Memleket Hikâyeleri / Ayfer Tunç



Yüklə 7,9 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə22/66
tarix26.09.2018
ölçüsü7,9 Mb.
#70871
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   66

en  sevdiği  şarkısını  mırıldanıyor.  Yıllardır  sinende  sakladın  be­
ni/ Sonunda askere yolladın beni/ Suçumu bağışla üzdüysem  seni/
 
Hakkını  helal  et,  askerim  ana!
Bu  heyecan ve  sevinçle iyice  bozulan  itirazcı  kadın  işi  yoku­
şa sürmeye kararlı.
“Gelmez.  Koskoca Taner Şener’in başka  işi  mi yok?”
Bu  kez  cevabı  Şeref Hanım’a bırakmıyorlar.
“Parasıyla  değil  mi  canım?  Niye  gelmesin?”
Ya  biletler  satılmazsa?  Nasıl  ödeyecekler  o  zaman?  Bir  de 
borç mu  çıkacak  başlarına?
Şeref Hanım  şehrin  zenginlerinin  pek  çoğunun  eşleriyle  ko­
nuşmuş bile.  Listesini sayıyor.  Hepsi  en  az ikişer bilet alacakla­
rına söz vermişler. Beşer onar alacağız diyen bile var.  Daha şim­
diden otuz  kırk bilet satıldı  kabul ediyor.
“Ya  sözlerini  tutmazlarsa?  Alacağım  deyip  almayan  çok  gö­
rüldü.  Mesela  geçen  sene yaptıkları  veli pikniği...”
Sözünü  bitiremiyor.  Diğer  üyeler  itirazcı  kadının  derdinin 
Şeref Hanım’a gıcık gitmek olduğunu  anlıyorlar. Allah Allaaah! 
Niye  tutmasınlar?  Söz  verip  de  tutmazlarsa  Şeref  Hanım’ın  yü­
züne
  nasıl  bakacaklar?  Şeref Hanım’da  bir  olgun  gülümseme.
itirazcı  kadın  Şeref  Hanım’a  yalnız  kermes  teklifini  reddetti 
diye gıcık gitmiyor.  Kadının amacının kendi reklamını yapmak 
olduğu  kanısında.  İlla  her dediğini yaptıracak!  İlla şehirde  on­
dan bahsedilsin  istiyor!
Yemekli geceyi  okul bahçesinde  mi yapmayı düşünüyor  aca­
ba Şeref Hanım?  Salonu  nereden bulacaklar?
Şeref Hanım  önüne  bakıyor,  ağırdan  alıyor.  İtirazcı  kadına, 
“Ver  bakalım  cevabını!”  ifadesi  takınması için  zaman  tanıyor. 
Sonra başını kaldırıp  tane  tane konuşuyor.
Büyük Otel’in  sahibi  Emrullah  Bey’in  amcasının  oğlu.  Şeref 
Hanım  konuşmuş,  amcaoğlu  gelin yapın  demiş.  Ayrıca kızı bu 
okuldan  mezun  olduğu  için  salon  kirası  da  almayacak.  Okula 
bir faydası  olacaksa ne  mutlu.
Ama  bu  kadının da  her şeye  bi  cevabı  var!  Tabii, şehrin  hem 
yerlisi  hem  zengini  olunca,  herkes  emrine  amade!  İtirazcı  ka­
dın,  yeni  sorular  bulmak  için  zorluyor  kendini.  Yemek  işi  ne
94


olacak?  Evde  dolma  pişirip  mi  getirecekler?  Okul  aile  birliği­
nin  kasası  tamtakır kuru  bakır.
Şeref Hanım  onu  da  konuşmuş.  Yemekleri  otel yapacak.
Bedava  yapmayacak  herhalde!
Tabii  ki  hayır!  Ama  amcaoğlu  çok  cüzi  bir  para  alacak.
İtirazcı  kadın  hâlâ  ikna  olmamış gibi  davranıyor.  İşin  ucun­
da  rezil olmak da var.  Yani bilmiyor, öyle göründüğü gibi kolay 
değil bu  işler.  Diğer üyeler  artık  iyice sinirleniyorlar. Ama böy­
le her şeye  itiraz  ederek bir yere varılmaz  ki!
Şeref Hanım’ın bir fikri daha var.  Gecede bir de eşya piyango­
su  düzenleyecekler.  Boş  yok,  her  bilete  bir şey  verilecek.  Birli­
ğin  tek erkek  üyesi,  demiryollarından emekli  Naci Bey hayran­
lığını  ifade  ederek  Şeref  Hanım’a  belediye  başkanlığına  adaylı­
ğını koyması gerektiğini söylüyor.  Şeref Hanım hoşuna gitse de 
mütevazı  olmaya  çalışıyor.  “Aman  Naci  Bey,  onlar  karışık  iş­
ler!”  Şeref Hanım’ın siyasete aklı ermez.
İtirazcı kadın iyice ezilmiş, bu kez alay ediyor.  Ne  koyacaklar 
piyangoya?  Fiyonk  makarna  mı?  Sakin  olmaya  çalışıyor  Şeref 
Hanım.  Emrullah Bey’in dayısının oğlu Avizeci Kamil en büyü­
ğünden  bir  kristal  avize,  Metin  Restaurant  iki  kişilik  içkili  ak­
şam yemeği,  Galeri Gündüz  bir erkek paltosuyla iki takım elbi­
se veriyor.  Küçük hediyeler de var, kravat,  terlik, zeytinyağı sa­
bunu,  köfteci İsmail’de  bir  porsiyon  bedava  köfte  filan.  O  tari­
he  kadar  daha  neler  gelir...
Bu kez  konuşan bir başka  üye.
“Emrullah Bey’in de gönlünden  bir şey  kopacak mı?”
Şeref Banım  biraz geriniyor.
“Olivetti marka bir daktilo veriyor, en son model, kutusunda.”
Bunun üzerine, itirazcı kadın hariç, üyelerden alkış kopuyor.
Şeref Hanım en parlak fikri en sona saklamış.  Alkışlar arasın­
da  konuşuyor.  Bu  kadar  değil,  bir  de  açık  artırma  yapacaklar. 
Emekli resim öğretmeni  Nezihe  Hanım belediye salonunda açı­
lacak sergisi için hazırladığı  manzara resimlerinden birini  oku­
la  hibe ediyor.  Düşük bir  fiyattan  artırma  başlayacak,  artık  ka­
ça  çıkarsa.  Tamamı  birliğin  kasasına girecek.
Alkış coşuyor.  İtirazcı  kadın suratını  asıp sesini kesiyor.
95


Karar  almalarından  üç  ay sonra Büyük Ötekin balo  salonun­
da müzikli, yemekli, piyangolu  okul aile  birliği gecesi başlıyor. 
Gecenin sahibi olmaları sıfatıyla, Şeref Hanım başta olmak üze­
re  üyeler  erken  gelmişler,  salonun  hazırlanmasına  nezaret  et­
mişler,  şimdi  de  gelenleri  kapıda  karşılıyorlar.  Orta  son  öğ­
rencisi  iki kız,  güzel  güzel  giyinmişler,  saçları  örgülü,  biletleri 
kontrol  edip,  gelenlere masalarını gösteriyorlar.
Şeref  Hanım  hafif  bir  makyaj  yapmış,  saçları  toplu,  sade­
ce  iki  ince  lüle  şakaklarından  sarkıyor.  Siyah  kadife  etek,  be­
yaz ipek bluz giymiş, üstüne de  siyah,  simli bir şal  almış,  elin­
de  minik  rugan  gece  çantası  var.  Bacaklarının  güzelliğini  vur­
gulayan topuklu pabuçları sayılmazsa her şeyiyle  çok ağırbaşlı. 
Üyeler  arasında  itirazcı  kadından  başka  tuvalet  giyen  yok.  Di­
ğerleri  Şeref Hanım’a  ne  giyelim  diye  danışmışlar.  O  da  dibine 
kadar adabımuaşeret bilen salon  kadını olarak bu yarı resmi ge­
cenin  tuvalet  giymeye  uygun  olmadığını  söylemiş.  Düğün  de­
ğil  bu,  nihayetinde  okula  yardım  için  yapılan  bir  gece.  Abart­
mamak lazım.
İtirazcı  kadın  üstünde  kocaman  kırmızı  gül  desenleri  olan, 
dekoltesi  derince  bir  tuvalet  giymiş.  Çıkar ayak dekoltesinden
rahatsız  olmuş  olmalı  ki,  yine  desenli  bir  ipek  eşarp  bağlamış
•  •
boynuna,  iyice rüküş olmuş.  Üstelik toplantıda herkese illallah 
dedirtmemiş  gibi  bir de  mutlu.  Sanki  fikir  ondan  çıkmış.  Üye­
lerden biri ayaküstü  dedikodu  yapıyor.
“Görüyorsunuz di mi Şeref Hanım?  Kadın  gecenin  muvaffak 
olacağını anlayınca nasıl  da sahiplendi!”
Gece  sadece  bilet  alan  yetişkinler  için.  Ama  okul  aile  birliği 
üyeleri,  Müdür  Bey  ve  Başmuavin  ortaokul,  lise  çağındaki  ço­
cuklarını  da  getirmişler.  Bu  kadarcık  ayrıcalıkları  da  olsun  ar­
tık.  Şeref Hanım’ın kızı Göksel annesinin  diktiği, beyaz üstüne 
kırmızı çizgili jarseden bir elbise giymiş, eteklerinde üç sıra kır­
mızı  sutaşı  var.  Annesi  saçına  kocaman  kırmızı-beyaz  bir  kur­
dele  bağlamış.  Emrullah  Bey  gelmemiş,  pek  sevmez  böyle  or­
tamları,  hem  kırıklık var üstünde,  soğuk  almış  biraz.
Davetliler birbirlerini tanıyan gruplar halinde  masalara yerle­
şiyorlar.  Herkes  kibar,  nazik.  Hal  hatır  soruluyor,  iltifatlar  edi-
96


Yüklə 7,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   66




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə