Fransa
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı
72
73
Cumhurbaşkanının parlamentoya karşı elinde bulunan en önemli
enstrümanlardan birisi de parlamento tarafından kabul edilen
kanunları
referanduma götürebilme yetkisidir
. Anayasa’nın 11’inci maddesi
uyarınca cumhurbaşkanı, başbakanın önerisiyle referanduma gidebilir.
Bu tür bir referandumda başbakanın imzası gerekli değildir. Ancak, 1962
yılında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin anayasa
değişikliğini referanduma götürürken Cumhurbaşkanı De Gaulle, bu
teklife karşı olan Başbakan Debre’nin önerisini almamıştır. Bununu
üzerine Başbakan, Anayasa Konseyine başvurmuş; ancak referandum
sonucunda çok yüksek oranda “evet” oyu çıktığı için Anayasa Konseyi,
halk iradesiyle çatışmamak için bu duruma onay vermiştir.
115
Dolayısıyla,
Anayasa Konseyinin içtihadına göre, başbakanın önerisi referandumlar
için gerekli koşul olmaktan çıkmıştır.
Referandum yetkisi, cumhurbaşkanının halk desteğini arkasına
alarak parlamento çalışmalarını, işlevsiz kılmasına fırsat tanıyabileceği
şeklinde eleştirilmiştir.
116
Nitekim referandumların bu amaçlarla ve
anayasa aykırı olarak kullanıldığı durumlar olmuştur. Anayasa’nın 11’inci
maddesi referandum yetkisinin sadece kamu kurum ve kuruluşlarının
örgütlenmesine ilişkin durumlarda ya da uluslararası sözleşmelerin
onaylanması halinde kullanılabileceğini ve anayasa değişikliklerinin
ise sadece Anayasa’nın 89’uncu maddesinde gösterilen yolla mümkün
olabileceğini belirtmesine rağmen De Gaulle 1962 ve 1969’da iki kez,
Mitterrand ise 1988’de bir kez bu yolla Anayasa’yı değiştirmişlerdir.
117
Referandum yetkisiyle cumhurbaşkanının, parlamentoya karşı
da bu yetkisini kullanabileceği tehdidinde bulunarak temel politika
belirleyicisi olacağı ve bazı girişimleri yasalaşmadan engelleyebileceği
yönünde eleştiriler de getirilmektedir. Ancak cumhurbaşkanları şimdiye
kadar parlamentonun çıkarmış olduğu kanunları referanduma hiç
götürmemişler; bunun yerine Anayasa Konseyine başvurmayı tercih
etmişlerdir.
1958 Anayasası döneminde toplam dokuz referandum yapılmış;
bunların üçü Avrupa Birliği’ne, biri Cezayir’in bağımsızlığına, biri Yeni
115
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI.
Cumhuriyete Doğru,” s. 141.
116
Çam,
Çağdaş Devlet Sistemleri, s. 166.
117
Eyüboğlu, “Fransa: Parlamenter Bir VI. Cumhuriyete Doğru”, s. 145.
Fransa
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı
74
75
Kaledonya’nın özerkliğine, dördü de anayasa değişikliklerine ilişkin
tasarılar olmuştur.
118
Öte yandan referandum, cumhurbaşkanının sorumluluğu açısından
önemli bir olgudur. De Gaulle referandum yolunu sık sık kullanan
bir cumhurbaşkanı olmuştur. Cumhurbaşkanlığı döneminde beş
kez kullandığı referandumların dördünden istediği sonucu almış,
sonuncusunda halk De Gaulle’ün önerisi aleyhine tercihte bulununca
De Gaulle, bunu kendisine olan halk desteğinin yitirildiği şeklinde
yorumlamış ve siyaseten sorumluluğu üzerine alarak istifa etmiştir. Bu
örnek referandum yetkisinin, siyasal işlevi ve sonuçları bakımından
cumhurbaşkanının siyasi sorumluluğunu gerektirdiğini ortaya
koymaktadır.
119
Ancak buradaki sorumluluk parlamenter sistemlerde
olduğu
gibi Parlamentoya değil, halka karşıdır.
Cumhurbaşkanının münhasır bir yetkisi olmasına rağmen düzenleyici
işlemleri de kapsadığı için parlamento ile ilişkileri bağlamında ele
alınabilecek bir diğer konu da,
olağanüstü hal ilanında kullanabileceği
yetkilerdir
. Arjantin’de benzer yetkilere sahip olan devlet başkanı,
kendisine anayasal olarak sağlanan acil durum yetkilerine sıklıkla
başvurup anayasal konumunu bir nevi istismar ederken, Fransa’da,
daha olgun bir demokraside, bu yetkilerin istismar edilmeden nasıl
kullanılabileceği görülmektedir. Fransa Cumhurbaşkanı böylesine büyük
yetkilere hem de denetimsiz bir şekilde sahipken olağanüstü durum
yetkileri bugüne dek dört kez kullanmıştır. Birincisi, Cezayir’deki askerî
ayaklanma ve hükümet darbesi nedeniyle 23 Nisan 1961’de De Gaulle
tarafından kullanılmıştır. Zaten bu durumun gerçekten olağanüstü
bir durum olduğuna dair kamuoyunda genel bir kanaat oluşmuş ve
Cumhurbaşkanı De Gaulle desteklenmiştir. Bu yetkilerin ikinci kullanımı
ise 1984 yılında Yeni Kaledonya’da bağımsızlık hareketleri çerçevesinde
yaşanan karışıkılıklara ilişkin olmuştur. Üçüncü olağanüstü hal ilanı ise,
2005 yılında Paris’te yaşanan büyük çaplı sokak olaylarına istinaden
Cumhurbaşkanı Jacques Chirac tarafından yapılmıştır. Son olarak 13
Kasım 2015 tarihinde yaşanan terör saldırılarından sonra tedbirler
118
“Referendums in France”, Fransa Dışişleri Bakanlığı
Bilgi Notu, (Mart 2007), Fransa’nın
Katman-
du Büyükelçiliği İnternet Sitesi, http://www.ambafrance-np.org/IMG/pdf/Referendums_ag.pdf,
Erişim: 26.01.2014.
119
Jean Massot,
La Presidence de la Republique en France, La Documentation Française (Paris, 1986), s.
111-124’ten
aktaran Vergin, “Genel Oy Kapsamında Cumhurbaşkanı”, s.137.