479
Hidayet PEKER
Ŷüz şükür kim ymmat olduk ol äre
Gerçe usŷan içre bolsak ŷüz gara”12.
Azadi, düşüncelerini temellendirirken sık sık konuyla ilgili ayetlerden,
hadislerden, Hz.Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali gibi sahabenin
önde gelenlerinin söz ve davranışlarından, önceki peygamberlerin ve birçok
din büyüğünün hayatlarından örnekler vermektedir. Allah’ın insana bahşettiği
nimetlete karşı, O’nu fazlaca zikretme hususunda “Allah’ı çokça zikredin,
umulur ki, kurtuluşa erersiniz (Enfal/8)” ayetini zikrederek şöyle demektedir;
“Zikrin aŷgyl Taňrynyň şamy-säher,
Cümle zäkirler üze rehmet ŷagar.
Kesme umyt rehmeti- Allahydan,
Bolma gapyl zikri- İllallahydan”13.
Bir başka yerde adil sultana itaat konusunda “Allah’a, peygamberine ve
sizden olan yöneticilere itaat edin (Nisa/59)” ayetini bir argüman olarak kul-
lanmaktadır14. Kardeşlik, birlik ve beraberlik, akrabayı ziyret, yardımlaşma
vs .gibi konularda “Müminler kardeştir” ayetini ve “Mümin müminin karde-
şidir” hadisini zikrettikten sonra şair şunları yazmaktadır:
“Hem zyŷarat eŷleŷip görüşeler,
Bir biriniň halyny soruşalar”
...........
“Tutmagaŷ siz bir biriňiz masgara,
Hem utandyryp ŷüzün bermäň yere”15
Esasen Azadi’nin şiirlerinin ana konusu insandır. Şair, bu dünyanın gelip
geçici hayatı içerisinde iyi bir insan, iyi bir mümin olmanın yollarını insan
göstermeyi kendine amaç edinmiştir. Aynı zamanda dünyevi sıkıntılarla baş
etmenin ve hem bu dünyada hem de ahirette mutluluğa ulaşmanın çarele-
rini eserlerinde ortaya koymayı denemiştir.Bunu yaparken de halkın güçlü
bir şekilde bağlı bulunduğu İslam dininin emirlerini öğüt tarzında onlara ha-
tırlatmayı amaç edinmiş, bu tarzda onları ikna etmeyi ve ayrıca da halkı bu
konularda bilgilendirmeyi düşünmüştür.
12 Azady, age, s. 33
13 Azady, age, s. 30
14 Azady, age, s. 39
15 Azady, age, s. 161
480 Türkmen ŞairDevletmammet Azadî’nin Şiirlerinde Dini Temalar
Azadi, gerek yönetici, ilim adamı ya da toplumun ileri gelenlerinin, gerek-
se sıradan insanın bizzat vazifeleri veya gündelik hayat içerisinde karşılaşabi-
lecekleri durumlara karşı tavrının ne olması noktasında öğüt verirken mutlaka
temellendirmelerini dini bir argümana dayandırmaktadır. Bunu yaparken de
genellikle şu kalıpları kullanmaktadır:
“Aŷtdy pygamber bu söz, eŷ ähli-kâl,
Diňlemese kim ony oldur juhhâl”16 veya
“Ol Resululla hadysyn diňlegil,
Jany-dilden manysyn pähm eŷlegil”17 bir başka yerde ise,
“Ibni-Apbas’tan röwaŷatdır bu söz,
Hak Resulden hem hekaŷatdır bu söz”18
“Diŷmiş ol Bu Bekr Syddyk bu sözi,
Tut gulak, bir dem açylsyn jan gözi”19
diyerek konuyu bu temele dayandırarak işler. Bir çöl ve bozkır insanı olan
Azadi için suyun önemi tartışılmaz. Mesela o, insanların hayr hasenat yapma-
larını öğütlerken suya dikkat çeker ve bu durumu dini bir olayla gerekçelen-
dirir. Su vermenin faziletini açıklarken şöyle demektedir:
“Ol sahabadan biri pygambere,
Arz kyldy bu sözy ol servere.
Diŷdi:’Bu älemden ötmüşdir enem,
İsterem ona tasadduklar kylam’
Diŷdi pygamber:’Tasadduk kyl suwy,
Howz düzetgil, ŷa da gazdyrgyl guŷy”20.
Azadi’nin temel probleminin insan olduğunu ifade etmiştik. Ona göre, in-
sanı seven Tanrıyı sevmiştir, insanı üzen Allah’ı üzmüştür. Hatta herhangi bir
insanın bir ihtiyacını gidermek, insanlara güzel sözle ve davranışla mumele
etmek farz ibadetlerden daha evladır. Azadi, haccetmek isteyen bir sultana,
16 Azady, age, s.105
17 Azady, age, s.255
18 Azady, age, s.84
19 Azady, age, s.267
20 Azady, age, s.96
481
Hidayet PEKER
bir dervişin diliyle söyle seslenmektedir:
“Bir sagat adlyň sogabyn, eŷ hoca,
Bermek olmaz Hak katynda müň haja”21.
İnsanları mümin-kafir, zengin-fakir, büyük-küçük, kadın-erkek, biz-
den-sizden şeklinde ayırmaksızın muamele etmek gerktiğni ifade eden Azadi,
bir insanın gönlünü yıkmanın bin kabe yıkmaktan daha kötü olduğunun altını
çizer.
“Bu köňül Taňry düzetgen hanadyr,
Kim bozarsa Taňrydan bigänedir.
Bu köňül Taňry öŷüdir, ŷok güman,
Kim bozar Tanry bilen bolgaŷ ŷaman.
Bu köňüliň hanasyn her kim bozar,
Onuň için ataşy-dowzah gyzar.
Kabe weŷran etmeden müň mertebe,
Bir köňül ŷıkmak ŷamandyr, eŷ dede”22.
Azadi’nin yaşadığı bölgenin, Türkmenlerin ağırlıklı olarak konar-göçer
olduğu ve yerleşik hayatın henüz başladığı göz önüne alındığında, şairin daha
çok halka, halkın anlayacağı dilde hitap ettiği ortadadır. Bu durum dikkate
alındığında, Azadi’nin halka dinin zahirini anlattığı, batıni bazı hususlardan,
tasavvufi anlatımlaradan ve dinin ancak yüksek bir entellektüel çabayla idrak
edilebilecek birtakım inceliklerinden şiirlerinde fazlaca bahsetmediği görül-
mektedir.
“Emri-Hak tut, ragyp olgul sünnete,
Zahyryňda ogşaş olgul ymmata”23.
Azadi, şiirlerinde dinin namaz, zekat vs. gibi birtakım farz emirleri, cennet
ve cehennemin ahvali gibi konularda da öğretici nitelikte bilgiler vermek-
tedir. Şair, namaz hakkında “Beş Namaz” adıyla müstakil bir eser yazmış,
hem bu eserinde hem de diğer eserlerinde genel olarak ibadetlerin özel olarak
namaz ibadetinin önemini detaylıca dile getirmiştir. Onun namaz ile ilgil şiir-
lerinden bir bölüm şöyledir:
21 Azady, age, s. 60
22 Azady, age, s. 53
23 Azady, age, s. 266
Dostları ilə paylaş: |