Microsoft Word dergi2005 doc



Yüklə 389,62 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/7
tarix30.10.2018
ölçüsü389,62 Kb.
#76356
1   2   3   4   5   6   7

İblis’in Trajik Hikayesi -Allah, Şeytan, İnsan ve Kötülüğe Dair 

 

42



göstermekten alıkoyan nedir?” diye sorar. İblis, “Ben ondan daha üstünüm. Çünkü 

sen beni ateşten, onu çamurdan yarattın.” diye cevap verir. Bunun üzerine Allah, 

“Defol git oradan/cennetten. Senin orada büyüklük taslaman söz konusu olamaz. 

Çık git! Artık sen aşağılanmış bir varlıksın.” buyurur. İblis bu ilâhî paylamanın 

ardından, “Bana insanların tekrar dirilecekleri/diriltilecekleri zamana kadar mühlet 

ver.” diye müsaade ister. Allah, “Peki sana mühlet verildi” diyerek İblis’in isteğine 

icabet eder. Ayrıca  İblis, “Beni sen azdırdın” diye sitem eder ve bu azdırmaya 

mukabil kendisinin de insanları yoldan çıkarmak için elinden geleni yapacağına dair 

yemin eder: “Beni azdırmana karşılık ben de onları saptırmak için senin dosdoğru 

yolunun üzerinde konuşlanacağıma and içerim. Onların önlerinden, ardlarından, 

sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen onların pek çoğunun  şükreden kullar 

olmadığını göreceksin.”

4

  

İblis’in bu serzenişine karşılık Allah, “Şimdi yerilmiş ve kovulmuş olarak 



oradan/cennetten çık git! Andolsun ki insanlardan her kim sana tâbi olursa 

tümünüzü cehenneme dolduracağım” buyurur ve çok ciddi bir tehdit içeren bu 

hitabın ardından Âdem ve eşine dönerek cennette diledikleri gibi yiyip içmelerini, 

sadece bir tek ağaca yaklaşmamalarını, aksi halde kendilerine yazık etmiş 

olacaklarını söyler. Derken, şeytan ilk icraatını gerçekleştirir. Âdem ve eşinin edep 

yerlerini birbirlerine göstermek için vesvese verir ve “Rabbiniz size bu ağacı birer 

melek olursunuz veya ebedî kalırsınız diye yasakladı” der. Bu sözlerini, “Ben 

gerçekten size öğüt vermekteyim” diye teyit eder.

5

 20/Tâ-hâ 120. ayete göre, “Ey 



Âdem! Sana ebedîlik ağacı ile sonu gelmez bir saltanatı göstereyim mi?” diyen 

İblis, sonunda Âdem ve eşini ayartarak kendisiyle birlikte onların da cennetten 

kovulmalarına vesile olur.

6

  



Kıssanın Hicr suresindeki varyantında, “Ben kuru bir çamurdan, kokuşmuş 

kara balçıktan yaratılmış insana saygı göstermem” diyen İblis’in kıyamet gününe 

                                                 

4

 7/A‘râf 11-17. 



5

 7/A‘râf 18-21. 

6

 20/Tâ-hâ 121-123. 




Yrd. Doç. Dr. Mustafa Öztürk 

 

 



 

43

kadar lanetlendiği belirtilir. Ayrıca  İblis, kendisini bizzat Allah’ın azdırdığı 



iddiasını burada da tekrarlar.

7

  İblis’in hikayesi, 17/İsrâ 61-65. ayetlerde daha kısa 



bir  şekilde anlatılır ve hikayenin bu versiyonunda İblis, “Ben çamurdan yaratmış 

olduğun bir varlığın karşısında saygıyla eğileceğim öyle mi?!” dedikten sonra daha 

da küstahlaşarak, “Benden üstün kıldığın şu varlığa bak! Şayet bana kıyamete kadar 

mühlet tanırsan, and içerim, onun zürriyetini -pek azı hariç- kendime râm ede-

ceğim” iddiasında bulunur. Allah, “Defol git! İnsanlardan her kim sana uyarsa, 

tümünüzün cezası kesinlikle cehennem olacaktır” der ve ekler: “Onlardan gücünün 

yettiği kimseleri davetinle yoldan çıkar. Süvarilerinle ve yayalarınla onları istila et. 

Mallarına ve çocuklarına ortak ol. Onlara vaatlerde bulun. Ne ki, şeytan, insanlara 

ancak boş vaatlerde bulunur. Hem sonra şu muhakkak ki samimi kullarım üzerinde 

senin hiçbir nüfuzun olmayacaktır. Vekil (koruyucu) olarak rabbin yeter.”

