Jelatin:
Besiyerlerini katılaştırmak için kullanılan jelleştirici madde.
Jeomorfolojik: Yer şekillerinin engebe biçimlerine yönelik.
Jeotermal: Yer ısı enerjisi. Yer kabuğunun iç kısımlarında ısınan sıcak su yada
bunlarda elde edilen enerji.
Jeotropizma: Yere yönelim. Yere doğru ya da yerden zıt yöndeki bir büyüme
tepkisidir. Büyüme üzerine yerçekiminin etkisi.
Juvenil
Hormonu: Böcek gençlik hormonu. Deri değiştirme esnasında gençlik
morfolojisini koruyan bir artropod hormonudur. Yokluğunda ergine doğru bir
metamorfoz başlar. Juvenil hormon larval dönemde ektizon hormonuna göre çok
salgılanır.
Kadavra: Ölü canlı vücudu. Tıp öğreniminde üzerinde çalışmak için
hazırlanmış ölü insan yada hayvan vücudu.
Kafein: Kahve taneleri ve çay yapraklarında bulunan, merkezi sinir sistemi
üzerinde uyarıcı etkisi olan, fosfodiesteraz aktivitesini engelleyen bir pürin alkaloit.
Kala-azar: Leishmania donovani parazitinin sebep olduğu, tatarcıkların ısırması
ile insan vücuduna geçen, yüksek ateş, anemi, dalak ve karaciğer lezyonları ile belirgin
ağır enfeksiyoz hastalık.
Kalaza: Kuş yumurtalarında vitellusu (yumurta sarısı) karşılıklı iki taraftan zara
bağlayan iki sarmal banttan her biri.
Kaliks: Fincan biçiminde organ ya da boşluktur. Bir tam çiçekte en dış halkayı
oluşturan yapraklardır.(sepaller).Bitkilerin sistematik sınıflandırılmasında kalikslerin
durumu önemli bir faktördür.
Kalikulus: İkinci halka. Çiçek çanak yapraklarında ikinci halka oluşumu.
Kaliptra: Kök ucu dokusu. Kökün ucunu yüksük gibi saran ve koruyan doku.
Kalitatif: Kimyada maddenin bileşen analizinin miktar değil tür bazında
yapılması yöntemi.
Kalkerat: Mahmuzlu. Korollasında mahmuz şeklinde uzantısı olan.
Kalori: Enerji miktarı. Hem besinlerden alınan hem de vücudun çalışmak için
kullandığı enerji.
Kalorimetri: Kalori ölçme tayini.
Kalsitonin: Ca hormonu, kemik-kalsiyum hormonu. Tiroit bezi tarafından
salgılanan, kemiklerde kalsiyum depolanmasını hızlandıran bir hormon.
Kambiyum: 1. İletim demet dokusu, enine büyüme dokusu. Bitkilerin iletim
demetlerinde, bir ya da birkaç sıra meristematik hücre tabakasından oluşan, ikincil
kalınlaşmayı ve enine büyümeyi sağlayan doku. 2. Kök ve gövdenin enine büyümesini
sağlayan dokulardır.
Kampanulat: Çan şeklinde. Korollanın çan şeklinde olması.
Kamplitrop: Kıvrık göbek bağı. Kıvrık tohum taslağı göbeği. Döllenme geçidi
(mikrofil) ile yatakçık tabanını (kalaza) birbirine yaklaştıracak şekilde kıvrılmış olan
tohum taslağı.
Kanalikulat: Kanallı. Oyuklu.Boydan boya oyuklu. Genellikle petiol veya orta
damar için kullanılır.
Kantitatif: Miktari sayım. Aranan maddenin miktarının bulunmasıyla ilgili
Kapiller: Birleştiren ince damar. Atar ve toplardamarı birleştiren ve dokuların
içine yerleşmiş bulunan mikroskobik ve ince duvarlı damar. Hücrelerin çevresindeki
interstisyel fibrozis erken kapiller hasar gelişimine bağlıdır.
Kapitat: Başçıklı. Yoğun bir şekilde toplanarak başak meydana getirmiş yapı.
Kapitulum: Kömeç, başçık. Sapsız çiçeklerin etlenmiş bir ana eksen üzerinde
sık ve çok sayıda yerleşerek oluşturdukları salkımsı çiçek durumu. Bitkilerin birçoğunda
çiçekler küçük silindir seklindeki kapitilum adı verilen başçıklarda toplanmıştır.
Kapneik: Yükseltilmiş (yaklaşık %3) karbondioksit atmosferinde optimum
gelişme gösteren. Kapnofilik.
Kapneik inkübasyon: Yaklaşık %3 karbondioksit atmosferinde yapılan
inkübasyon. Ayrıca bakınız; mum kavanozu.
Kapsit: Virüs protein kılıfı. Virüslerin çekirdek asitlerinin dışında bulunan, tek
tip yada birkaç tip proteinden oluşan kılıf.
Kapsomer: Kılıf oluşturan. Virüslerde nükleik asidi saran, proteinden oluşmuş
kapsidi meydana getiren ve tek bir gen ile kontrol edilen protein birimler.
Karboksil grubu: -COOH. Bir karbon, iki oksijen ve bir molekül hidrojenden
oluşan yapı.
Karbonhidrat: Şekerler. Kimyasal bileşimi sadece karbon (C), oksijen (O), ve
hidrojen (H) olan ve genellikle hidrojen atom sayısı oksijen atom sayısının iki misli olan
şekerler, nişasta, selüloz gibi bileşiklerin genel adı.
Karina: Omurgalı, sıtlı. Petal veya sepalin alt yada eksenden uzak yüzünde
(abaksial) boydan boya bulunan çıkıntı.
Karnivor: Etobur. Et yiyen hayvan.etçil.
Karoten: Havuç renk maddesi. Tatlı patates ve yaprak sebzelerde bulunan
sarı,turuncu veya kırmızı renk maddesi. Hayvan vücudunda A vitaminine dönüştürülür.
Sebzelerinin renk maddelerini oluşturur. Yenildiğinde A vitamine dönüşür.
Karotenoid: Havuçsu. Sarı, turuncu, kırmızı veya kahverengi olan; yağda
çözünebilen, çoğunlukla fotosentez tepkimelerinde de görev alan, bitkilerin çiçek ve
meyve kısımlarında bulunan pigment grubu.
Karpel: Tohum zarfları. Tohum taslaklarını ve özellikle tohumları örtmek için
birkaç makrosporofilin kendi üzerlerine katlanarak ya da bir araya gelerek
oluşturdukları tek ya da çok gözlü olabilen tohum zarfları.
Karpofor: Merikarp sapçığı.
Karyokinez:Çekirdek bölünmesi. Mitoz bölünmede çekirdek bölünmesidir.
Örnek: Mitoz bölünmede çekirdeğin ikiye bölünmesi.
Karyopsis: Buğdaysı meyva, tohumsu meyve. Üst durumlu bir ovaryumdan
gelişen ve tohum kabuğunun (testa) meyve kabuğundan (perikarp) ayrılmayacak bir
şekilde birleştiği tek tohumlu açılmayan kuru bir meyve.
Karyotip: Kromozom tip. Bir bireydeki kromozom takımının sayı ve büyüklük
bakımından özelliği. Örnek: Bir birey oluştuğunda eşit kromozomların anne ve babadan
aktarılması
Kas
tonusu: Kas kasılması. İskelet kaslarının, dinlenme durumundaki kasılı hali.
Katabolizma: Yıkım olayları. Canlı hücre içinde karmaşık moleküllerin basit
moleküllere parçalanmasına ve enerjinin açığa çıkmasına neden olan kimyasal
reaksiyonlar. Örnek: Nişastanın glikozun parçalanması yada glikozun karbondioksit ve
suya parçalanması.
Katalaz: Hidrojen peroksidin su ve oksijene ayrılmasını sağlayan enzim.
Katalizör: Dış hızlandırıcı. Kimyasal tepkimeye katılmadan tepkimenin hızını
artıran madde.
Katyon: + iyon. Pozitif yüklü iyon
Kaudat: Kuyruksu yapı. Yaprak ucunda uzunca, yumuşak ve kuyruğa benzer bir
yapının bulunması.
Kaulesent: Gövdeli. Toprak yüzeyinin üstünde belirgin bir gövdesi bulunan.
Kazein: Süt proteini. Sütte bulunan bir çeşit
protein.
Dostları ilə paylaş: |