Evrim Teorisi, Felsefe ve Tanrı
260
görüşün en bilinen örneklerinden biriyle açıklamak gerekirse;
bu yaklaşıma göre bir sürüngenin yumurtasından bir gün bir
kuş çıkmıştır. Bu makro mutasyonla oluşan canlı için ‘umu-
lan canavar’ (hopeful monster) tanımlaması yapılır. Gould bir
yandan Yeni-Darwincilerin Goldschmidt’i karikatürize etti-
ğini söylerken,
516
bir yandan da kendi teorisini ‘umulan cana-
var’ görüşünden ayırt etmeye çalışır.
517
‘Umulan canavar’ bek-
lentisi ile türleşme, bir türün tek bir bireyinde iken; ‘kesintili
denge’ kuramında türleşme, coğrafi olarak izole bir grubun
içinde dar bir zaman aralığındadır. Gould, bu dar zaman ara-
lığının, türün sabit kaldığı uzun zaman diliminin % 1’i kadar
bir süre olabileceğini söyler.
518
Her ne kadar Gould, görüşle-
rini, Goldschmidt’in görüşlerinden ayırt etmeye çalışsa da,
sonuçta bu görüş de türlerin bir anda fosil tabakalarında gö-
rünmesinden ve ara fosil formlarının olmamasından kaynak-
lanan sorunu çözmeye yönelmiştir.
‘Kesintili denge’ kuramı fosil sorununu çözmeye ağırlık
verdiği için olasılık sorunu ile karşı karşıyadır. Kitabın tasa-
rım delili bölümünde, belli bir fonksiyonu olan tek bir prote-
inin oluşumunu izah etmeye tüm evrendeki maddenin, tüm
evren-zamanı boyunca yaptığı bileşimlerin bile yetmeyece-
ğini göstereceğim. Oysa ‘kesintili denge’ kuramında yeni bir
proteinin oluşumu şu şekilde açıklanacaktır: “Uzayın çok kü-
çük bir bölümü olan Dünya’nın, küçük bir izole alanında, za-
man olarak küçük bir dilimde, küçük bir toplumun genlerinde
oluşan değişimlerle yeni protein ortaya çıkmıştır.” Çok daha
516 Stephen Jay Gould, The Panda’s Thumb, W.W. Norton and Co., New York (1980),
s. 188.
517 Stephen Jay Gould, Change in Developmental Timing as A Mechanism of Mac-
roevolution, (ed: J. T. Bonner, ‘ Evolution and Development’ içinde), Sunder-
land, Massachusetts (1982), s. 388.
518 Stephen Jay Gould, The Meaning of Punctuated Equilibrium and Its Role in
Validating A Hierarchical Approach to Macroevolution, (ed: R. Milkman, ‘Per-
pectives
on Evolution’ içinde), Sinauer Press, Massachusetts (1982), s. 84.
Evrim Teorisi'nin Değerlendirilmesi
261
geniş bir alanda ve zamanda olasılık olarak oluşumu izah edi-
lemeyen yapıları, çok daha dar bir alanda ve zamanda, hem de
canlıların üreme hücrelerindeki DNA’lar gibi çok hassas yapı-
lar üzerinde oluşan rastgele değişimlerle açıklamak mümkün
değildir. Sonuçta türler arası geçişe dair ara fosil formlarının,
dar bir alanda hızlı geçişlerle evrim olduysa bulunmaması el-
bette daha normal karşılanacaktır. Ama terazinin öbür tarafını
bu yaklaşım iyice havaya kaldırır: Olasılık sorunu havadadır.
‘Kesintili denge’ ile ilgili tartışmalar özellikle birçok ate-
ist Yeni-Darwinciyi rahatsız etmiştir. (Aslında bu kuramı or-
taya koyanların ve savunanların çoğunun da teizm ile bir ili-
şiği yoktur.) Ateist kanadın sözcüsü gibi hareket eden Richard
Dawkins rahatsızlığını şu satırlarında dışa vurmaktadır: “Eld-
redge ve Gould derinden yüzeyseller. Sanatsal, edebi bir ta-
vırla çok etkileyici konuşuyorlar, ama ciddi bir evrim anlayışı
yerleştirecek hiçbir şey yapmıyorlar ve günümüz yaratılışçı-
larına, Amerikan eğitimi ve ders kitabı basımını altüst etme
amacıyla yaptıkları rahatsız edecek denli başarılı mücadele-
lerinde düzmece bir yardım ve rahatlık sağlayabiliyorlar.”
