ölçülü ve erdemsever bir adamın başardığını gören birçok 

kimse, erdemin değerini anlardı. Diyebilirim ki, Dionysios beni 

dinleseydi, bu değer gene de herkesçe kabul edilir, herkes de böylece 

kurtulmuş olurdu. Ama  gerçekte, bir daimon ya da öç alıcı bir Tanrı, 

sizi yasaları ve Tanrıları aşağı görmeye, hiçbir şeyden korkmayan bir 

bilgisizlik içinde yaşamaya sürükledi ve bilgisizlik, insanlığın başına 

çöken bütün belaların kök salmasını sağlayan, onların bitmesine yardım 

ederek tohumlarını atanlara en acı meyveleri yetiştiren o bilgisizlik, 

her şeyi yıktı, yok etti. 

Ama şimdi, gelecekteki olayların hiç olmazsa bu üçüncü kez uygun 

gitmeleri için iyi sözler söyleyebilirim. Bununla birlikte, Dion'un 

dostları olan sizlere gene şu öğütü veririm: Dion'un yurt sevgisine, sade 

yaşayışına öykünmekten geri kalmayın; onun yapmak istediklerini de, daha 

uygun koşullar altında siz gerçekleştirmeye çalışın; bunların ne olduğunu 

söyledim. Aranızda, babalarınız gibi Dorlarınkine uygun yaşayamayıp 

kendisini Dion'u öldürenlerin ve Sicilyalıların yaşayışına kaptırmış olan 

biri varsa, onu yardımınıza çağırmayın; doğru ve sağlam davranabileceğini 

sanmayın. Böyle olmayanları, ister Sicilya'da olsunlar, ister 

Peloponessos'un herhangi bir bölgesinde olsunlar, hemen Sicilya'ya 

yerleşmeye, herkes için eşit yasalar altında yaşamaya çağırın. Bu yolda 

Atina'dan da korkmayın; orada da, erdem bakımından herkesten üstün olan 

dostlarını öldürmeye cüret edenleri tiksintiyle karşılayan kimseler 

vardır. 


Ama bu önerilerim ancak daha sonra gerçekleşebilecekse, siz de şimdi, her 

gün birtakım ayrılıklardan doğan pek çok kavgayla uğraşıyorsanız; 

Tanrı'nın iyiliğiyle doğru düşünüşten azıcık olsun pay almış bir kimse 

şunu anlamalıdır ki, devrimlerin yol açtığı belaları önlemek, ancak 

kazananların, savaşlarla, sürgün ve öldürülerle kötüyü kötüyle 

karşılamamaları; düşmanlarından öc alma yoluna gitmemeleriyle olur; 

bunlar, kendilerini tutmalı; kendilerini de, yenilenleri de doyuracak eş 

yasalar koymalı; yenilenlerin, bu yasaları saymaları için iki zorlama 

yoluna başvurmalıdırlar: saygı ve korku. Yenilenleri, onlardan üstün 

oldukları için, yasaları zorla saydırabileceklerini göstererek korkutmalı 

ve istediklerinin ölçülü olduğunu, yasalara kendilerinin de boyun eğme 

istek ve yetisinde bulunduklarını göstererek, kendilerini onlara 

saydırmalıdırlar. Yoksa, ikiye ayrılmış bir devletin uğrayacağı belaların 

sonu gelmez; böyle karışıklıklar içinde bulunan devletlerde de 

ayrılıklar, düşmanlık, nefret ve güvensizlikler sürer gider. 

Öyleyse, kazananlar güvenliklerini sağlamak istiyorlarsa, aralarındaki en 

ünlü Helenleri (her şeyden önce yaşlılarını) karıları, çocukları olan en 

değerli, en ünlü, sayısız ataları bulunan, hepsinin de yetesiye 

zenginlikleri olan Helenleri seçmelidirler. Böyle adamlardan ellisi de on 

bin kişilik bir kente yeter. Bunları, yalvararak, onurlu konumlar vererek 

ülkelerinden getirtmeli; Sicilya'ya geldiler mi, ne yenenlerin, ne 

yenilenlerin yararına olacak, ama bütün yurttaşlara eşit haklar verecek 

yasalar yapmalarını sağlamalı; onları bu yolda zorlamalı, ant 

içirmelidir. Yasalar yapıldı mı, her şey şu aşağıdaki koşula bağlı kalır: 

yenenler, yasalara yenilenlerden çok saygı gösterirlerse, devletin 

esenliği ve mutluluğu sağlanmış olur; bütün belalar ortadan kalkar. Böyle 

yapmazlarsa, öğütlerimizi dinlemeyen kimselerle işbirliği etmek için ne 

beni çağırın, ne de başka birini. Bu size verdiğim öğütler, Dion'la 

benim, Syrakusa'ya beslediğimiz sevgiden doğan ve ikinci kez 

gerçekleştirmeye çalıştığımız tasarıların kardeşidir. İlk tasarılarımız, 

herkesin iyiliğini sağlamak için, gene Dion'la benim, Dionysios'la 

birlikte gerçekleştirmeye uğraşmış olduklarımızdır. Ama insanlardan üstün 

bir yazgı, her şeyi altüst etti. Tanrı'nın iyiliği ve yazgının yardımıyla 

daha başarılı olmak için siz de çabalayın. 




Yüklə 278,33 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   15




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə