T. C. Kara harp okulu savunma bġLĠmlerġ enstġTÜSÜ GÜvenlġk bġLĠmlerġ anabġLĠm dali



Yüklə 5,01 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə44/117
tarix15.03.2018
ölçüsü5,01 Kb.
#32422
1   ...   40   41   42   43   44   45   46   47   ...   117

 
100 
 
öğretilmektedir.  Her  iki  cinsin  davranıĢları

kültürler  tarafından  belirlenmiĢ 
durumdadır.  Genel  olarak  toplumsal  roller  belirlenmiĢ  olsa  da,  cinsiyetlerin 
önemi,  toplum  içindeki  yeri  ve  rolleri  kültürden  kültüre  değiĢmektedir  (Hall,
 
1959:66-67; 
Kartarı,  2013:49
-50). 
Örneğin;  Afganistan‟da  erkek  baskın  bir 
kültürden söz edilirken, 
ABD‟de eĢitlik ilkesi söz konusudur. 
Bununla birlikte, 
t
oplumlarda 
cinsiyete 
bağlı 
iĢbölümü

gruptan 
gruba 
farklılıklar 
göstermektedir.  Toplumsal 
iĢler,  belirli  bir  cinsiyete  uygun  olacak  Ģekilde 
sınıflandırılmaktadır.  Örneğin
;  ev  ile  ilgili  ve 
fiziki  güç  gerektirmeyen  iĢler
 
kadınların iĢi olarak görülürken, fiziki güç, hız ve hareket gerektiren ve evden 
uzak mesafelerde yapılan iĢler erkeklerin iĢi olarak değerlendirilmektedir. 
Bu 
durum toplumdan topluma farklılık  gösterebilmektedir (Haviland ve diğerleri, 
2008:367).  
 

Mek
anı  Kullanma:  ĠletiĢimde
 
kiĢilerarası  mekan  duygusunu, 
görsel, iĢitsel, devinimsel, kokusal ve ısısal gibi birçok duyumsal verilerin bir 
sentezi olarak gören Hall (1959:68-
69), bunların ilgili kültürün etkilerine bağlı 
olarak  Ģekillenen  karmaĢık  sistemler  olduğunu 
ileri  sürmektedir  (Oksaar, 
2008:62).  
 
ĠletiĢim 
e
snasında
 
bireyler  arası  mesafe  ile  ilgili  olarak  kültürlere  özgü 
davranıĢ 
kuralları 
bulunmaktadır. 
Bu 
kurallar 
otomatik 
olarak 
uygulanmaktadır.  Hall
  (1990), 
mekânı
 
kullanma  ile  ilgili  ayrımı,
 
kiĢise
l  ve 
egemenlik 
mekânı
 
olarak  sınıflandırmıĢtır.  KiĢisel 
mekân,  bireyin  kendinden 
baĢka  kimsenin  izin  vermediği 
mekân 
olup  kültürden  kültüre  değiĢmektedir. 
KiĢisel mekan mesafesi

bazı kültürler için birkaç santimetrelik, bazı kültürler 
içinse  50-60  santime
trelik  bir  alan  olarak  belirlenmiĢtir.  Örneğin
;  Asya  ve 
Arap ülkeleri için kiĢisel 
mekân mesafesi 
kısa iken
, Avrupa ve ABD için daha 
uzak 
olduğu  söylenebilir. 
Avrupa  ülkeleri  için  k
iĢisel  mekana  saygı 
göstermemek  nezaketsizlik  sayılmaktadır  (
Hall  and  Hall,  1990:11;  Oksaar, 
2008:64;  Kartarı,  2013:50). 
Bununla  birlikte  e
gemenlik  mesafesinin  geniĢliği 
de  kültürden  kültüre  değiĢmektedir.  Bireylerin  toplum  içerisindeki  yer
i  ve 
hiyerarĢik  durumları
 
egemenlik  mesafesinin  geniĢliğini  belirleyen  önemli 
etkenler olarak görülmektedir (Kartarı, 2013:50).
 


 
101 
 

Zamanı 
Kullanma:  Hall'a 
göre  zamanı  kullanma

tek  zamanlılık 
(monochronic)  ve 
çok  zamanlılık 
(polychronic)  olmak  üzere  iki 
Ģekilde 
incelenm
iĢtir.  KiĢin
in, 
zamanı kültürel kalıplara  uygun biçimde algılaması ve 
kullanmasını  ifade  etmektedir.  Tek  zamanlı  algılama,  eylemleri  belirli  bir 
zaman dilimi içerisinde ve 
birbiri ardına
 
gerçekleĢtirme, çok zamanlı
 
algılama 
ise  birçok  eylemi  verilen  toplam  zaman  içeri
sinde gerçekleĢtirme anlamında 
kullanılmaktadır  (Hall
  ve  Hall,  1990:12-13
;  Demirkan,  2007:  22;  Kartarı, 
2013:51-
52; SoydaĢ,
 2010:53-54).  
Hall‟a 
(1990:13)  göre 
tek  zamanlılık, 
zaman  ve  para  gibi  harcanabilir, 
tasarruf edilebilir,  kaybedilebilir ve boĢa kullanılabilir bir maddi varlıktır. 
Çok 
zamanlı kültürlerde ise insan iliĢkileri çok daha önemli
dir (Tablo-13). 
Tablo-13  : 
Tek  ve  Çok  Zamanlı  Kültür  Özell
ikleri  (Hall,  1990:
15;  SoydaĢ
,      
 
 
   2010:54) 
Tek Zamanlı 
 
Çok Zamanlı 
 
Sabırlı
 
Sabırsız
 
Tek zamanda tek iĢ
 
Tek zamanda çok iĢ
 
ĠĢe bağlı
 
Ġnsanlara ve insan iliĢkilerine bağlı
 
ĠĢe odaklı
 
KiĢi odaklı
 
Planlara uyan 
Planları değiĢtiren
 
DüĢük bağlamlı
 ve bilgiye ihtiyaç duyan 
Yüksek bağlamlı ve bilgiye sahip
 
BaĢkalarını rahatsız etmemek, kiĢisel 
kurallara riayet 
KiĢiselden ziyade yakın iliĢkilere 
(aile, arkadaĢ vb) yatkın
 
KiĢisel haklara saygı, nadiren borç alır 
ve verir 
Sık sık borç alır ve verir
 
Dakiklik 
Dakik olmayan 
Kısa dönem iliĢkilere odaklı
 
YaĢam boyu süren iliĢkilere odaklı
 
 
 
Belirtilen  bu  özellikler  kültürden  kültüre  farklılık  gösterse  de
  dünya 
üzerindeki  tek  ve  çok  zamanlı  kültürlerin  ortak  özellikler  gösterdiğini 
söylemek mümkündür. 
 
 
 
(b)  Yüksek ve 
DüĢük
 
Bağlamlı Kültürler 
 
 
 
 
 
Hall
‟a  (1990:6) 
göre 
bağlam,  olayları  çevreleyen 
ve 
anlam kazandıran bir bilgi ağıdır. Ġnsanlar
, hangi kültür çevresi içerisinde yer 


 
102 
 
alırlarsa 
alsınlar 
iletiĢimi 
belirli 
bir 
bağlamda 
gerçekleĢtirirler. 
K
aldırabileceklerinden  daha  fazla  bilgi  yüküne  maruz  kaldıklarında
  insanlar, 
sahip oldukları bilgi
yi 
önem sırasına göre önceliklendir
irler.  
 
Yüksek bağlamlı kültürlerde bilgi
,  halihâ
zırda insanlarda mevcuttur. Bu 
kültürlerde  elde  edilen  bilgi  sınıflandırılır  ve  gerektiğinde  kullanılmak  üzere 
belleklerde  saklanır.  Bu  nedenle

yüksek  bağlamlı  kültürlerde  çok  miktarda 
tamamlanmamıĢ  bilgi  mevcuttur  (Kartarı,  2013:56). 
Bu  tür  kültürlerde 
bilgilerin  çok  azı  kodlanmıĢ  olarak  gönderilmektedir  (Hall,1990:6).  “Leb 
demeden  leblebiyi  anlamak

 
deyimi  yüksek  bağlamlı  kültürler  için 
söylenebilecek  güzel  bir  örnektir  (Kartarı,
  2013:56). 
Yüksek  bağlamlı 
kültürlerde  yüksek  düzeyde  bilgiye  ihtiyaç  duyulmaktadır,  bilgi  yalnız 
kelimelerle  değil  aynı  zamanda  ses  tonu,  beden  dili  ve  göz  teması  ile 
aktarılır. 
 
 
DüĢük  bağlamlı  kültürler
de  ise 
sınırlı  sayıda  bilgiye  ihtiyaç 
duyulmaktadır.  ĠĢler  genel  olarak  kiĢisel  iliĢki  gerektirmez

iletiĢim  kelimeler 
ile 
kurulmaktadır
 
(SoydaĢ,
  2010:52). 
DüĢük  bağlamlı  kültürlerin  üyeleri

detaylara  inmekten  hoĢlanırlar, 
çok  soru  sorarak  derinlemesine  bilgi 
edinmeye  çalıĢırlar  (Kartarı,
  2013:56).  Y
üksek  bağlamlı 
kültürlere  örnek 
olarak Japon, Çin, Arap ve Türk kültürü, düĢük bağlamlı kültürlere ise Ġtalya, 
Fransa, Ġngiltere ve ABD gösterilebilir 
(Demirkan, 2007:19; Soyda
Ģ
, 2010:52). 
      
Yüksek  bağlamlı  kültürlerin  genel  özellikleri  arasında

insan  odaklı  ve 
gruba yönelik olmaları ile dolaylı iletiĢim kurmaları gösterilebilir. Diğer taraftan 
düĢük bağlamlı
 
kültürler ise iĢ odaklıdır, bireye yöneliktir ve doğrudan iletiĢim 
kurarlar (Hall,1990;  
SoydaĢ,2010). 
 
(2) 
Hofstede‟nin Kültürel Boyutlar Kuramı
 
 
 
 
Kültürel  bo
yutlar  kuramı,  ulusal  kültür  ile  örgütsel  kültür 
arasındaki etkileĢimleri inceleyen Hollandalı 
sosyal  psikolog  Geert  Hofstede 
tarafından
 
geliĢtirilmiĢtir (
Erkenekli, 2011:2; Preda,2012:62; 
Kartarı,2013:57)

Hofstede‟nin  kültürel  boyutlar  kuramı
 
araĢtırması
 
ve  sonuçları,  kültür 
konusunda çalıĢan birçok bilim adamı tarafından kullanılan bir rehber haline 


Yüklə 5,01 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   40   41   42   43   44   45   46   47   ...   117




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə