TariHİ materyaliZMİN Çarpiticiliğinda



Yüklə 446,54 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə19/22
tarix06.02.2018
ölçüsü446,54 Kb.
#26407
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   22

Tarihi Materyalizmin Çarpıtıcılığında Zıtların Birliği 

 

39



 Bir 

yanda 


“sosyalist 

ilişkiler” ilk ve esas olduğunu haykıran C. Bettelheim, öbür 

yanda üretici güçler diye haykıran R. Yürükoğlu... 

 Bu 


kadar 

zıtlık, bu kadar tezatlık  şartlarında bu iki yazarın çakışması,  şans 

noktalarda değil, anlayış olarak çakışması mümkün mü? Bakalım. 

 

i- Bilincin Belirleyiciliği 

 

 C. 


Bettelheim’ın görüşler bütünü bilincin, ideolojik alanın birincilliğinden hareket 

eder. ilk ve esas olan, ilk ve esas olarak devrimcileştirilmesi gereken odur. 

 R. 

Yürükoğlu için böyle bir şey söz konusu olabilir mi? 



  Her yerde ve her şeyde üretici güçlerin geriliğini arayan birisi için mümkün mü? 

Bakalım. 

 “Bu 

uzunca 


sapıştın sonra “volüntarizm” sözcüğüne dönelim. Kollektif çiftlikler, 

proletarya diktatörlüğü altında, küçük üreticinin sosyalist üretime çekilişinin “en 

basit, en kolay ve köylü tarafından en kabul edilebilir” (Lenin) yoludur. Bu çekiliş 

ancak gönüllü ve yavaş yavaş  olabilir. Sürecin gelişimi ve başarısı, eskiyi savunan 

güçlere karşı aktif savaşımın yanısıra, asıl olarak tarımdaki  nüfusun bilincinin 

gelişmesine bağlıdır. 

 Sovyet 

tarımında kollektifleştirme, büyük ölçüde bu bilincin gelişme hızına 

orantısız yapılmıştır...” (Yaşayan Sosyalizm, R. Y., s. 44-45.) 

 Altı çizili yerler R. Yürükoğlu tarafından çizilmiştir. 

 Kollektifleştirme...” asıl olarak... bilincin gelişmesine bağlıdır.” 

 Bu 


çakışmaya bir örnek. Devam edelim. 

 

ii- Proletarya Diktatörlüğünde Devlet Mülkiyetine Rağmen Üretim ilişkilerinin 



Kapitalist Olması 

 

 C. 



Bettelheim’ın SSCB’nde “hukuk alanında” sosyalist mülkiyetin kurulmasına 

karşın, tüm mantık silsilesinin kaçınılmaz talebi olarak üretim ilişkilerinin kapitalist 

olarak kaldığını ilan ettiğinin, bunu ayrıca iş-bölümüne vb. bağladığını biliyoruz. 

 Profesörümüzün 

üretim 

ilişkileriyle mülkiyet ilişkileri arasında açmaya çalıştığı 



uçurumun mantıksızlığının ve R. Yürükoğlu tarafından geçersiz sayılacağını bilerek 

R. Yürükoğlu’ndan okuyalım. Bakalım yazarlarımız çakışıyorlar mı? 

 “Proletarya 

diktatörlüğü altında devlet mülkiyeti, tüm halka hizmet etmesi 

nedeniyle, ama o ölçüde kapitalist olmaktan çıkmıştır. “O ölçüde” sözleri devlet 

mülkiyetinin kapitalist karakteri tam olarak yitirmediğinden başka birşey anlatmaz. 

Mülkiyetin kapitalist karakterinin tamamıyla  yitirmesi ancak iş bölümünün ortadan 

kalkması, yani tüm insanların üretken emek içine girmesi ili, komünizme geçişle, 

devletin ortadan kalkmasıyla tamamlanacaktır. 

 ..... 


 Bilindiği gibi devlet mülkiyeti sosyalizmde tüm halkın mülkiyetini temsil eder. 

Ama temsil eder, kendisi değildir. Bu nedenle, iş gücü ile üretim araçları arasındaki 

ayrılığı tam anlamıyla ortadan kaldırmamıştır. işçi üretim araçlarının mülkiyetini, 

kendi adına kullanması için devletine vermiştir.” (a.g.e., s. 85-86.) 




