43
Dos. KƏMALƏ ƏHMƏDOVA
ÖZET
Sanatsal üslubun diline dil araçları takımının üslup karışıklığı niteliği özgüdür (dil
araçları terkibi farklı üslupların birimlerini, konuşma sözcüklerini, yazara özel yeni
sözcükleri, yabancı sözcükleri ve b. içeriyor).
Konuşma dilinde konuşma somutlaştırmasına dilsel araçların yanısıra sözsüz
araçlar (mimik, el işareti) da katılıyorlar. Buna gayri biçimsel konuşma temasına özgü
durumluluk yardım etmektedir; televizyon dilinde dilsel somutlaştırma birçok şeyde
betimleme sırasına dayanıyor.
Sanatsal edebiyat dilinde sanatsal-imgesel dilsel somutlaştırma tam da sanatsal
dilin nitelikçe özel vasfıdır.
Konuşma kullanılagelen tonalitedeki metinlerde ise şahsın belirli eylemleri sadece
tespit ediliyor, onların cisimsel-mantıken veya denotatif içeriği iletiliyor. Sanatsal-
imgesel dilsel somutlaştırmanın özgüllüğü metnin parçalarında sozlerin kullanım
karşılaştırmasında tetkik ediliyordur.
Böylece farklı üslupların metin parçalarını kıyaslarken dilsel somutlaşmanın farklı
yönleri ve nitelikleri meydana çıkıyor.
Sanatsal metnin tonalitesi onun içerdiği tüm dilsel araçların bütünlüğüyle
oluşuyor: duygusal anlatımlı,
kelime ve deyimsel, sözdizimsel.
Sanatsal metinlerin kurallara yönlendirilmiş olması, örneğin, herkesin
anlamayacağı olaylarda (diyalektik, argo,
mesleki kelimeler,
özel terimler, barbarizmler,
ekzotizmler), edebi kurallardan dilbilgisel, fonetik aykırılar sanatsal metinlerde genelde
esasen aydınlanma, anlamsal içeriğinin ve üslup görevinin saptanması amacıyla
açıklanmasında ifadesini buluyor.
Türk edebiyatında (sosyo-politik konulu yazıların düzyazısında olduğu gibi) edebi
kurallara uygun olmayan dil öğelerinin okuyucuya açıklama yöntemleri oluşmuştur:
dolaysız yazar yorumlarından anlatmanın özel örgütlenmesine kadar; bu zaman hem
normatif olmayan nitelik, hem de verilmiş kelimenin, deyimin veya biçimin anlamı,
küçük metin parçasından netleşiyor.
Sanatsal eserin dil yapısının ayırdedici özelliği betimleme anlatımlı araçlarla –
değişmece ve söz sanatı - sunulmaktadır.
Bilindiği gibi, değişmece ve söz sanatı edebi dilin diğer fonksiyonel üsluplarında
da kullanılmaktadır. Bununla birlikle, edebiyat dilinde değişmece ve söz sanatı sanatsal
metnin genel imgesel sisteminin organik bileşeniyse, dilin estetik işlevinin uygulan-
masına katılması da dahil, bu zaman, dileyim, halk dilinde veya konuşma dilinde
betimleme anlatımlı araçlar metnin, onun parçasının veya günlük diyalog karşılığının
etkileme gücünü artırma yöntemi olarak hizmet etmektedir. Konuşma dilinde konuşma
somutlaştırmasına dilsel araçların yanısıra sözsüz araçlar (mimik, el işareti) da katı-
lıyorlar. Buna gayri biçimsel konuşma temasına özgü durumluluk yardım etmektedir;
televizyon dilinde dilsel somutlaştırma birçok şeyde betimleme sırasına dayanıyor.
Anahtar kelimeler: ifade,
kelimelerle ifade, edebi
dil,
üslup
ABSTRACT
There is a variety in language means of the literary style. Apart from the oral
speech, gestures are included in the oral speech. All of these serve for a better
comprehension of the oral speech. One of the most significant features of the oral
speech is its broadening by means of the words with metaphorical meaning. During the
speech, a correct use of intonation serves a person to express his opinions in a clear
44
way. The use of words in the literary style is different in a technical way. Thus, a same
text in different styles may illustrate itself in from different perspectives. The
intonation, words, combination of words and sentences of the literary style are shown in
a completely different way. Dialects, terms and vulgarisms that are used in text with the
literary style allow to understand a specific situation in a profound way. The use of
expressions that are not related to the literary language, in Turkish literature, are
necessary for a reader to understand any kind of situation clearly.
The use of this kind of
expressions in short texts results in a revival and individualization of the work. One of
the features of the literary style is about making the words possess a more colourful
meaning. This situation can seldom be seen in the other forms of literature. Possession
of new meanings of the words, in terms of authors, should be considered as a normal
process in both folklore and written literature. The words that switched to the literary
language afterwards, serve an enrichment of national language. Apart from the oral
speech, gestures are included in the oral speech. All of these serve for a better
comprehension of the oral speech. One of the most significant features of the oral
speech is its broadening by means of the words with metaphorical meaning.
Key words: Expression,
expression with words,
literary language, style
Edebi
dil, günlük dilin bütön gerçekci yapısını kullandıgı gibi gercek hayatın
anlam sınırını asacak ifadeler ile vücut bulan mecazlar sistemini ve benzetmeler
teknigini sanki daha cok benimsemektedir; ancak, bir kere daha soylemek gerekir ki, bu
hukumlerden edebi
dilin mutlaka mecazi koridorda olması ve imaj, sembol, motif gibi
dolaylı bir anlatımı benimsemesi her zaman beklenmemelidir. Mecaz, edebi
ifadenin
tercihlerinden biridir. Didaktik veya pragmatik olan ve mantık sistemi kuvvetle his-
sedilen ama kurgusal çağrışımlar oluşturan
bir metinde de edebi
dil kullanılmıs olabilir.
Mecaz ve gercek anlam sınırları, edebi
dilin oluşumu için basit bir baslangıçtır.
Günlük dilde kullanılan öyle ifadeler vardır ki, biz hic
fark etmeden tesbih, mecaz,
istiare, tevriye veya mubalaga gibi bir sanatın sınırında degerlendirilir. Edebi
dilin her
zaman mecaz anlamlı kelimelerle kurulacagıını düşünmek de tam olarak doğru
sayılamaz; edebi
metnin bütünlüğu içindeki kelimelerin birbirleri ile ilgileri ve bu
ilginin olus
turdug u estetik ortam, edebi dilin tesekkulunu hazırlayan
temel unsurlardan
biridir. Duygu ortamı, söyleyis
özellikleri ve çağrışım sistemleri ise, edebi dilin diğer
vechesini görer.
Önce de belirtilmiş olduğu gibi, sanatsal üslupla ilgili mesele tartışmalı
meseleler arasında yer almaktadır. Sanatsal üslubu her araştırmacı diğer fonksiyonel
üsluplar arasında vurgulamıyor (örneğin L.Y. Maksimov). Diğer bilim adamları
V.V.Vinogradov’dan tutun (A.İ. Maksimov, M.N. Kojina da dahil) sanat eserlerinin
dilini fonksiyonel üsluplar arasına alıyorlar. Bu fikir ayrılıklarına sanatsal dilin
özellikleri neden olmaktadır:
1. Sanatsal dil yazın diline yöneltimle sınırlanmıyor, yani kurgu dili ve edebiyat
dili anlayışları farklı anlayışlardır;
2. Sanatsal dilin içine kapanık olmaması, edebi dilin farklı fonksiyonel
üsluplarının öğelerini ve hatta dilin sosyo-fonksiyonel çeşitlerini (diyalektik, argo, halk
diline özgü kelimeler) kapsama kabiliyeti;
3. Net dil belirtilerinin olmaması;
4. Özel estetik işlevin varlığı.
Sanatsal dili dilin fonksiyonel üslubu olarak tahsis etmenin taraftarı olan bilim
adamları, tam da tüm sanat eserlerine özgü estetik işleve dikkat ediyorlar. Sanatsal
metnin her öğesi onun içinde estetik anlam ediniyor, bu nedenle diğer fonksiyonel üslup
araçları veya sanatsal metindeki gayri edebi öğeler metnin diğer öğeleriyle eşdeğerli