8

 

Kıssanın 38/Sâd 71-85. ayetlerdeki varyantı da diğerleriyle hemen hemen 



aynıdır. Zira burada da Allah İblis’e, “Ey İblis!  İki elimle yarattığım bu varlığa 

secde etmekten seni alıkoyan nedir? Kibre mi kapıldın, yoksa çok mu yüceldin?” 

diye sorar. İblis ise, “Ben ondan daha hayırlıyım. Çünkü sen beni ateşten, onu 

çamurdan yarattın” diye cevap verir. Bu diyalogun ardından Allah İblis’e cennetten 

kovulduğunu ve kıyamete kadar lanetlendiğini bildir. İblis kıyamete kadar mühlet 

ister ve Allah onun isteğini kabul eder. Nihayet İblis, ihlaslı kullar dışında tüm 

insanları azdıracağını söyler; Allah da buna karşılık İblis’i ve ona uyanların tümünü 

cehenneme doldurmakla tehdit eder. 



Diyalog Üzerine Birkaç Mülahaza 

İblis’in Kur’an’daki hikayesine muttali olduktan sonra, bu hikayedeki 

ilginç diyalogun gerçekten vukû bulup bulmadığı meselesini tartışmak gerektiği 

kanaatindeyiz. Müfessirlerin yazdıklarına bakılırsa Allah ile İblis karşılıklı konuş-

                                                 

7

 15/Hicr 28-40. 



8

 17/İsrâ 63-65. 




İblis’in Trajik Hikayesi -Allah, Şeytan, İnsan ve Kötülüğe Dair 

 

44



muştur. Hatta müfessirler Allah’ın İblis ile bizzat konuştuğuna o kadar inanmışlar 

ki, bu konuşmanın ne anlama geldiğini kavramak için zihinlerini epeyce yormuş-

lardır. Mesela Fahreddîn er-Râzî (ö. 606/1209) kendince çok önemli olan şu soruyu 

cevaplamaya çalışmıştır: “Büyük peygamberlerden hiçbiri İblis’in konuştuğu kadar 

Allah’la konuşamamıştır. Oysa Allah Musa’yı, ‘Ne zaman ki Musa belirlediğimiz 

vakitte geldi ve rabbi ona hitap etti.’ (7/A‘râf 143) ve ‘Allah Musa ile konuştu’ 

(4/Nisâ 164) demek suretiyle ona kendisiyle konuşmasından ötürü değer atfetmiştir. 

Allah ile konuşmak büyük bir şeref-onur sahibi olmak anlamına geliyorsa, bu 

büyük onur niçin en yüksek düzeyde İblis’e verilmiştir? Yok eğer bu büyük bir 

şerefe nâiliyet değilse, Allah bunu niçin Musa için tam bir teşrif sadedinde zik-

retmiştir?”

9

 



Râzî hikayeyi gerçekten vukû bulmuş bir diyalogun aktarımı olarak telakki 

ettiği için ister istemez şunları da söylemek zorunda kalmıştır: “İblis’in Âdem’e 

saygı göstermeye yanaşmaması ve ona düşmanlığı sebebiyle lanetlenmesinden do-

layı Âdem İblis’i çok iyi tanımasına rağmen nasıl oldu da aynı yer ve ortamda 

İblis’in sözüne kandı ve nasıl oldu da rabbi ve yardımcısı olarak bildiği Allah’ın 

sözüne kulak asmadı? Her kim bu mesele üzerinde kafa yorarsa derin hayretlere dü-

şer ve sonuçta kıssanın şu gerçeği vurguladığını idrak eder: Delil (kılavuz-akıl) ne 

kadar açık ve güçlü olursa olsun, Allah takdir etmedikçe hiçbir fayda sağlamaz.”

10

 

İblis’in hikayesi lafzen yorumlandığında Razî’nin ulaştığı sonuç mukadder-



dir. Fakat, kullukla sınanma tecrübemizin startını ilâhî iradenin tamamen keyfî ta-

sarrufuna ircâ etmek, dolayısıyla  İblis ve Âdem’i irade ve eylem yönünden görü-

nüşte hür ama gerçekte mecbur olan birer piyon mesabesinde görmek ve nihayet 

işin içinden çıkamayıp, “Ne yapalım, Allah böyle takdir etmiş” demek, hem insanı 

zavallı bir varlık durumuna düşürmekte, hem de bu dünyadaki varoluş tecrübemizi 

anlamsız kılmaktadır. Oysa hakikat böyle değildir. Daha açıkçası, ibadet ve ubûdi-

yetle imtihanımızın menatı, Allah ile İblis arasında cereyan eden polemiğe indir-

                                                 

9

 Râzî, Mefâtîhu’l-Ğayb, XIV. 38. 



10

 Râzî, Mefâtîhu’l-Ğayb, XXI. 127. 




Yüklə 389,62 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©genderi.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

    Ana səhifə