Paranormal fenomen



Yüklə 222,56 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə43/83
tarix13.11.2017
ölçüsü222,56 Kb.
#10171
1   ...   39   40   41   42   43   44   45   46   ...   83

PARANORMAL FENOMENLER
odada  İlga,  yanında  bulunan  Prof.  Neurieter'e  bu  listeyi 
olduğu  gibi  aktarıvermişti.. Parapsikoloji  için  bile  çok  acayip 
sayılabilecek bu denemelerden başka birinde, hedef rakam  12 
idi,  fakat  küçük  İlga  bunu  42  olarak  algılamıştı.  Denemeden 
sonra yapılan inceleme sonunda anlaşıldı ki, verici olan annesi 
yanlışlıkla 12'yi 42 sanmış ve o şekilde yollamıştı. Buradan da, 
İlga'nın yeteneğinin esasen telepati olduğu anlaşılmış oldu.
İlga  ile  yapılan  bu  testlerden,  Duyular  Dışı  Algı 
kavramının  geneli  için aydınlatıcı  sonuçlar çıkarıldı.  Bunların 
bir kısmını Prof.  Neureiter'in notlarından okuyoruz:
"Vericinin yerini  ben  aldım ve 9   ile 2  rakamlarını çocuğa 
göndermeye  çalıştım.  Bundan  sonra  Litvanya  dilinde  bir 
cümleyi  (Mate  G o ya   uz  leti)  denedim.  Elimden 
geldiğince yoğun  bir şekilde  konsantre  olmaya  çalışıyor­
dum.  Fakat  çocukta  hiçbir  tepki  yoktu.  Hayal  kırıklığına 
uğramış  vaziyette  çalışm aya  son  vereceğim  anda, 
Litvanya  dilindeki  bir şiirde  'Brüte'  (yani  'bride')  sözcüğü 
gözüme ilişti.  Bu  sözcüğü görür görmez yan  odada  bulu­
nan  çocuktan  ilk  tepki  geldi  ve  sözcüğü  söyleyiverdi. 
Besbelli  ki,  telepatik  yayın  için  en  iyisi  böyle  yapm aktı."
İlga'nın  bu  şekildeki  bir  duyu  ötesi  algılama  yeteneğine 
sahip olması  ile ilgili olarak daha da ilginç durum, bir okuma 
parçasını  seslendirmesiydi.  Parça  hangi  dilde  olursa  olsun, 
annesi  tarafından  bir  kez  okunması  yeterliydi.  Fakat  birçok 
denemede  İlga'nın bu  algılamasını  dudak hareketlerinden ya 
da fısıldamadan yaptığı sanılmıştı.
Psikolojik denemeler,  İlga'nın zeka yaşının 42 olduğunu, 
kelimeleri  okuyamadığını,  fakat  harfleri  tek  tek  tanıdığını 
meydana çıkarmıştı. Çocuk, önünde duran yazılmış bir metni 
aynen  kopya  ederek  yazabiliyor,  fakat  okuyamıyordu. 
Yazdığını  da  okuyamıyordu.  Tüm  bu  belirtiler,  ister  istemez 
insanı,  nörolojik  bir  rahatsızlık  olarak  kabul  edilen  "kelime
157


PARANORMAL FENOMEN
körlüğü" ya da "alexi" denilen rahatsızlığın teşhisine götürüy­
ordu.  Besbelli  ki,  İlga bu  sorununu  yenmek  için  Duyular Dışı 
Algı kabiliyetini geliştirmek zorunda kalmıştı. ("Para-psikolo- 
ji-Duyular Dışı İletişim,  D. Scott Rogo").
Telepati,  evrensel  bir  iletişim  aracıdır.  Litvanya'lı  küçük 
kız  çocuğu  vakasındaki  gibi  çok  üst düzeyde  olmasa bile,  bu 
türdeki  olaylar  her gün  başımıza  gelebilir.  Fakat bu  durumu 
yaşayanlar çoğunlukla telepati olgusu ile karşı  karşıya kaldık­
larını  bilmezler  veya  kabullenmezler.  Rastlantı  der,  geçerler. 
Mesela  tam  da  bir  arkadaşımızı  düşündüğümüzde  bizi  anır 
veya karşılaşırsak, yanımızdaki  kişi veya açık radyo kanalıyl.ı 
aynı  anda  aynı  şarkıyı  tutturursak,  tuhaf  bir  durum 
yaşadığımız açıkça belli olur. İlk defa gördüğümüz bir insani.ı 
daha  ilk  karşılaşmamızda  karşılıklı  veya  tek  taraflı  duyduğu­
muz  sempati  veya  antipati  de  telepatinin  bir  türüdür.  Bu 
durumlarda  karşımızdakiyle  "aynı  veya  benzer  frekansta" 
olduğumuzu  söyleyebilir  veya  "frekansımız  tutmadı"  deri/.. 
Tabi  sempati  ve antipatinin  paranormal  bir özellik olduğunu 
söylemiyoruz.  Ancak  telepatinin  bir  türü  olarak  herkeste 
doğuştan  bulunan  bir  yetenek  olduğu  konusundaki 
düşüncemizi  paylaşıyoruz.  İnsanlarda,  zamanla  körelmiş 
olduğu  düşünülen  bu  yetenek  aslında  herkeste  değişik  dere­
celerde  mevcuttur  ve  çeşitli  deneme  egzersizleriyle  daha  d.ı 
ilerletilebilmektedir.  Araştırmacılar  Avustralya'daki  bazı 
orman kabilelerinin beş duyu dışında bir iletişim yöntemi kul­
landıklarını  bildirirler.  Bu  araştırmacılardan  biri  olan 
Alexander  Markey,  Yeni  Zelanda'lı  Maori'lerin  günümüzde 
hala  telepati  kullanarak  iletişim  sağlayabildiklerini  yazmış 
olduğu  bir  kitabında  dile  getirmektedir.  Benzer  yöntemler 
Afrika  kabilelerinde  de,  örneğin  Tabu  yerlilerinde  kullanıl­
maktadır.
Telepati,  parapsikolojik  fenomenlerin  en  yakın  gelen,  en 
kolay  kabul edilen ve inanılan olgusudur. Bilişim  ve teknoloji 
çağımızda,  uydular  aracılığı  ile  gözle  görülmeyen  iletişim
158


PARANORMAL  FENOMENLER
olanakları gelişmiştir. Cep telefonları  ile dünyanın bir ucundan 
ıliğer  ucuna  sınırsız  iletişim  imkanına  kavuşan  insanlar, 
telepatik  iletişimi  çelişkili  ve  fantezi  ürünü  kavramlardan  ayrı 
(utmaya  başlamışlardır.  Geçtiğimiz  yüzyılın  başında,  telepati 
olgusunu bilimsel çerçeveye oturtmaya çalışan Sigmund Freud
karşıt görüşlerin  hışmını  üzerine  çekmekten hiç  çekinmeyerek 
şu  sözleri  sarf  etmiştir:  "Kuşkusuz  beni  ılımlı  bir  tanrıçalığa 
bağlanmış ve gizemciliğin bütün verilerini amansızca  reddeder 
görmeyi yeğ bulurdunuz. Fakat hoşa gitmeye çalışmak elimden 
gelmiyor, bu  halde sizi  düşünce  iletimini  daha  ondan  yana bir 
gözle  ve  telepatiden  hareket  ederek  kabullenmeye  çağırıyo- 
rura."  Freud'un  mesleki  hayatı  boyunca  karşılaştığı  "gizem" 
olarak özetlediği  duyu  ötesi  algı  fenomenlerin  çokluğu,  onları 
analiz  etmeye  itmiştir.  Ünlü  psikiyatr,  kehanet  fenomenini 
telepati  ile  ilişkilendirdiğini  açıklamıştır.  "Kimse,  böylesine 
geniş  kapsamlı  bir  inanışı  tek  bir  gözlem  üzerinde  kurmayı 
düşünmez. Fakat benim denemelerime inanınız, bu  tek bir olgu 
değildir. Buna benzer bir dizi kehanet topladım. Hepsi de bana 
lalanın  düşüncelerinin,  özellikle  kendisine  başvurmuş  kim­
selerin gizli isteklerini açıkladığı izlenimi vermiştir. Bu kehanet­
leri, sanki hastanın  kendi  kendine yarattığı öznel oluşlar, hayal 
kurmalar  ya  da  rüyalarmış  gibi  haklı  olarak  analiz  etmek 
gerekir." Bu sözleriyle Freud, telepatiyi doğal bilimler dahilinde 
değerlendiğini  ve analitik psikiyatriyle bağlantılı ciddi bir olgu 
olarak gördüğünü açıkça ortaya koymuştur.
Telepatik  iletişim,  bilerek  isteyerek  sağlanabilir  veya 
iradenin  dışında  spontane  olarak  gerçekleşebilir.  Telepatinin 
bu  ikinci  türü  genelde  önemli  olaylar  arifesinde  ve  birbirine 
duygusal  bağı  ile  bağlı  olan  kişiler  arasında  görülmektedir. 
Spontane  telepati  fenomenini  hazırlayan  üç  faktör  olduğunu 
söyleyebiliriz:
1.  Vericinin,  başına  gelen  bir  kaza,  hastalık,  ölüm
gibi yoğun stres ve travma yaşadığı durumlar
159


Yüklə 222,56 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   39   40   41   42   43   44   45   46   ...   83




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə