Down sendromlu çocuklarda motor geliŞİMİ ve müdahalesi



Yüklə 119 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə34/103
tarix22.03.2018
ölçüsü119 Kb.
#33175
1   ...   30   31   32   33   34   35   36   37   ...   103

96
bir motor becerinin gelişimiyle ilintilidir ve gelişimsel bir periyodu 
kapsar. Diğer taraftan, bir motor beceri aşaması, gelişimsel 
periyottaki bir anı işaret eder. Şimdiki çalışmada 18 test öğesinin 
sırasal klasifikasyonu DS’lu çocuklara uygulanabilir şekilde madde 
madde belirtilmiştir. Bu çocuklar kendi ayırt edici motor gelişim 
süreçlerinden geçtiklerinden, sıranın sağlıklı çocuklara göre 
sapacağı farzedilmiştir ama normal motor gelişim için bulunmuş 
elementer ilişkiler, test öğelerinin nihai klasifikasyonunda 
belirgin şekilde kalacaktır. Bu varsayımı test etmek için 18 test 
öğesi, karşılıklı ilintili 4 grup temel motor beceriye bölünmüştür. Bu 
ilişki normal motor gelişimden türemiştir. Grup A, (1, 2, 3, 4, 5, 7 ve 
8. öğeler) yüzüstü ve sırtüstü pozisyonlarda gelişen becerilerden 
oluşmaktadır. Grup B (6, 9, 10, 11 ve 13. öğeler) aksiyal motor 
beceriler ve gövde disasosiyasyonun artan şekilde önemli olduğu 
becerilerden oluşmaktadır. 
Grup C destekle gerçekleştirilen ayakta durma ve yürüme ile 
ilgili becerilerden (12, 14 ve 15. öğeler); Grup D ise desteksiz 
gerçekleştirilen ayakta durma ve yürüme (16, 17 ve 18. öğeler) 
ile ilgili becerilerden oluşur. Varsayım, Grup A ve D’nin gelişimsel 
sırada olduğu ve yükselen derecede postüral kontrolü temsil ettiği 
yönündedir. Gruplar, test öğesi başına ihtiyaç duyulan postüral 
kontrol seviyesinin belli bir ölçüye göre tanımlanmasıyla ve sonra 
her bir grup test öğesi başına ortalama ölçümün hesaplanmasıyla 
karşılaştırılabilir. Grup A’nın ortalama postüral kontrol seviyesi 
Grup B’ninkinden düşük; Grup B’ninki Grup C’ninkinden düşük; 
Grup C’ninki de Grup D’ninkinden düşük olacaktır. Sonuç olarak, 
hipotez şöyledir: “A’dan D’ye ayrılmış temel motor beceri grupları 
artan seviyede postüral kontrolü temsil ederler. 
Her bir temel motor becerinin kendi gelişimi vardır. Bu gelişimin 
birincil öğesi postür kontrolü kabiliyetidir. Bu kabiliyet arttıkça, 
çocuğun uygun motor davranış kazanımı da artar; diğer bir 
deyişle, temel motor beceri artan şekilde fonksiyonelleşir. 
Postüral kontrol sistemindeki bozukluklara dayaranarak, DS’lu 
çocuklar için BMS’in 18 motor becerisinin her birinin spesifik bir 
gelişimi vardır. Bu gelişim, beceri başına sırasıyla klasifiye edilmiş 
altbölümlere ayrılmıştır. Bu altbölümler birlikte beceri başına bir 
ölçek oluştururlar ve postüral kontrolün yükselen seviyesini 
5.1.4 Hipotez 2: Alt bölümlerin test öğesi başına  
 