Tarihi Materyalizmin Çarpıtıcılığında Zıtların Birliği 

 

40



  “Mülkiyet kapitalist karakterini tam olarak yitirmemiş” iş bölümü ortadan 

kalkınca yitirecekmiş. Ve proletarya diktatörlüğü  şartlarında işçilerle onların 

devletleri arasında yaratılan bir uçurumda, C. Bettelheim’ın kaçınılmaz sonuçlarından 

biri de cabası. 

 

iii- “Yasalarla”, “Kararnamelerle” Mülkiyetin Sosyalist ilan Edilişine Karşı 

Çıkmamak 

 

  C. Bettelheim kapitalist üretim ilişkileri dururken, antagonist sınıflar dururken 



mülkiyetin sosyalist ilan edilmesine karşı  çıkmamıştı. Tüm mantığı bunu imkansız 

kılıyordu. Pardon, bir yanlışlık yaptık. Kendine göre kapitalist üretim ilişkileri ve 

antagonist sınıflar dururken demek istemiştik... 

 

Üretici güçlerin öncelliğinden hareket edip aynı noktada konaklamak mümkün mü 



acaba? R. Yürükoğlu’nu okuyalım: 

  “1930’larda... Nesnel koşullar ve öznel seçimler sonucu, ekonominin teknolojik 

düzeyinin car olması gereken düzeye ulaşmasından çok önce tarımda ve endüstride 

sosyalist mülkiyet ilişkilerine geçilmiştir. Geçilmemeliydi demiyoruz...” (a.g.e., s. 45) 

 “Sovyetler 

Birliği’nin karşılaştığı bu özel görevi gözden kaçırmak en kestirme 

yoldan öznelciliğe (subjektivizm) ve iradeciliğe (volüntarizm) gider. Devrimden 

sonra bir kararname ve biraz itiş kakışla özel mülkiyet tüm toplumda kaldırılıp 

toplumsal mülkiyet, “sosyalist üretim ilişkileri” getirilebilir. Ama sosyalist üretim 

ilişkileri, sosyalizme uygun üretim güçleri ile birlikte bir anlam taşır. Tersi, 

Maocuların köy komünleriyle komünizme geçmeleri anlayışı gibi olur...” (a.g.e., s. 

98-99.) 


 

 

iv- Sınıfların Ortadan Kalkması 

 

 C. 


Bettelheim’ın sosyalist mülkiyet ilişkilerinin kurulmasına rağmen “antagonist 

sınıfların” ortadan kalkmadığını savunduğunu biliyoruz. 

 R. 

Yürükoğlu bu konuda farklı anlayışta görünüyor. Biraz itiş kakış ve bir kaç 



kararnameyle den den içinde sosyalist üretim ilişkilerinin kurulabileceğinin, özel 

mülkiyetin yok edilip kapitalist sınıflarında yok edileceğini savunur görünüyor. iyi 

ama bu özel mülkiyetin yok edilmesi bir kararname işi ve hiç de “üretici güçlerin 

seviyesine “ uygun değil. O zaman... 

 

“Bu nedenle, Sovyet yetkililerinden 1930’lardan bu yana dinlediğimiz şu yanaşım 



pek birşey anlatmaz: Mülkiyet açısından sosyalist değişim tamamlandı, kolhoz 

mülkiyeti de kalkınca sınıfsız topluma varacağız. Bugün, nüfusun ancak beşte birini 

kapsayan kollektif çiftlikleri “kaldırmak” bir kararname işidir. Ama bu yoldan 

“kalkan” sınıflar kalkmış olmaz. Sınıfları kaldırabilecek tek güç, bunu sağlayacak 

üretim güçleri düzeyidir.” (a.g.e., s. 99.) 

 Eh, 


sınıfları kaldırmak bir kararname işi değilse, ve özel mülkiyetle kapitalist 

sınıflarda teknolojik seviye, üretici güçlerin seciyesi uygun olmadan bir kararname ile 

kaldırılmışsa, o zaman onlarda, kapitalist sınıf da kalktı demekle kalmış olmaz. Değil 

mi ama... Kapitalist sınıfı da “kaldırabilecek tek güç, bunu sağlayacak üretim güçleri 




Yüklə 446,54 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   22




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə