BEDRİ RUHSELMAN
277
an peşinde koştuğu saadetin bir zerresini dahi çevresinde bula-
mayınca, o saadetin hüsranı ile kendisini, madde oyuncakları-
nın gelip geçici zevkleri içine gömerek avutmaya çalışıyor. Fakat
zâhiren, şaşkınlığını arttırmaktan başka bir işe yaramaz görünen
bu çırpınışları hakikatte, kader mekanizması muvacehesinde
gene, o aradığı, beklediği ve muhtaç olduğu saadet yollarını ken-
disine hazırlıyor. İşte şiddetle istedikleri, bekledikleri bu saadete
insanların kavuşması için, âlemin büyük ahengi içinde, lüzumlu
tertipler elbette kurulmaktadır. Bu ileri tertipler, bugünkü dünya
nizamının yavaş yavaş değişmesi ve olgunlaşmış hâle gelen yeni
istek ve ihtiyaçlara göre lüzumlu formların meydana gelmesi za-
ruretiyle, ilâhî nizamın ahengi içinde takdir ve tesbit edilmiştir.
Şu hâlde, gelecek bütün değişmeler, insan idraki karşısında
ne kadar büyük birer katastrof mahiyetinde görünürse görün-
sünler, insan varlıklarının ihtiyaçlarına en uygun ve mükemmel
cevaplar verici tertipler ve nizamlar altında vuku bulacaklardır.
Yakında başlayacak olan hâdiseler, dünyada mümkün olabilen
insan tekâmülüne uygun nihaî sahneleri hazırlayacak ve asır-
lardan beri süren ıstıraplı bir dünya safhasının son perdesini bu
sahnelerde kapatacaktır.
*
* *
Tabiatta hiçbir varlığın hiçbir ihtiyacı ihmalle karşılanmaz.
Bütün tekâmül ihtiyaç ve isteklerine uygun tertipler, nizamlar
ve düzenler derhal kurulur. Zira kâinat tekâmül içindir ve orada
bütün tekâmül ihtiyaçlarının tatmin edilmesi bir zarurettir. Bu
ihtiyaçlar karşısında kurulacak yeni nizam ve tertiplerin şekil ve
istikametlerine gelince; insan varlıklarının daha üstün hayatlara
namzet duruma girdiklerini ve sonsuz parlak ülkelerin kapısına
dayandıklarını söylemiştik. Fakat insanların lâyık oldukları bu
yüksek ve parlak hayatlara kavuşabilmeleri için, bu kapının açıl-
ması lâzımdır. İşte, iştiyakla peşinden kan ter içinde koştukları
bu eşsiz saadet ülkelerine göç edebilmeleri için, insanların yapa-
cakları küçük bir iş daha kalmıştır ki o da zaten açılmaya hazır
bir vaziyette önlerine dikilmiş olan bu kapıyı, bir fiske vuruşu
İLÂHÎ NİZAM VE KÂİNAT
278
ile ardına kadar açarak içeriye dalmaktan ibarettir. Fakat bunun
tahakkuku da gene çok tertipli ve ahenkli birtakım hâdiselerin
akışları içinde mümkün olabilecektir. Ve bunun da böyle olması
insanların selâmeti için lüzumludur.
Bu muazzam düzen içindeki ahenkli tertiplerin sağlamış ol-
duğu büyük hazırlıklardan elbette birçok insan faydalanacak
ve bu sayede büyük bir saadet havası ile, namütenahi imkânlar
diyarındaki esirî âlemlerin ebedi hayatları içinde pervaz etmek
üzere akıp gitmek fırsatını kaçırmayacaktır.
Yakında, tabiat şartlarında vukua gelmeye başlayacak olan
cezrî değişmelerde hiçbir şeyin maksatsız ve körü körüne olma-
yacağını, en ufak bir hâdisenin bile ancak üniteden gelen icap-
lara göre üstün vazifeli varlıklar tarafından şaşmayan ve aksa-
mayan bir tertip ve ahenk içinde husule getirileceğini artık iyice
belirtmiş bulunuyoruz. İşte biraz yukarıda bahsettiğimiz kapı-
nın açılması demek de bu hakikatin insanlar tarafından idrak
edilmesi, benimsenmesi ve ona göre mevcut düzenlere isteyerek,
sevinerek gidilmesi, uyulması demektir. Şu hâlde, yeryüzünde-
ki tabiat şartlarının değişmesiyle meydana gelecek yeni ahengin,
insanlara bu kurtuluş imkânlarını bahşetmiş olması bakımından
fevkalâde büyük bir kıymeti ve ehemmiyeti vardır. Zâhiren, bo-
zuk düzen ve sıkıcı, hattâ rahatsız edici gibi durumlarda görüle-
bilecek olan bu hâllerin hakikatte, insanların yüksek kazançları-
nı temine yarayacak kıymetli birer vâsıta olduğunu unutmamak
insanların menfaatleri muktezasındandır. Zira insanlığın değişe-
cek olan çehresi ve yeni tertiplerle kurulacak ahenk, ancak, ikmal
edilmiş bir dünya devresinin kapanışından sonra olacaktır. İşte
bunun için, dünyanın geçireceği son hazırlıklar vardır.
Bu hazırlıkların iki cephesi vardır: Birinci cephesi insanlara,
bu dünyanın artık kendileri için elverişli bir mesken olamaya-
cağını anlatmak suretiyle, henüz eksik kalan lüzumlu bilgileri-
ni, müşahedelerini ve imanlarını kazandırmak, diğer cephesi de
sonradan gelecek basit bedenlerin tekâmüllerine elverişli yeni
bir dünyayı meydana getirmektir.
BEDRİ RUHSELMAN
279
Şimdi, bu tabiat değişmelerinin, yeni zuhur edecek hâdisele-
rin hulâsa, vukuu yaklaşmış olan büyük dünya inkılâbının ma-
hiyet ve şekillerini izah etmeye başlıyoruz.
Yakın olan bu büyük dünya devresi kapanışının ilk alâmet-
leri diyeceğimiz bâzı basit olaylar hâlen başlamış bulunmakta-
dır. Bunlar, insanların nazarında henüz kuvvetli mânâlar ifade
etmeyen ve kör tabiat kuvvetlerine bağlı, gelip geçici arızalardan
ibaret sanılan bâzı atmosfer değişiklikleridir. Bu hâller, gittikçe
artacak ve yavaş yavaş yüksek delâletlerini daha kuvvetle hisset-
tirmek üzere durmadan devam edeceklerdir. Meselâ, vaktinde
beklenen yaz sıcakları bazan bir türlü gelemeyecek, kış ortasın-
da anormal sıcak havalar, yaz ortasında da soğuk havalar gö-
rülmeye başlayacaktır. Bâzı yerlerde uzun müddet devam eden
kuraklıklar yanında, diğer bâzı yerlerde sürekli yağmurlar sel-
leri meydana getirecek ve mühim tahribat yapacaktır. Kuvvetli
rüzgârlar, tehlikeli hâller alarak esecek, yer yer büyük zararla-
rı mucip olacaktır. Bu arada zelzeleler vukua gelecek, şiddetli
yer sarsıntıları, insanların felâketli diye vasıflandıracakları tabi-
at olayları arasında yeryüzünün orasında burasında kendilerini
göstereceklerdir.
Denizlerde de mûtat dışı hâdiseler vukua gelecektir. Meselâ,
hiç met ve cezir olmayan sahillerde denizler bazan 8-10 metreye
kadar kabaracak ve karalara hücum edecektir. Böyle met ve cez-
re alışmamış ve hazırlanmamış bâzı şehirler su baskınları tehli-
kesi altında kalacak ve büyük zararlara uğrayacaktır.
Dünyanın muhtelif yerlerinde yer yer toprak kaymaları vukua
gelecek ve bâzı kasabalar ve yerler bu yüzden bir hayli korkulu
ve endişeli anlar geçirecektir. Keza bu toprak âfetleri sırasında
bâzı yerler çatlayacak, oralardan dumanlar ve ateşler fışkıracak-
tır.
Velhâsıl mûtat dışı olarak vukua gelen bütün bu büyük rüz-
gârlar, seller, yer sarsıntıları, zelzeleler, deniz kabarmaları, su
baskınları ve yer çatlamaları gittikçe insanların rahatlarını kaçı-
racak ve zararlarını arttıracaktır. Fakat bunların hiçbirisi ahenk
Dostları ilə paylaş: |