         gelişimsel sırası 


97
temsil ederler. Her bir ölçek için tanımlanan motor davranış, artan 
kapsamda postüral kontrol gerektiren zorluğun derecesini gösterir.
Altbölüm 1 altbölüm 0’dan; altbölüm 2 altbölüm 1’den, altbölüm 3 
altbölüm 2’den daha karmaşıktır. BMS’in yapısal geçerliliğiyle ilgili 
önemli bir araştırma sorusu da, altbölümlerin test öğesi başına 
varsayılmış sırada olup olmadığıdır. Bu da hipotez 2’nin 
formulasyonuna yol açar: “Altbölümlere ayrılmış motor davranışlar, 
test öğesi başına artan seviyede postüral kontrolü temsil eder.”
BMS’in güvenilir ve dahilen uygun olduğu anlaşılır ve hipotez 1 
ile hipotez 2 onaylanırsa, o zaman total skor ve çocuğun yaşı 
arasındaki ilişki de açıkça ortaya çıkar. Testin yapılanması ve 
farzedilen motor gelişimle ilişkisi durumunda, çocuğun BMS’deki 
skorunun yaşla birlikte artması beklenir. Hipotez 3, bu beklentinin 
temeli üzerine formüle edilmiştir: “Bir çocuğun BMS’deki total 
skoru pozitif olarak o çocuğun yaşıyla ilintilidir”. BMS skoruyla ilgili 
olarak iki cinsiyet arasında herhangi bir farklılık olması 
beklenmemektedir (Carr, 1970).
Denekler, Hollanda’daki Down Sendromu Vakfı tarafından bir 
araya getirilmiştir. Vakıfta Hollanda’nın orta bölgelerinde bulunan 
ve yaşları 0 ila 4 arasında değişen DS’lu çocuklara sahip 66 
ailenin adresleri kayıtlıdır. İrtibata geçilen 66 aileden 52’sinden 
pozitif reaksiyon alınmıştır. Çocukları seçerken, yaşa göre eşit 
dağılım yapılmaya çalışılmıştır. Sonuç olarak BMS; evde yaşayan, 
yaşları 0 ila 4 arasında değişen, yaş ortalaması 2,57 olan ve 
15.96’lık sapma standardı bulunan 42 DS’lu denekle yönetilmiştir 
(16 kız, 26 erkek çocuk) (tablo 5.5). 
5.2.1 Denekler
5.1.5 Hipotez 3: BMS skoru ve yaş arasındaki ilişki
5.2. Metot


98
Hipotez 1, 2 ve 3’ü test etmek için; test öğlerinin postüral 
kontrol seviyelerinin test öğesi başına altbölümlerin ve deneklerin 
bir ölçüm olarak ifade edilmesi için bir değişken yapılandırmak 
gerekir. Bu amaçla, elde edilen veri Kısmi Kredi Modeli (orjinali 
PCM) ile analiz edilir (Wright&Masters, 1982; Wrigt&Linacre,1992). 
PCM, “gizlenmiş özellik modeli” grubunun bir parçası olan istatiksel 
analiz modelidir ve Rasch’ın madde-tepkisi modelinden türetilmiştir 
(1960). PCM kullanılarak, postüral kontrolün seviyesini ifade 
edecek bir değişken yapılandırılır. İstatistiksel anlamda, değişken 
jeneriktir (türle ilgili); örneğin içerisindeki karşılaştırılabilir kişileri 
klasifiye etmek için kullanılabilir.
Rasch modellerinin bir önemli özelliği de ölçüm ölçeklerinin 
gelişimini, tek boyutlu hiyerarşik yapıdan kolaylaştırmalarıdır. Artan 
bir karmaşıklık gösteren bir grup ardışık öğeden oluşan hiyerarşik 
bir ölçektir. Daha düşük ölçekteki öğelerin hakimiyeti, daha 
yüksek seviyedeki öğelerin başarısının şartıdır. Kurama 
dayanmayan deneysel veri Rasch modeli ile analiz edildiğinde
Tablo 5.5 Denekler. 12 aydan hesaplanıp gösterilmiş 5 yaş grubu;  
yaş grubu ve cinsiyet grubu (e/k) başına sayı (s); ay bazında yaş 
5.2.2 İstatiksel Analiz
 
             Cinsiyet 
 
 
 
Yaş 
Grup  s 


dağılım        ortalama    sapma standardı




0-11   
6,86   
2.10




12-23   
18,38   
2.87

10 


24-35   
30,40   
3.44




36-47   
40,89   
2.60




48-59   
53,50   
4.00
Total  42 
26 
16 
0-59   
31.00   
15,96


Yüklə 119 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   30   31   32   33   34   35   36   37   ...   103




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə