Büyük Dinleri Tanımak



Yüklə 379,11 Kb.
səhifə36/52
tarix01.08.2018
ölçüsü379,11 Kb.
#59924
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   52

21. Hıristiyan Bayramları


Hıristiyanların birçok bayram ve anma törenleri vardır ve biz bunlardan bazılarına değineceğiz:

“Mesih Bayramı” anlamına gelen Noel (Christmas), Hz. İsa’nın 25 Aralıkta dünyaya gelmesi münasebetiyle kutlanır. Ondan yedi gün sonra (Ocak ayı gecesi bayramı diye bilinen) miladi yılın ilk bayramı bir Ocakta kutlanır.

“Paskalya Bayramı” (Easter), Hıristiyanların en önemli dini bayramıdır. Hz. İsa’nın ölüme karşı muzaffer olması ve ölülerin arasından kalkması münasebetiyle çarmıha gerilişinin üçüncü gününde Hıristiyanlar tarafından kutlanır.

Fransızcası “Pâgues” olan bu kelime İbranicede Pesah’dır (Fısıh). Yunanca ve Latince’den Fransızcaya geçmiş ve zamanla bu hale gelmiştir. İncillerin bildirdiğine göre Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesi ve yeniden dirilişi Yahudilerin Pesah Bayramı günlerinde olmuştur.

Paskalya Bayramı ilkbahar gündönümünden sonra ayın ilk dolunay halinden sonraki ilk Pazar günüdür. Buna göre 22 Mart ile 25 Nisan’a kadar gerçekleşmesi mümkündür. Yahudilerin Pesah veya Hamursuz Bayramı (İsrailoğullarının kurtuluş yıl dönümü bayramı), Yahudi takvimindeki Nisan ayının 16’dan 21’e kadar (ve Filistin dışında yirmi ikisine kadar) bir hafta boyunca sürer. Bu bayram bazı yıllarda Hıristiyanların Paskalya bayramına denk gelir.

Hıristiyanların Paskalya bayramındaki bazı merasimleri şöyledir: Sabahlama, Kitab-ı Mukaddes’i tilavet etmek, münacat ve dua, Aşâ-i Rabbani merasiminin icrası, Hz. İsa’nın temsili şeklinde cesedinin aranışı ve onun yeniden dirildiğinin ilan edilmesi, kutlama ve ışıklandırma, boyanmış yumurtaların hediye edilmesi…

Paskalya bayramından önce ve sonra çok detaylı ibadet merasimleri de vardır. İnsan bu merasimleri az da olsa tanıyabilmesi için uygun bir zamanda İtalya gibi bazı Hıristiyan ülkelere yolculuk edip, bunları yakından görmelidir. Aksi halde kitaplarda ve hatta filmlerde bu merasimlerin anlatımı kesinlikle yeterli değildir.

Her halükarda Paskalya Bayramı merasimleri, Noel ve bir Ocak bayramlarından çok daha dinidir. Daha fazla ibadi yönü vardır ve aşağıdaki sıralamaya göre gerçekleşir:

1- Perşembe günü gün batımında İsa’nın son yemeği anısı düzenlenir.

2- Cuma günü öğlene doğru İsa’nın çarmıha gerilip, ölmesi anılır.

3- Cumartesi günü gün batımıyla Pazar sabahı arası İsa Mesih’in yeniden dirilişi ve yeni bir hayata dönüşü münasebetiyle Paskalya Bayramı kutlanır.

Paskalya Bayramı önceden Cumartesi günü gün batımından başlar, gece boyuca da devam ederdi ve bitimi ise Pazar sabahıydı ki İncillerin bildirdiğine göre o vakit, Mesih’in ölülerin arasından kalktığı zamandır. Bu merasim günümüzde daha da kısaltılmış ve yalnızca iki veya dört saat sürmektedir. Bu merasimde yeni Hıristiyan olanlar Hıristiyan toplumuna katıldıklarını ilan edip, vaftiz olurlar. Eski mensuplar da hakiki Hıristiyan yaşamına söz vererek imanlarını yenilerler.


22. Kilisede Ayrılık


Ayrılıktan maksat, Hıristiyanlardan iki bölüm veya grubun ayrılığıdır ve inançla alakası yoktur. Hıristiyanlık tarihinde en önemli ayrılık Konstantinopolis kilisesiyle Roma kilisesi arasında gerçekleşmiştir. Bunu bazen Doğuyla Batının ayrılığı olarak değerlendirirler. Roma kilisesi, kiliselere önderlik yapan dünya piskoposlarıdır ve bunların hepsi Roma piskoposunun gözetimi altında hareket etmelidir, diyordu. Konstantinapolis kilisesinin görüşüne göre Hıristiyanlığın beş merkezi vardı ve bunların hepsi itibar ve güç açısından eşittiler. Bunlar Kudüs, Antakya, Roma, İskenderiye ve İstanbul’dur.

Güç hakkındaki bu görüş ayrılığına rağmen Roma ve Konstantina’ya tabi olan Hıristiyanlar dokuzuncu asra kadar ittihat halindeydiler. Sonraki asırlarda da o iki kilise bazen ayrılıyor ve sonra da yeniden barışıyorlardı. Nihayet sonunda Roma ile Konstantinopolis arasında 1054 yılında “Büyük Ayrılık” olarak adlandırılan son ayrılık meydana geldi.

Şüphesiz mezhepsel ayrılıkların çoğu siyasi sebeplerden dolayıdır. Ancak son ayrılıkta inançla ilgili bir unsur vardı. Katolikler (aynı şekilde Protestanlar), Ruh’ul Kudüs’ün baba olan tanrı ile oğul İsa’nın elbirliğiyle südûr olduğuna dair imanlarını açıklamak için “ve oğul” (Latince: Filiogue) ifadesini kullanmaktadırlar. Ancak Ortodokslar iman kuralının temel ifadeleriyle yetinerek, bu ifadeyi ona eklememektedirler. Ortodoksların inancına göre Ruh’ul Kudüs sadece baba olan tanrıdan sâdır olmuştur. Bu konu ilahiyatçılar için oldukça önemlidir ve Hıristiyanlar ise bu çekişmeyi sadece Hıristiyanlık tarihi haşiyesindeki bir şey olarak telakki ederler.

Son yıllarda Roma ile İstanbul kiliseleri arasındaki birlik çalışmaları daha da hızlanmıştır. XXIII. Papa Jean, VI. Paul ve II. Jean Paul olmak üzere her biri, Ortodoks dünyasının iki Patriği olan Athenagoras ve Demetrios’u ziyaret etmek üzere İstanbul’a gittiler. Bu iki Patrik de adı geçen papaları iadeyi ziyaret için Roma’da bulunan Vatikan’a gittiler. Aynı şekilde bu iki kilise, vahdete engel olan unsurların kaldırılması amacıyla teşkilatlar kurmuşlardır.


23. Hıristiyan Fırkaları


Hıristiyanlıkta da tıpkı diğer dinlerde olduğu gibi kimisi eski ve kimisi de nispeten yeni sayılan çeşitli fırkalar vardır. Yine bu fırkaların bazılarının mensupları çok ve bazılarının da azdır. Hıristiyanlar fırkaya, “Kilise” demektedirler. Hıristiyanlıkta üç büyük fırka olmak üzere diğer küçük fırkalar vardır. Bazı fırkaların (Katolik ve Ortodoks gibi) oldukça az farklılığı vardır. Ancak bazılarının da (Katolik ve Protestan gibi) çok fazla farklılıkları vardır. Dinin ıslahı konusunu incelerken Hıristiyanlığın bazı fırkalarını tanımış olduk. Şimdi ise üç fırkaya veya diğer bir ifadeyle Hıristiyanlığın üç büyük kilisesine değineceğiz.[1]

23-1. Katolik

Bu oldukça eski bir fırkadır ve geçmişi havariler dönemine yani yaklaşık 2000 yıl öncesine dayanmaktadır. Katoliklerin bir lideri vardır ve onu “Papa” olarak adlandırırlar.

Hz. İsa’nın elçilerinin davetinin başlarından itibaren yavaş yavaş Hıristiyanlığın beş büyük merkezi Urşelim, İskenderiye, Antakya, Konstantinopolis ve Roma’da kuruldu. Roma kilisesinin temeli Petrus tarafından atıldığı için ve Pavlus’un bir süre orada öğretmenlik yapmasından dolayı o kilise kendini diğer kiliselerden üstün görmekteydi ve bu üstünlük de zamanla diğer kiliseler için kesinleşti. O kilisenin başpiskoposu, tazim amacıyla Papa olarak adlandırılırdı ve kiliseler arasındaki ihtilaflarda onun fetvasına uyuyorlardı. İmparatorluğun tahtı kesin olarak Bizans’a taşınmadan önce bahsettiğimiz beş merkezin piskoposları “Patrik” olarak anılırken Roma piskoposu bu lakabı kabul etmedi ve papalık unvanını kendisi için yeterli gördü ve bunu da ayrıcalık olarak niteledi. (“Katolik” sözcüğü, Yunancada “Kapsamlı” anlamına gelmektedir.)

23-2. Ortodoks

Bu fırka yaklaşık bin yıl önce meydana geldi ve inanç yönünden Katoliklerle pek bir farkları da yoktur. Ortodokslar tek liderliği kabul etmezler ve Roma piskoposunun yani papanın birkaç dini liderden biri olabileceğini söylerler. Ortodoks kilisesi patriklerin olduğu eski dört bölgeye (Konstantinopolis, İskenderiye, Antakya ve Urşelim’e) ilave olarak Rusya, Sırbistan, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan’ı da yeni patrik bölgeleri olarak kabul etmektedir. Aynı şekilde Kıbrıs, Yunanistan, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya ve Arnavutluk kiliseleri de Ortodoks’turlar.

Ermeni Hıristiyanları da inanç bakımından Ortodoks sayılmaktadırlar ama Hz. İsa’nın ilahi ve insani olmak üzere iki tabiatı olduğuna inanan ve onun hem tanrı hem de insan olduğunu söyleyen üç büyük Hıristiyan fırkasının aksine, bu fırka onun sadece ilahi tabiatına inanmaktadır. Onların ibadeti de Ermenicedir. Ermenistan, Hıristiyanlığı resmi din olarak kabul eden ilk ülkedir. Bu olay, ülkenin II. Dırtad adındaki padişahının 301 yılında Gregory Nurbahş’ın daveti üzere Hıristiyan olmasıyla gerçekleşmiştir. O kilisenin lideri Ermenistan’ın Eçmiyadzin şehrindeki katolikosluk (Catholicos)’dir. Onların Lübnan’ın Antelias bölgesinde başka bir dini merkezi de vardır.

Şah Abbas Safevi’nin İran Ermenilerini yaklaşık 400 yıl önce Osmanlı sınırına yakın savaş bölgelerinden İran içine doğru göç ettirmesinden sonra 50 yıldır Lübnan’ın merkezine tabidirler. Ermenilerin dünya genelindeki sayısı dokuz milyondur. Bunların yaklaşık iki yüz bini İran’da yaşamaktadır.

Ortodokslar inançla ilgili bazı konularda da Katoliklerle ihtilaf halindedirler. Daha önce de belirtildiği gibi Ortodokslar Ruh’ul Kudüs’ün sadece baba tanrıdan sadır olduğuna inanmaktadır. Oysa Katolikler ve Protestanlar hem baba ve hem de oğul tanrıdan sadır olduğunu savunmaktadır ve bu, oldukça önemli bir farktır. Aynı şekilde arındıranın (ölümden sonraki âlemde günahların temizlendiği yerin) varlığını kabul etmezler.[2] (Ortodoks sözcüğü Yunancada “Doğru inançlı” anlamındadır.)

23-3. Protestan

Yaklaşık 500 yıldan bu yana Hıristiyanlık âleminde sayısız Protestan fırkaları ortaya çıkmıştır. Protestanlar belli bir noktadaki rehberliği kabul etmezler ve Hıristiyan ruhaniliğine pek değer vermezler. Protestanlar diğer fırkaların birçok inancını reddetmekte ve bir çeşit arınmış Hıristiyanlığı kabul etmektedirler. Bunun yanı sıra Protestanlar da Hıristiyanlığın teslis ve feda gibi akıl dışı birçok inancını korumaktadırlar. (“Protestan” Fransızca bir kelimedir ve Latinceden gelmiştir. Anlamı ise “İtiraz eden”dir.)

[1] Bu üç kilisenin her birinin ilahiyatının farklı bir rengi vardır ve Hıristiyanlığın başlangıcındaki büyüklerden birine dayanmaktadır. Katoliklerin ilahiyatı Petrus’a, Ortodoksların ilahiyatı Yuhanna’ya ve Protestanların ilahiyatı da Pavlus’a dayanmaktadır.

[2] Katoliklerin kendisi de 20 Nisan 2007’de çocukların arındırılmasının batıl olduğunu resmen ilan ettiler.


Yüklə 379,11 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   52




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə