166
b)
Мериме, по образу и подобию своих соотечественников, не мог
воздержаться, чтобы не украсить простой истины вымыслом.
(Жуковский)
218
Merime, tıpatıp yurttaşları gibi, basit gerçeği yalanla süslemeden
duramıyordu.
c)
Бог создал нас по образу и подобию своему.
Tanrı bizi tıpatıp kendine benzer bir şekilde yaratmış.
Deyim edebi dilde karşımıza çıkmaktadır.
Tümce içinde genelde hareket belirteci niteliyeni (örnek a, b, c) olarak
kullanılmaktadır.
Deyim sadece tekil halde kullanılmaktadır.
Сколько (чего) душе угодно
Türkçe anlamı = canın ne kadar isterse;
Türkçe karşılığı = istediğin kadar;
Aslı = Eski Slavca’dan geçen taklit.
Deyim “ешь, пей, сколько душе угодно” (yeş, pey, skol’ko duşe ugodno)
–canın ne kadar isterse ye ve iç ifadesinin temelinde ortaya çıkmıştır. Bu deyimin
kökenlerini ncil’deki metine bağlayabiliriz “Ve kendi ruhuma sesleneceğim:
Ruhum! Uzun yıllar yetecek kadar servetin var: sakinleş, ye, iç, eğlen!» (Luka 12,
19)
219
218
A. .Molotkov, 1978, s. 292
219
V.M.Mokiyenko, 2005, s. 211
167
Örnek tümceler;
a)
На людей, подобных Базарову, можно негодовать сколько душе угодно,
но признавать их искренность – решительно необходимо. (Писарев)
220
Bazarov gibi insanlara istediğin kadar hiddetlenebilirsin, ancak onların
içtenliğini kabullenmek kesinlikle şarttır.
b)
…Вспомнив вдруг, что ему никуда не надо торопиться, что он может
лежать сколько его душе угодно, он испытал блаженнейшую минуту.
(М. Алексеев)
221
Hiçbir yere acelesi olmadığını ve canı ne kadar isterse yatabiliceğini ansızın
hatırlayıp, mutlu anı yaşadı.
Deyim konuşma dilinde karşımıza çıkmaktadır.
Tümce içinde genelde ölçü belirteci niteliyeni (örnek a, b) olarak
kullanılmaktadır.
Deyim değişime uğramamaktadır.
Становиться /стаять поперёк горла.
Türkçe anlamı = boğazının ortasında sıkışıp kalmak;
Türkçe karşılığı = canından bezdirmek, usandırmak, burasına kadar gelmek,
canına tak etmek;
Aslı = Eski Slavca’dan geçen taklit.
220
R. .Yarantsev, 1981, s. 173
221
E.A.Bıstrova, 1998, s. 207-208
168
Deyim büyük bir olasılıkla ncil’deki Adem ve Havva öyküsüyle ilgilidir.
Havva Adem’e elmayı verdikten sonra elmanın bir parçası Adem’in boğazında
kalır.
222
Örnek tümceler;
a)
Ну знаете ли, Константин Петрович, это, наконец, становится всем
нам поперёк горла, что вы нас так беспокоите по пустякам! ( Сергеев-
Ценский)
223
Biliyor musunuz, Konstantin Petroviç, bizi saçma sapan şeylerle öyle rahatsız
ediyorsunuz ki, sonunda bizi canımızdan bezdirdiniz.
b)
То, что Кара-курт мне поперёк горла стал, это правильно. А из-за чего
– это никого не касается. (В.Мильчаков)
224
Kara-kurt’un beni canımdan bezdirdiği doğrudur. Bunun nedeni ise kimseyi
ilgilendirmez.
c)
Цветков стукнул тростью по полу и крикнул: - Это гадко!... Ваша ложь..
стоит у меня поперёк горла. (Чехов)
225
Tsvenkov bastonuyla yere vurdu, ve: “Bu iğrenç bir şey!...Yalanlarınız …
canıma tak etti” diye bağırdı.
Deyim konuşma dilinde karşımıza çıkmaktadır.
222
N.M.Şanskiy, 1987, s. 140
223
Ö.Aydın Süer, 1999, s. 276
224
A. .Molotkov, 1978, s. 453
225
R. .Yarantsev, 1981, s. 52
169
Tümce içinde genellikle yüklem (örnek a, b, c) olarak kullanılmaktadır. Fiil
ise genelde şimdiki ve geçmiş zamanda kullanılmaktadır. Deyim içinde mutlaka
yönelme ya da tamlayan durumunda bulunan bir nesnenin olması gereklidir..
Deyim tekil halde kullanılmaktadır.
Строить/ построить на песке.
Türkçe anlamı = kum üstünde inşaat yapmak;
Türkçe karşılığı = güvenilmez verilere dayanmak, sallantılı bir iş yapmak,
buz üstüne yazmak;
Aslı = Eski Slavca’dan geçen taklit.
Bu deyim sa’nın anlattıklarından gelmektedir. sa, kendi sözlerini dinleyen
ama onları yerine getirmeyenleri, kun üstunde ev yapan akılsız bir insanla
kıyaslamaktadır. Rüzgarın ilk darbesi ve yağmur, kum üstündeki evi yıkmıştır.
(Matfey, 7, 26-27)
226
Bu deyim çok sayıda Avrupa dillerinde de bilinmektedir
Örneğin; ing. “build on sand”; alm. “auf Sand bauen”; fran. “bâtir sur le
sable”
Örnek tümceler;
a)
Этот план построен на песке.
Bu plan güvenilmez veriler üzerine kurulu.
226
Aşukinı, 1966, s. 203
Dostları ilə paylaş: |