Yeni Çek Kanunu ve Uygulama Sorunları Prof. Dr. Seza Reisoğlu 27-28 Kasım 2010


ESKİ ÇEKLERLE İLGİLİ BAŞLICA SORUNLAR



Yüklə 132,36 Kb.
səhifə2/2
tarix06.02.2018
ölçüsü132,36 Kb.
#26787
1   2

ESKİ ÇEKLERLE İLGİLİ BAŞLICA SORUNLAR




  1. Bankaların müşterilerden eski çek defterlerinin iadesini isteyip istemeyeceği (Geçici md. 1)

Yasada bu tür bir yükümlülük veya hak öngörülmemiştir. Ancak bankalar eski kullanılmamış çek defterleri iade edilmeden yeni çek defteri vermeyi reddedebileceklerdir.

  1. Geçici maddenin 1 ve 3. fıkrasına göre hangi çeklerin “eski” çek sayılacağı

Geçici madde 1/1 e göre Bankalar Merkez Bankasının yayınladığı tebliğ esaslarına göre – 20.Ocak.2010 – yeni Çek defterlerini bastırırlar. Bankaların en geç 01.07.2010 tarihine kadar yeni çek defterlerini müşterilerine vermeleri ve ellerindeki çek defterlerini imha etmiş olmaları gerekmektedir.

Bu tarihten sonra, bankalar yeni çek defterlerini bastıramamış olsalar bile, ellerindeki çek defterlerini imha ve müşterilerine eski çek defteri vermeme yükümlülüğü altındadırlar.

Eski çek defterleri ne zaman verilmiş olursa olsun geçerliliğini korumaya ve 3167 sayılı kanuna – yeni çek yasasının lehte olan ceza ve çek yasaklılığı hükümleri dışında – tabi olmaya devam edecektir.

Hükümet tasarısında yer alan eski çeklerle ilgili (geçici md. 1/3) “…. Ancak üzerinde yazılı düzenleme tarihi henüz gelmemiş olsa bile, bu çeklerin en geç 01.07.2010 tarihine kadar muhatap bankaya ibraz edilmesi gerekir. Bu tarihe kadar ibraz edilmeyen çekler adi senet hükmündedir” fıkrası yasalaşmamıştır. Hukuka aykırı ve kargaşaya yol açacak bu hükmün yasalaşmaması isabetli olmuştur.



  1. Çek Kanununun yürürlüğe girdiği 20.12.2009 tarihinden sonra da bankaların müşterilerine eski çek defterleri verip veremeyeceği (Md. 2/3)

20.12.2009 tarihinden itibaren Çek kanununun 2/3. maddesi yürürlüğe gireceğinden, ister eski isterse yeni çek hesabı açılsın bankalar bu hesaplardan en geç 01.07.2010 tarihine kadar eski çek defterleri verebilecek ancak çek defteri vermeden önce 2/3. maddedeki işlemleri yapacak ve gerekli yazılı beyanları alacaktır.

  1. 20.12.2009 tarihi ile 01.07.2010 tarihi arasında verilen çeklerde “tacir çeki”, “tacir olmayan kişiye ait çek”, “hamiline çek” ayırımı yapılıp yapılmadığı (Md. 2/6)

Henüz yeni çekler bastırılmadan verilen çekler, daha önce bankalar tarafından verilen çekler olup bu ayırımlar söz konusu değildir.

  1. 4814 sayılı Yasanın geçici 5/3. maddesine göre eski çeklerde bankaların yasal yükümlülüğünün 60 TL (altmış milyon) olarak devam edip etmeyeceği (3167 sayılı geçici Md. 5/3)

4814 sayılı Yasanın geçici 5/3 maddesinde bankaların üç ay içinde yeni çek defterlerini verip; eski çek defterlerini imha yükümlülüğü öngörülmüş olup daha önce veya üç ayın sonuna kadar Bankaların verdikleri eski çek defterlerinden ötürü yasal sorumlulukları her çek yaprağı için 60 milyon (60 TL) olarak sınırlandırılmıştır.

Yeni Çek Kanununun 9. maddesine göre ise 3167 sayılı Çek Yasası, bu Yasada değişiklik yapan 26.02.2003 tarihli 4814 sayılı Kanunun 1 ila geçici 5. maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.



Bu durumda tüm eski çekler – 4814 sayılı Yasanın kabul edildiği 26.02.2003 tarihinden önce verilenler dahil – ile ilgili olarak Bankaların yasal yükümlülükleri 3167 sayılı Yasanın 10. maddesine göre Merkez Bankasınca her yıl belirlenecek olup; halen 500 TL dir.

  1. Çek kanunu yürürlüğe girdikten sonra eski hesapların devam edip etmeyeceği (Md. 2/3)

Eski çek hesapları aynen devam edecek; ancak Bankalar 01.07.2010 tarihinden sonra eski hesaplara dayanarak sadece yeni çek defteri verebilecekler ve eski hesaplara yeni çek defteri verebilmek için 2/3. maddeye göre işlem yapacaklar ve öngörülen yazılı beyanları alacaklardır.

  1. Hukuki açıdan eski çeklere 3167 sayılı ve 5941 sayılı Kanunların uygulanacak maddeleri

  • Geçici madde 1/3 e göre sadece müşterilere verilmiş eski çek defterlerinin 3167 sayılı kanuna tabi olduğu göz önünde tutulacaktır.

  • 1.1.2012 tarihine kadar keşide tarihinden önce çekler ibraz edilemeyeceğinden eski ve yeni çekler arasında bir fark olmayacak; ancak bu tarihten sonra üzerindeki keşide tarihinden önce ibraz edilen eski çekler karşılıksız çıkarsa derhal hukuki takibe geçilebilecek, eski çekin keşide tarihinden sonra yeniden ibrazı gerekmeyecektir.

  • Yeni çek Kanununda vergi kimlik numarası bir geçerlilik koşulu oluşturmadığı halde, eski çeklerde vergi kimlik numarası bulunmaması çeki geçersiz kılmaktadır.

    • Eski çeklerle ilgili olarak Bankaların yeni Yasaya göre (Md 4) Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğüne bildiri yükümlülüğü bulunmayacaktır. Buna karşılık bankaların 3167 sayılı Yasanın 9. maddesinde öngörülen “yeterli karşılığı olmadığı için çekin ödenmediğini ve hesap sahibi hakkında gereken bilgileri on gün içinde Merkez Bankasına bildirme yükümlülükleri devam edecektir denilmektedir. 9. maddede, 16c maddesine göre karşılıksız çeki ödeme halinde bu hususun Merkez Bankasına bildirilmesi de istenmekte ise de -16c maddesi yürürlükten kalktığından- bu hükmün uygulanması artık mümkün değildir. Ancak karşılıksız çekin ödendiğinin Merkez Bankasına bildirilmesi ve kayıtlara geçmesi çek keşidecisinin lehine olduğundan, eski çeklerle ilgili olarak karşılıksız çekin gecikme faizi ile birlikte çek hamiline veya bankaya ödenmesi halinde, on gün içinde -3167 Sayılı Yasada yer alan- bu hususun da Merkez Bankasına bildirilmesi gerekecektir.

  • Bankaların, çekleri karşılıksız çıkan çek hesabı sahiplerinin ellerindeki çek defterlerinin iadesini istemeleri gerekmekte ise de (3167 sayılı Yasa Md. 7), yeni Yasada – eski Yasadan farklı olarak – çek defterlerini iade etmeyenler hakkında cezai yaptırım öngörülmemiştir. Lehteki ceza hükümleri eski çeklere de uygulanacağından, savcıların bu kişiler hakkında herhangi bir işlem yapmayacakları da göz önünde tutularak bankaların karşılıksız çek çekenlerden çeklerin iadesini istemelerinin – bir yaptırımı bulunmadığından – pratik bir sonucu olmayacağı gibi, savcılıklara ihbarda da bulunulmayacaktır.

  • 3167 sayılı Yasada Bankalar için uygulanması öngörülen ağır para cezaları (Md 15) gerek yeni Ceza Kanununa göre tüzel kişiler için adli para cezası uygulanamaması, gerekse yeni çek Yasasında Bankalar için – tek konuda idari para cezası (Md. 2/10) dışında – ceza öngörülmemesi nedeniyle uygulanmayacaktır.

  • Eski çeklerle ilgili olarak Banka personeli hakkında yeni Çek Kanununda öngörülen hapis veya para cezaları uygulanmayacaktır.

  • Eski çeklerle ilgili olarak Karşılıksız çek çeken düzeltme hakkını teorik olarak kullanabilecek (3167 sayılı Yasa Md. 8) tir. Ancak Yeni Çek Kanununda, çek keşide etme yasağı mahkeme kararı ile verilebildiğinden, diğer bir deyişle karşılıksız çek çekme halinde de keşideci yeni çek çekebileceğinden düzeltme hakkını kullanma keşideciye bir yarar sağlamayacaktır.

  • Yeni Yasadan farklı olarak, eski çeklerde gerçek kişiler kendi adlarına çek keşidesi için vekile yetki verebileceklerdir.

  • Eski çeklerde gerçek kişilerin veya tüzel kişilerin Yöneticilerinin çek karşılıklarını keşide tarihinde hesapta bulundurma yükümlülüğü – aksi takdirde karşılıksız keşide edilen çeklerden ötürü cezalandırılmaları – söz konusu olmayacaktır.

  • Eski çeklerde, Bankanın yasal yükümlülüğü düşüldükten sonra karşılıksız işlemi yapılmasına gerek bulunmamakta olup geçen dönemdeki uygulamanın devamı mümkündür.

  • Eski çeklerde, bankanın yasal yükümlülüğünü yerine getirmesi için, yeni çeklerle ilgili tartışma durumu söz konusu olmayacak, mutlaka hamilin tazmin talebinde bulunması gerekecektir.

  • Eski çeklerde (3167 sayılı Yasa Md. 10); karşılıksız veya kısmen karşılıklı çekin aslı Bankaya bırakılmadığı takdirde, banka hamilin talebine rağmen yasal yükümlülüğünü yerine getirmeme hakkına sahiptir.

  1. Cezalandırma ve çek yasağı açısından eski çeklerle ilgili olarak 3167 sayılı ve 5941 sayılı Çek Yasalarının hangi hükümlerinin uygulanacağı

  • Geçici 1. maddenin 3. fıkrasına göre TCK nun 7. maddesi hükmü saklıdır. T. Ceza Kanununun 7. maddesinin 2. fıkrasına da “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan Kanun ile sonradan yürürlüğe giren Kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan Kanun uygulanır ve infaz olunur” denilmektedir. Ancak TCK 7. maddesine atıf yapılmasa dahi gerek Anayasa, gerekse T. Ceza Kanununun ilgili maddelerine göre lehte hükümlerin uygulanacağı kuşkusuzdur. Buna karşılık sonraki kanunda - 5941 sayılı Çek Kanunu - aleyhine olan ceza hükümleri faile uygulanmayacaktır (TCK. Md. 7/1).

    • 5941 sayılı Yasada hapis cezası kaldırıldığından, karşılıksız eski çeki keşide eden hakkında hapis cezası uygulanmayacak, buna karşılık; adli para cezasının ödenmemesi hapis cezasına dönüşecektir.

    • Eski çeklerde cezadan kurtulmak için karşılıksız çek keşide eden kişinin karşılıksız kalan meblağı ve temerrüt faizini iade yanı sıra yüzde 12 ila yüzde 20 arasında tazminat ödemesi gerekir iken (3167 sayılı Yasa Md. 16 c) yeni Yasada (Md. 6) etkin pişmanlıkta tazminat ödenmesi gerekmemekte; bu hüküm karşılıksız çek çekenin lehine olduğundan; eski çeklerin keşidesi sonucu, çekin karşılıksız çıkması halinde, eski karşılıksız çek keşide eden lehte hükümden yararlanacaktır.

    • 5941 sayılı Yasada (Md. 5/1) karşılıksız çek çeken değil; fakat çekin keşide tarihinde ve kanuni ibraz süresi içinde çek hesabında karşılık bulundurmayan gerçek kişi ve tüzel kişinin gerçek kişi yetkilileri adli para cezasına mahkum edilirken; bu fıkra 5. maddede sayılan ancak karşılıksız çeki fiilen keşide etmeyen gerçek kişilere uygulanmayacaktır.

    • Keza Yeni Çek Kanununun 5. maddesinde sayılan kişilerden olmayan; ancak karşılıksız eski çek çeken gerçek kişiler hakkında adli para cezası uygulanmayacaktır.

    • Çek hesabı bulunan gerçek kişi ile çek hesabı bulunan tüzel kişinin 5941 sayılı kanunun 5/2. fıkrasına göre yetkilisi gerçek kişilerin bizzat - karşılıksız eski çek keşide ettikleri takdirde - iki Yasadan birine göre cezai sorumlulukları söz konusu olacak, 3167 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 5941 sayılı Yasanın 5/1. maddesinden hangisi daha lehte ise o madde uygulanacaktır.

Bu durumda 5941 sayılı Yasanın 5/1 maddesinde “hükmedilecek adli para cezası çek bedelinin karşılıksız kalan kısmından az olamaz, 3167 sayılı Yasanın 16. maddesinde ise “ancak verilecek para cezası seksen milyar –seksenbin - liradan fazla olamaz” denildiğinden karşılıksız çek tutarı seksen bin TL den fazla olduğu takdirde lehte olan 16. madde uygulanacaktır.

Buna karşılık 5941 sayılı Çek Kanununun 5/1. maddesinde “her bir çekle ilgili olarak bin beş yüz güne kadar adli para cezası uygulanır” denilmekte olup; adli para cezasının alt sınırı T. Ceza Kanununda beş gün olarak belirlendiğinden ve bir gün karşılığı para cezası en az yirmi ve en fazla yüz TL olduğundan, bu düzenleme kural olarak eski çek keşide edenlerin lehine olacaktır.



06.02.18 07:24



Yüklə 132,36 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə