Çobanoğulları Uc Beyliği Dönemine Ait Yeni Bulunmuş…
101
Gideros koyunun bulunduğu yerde eskiden küçük bir kasabanın olduğu
anlaşılıyor. Bugün Cide’ye bağlı Kalafat köyünün bulunduğu saha, Cideros
olarak bilinmekte olup, Cide adının da Cideros/ Gideros’la münasebeti
kurulabilir. Selçuklular zamanında Karadeniz’e Gideros’tan açılmak
mümkündü. Bu nedenle Yavlak Arslan için Gideros koyunun ve burada
bulunan iki kalenin önemi büyük olmalıdır. Fetihnâmeye göre Gideros’ta o
yıllarda koyun iki yakasında iki ayrı kalenin bulunduğunu anlıyoruz.
Candaroğulları zamanında, XV. yüzyılın başlarında bu limana uğramış olan
İspanyol diplomat Ruy Gonzale de Clavio burasının halk arasında “iki kale”
diye bilindiğinden söz eder.
81
Bu kaleler, bahsi geçen koyun doğu ve batı
yakalarında inşa edilmiş olup, hem karadan gelen tehlikeleri bertaraf ediyor,
hem de denizden limana giren gemileri güvence altına alıyordu. Bu
hisarların kalıntıları zamanımıza kadar ulaşmıştır.
Saha araştırmalarımız sırasında, Gideros koyunun her iki ağzında
günümüze ulaşan sur kalıntıları tespit edilmiştir. Bu kalıntılara bakılırsa, söz
konusu kalelerden doğudakinin nispeten daha geniş bir alanı kapsadığını,
batıdaki hisarın ise daha sarp bir zemin üzerinde inşa edildiğini
söyleyebiliriz. Zira Gideros koyunun batısında denizle dağlar arasındaki
mesafe daha da daralmakta ve büyük orduların gelip bir kale kuşatmasında
bulunması zorlaşmaktadır. Ayrıca Gideros koyunun güney yönünde sırtının
yaslandığı sarp dağların yüksekliği deniz seviyesinden 300 metreye
ulaşmaktadır. Hatta bu dağ doğu batı istikametinde yaklaşık 10 km. uzanan
ve 700 metre rakımı bulan başka bir dağla güneyde birleşmekte ve Gideros’u
güneyden çepeçevre kuşatmakta, en batıda ise bugünkü Yenice köyünün de
güney sırtlarından devam ederek Kapısuyu denilen köyün ve vadinin
başlangıç yerine kadar uzanmaktadır. Böylece Gideros üzerine karadan bir
harekât yapılmak istendiğinde sadece doğuda Kalafat ve Abdülkadir köyleri
yönünden ordular nakil olunabilmektedir. Yavlak Arslan da işte bu noktadan
hareket etmiştir.
Gideros’tan batıya gemi ile yol alındığında 12 km. sonra bugünkü
Kurucaşile ilçesine ulaşılır. Daha da batıda ise Amasra ilçesi ve limanı
bulunmakta olup, Gideros – Amasra arası mesafe gemi ile 42 km. kadardır.
Bu nedenle Gideros’un Türklerce alınması, kısa vadede Amasra için de bir
tehdit oluşturabilirdi.
Yavlak Arslan’ın Gideros fethi esnasında Gideros’a yakın bazı kaleler
olduğu gibi, daha uzakta da bazı müstahkem mevki ve kaleler mevcuttu.
Bunlar 1284 itibarıyla Yavlak Arslan’ın kontrolünde bulunuyordu. Bu
çerçevede artık Türk fethi açısından sıranın Gideros’a geldiği ortaya çıkıyor.
Aşağıda bu kalelere dair bilgi verilmiştir:
81
Karasalihoğlu, “Antikçağ Kaynaklarında…”, s.154.
C. YAKUPOĞLU ve N.
MUSALI
102
Okçular kalesi: Gideros kalesinin hemen doğusunda bugünkü Okçular
köyünün kurulduğu tepe üzerindedir. Okçular kalesi ile Gideros kalesinin
arasındaki mesafe sadece 5 km. kadardır. Okçular kalesi rakım olarak 270
metrede olup, Karadeniz sahiline 1,5 km. mesafededir. Yavlak Arslan’ın
Gideros’u kuşatmaya gittiği sırada Türk ordusu bu kaleye yakın bir
mesafeden geçmek durumunda idi. Bu nedenle Okçular kalesi, kesinlikle
Türklerin elinde idi ve son derece stratejik bir önemi vardı. Çünkü hem
karaya ve hem de denize hâkimdi.
Gazallı kalesi: Cide’nin Köseli köyünde bir burun üzerinde
kurulmuştur. Gideros kalesine deniz üzerinden 15 km. mesafededir.
Gideros’un doğu yönündedir.
Akça kalesi: Cide ilçesinin Akça köyündedir. Akça köyü, ilçe
merkezinin 25 km. güneybatısında 540 metre rakımdadır. Burası, Gideros’un
tam güneyinde kalmaktadır. Kuş uçuşu 8 km. mesafe olsa da iki kale
arasında karayolu ile 14 km. uzaklık bulunmaktadır.
Musa köyü kalesi: Cide ilçe merkezinin 10 km. güneydoğusunda 240
metre rakımdadır.
Hıdır kalesi: Cide ilçesine bağlı Sofular köyünde, Hıdır ve Kodak
mahallelerinin arasındaki bir mevkidedir. Cide ilçesinin 5 km. batısında 100
metre rakımda bulunmaktadır. Kale tepesi köylüler tarafından Ciniviz kalesi
olarak adlandırılmaktadır. Dolayısıyla denize yakın olan bu kalenin bir
müddet Cenevizlilerce kullanıldığı anlaşılıyor. Bu kale, Gideros’a göre
doğuda kalmaktadır. Denize fazla uzak değildir (2 km.).
Hisarcık kalesi: Cide ilçe merkezinin 10 km. güneydoğusunda bugünkü
Cide – Kastamonu karayolunun yakınlarındaki Velioğlu köyü (rakım 400)
hudutları dâhilinde harabeleri mevcuttur.
Bunların dışında, yörede Gideros’a doğu yönünde daha uzak
mesafelerde Timne, Çoban ve Karasu kalelerinin de var olduğu
bilinmektedir.
Sonuç olarak Gideros’un fethi esnasında Sinop’tan başlayarak
Gideros’a kadar sahil ve sahile yakın bütün kalelerin Türklerin, yani Yavlak
Arslan’ın idaresi altında olduğu anlaşılıyor. Esasen bu kaleler Gideros’un
doğu yönünde kalmaktadır.
Uydu görüntülerine, tapu-tahrir ve vakıf defterlerindeki topografik
bilgilere ve kendi alan araştırmalarımızın sonuçlarına dayanarak, Yavlak
Arslan’ın Gideros’u fethe giderken ve dönüşte izlediği güzergâh üzerinde
bazı tahmin ve tespitler ortaya koymuş bulunuyoruz. Buna göre Yavlak