Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in



Yüklə 445 b.
səhifə2/7
tarix29.10.2017
ölçüsü445 b.
#7580
1   2   3   4   5   6   7

Eski çağlarda hürlerle köleler, kapitalist çağda maddi üretim araçlarına sahip olan sermayedarlarla (burjuva ile), emeği ile geçinen işçiler (proletarya) arasındaki mücadele gibi. K. Marx'a göre, kapitalist sistemdeki üretim ve mübadele biçimi toplanma ve tamamlanmaya yol açacak, sermaye belli ellerde toplanarak, bunun karşısında büyük işçi kütleleri bilinçlenecek;



burjuva sınıfı ile proletarya sınıfı arasında giderek şiddetini artıran mücadele maddi üretim araçlarının (arazi ve sermayenin) topluma mal edilmesine neden olacak; yani kapitalizm yıkılarak, sosyalizm kurulacaktır. Marx'a göre kapitalist üretim ve mübadele biçimi sosyalizmin kurulmasına yol açacaktır.

  • burjuva sınıfı ile proletarya sınıfı arasında giderek şiddetini artıran mücadele maddi üretim araçlarının (arazi ve sermayenin) topluma mal edilmesine neden olacak; yani kapitalizm yıkılarak, sosyalizm kurulacaktır. Marx'a göre kapitalist üretim ve mübadele biçimi sosyalizmin kurulmasına yol açacaktır.



DEĞİŞİM

  • DEĞİŞİM

  • i) K. Marx'ın düşüncelerinin felsefi temeli Hegel felsefesine dayanmaktadır. Bilindiği gibi, Hegel'e göre, evrensel niteliğe sahip olan tek şey değişmedir. Değişme çelişen ve çatışan güçlerin sentezinden meydana gelir.



  • TEZ ve ANTİTEZ

  • Ancak çelişen ve çatışan öğeler gerçek varlıklarını insan zihninde bulurlar. Diğer bir deyimle, gerçek olan nesne (objektif varlık) değil, nesnenin insan zihninde aldığı şekildir. Evren idelerden (düşüncelerden) meydana gelmektedir, yoksa nesnelerden değil.



Hegel'e göre, insan zihninde her idenin karşısında onun zıddı başka bir ide vardır. Örneğin aydınlık idesinin karşıtı karanlık, gerçek idesinin karşıtı yalan idesi ...... gibi. Bu birbirine zıt idelerden biri «tez». öteki «antitez» olarak kabul edilirse, evrende meydana gelen her değişme bu «tez» ve «antitez»in çatışması ile onun ürünü olan «sentez»in bir sonucudur.

  • Hegel'e göre, insan zihninde her idenin karşısında onun zıddı başka bir ide vardır. Örneğin aydınlık idesinin karşıtı karanlık, gerçek idesinin karşıtı yalan idesi ...... gibi. Bu birbirine zıt idelerden biri «tez». öteki «antitez» olarak kabul edilirse, evrende meydana gelen her değişme bu «tez» ve «antitez»in çatışması ile onun ürünü olan «sentez»in bir sonucudur.



K. Marx sosyal olay ve kurumları izah etmek için bu diyalektik metodu kullanırken, toplumsal olay ve kurumlar içinde bir sınıflamaya giderek, ekonomik olay ve kurumlara daha yüksek bir yaratma gücü tanımıştır. Ona göre, temeldeki «tez», «antitez» ve «sentez»ler sadece ekonomik dünyada bulunurlar; ekonomik güçler toplumsal güçleri yaratır.

  • K. Marx sosyal olay ve kurumları izah etmek için bu diyalektik metodu kullanırken, toplumsal olay ve kurumlar içinde bir sınıflamaya giderek, ekonomik olay ve kurumlara daha yüksek bir yaratma gücü tanımıştır. Ona göre, temeldeki «tez», «antitez» ve «sentez»ler sadece ekonomik dünyada bulunurlar; ekonomik güçler toplumsal güçleri yaratır.



ALTYAPI ve ÜSTYAPI

  • ALTYAPI ve ÜSTYAPI

  • Kısaca toplumun bir alt yapısı, birde üst yapısı vardır. Üretim süreci toplumun alt yapısını; sosyal, politik, hukuki ve kültürel ilişkileri toplumun üst yapısını oluşturur. Toplumun alt yapısı üst yapısını belirler. Yani, tüm sosyal, politik, kültürel ve hukuki ilişkiler ekonomik yapı tarafından şekillendirilir.



DEĞER TEORİSİ

  • DEĞER TEORİSİ

  • ii) K. Marx'ın değer teorisi D. Ricardo'nun emek değer teorisine dayanmaktadır. O Ricardo gibi kullanım değeri ile mübadele değeri arasında ayırım yapmış; kullanım değerini faydanın, mübadele değerini emeğin belirlediğini ileri sürmüştür. Gerçi, mübadele için mübadele edilen şeylerin faydalı olmaları zorunludur. Ancak, mübadele değeri mübadele edilen şeylerin faydalı olmaları ile açıklanamaz.



Kullanımı bulunan (faydalı olan) bir malda değerin bulunması somut insan emeğinin o mala katılmış veya o malda maddeleşmiş olmasından ileri gelmektedir. Yani bütün mallarda ortak değer yaratıcı ve değer belirleyici öğe emektir. Bir şeyin değerini, o şeyin üretimi için kullanılan emek miktarı (emek süresi - iş saati) belirler. Mal, sosyal emeğin billurlaşmış şeklidir ve ancak bu sebepten değere sahiptir.

  • Kullanımı bulunan (faydalı olan) bir malda değerin bulunması somut insan emeğinin o mala katılmış veya o malda maddeleşmiş olmasından ileri gelmektedir. Yani bütün mallarda ortak değer yaratıcı ve değer belirleyici öğe emektir. Bir şeyin değerini, o şeyin üretimi için kullanılan emek miktarı (emek süresi - iş saati) belirler. Mal, sosyal emeğin billurlaşmış şeklidir ve ancak bu sebepten değere sahiptir.



Burada bir noktaya açıklık getirmekte yarar vardır. Bir malın değerini belirleyen emek miktarından sadece o malın üretiminde doğrudan kullanılan emek miktarı anlaşılmamalıdır. Sözü edilen malın üretiminde kullanılan sermaye mallarının üretiminde kullanılan emek miktarları da değeri belirleyen emek miktarına dahildir. Diğer bir deyimle, bir malın değerini belirleyen emek miktarı, gerekli ham madde, enerji ve makinelerin üretildiği andan başlayarak, o malın bütün üretim aşamalarındaki bütün emeği kapsamına alır.

  • Burada bir noktaya açıklık getirmekte yarar vardır. Bir malın değerini belirleyen emek miktarından sadece o malın üretiminde doğrudan kullanılan emek miktarı anlaşılmamalıdır. Sözü edilen malın üretiminde kullanılan sermaye mallarının üretiminde kullanılan emek miktarları da değeri belirleyen emek miktarına dahildir. Diğer bir deyimle, bir malın değerini belirleyen emek miktarı, gerekli ham madde, enerji ve makinelerin üretildiği andan başlayarak, o malın bütün üretim aşamalarındaki bütün emeği kapsamına alır.




Yüklə 445 b.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə