İlk Dönem İslam Toplumunda Eğlence Hayatına Dair Bazı Tespitler
165
grup
müzisyenler, sanatlarıyla olduğu kadar vücutlarıyla da ziyaretçilerin
eğlenmesi ve bu mekanlara bağlanması için şarap evi ve meyhane sahibi
efendilerince istihdam edilmekte, ayrıca işveren-işçi ilişkisiyle dışarıdan da
kiralanmaktaydı.
97
İslâm öncesi Arap edebiyatından örneklerine sıkça rastla-
nan meyhanelerde müzik ve raks eşliğinde şarap
içmeyi öven Cahiliye şiir-
leri, devrin eğlence kültüründe meyhane müzisyenlerinin rolünü gözler önü-
ne sermektedir.
Meyhaneye gidişinin asıl sebebinin şarap içmekten ziyade sanç çalan
müzisyen kızın tercîini dinlemek olduğunu söyleyen şâir A‘şâ (ö. 7/629)
98
,
meyhanelerde Türk ve Kâbilli rakkaslar eşliğinde şarap içerek eğlendiği
günleri tasvir etmektedir.
99
Kendisini arayanların, aşiretinin meşveret meclis-
lerinde veya meyhanelerde bulabileceklerini söyleyen
100
bir diğer Câhiliye
dönemi şairi Tarafe (ö. 564), yeni ve yakası geniş uzun mintanı ve safran
boyalı elbisesiyle beyaz ve yumuşak tenli şarkıcının içki meclislerinde ken-
dilerine en güzel ve hüzünlü nağmeler söylediğinden, kadeh arkadaşları eşli-
ğinde geçirdiği neşeli ve keyifli günleri için kazancını harcadığından ve mi-
rasını sattığından bahsetmektedir.
101
Mu‘allaka şairlerinden bir diğeri Lebîd
b. Rebî‘a (ö. 41/661) da, dolunaylı gecelerde kapısından
bayrak yükselen
tıka basa dolu meyhanelerde kadeh arkadaşlarıyla ağzı katranla sıvalı mührü
açılmış tulumlardan ve küplerden taşan şarapları yüksek paralar ödeyerek
içtiğini, sabahları başparmağıyla ûdunu çalan genç kızın müzik şölenlerinde
eğlendiğini anlatmaktadır.
102
Bir diğer şair Temîm b. Übeyy b. Mukbil bir
97
Nâsıruddîn el-Esed, s. 68.
98
A‘şâ, Ebû Basîr Sannâcetül‘arab Meymûn b. Kays b. Cendel (ö. 7/629), Dîvânu
A‘şâ el-kebîr (şrh. Muhammed Ahmed Kazım), Beyrut 1994, s. 308; Tebrizî,
Şerhü'l-mu‘allakâti'l-‘aşri'l-müzehhebât, s. 309-311.
99
A‘şâ, Dîvan, s. 346-347 (ﻞﺑﺎآو كﺮﺗ ﺎﻨﻟﻮﺣ ﺾآﺮﺗ ﺮﻤﺨﻟا ﺖﺑﺮﺷ ﺪﻘﻟو
ﻞﺑﺎﺑ ﻞهأ ﻖﺘﻌﻳ ﺎﻤﻣ ﺔﺒﻳﺮﻏ ﺢﻴﺑﺬﻟا مﺪآ)
ﻞﺋاو ﻦﺑ ﺮﻜﺑ ﻦﻣ لﺎآﻻاووذ ﻲﻟﻮﺣ ﺎﻬﺗﺮآﺎﺑ). Ayrıca bk. Yâkût, Ebû Abdullah Şihabüddin
Yakut b. Abdullah el-Hamevî (ö. 626/1229), Mu‘cemü’l-büldân, I-V, Beyrut
1979, IV, 426.
100
Yedi Askı, 14; Tebrîzî, Şerhü'l-mu‘allakati'l-‘aşri'l-müzehhebât, s. 98.
101
Yedi Askı, 15; Tebrîzî, Şerhü'l-mu‘allakati'l-‘aşri'l-müzehhebât, s. 100.