519
Dawkins’in bu ifadeleri, objektif bilimsel bir tartışma orta-
mının oluşmasından çok, ‘evrim anlayışını yerleştirecek’ bir
misyonerlik faaliyetinin arzusunu dile getirir gibidir. 20. yüz-
yıl ateizminin diğer ünlü bir ismi olan Dennett de Dawkins
gibi ‘kesintili denge’ kuramından o kadar rahatsızdır ki, ünlü
kitabı ‘Darwin’s Dangerous Idea’da (Darwin’in Tehlikeli Gö-
rüşü
) bu görüşe cevap vermeye çalışmak için uzun bölümler
ayırmıştır.
520
Evrimciliği tartışılmayacak Eldredge ve Gould
gibi iki kişinin, Yeni-Darwinizm’in mikro mutasyoncu yakla-
şımına ve adaptasyona getirdikleri eleştiriler ve geçiş formları-
nın eksikliğine dikkat çekmeleri şok etkisi yaratmıştır. Türlerin
519 Richard Dawkins, Kör Saatçi, s. 309.
520 Daniel C. Dennett, Darwin’s Dangereous Idea, Simon and Schuster, New York
(1996).
Evrim Teorisi, Felsefe ve Tanrı
262
bağımsız yaratılışını savunanlar, yeni türlerin veya cinslerin
veya familyaların bir anda ortaya çıktığını söylemektedirler.
‘Kesintili denge’ kuramında ise dar bir bölgede kısa bir za-
man diliminde türlerin oluştuğu söylendiği için; fosillerin in-
celemesi ile bu iki görüşten hangisinin daha doğru olduğunu
ortaya koyacak bilimsel bir düzenek ve test imkânı oluşturu-
lamaz. ‘Kesintili denge’ kuramıyla ortaya çıkan tartışmalar-
dan da iyice anlaşılmaktadır ki, önce fosiller incelenip sonra
Evrim Teorisi’nin doğruluğu ortaya konmamakta; tam tersine,
önce Evrim Teorisi en iyi açıklama olarak kabul edilmekte ve
fosillerin yorumunda bu kabul tümdengelim kaynağı olmakta,
canlıların evrimci sınıflandırılmaları bu kabul doğrultusunda
oluşturulmaktadır.
‘Kesintili denge’ kuramının hangi ihtiyaçtan ortaya çık-
tığını incelediğimizde, fosil sorununun Evrim Teorisi açısın-
dan önemi ortaya çıkmaktadır. Bu kuram, fosillerle ara geçiş
formlarını ortaya koymaktaki yetersizliklerden dolayı ortaya
atılmıştır.
521
Bu durumuyla da bu yaklaşım mevcut fosilleri
açıklayan bir kuram değil, mevcut fosillerden Evrim Teorisi’ni
destekleyecek delilleri neden bulamadığımızı açıklamaya ça-
lışan bir kuramdır. ‘Kesintili denge’ kuramının bu anlatımı,
kendisinin yanlışlanabilmesine olanak tanıyacak bir görüş ol-
madığı için bilim felsefesinde ortaya atılmış olan yanlışlana-
bilir olmak kriterini karşılamaz. Bu teorinin asıl mahareti,
mevcut fosil bulgularının Evrim Teorisi’ni yanlışlamasını ön-
lemeye çalışmaktır. Diğer yandan ise ‘fosil-olasılık ikilemi’nde
fosil sorununu çözmeye çalışan bu teori, kefenin öbür yanın-
daki olasılık sorununu daha yukarı taşımaktadır. Gerçi olası-
lık sorununu, tesadüfi ufak değişimlerle (mikro mutasyonlarla)
evrimin oluştuğunu savunan görüşün de aşamadığını kitabın
521 Stephen Jay Gould, Is A New and General Theory of Evolution Emerging, (ed:
Michael Ruse, ‘But is it Science?’ içinde), Prometheus Books, New York (1996), s.
187-188.
Dostları ilə paylaş: |