II International Congress
315
Map 4. Oil and Gas Pipelines of Central Asia and Caucasus Region
Sources: Pipeline Politics: oil, the Taliban, and the Political Balance of Central Asia.
http://worldpress.org/specials/pp/pipelines.htm
5. CONCLUSION
Contribution to the world economy especially
through energy factor has played major role in the
development of these regions. Precautions for its
natural resources all along individual freedom and
social stability is significant component of their
economic and social development area. Basically
after the 9/11, this region has acquired importance.
Simultaneously, growing Middle East energy
monopoly prompts western European, USA, and
Russian, in fray to adopt a more motivating and
vigorous policy to control CARs and Azerbaijan.
Oil and gas production will reach to its peak in
approx 15-20 years, this region will provide a
modest contribution to world oil supply. It will be
vital regional supplier of natural gas too. The
revenues to these republics will depend on fluctua-
ting oil and gas prices, success in exploration and
stability in infrastructure agreement etc.
There are several factors in solving the ongoing
and futuristic problems and issues concerning the
economic front as follows:
1. A number of objective factors set the extremely
rigid framework that predetermines the conditions
under which these local raw-material reservoirs can
be brought to world markets.
2. It makes imperative that the newest technology
be utilized requiring large-scale capital investment.
Advanced technologies and better financial means
are required to develop the potential.
3. The governments should look further to the
field for partners to help diversify their trade and
provide foreign investment.
Global world creates major problems in
acquiring energy security. Simultaneously, it
establishes a chain between countries and increases
the confidence building measures in the new era.
The CARs is attracted towards the long term and
bigger economic market of the Asia Pacific region
and keen to develop routes through the Asia Pacific
region to secure their own economic access and
stable pipeline routes.
New discoveries, on going and planned invest-
ments point to new regional energy alliances. But
Caucasus and Central Asia in the Globalization Process
316
Middle East and Persian Gulf will remain their
primary as the pre-dominant energy supplier to
Asia –Pacific region.
The prospective energy policy which these
republics require to formulate their dream is an
open challenge. It is a new turn for the geo
strategic scenario with unpredictable energy
policy through which Central Asia and Caucasus
is bound to get a new appearance.
FOOTNOTES
1. Energy Information Administration/ International Energy
Outlook, in Chapter 3. World Oil Markets, 2006, pp.27-
28.
2. http://usinfo.state.gov, US Department of State Website
(http://usinfo.state.gov, The Washington File is a product
of the Bureau of International Programs, U.S Department
of State Website).
3. Energy Information Administration/ International Energy
Outlook, 2006, p.31.
4. Caspian Sea Region Country Analysis Brief, December,
2004, p.2
5. Sergi Blagov, Uzbekistan Harbors Energy Development
Plans: Russia Ready to Help, 15 Feb 2007.
6. Mahalingam Sudha, “Energy and Security in a Changing
World”, Strategic Analysis, Vol.28, No.2, Apr-June 2004,
p.263.
7. http://en.wikipedia.org/wiki/South_Caucasus_Pipeline
8. Eurasian Daily Monitor, July 12, 2006, Vol.3, Issues 134.
9. www.parliament.uk/commons/lib/research/rp2005/rp05-
024.pdf
10. http://www.pinr.com/report.php?ac=view_printable&
report_id=537&language_id=1
11. Vladimir Socor, “Trans –Black Pipeline Can Bring
Caspian Gas to Europe”, Eurasia Daily Monitor, Vol 3,
No.226, Thursday, December 2006.
12. http://business.uzreport.com
13. www.pine.com
14. Central Asia: Turkmenistan-China Pipeline Project Has
Far Reaching Implications, by Daniel Kimmage, Monday
10 April 2006, www.rferl.org
317
KÜRESELLEŞME SÜRECĐNDE HAZAR BÖLGESĐNDE SÜRDÜRÜLEBĐLĐR
KALKINMA-EKONOMĐK GELĐŞME ĐKĐLEMĐ: ENERJĐ KAYNAKLARININ KRĐTĐĞĐ
Doç. Dr. Uğur YILDIRIM
KSÜ, ĐĐBF, Kamu Yönetimi Bölümü,
Kahramanmaraş / TÜRKĐYE
uyildirim@ksu.edu.tr
Yrd. Doç.Dr. Şerif ÖNER
Uşak Üniversitesi, ĐĐBF
Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi
Uşak / TÜRKĐYE
sfoner@hotmail.com
Arş. Gör. Zehra GÜL
KSÜ, ĐĐBF Đşletme Bölümü,
Kahramanmaraş / TÜRKĐYE
z.gul@ksu.edu.tr
ÖZET
Kafkasların yeniden şekillendiği 1990'larda, 22 farklı ülkeden gelen 40 kadar ÇUŞ Hazar bölgesinin zengin kaynaklarına
yönelik yaklaşık 60 milyar Dolarlık yatırım gerçekleştirmiştir. Bölgede petrol ve doğal gaz yatırımları kalkınma eksenli ticari
kaygılarla ele alındığından, çevresel değerlere verilen önem ikinci planda kalmıştır. Hazar Denizi bölgede, söz konusu sürecin
en belirgin biçimde görüldüğü bir alandır.
Hazar bölgesindeki kaynakların Sovyetler Birliği tarafından aşırı kullanımı sonucu oluşan çevre kirliliği, günümüzde bu
şirketlerin yatırımlarıyla daha da çeşitlenmiştir; örneğin Azerbaycan'daki Absheron yarımadasında petrol üretimi ciddi bir
toprak kirliliği ile sonuçlanmış, deniz varlıkları azalmıştır.
Çevre alanında Sovyetler Birliği döneminde var olan yasal düzenleme eksikliği, yeni Kafkas Devletleri için de geçerlidir.
Bu durum, bölge ülkelerinin çevresel değerleri dikkate almayarak bu kaynaklara dayalı kalkınmayı, siyasi ve ekonomik
sorunlarını bu yolla çözmeyi tercih ettiği izlenimini vermektedir. Çevre alanında düzenleme yapma konusundaki bölge
ülkelerinin isteksizliğinin altında, bunların çevre yönetimi açısından bilimsel araştırma yetersizliklerinin de etkili olduğu
söylenebilir. Ayrıca, bölge ülkeleri arasında çevre koruma alanındaki işbirliği de zayıftır. Uluslar arası örgütlerini kamuoyunun
baskıları-teşvikleri ve bölgedeki NGO'ların zayıflığı, bölge ülkelerinin çevre koruma ve sürdürülebilir kalkınma olgusuna
ilişkin ihmallerine engel olamamaktadır.
Çalışmamızda, küresel şirketlerin bölgesel yatırımlarının çevreye etkileri ele alınacak, bu çerçevede bölge ülkelerinde
petrol ve doğal gaz alanında yapılan yatırımların, sürdürülebilir kalkınma ekseninde, nasıl çevreye duyarlı hale getirilebileceği
ve bu yaklaşımın kurumsallaştırılmasına yönelik olarak bölge ülkeleri arasında kurulabilecek yasal ve kurumsal açılımlar
önerilecektir.
* Bu çalışmada, Yıldırım, U., Özdilek, H.G., Öner, Ş., “Sürdürülebilir Kalkınma ve Ekonomik Gelişme Đkileminde Hazar
Bölgesi Enerji Kaynakları : Petrol ve Doğal Gaz Endüstrileri”,Proc. II. Metu Conference On International Relations:
Regional Perspectives, Ankara, adlı çalışmadan geniş ölçüde yararlanılmıştır.
GĐRĐŞ
Sovyetlerin dağılması ile başlayan süreçte ge-
nelde Kafkaslar, özelde ise Hazar bölgesi ekono-
mik, siyasi ve diğer açılardan stratejik önemini
arttırmıştır. Küreselleşme olgusu çerçevesinde
ekonomik, siyasi ve benzeri alanlardaki oluşumlar
ve bu eksendeki ilişkiler dikkate alındığında, böl-
genin önemi daha da anlam kazanmaktadır. Çok
açık bir biçimde Hazar bölgesini ÇUŞ’ler ve
gelişmiş ülkeler için cazibe merkezi kılan birincil
unsur, Petrol ve Doğal Gaz rezervlerinin varlığıdır.
Rezervlerin varlığı yenidünya düzeninin (New
World Order) Kafkasya boyutunda ABD-Rusya-
AB ve hatta Çin-Đran arasında yaşanan güç müca-
delelerinin temelini teşkil etmektedir. Đngiltere,
Almanya, Japonya, Hindistan, Pakistan, Gürcistan,
Ermenistan ve Türkiye ise bölgeyle özel olarak
ilgilenen ülkelerdir.
Hazar enerji kaynaklarının çok büyük bir
bölümüne sahip olan Azerbaycan, Kazakistan ve
Türkmenistan ekonomileri için, buralardaki enerji
kaynakları çok önemlidir. Çünkü bu ülkelerin
sanayilerinin temelini enerji sektörü oluşturmakta-
dır. Ayrıca kamu gelirleri içerisinde enerji sektörü
üzerinden sağlanan gelirlerin miktarı da oldukça
yüksek düzeydedir. Yine, ihracat gelirleri içerisin-
Dostları ilə paylaş: |