102
Yedi Askı, s. 34-35; Mufaddal b. Seleme, el-Melâhî, s. 17; Tebrîzî, Şerhü'l-
muallakati'l-aşri'l-müzehhebât, s. 174.
Elnurə ƏZİZOVA
166
beytinde meyhanedeki müzisyen kızın aynı anda şarkı söyleyip dans ederek
içki dağıtmasını tasvir etmektedir.
103
Sosyo-kültürel tarihin kaynağı durumunda olan şiirlerden aktarılan yu-
karıdaki örnekler, Araplardaki yaygın meyhane hayatını ve meyhanelerde is-
tihdam edilen Arap ve yabancı menşeli şarkıcı, çalgıcı ve rakkaslardan olu-
şan müzisyen zümresinin eğlence sektöründe önemli rol oynadığını göster-
mektedir. Ekseriyeti bayanlardan oluşan meyhane müzisyenleri arasında za-
man zaman erkek sanatçılara da rastlandığı kaynaklardaki bazı verilerden an-
laşılmaktadır. Amr b. Kurre isimli bir şahsın Hz. Peygamber’e gelerek aile-
sinin geçimini sağlamak için def çalıp şarkı söylediğini anlattığı, fuhşa yol
açmayacak şekilde bu mesleği sürdürmesine müsaade edilmesini istediği ri-
vayet edilir.
104
Musiki-işret meclisleriyle ilgili Amr b. Kurre’nin rivayetinde de geçen
ifadeler, meyhane kültürünün bir diğer boyutuna işaret etmektedir. Fuhşun
meşrû kazanç yollarından sayıldığı Câhiliye Araplarında gerek meyhaneler-
de, gerekse özel olarak fuhuş evi (ءﺎﻐِﺒﻟا ﺖﻴﺑ/ﻲْﻐَﺒﻟا ﺖﻴﺑ) adlandırılan evlerde,
efendileri tarafından pazarlanan cariyeler veya bazı hür kadınlar bu meslekle
uğraşmaktaydı. Aralarında müzisyenlikle uğraşanlara da rastlanmakla bir-
likte çoğunluğu yalnız fuhuşla kazanç sağlayan bu kadınlar, mesleklerinin
alameti olarak evlerinin kapılarına bayrak astıkları için “bayrak sahipleri”
(تﺎﻳاﺮﻟا تاوذ) olarak bilinmekteydi. İbn Habîb, Câhiliye adetlerini sıralarken
efendilerinin cariyelerini kâr amaçlı pazarlamasının, bu cariyelerin Arap pa-
nayırlarında yerlerine işaret eden bayraklara sahip olmalarının yaygın bir ge-
lenek olduğunu haber vermekte, ayrıca “bayrak sahibi” olarak bilinen hür
kadınların doğurdukları çocuğu nispet ettikleri kişiyle evlenmelerinin, yay-
gın dört nikâh çeşidinden birisi olduğunu aktarmaktadır.
105
İbn Abdirab-
bih’in aktardığı rivayete göre, Mekke’nin en ünlü ve en yüksek ücretli şarkı-
cılarından olan Nâbiga bint Abdullah, oğlu Amr’ın babası olduğunu iddia
eden beş Kureyşliden çocuğun kendisine daha fazla benzetildiği Âs’la evlen-
103
Bk. Mufaddal b. Seleme,
el-Melâhî, s. 18-19 ( رﺎﺠﺘﻟا ﺪﻨﻋ ﺎﻬﻗﺎﺳ ﺾآﺮﺗ ءاﺪﻴﺟ ﺎﻨﻟ ﺖﺣﺪﺻ
ﻞﺨﻠﺨﻟا ﻊﻣﺎﺠﻣ).
104
Bk. Taberânî, el-Mu‘cemu’l-kebîr, VIII, 51; İbnü’l-Esîr, Üsd, III, 396; İbn Hacer,
el-İsâbe, IV, 672.
105
Bk. İbn Habîb,
Muhabber, s. 340.