Hazirlayanlar



Yüklə 3,37 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə90/189
tarix10.12.2017
ölçüsü3,37 Mb.
#15029
1   ...   86   87   88   89   90   91   92   93   ...   189

278

HOŞGÖRÜ TOPLUMUNDA ERMENİLER

müdahaleler neticesinde bir kısım Ermeninin yetim kaldığı bir kısım Er-

meni kadınının da dul kaldığı tabii bir gerçektir. Avrupalı ve Amerikalı 

misyonerlerin bu defa, yetim kalan bu çocuklar ve dullarla ilgileniyor gö-

rünerek Osmanlı Devleti’nin iç işlerine daha fazla müdahale imkânını elde 

etmek düşüncesiyle, öncelikle yabancı okulların bulunduğu illerde ve böl-

gelerde yetimhaneler açmaya çalıştıkları görülmekteydi. 

Bu amaçla sadece Ermeni çocukların kendi yaşadıkları  şehirlerdeki 

yetimhanelerde bakılmaları yetmediği gibi, bu çocuklardan bir kısmını da 

nüfuz etmek istedikleri şehirlere yeniden yetimhaneler açabilmek maksa-

dıyla naklettikleri de görülüyordu. Örneğin 11 Ocak 1897 tarihinde Alman 

elçiliği, Sadaret’e gönderdiği bir yazıda; 21 erkek 11 kız yetimin Beyoğlu 

Alman Hastanesi’nde görev yapan bir hademenin nezaretinde Kudüs’te bu-

lunan Alman Hastanesi’ne gönderilebilmesi için ve aynı şekilde Maraş’tan 

da 50 yetimin Kudüs’teki söz konusu hastaneye gönderilmeleri için izin 

istiyordu ve tabii ki Osmanlı hükümetiyle Alman hükümeti arasında o dö-

nemde ilişkilerin iyi yürümesi sebebiyle bu iznin derhal verildiği de anla-

şılmaktadır

14

. Böylece Alman elçiliği, çeşitli yerlerden topladığı çocukları 



Kudüs’e göndererek orada bir yetimhane açma ve bura üzerinden faaliyet-

te bulunma niyetini ortaya koyuyordu. 

Özellikle Doğu Anadolu’da meydana gelen olaylar üzerine meydana 

gelen terör ve kargaşa ortamında Ermeni dul ve yetimleri, misyonerler için 

cemaatlerine kazanılacak iyi bir nüfuz alanı teşkil ediyorlardı. Bu amaçla 

misyonerlerin Ermeni dul ve yetimlerine para ve yiyecek yardımları yap-

maya başladıkları ve daha fazla yardım alabilmeleri için kendileriyle irti-

batı kesmemeleri yönünde telkinlerde bulunuyorlardı. Misyonerlerin bu 

yöndeki faaliyetlerinin tespit edilmesi üzerine, misyonerlerin bu yöndeki 

faaliyetlerinin engellenmesi ve icabında cezalandırılmaları yönünde, Er-

zurum valiliğine hitaben 16 Eylül 1897 tarihli bir iradenin yayımlandığı 

görülmektedir. Yine aynı iradede, bu gibi ihtiyaç sahibi dul ve yetimlere 

yapılacak yardımların ancak hükümet yetkilileri tarafından yapılabileceği, 

dolayısıyla misyonerler ve yabancı kuruluşlar eğer yardım yapacaklarsa 

bu yardımlarını devlet görevlilerine vermeleri isteniyordu. Yardımların 

ancak bu şekilde yapılabileceği, aksi davranışların yasak olduğu emredi-

liyordu

15

.



14  BOA, A.MKT.MHM., Belge No: 539/15.

15 BOA, İ.HUS., Belge No: 18.R.1315/78. 




279

Yrd. Doç. Dr. Hasan BABACAN

Aynı şekilde, 30 Nisan 1909’da Diyarbakır vilâyetinden gelen bir ra-

por doğrultusunda yayımlanan bir iradede; kimsesiz Ermeni çocuklarının 

iaşe ve eğitimleri maksadıyla misyonerler tarafından Diyarbakır vilâyeti 

mıntıkasında açılmış olan yetimhanelere yabancılar tarafından yapılacak 

yardımlara müsaade edilmemesi isteniyordu. Anadolu’nun çeşitli vilâyet-

lerine misyonerlerin bu yöndeki faaliyetlerine engel olunması ve bu konu-

da uyanık davranılması yönündeki ikazlara rağmen misyonerlerin yardım 

bahanesiyle çocuklarla temaslarını kesmedikleri de görülüyordu. Yetim-

lere yardım ve onları  eğitim bahanesiyle okullara götürdükleri ve orada 

uyguladıkları eğitim ve propaganda ile devlet ve hükümet aleyhine alenen 

militan yetiştirdikleri anlaşılıyordu

16



Yayınlanan iradede misyonerlerin, böylece yöre halkı arasında efkâr 

ve ahlâkını bozmaya çalıştıkları, bu sebeple Ermeni çocukların bir yandan 

vatana ve devlete düşman, diğer taraftan da milliyetlerinin ve dinlerinin 

bozulması tehlikesiyle karşı karşıya kaldıkları vurgulanıyordu

17

. Çocukla-



rın ve yöre ahalisinin bu gibi olumsuz dış tehlike ve tesirlerden korunması 

için gereken her türlü tedbirin alınması valiliklerden isteniyor, misyonerle-

rin fesat yaymalarına müsaade edilmemesi için tedbirlerin alınması tembih 

ediliyordu. 

Misyonerlerin tesirinden çocukları kurtarabilmenin en iyi yolunun Er-

meni ve bütün diğer tebaa yetimleri için Anadolu’nun çeşitli yerlerinde 

devlet eliyle yetimhaneler yapılması gerektiği ve buralara ayırım yapılma-

dan bütün yetimlerin kabul edilmesinin yerinde olacağı kararlaştırılmıştı. 

Ancak böylece bu çocukların din ve milliyetlerinin korunabileceği düşü-

nülmüştü. Açılacak bu yetimhanelerde, devlet tarafından hazırlanan ortak 

16 Yabancı misyonerlerin stratejik ve nüfus bakımından kritik bazı yerlerde açtıkları okullar 

aracılığıyla Ermenileri nasıl kışkırttığı ve isyan ettirdiği, isyanlardaki etkin rollerine bir 

örnek 1895 Maraş Ermeni isyanı ve bu isyanda Maraş’ta bulunan yabancı okulların hocala-

rının faaliyetleri gösterilebilir. Hasan Babacan, “1895 Maraş Ermeni Olayları ve Amerikalı 

Misyonerler”, I. Kahramanmaraş Sempozyumu, Bildiriler, Cilt II, 6–8 Mayıs 2004, İstan-

bul 2005, s.645–652. 

17 Osmanlı yönetimindeki gayrimüslimler yani zımmîler, mezhep ya da dinlerine göre Os-

manlı yönetimi tarafından gruplandırılmış ve bu gruplara millet adı verilmiştir. Şu halde 



millet; Osmanlı Devleti’nde dinî toplulukların ismidir. Osmanlı Devleti’nde, Rum milleti, 

Ermeni milleti, Yahudi milleti vardır. Rum ve Bulgarlar eğer Ortodoks iseler Rum mille-

tinin üyesi sayılırken, Ermeniler Protestan ya da Katolik oluşlarına göre farklı milletlere 

bölünmüşlerdi. Gülnihal Bozkurt, Alman-İngiliz Belgelerinin ve Siyasî Gelişmelerin Işı-

ğı Altında Gayrimüslim Osmanlı Vatandaşlarının Hukukî Durumu (1839–1914), Ankara 

1989, s.9. Dolayısıyla bu tanıma göre Osmanlı Devleti, misyonerlerin Ermeni çocuklarının 

mezheplerini değiştirme endişesiyle tedbirler alma gayretine girdiği anlaşılmaktadır. 



Yüklə 3,37 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   86   87   88   89   90   91   92   93   ...   189




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə